Mihr ü Mâh’tan

27.12.2016

Mihr ü Mâh’tan

 

Hâtimetü'l-Kitâb

 

Gülsitân-ı cihân gibi bu kitâb

Âhir oldı bahârı itdi şebâb

 

Kelimâtum güherleri yâ Rab

Çıkmaya degme kânda olsa taleb

 

Sen bilürsin ki vâridâtumdur

Her ne kim var tasarrufâtumdur

 

Bikrdür cümleten maânîsi

Bana mahsûsdur mebânîsi

 

İrmedi dâmenine ol bikrün

Ehl-i nazm içre desti bir fikrün

 

İtmesünler kitâb-ı gayra kıyâs

Ki ola anun evvelinde esâs

 

Yalınuz nazm ile ola hâsıl

Kıssa-perdâz ola olup nâkil

 

Benem ancak bu kûrete Mânî

Tabdur cümle beytine bânî

 

Kendi efkâr-ı dil-firîbümdür

Vâridât-ı dil-i garîbümdür

 

Beytüm içre getürmedüm katâ

Mâni-i gayrı eyleyüp inşâ

 

Kendi bâgumda var iken mîve

Gayr bâgına girmezem bana ne

 

Bahr-ı tabumda bî-nihâye durur

İllerün bilisi bana ne irür

 

Bedel olmaz benüm bu inşâma

Gayrı günler irür mi bayrama

 

Gayrılar hecr ile bulur pâyân

Kim olur ol gam ile vuslat-ı cân

 

Bunda yokdur anun gibi hâlet

Cân bagışlar sonundagı vuslat

 

Âlem‑i nazma âftâb budur

Misli yokdur begüm cevâb budur

 

Gayr vasfından eyle kat‑ı nazar

Sana ey dil hemân bu kıssa yeter

 

Bir şeh adına dindi kim bu kitâb

Ser-i fagfûr ana sifâl-i kilâb

 

İlmi yanında katredür deryâ

Dür gibi olmış anda nâ-peydâ

 

Görse anun şecâatin Rüstem

Havf ile ura câna tîg-ı sitem

 

Hâsılı lutfınun nihâyeti yok

Adli bî-intihâ mürüvveti çok

 

Dilerem yâ Mükemmilü'n-noksân

Yarlıga bende var ise isyân

 

Kizb yokdur sözümde heb hakdur

Her kim inkâr iderse ahmakdur

 

Evvelâ ana kim didüm mahbûb

Zât-ı pâkün durur budur matlûb

 

Âşık-ı nâ-murâdınam bî-şek

İzzetün hakkıçün sözüm gerçek

 

Mâh-ı bî-çâre didügüm dildür

Ki anun işi böyle müşkildür

 

Dâyimü'd-dehr gam-güsâr oldur

Bî-namâz u niyâz hâr oldur

 

Anı kim dutdı idi dest-i ases

Nefs-i şirrîrdür hemân sözi kes

 

Ana kim didüm Âftâb‑ı cihân

Amel-i sâlih idi ey Gufrân

 

 Ki gönül anun ile yâr olmaz

Hak bu anun gibi nigâr olmaz

 

Manide zerre didügüm nâ-kes

Dil-i zârumdaki hevâ vü heves

 

Geh fesâd itmege ider telkîn

Hased ü çirk ü bugz anunla hemîn

 

Kangı câhil ki yok dilinde fürûg

Anlamayup sana bu hâli dürûg

 

Gönder anun eline rûz-ı hisâb

Buna benzer kara yazılu kitâb

 

Kangı kâtib ki bilmeye imlâ

İde bu nazm-ı dil‑güşâda hatâ

 

Zâ yirine yazarsa hey'et-i zâl

Lâmını eyle cânına çengâl

 

Vâv-ı vaslı ki bilmeye tahkîk

Eyle cânından anı sen tefrîk

 

Hâsılı isterem ki bu inşâ

Ehl-i irfân olana ola sezâ

 

Almasun anı deste câhiller

Virmesünler bu hoş kitâba zarar

 

Şükr ü minnet irişdi âhirine

Dilerem rahmet ide şâirine

 

Oldı târîhi gûşuma ilhâm

Âliyâ Mihrle Meh oldı tamâm (Sabuncu2000: 225).

 

Tuhfetü’l-Uşşâk’tan

Hikâyet-i Pür-Şikâyet

Bülbül-i bâg-ı kitâb-ı mezkûr

Sözi bu vech ile kıldı menşûr

 

Didi kim âşık-ı âşüfte idüm

Nâvek-i ışk ile dil-süfte idüm

 

Nûr-ı ışk ile gönül rûşen idi

Dîde dil hânesine revzen idi

 

Hûb idi gâyet ile mahbûbum

Cân ile olmış idi mergûbum

 

Dil-i bîmâr(um)a dermân idi ol

Ten-i efsürdeme hem cân idi ol

 

Rûz (u) şeb mûnis idi biz hâke

Başum irmişdi ser-i eflâke

 

Şâd idüm vaslı ile peyveste

Pâdişâh idi dil-i işkeste

 

Nâz ile eylese ben hâke hitâb

Dil-i atşânum olurdı sîr-âb

 

Yüzüme bir nazar itse nâ-gâh

Zevkden olur idüm âleme şâh

 

Zeyn iderdüm anı meşşâta-misâl

Nahl idi sanasın ol tâze nihâl

 

Hüsn-i hulkına nihâyet yog idi

Edeb ü hilmine gâyet yog idi

 

Bezm-i fürkatde ki kan içmiş idüm

Bâdeveş anı revân içmiş idüm

 

İricek rûz-ı visâl-i yâre

Anı akıtmaga buldum çâre

 

Gerçi kim vuslata irse âşık

Hûn-ı mihnetden olurmış fâ’ik

 

Cüraveş lîke kalurmış sâkî

Bana peymâne-i dilde bâkî

 

Kasd-ı fasd eyledüm âhir kârı

Çagırup yanuma bir gam-hârı

 

Nice gam-hâr ki fassâd imiş ol

Hâsılı haylice üstâd imiş ol

 

Sanatı içre aceb kâmil imiş

Hak budur mâhir imiş kâbil imiş

 

Şâir-i rind ü Terâşî-mahlâs

Ârif-i nükte-i esrâr-ı kasas

 

Evvelâ sâidümi bend itdi

İhtirâz itme diyü pend itdi

 

Eline nîşter aldı fi’l-hâl

Nîşterdür ki bulınmaya misâl

 

Benzemiş tîgçe-i dellâke

Ber-nazar mâh-ı nev-i eflâke

 

Pîl hortûmına benzerdi hemân

Muntazırdur ki akarsa içe kan

 

Çünki bir defa zahimnâk itdi

Subhveş cân yakasın çâk itdi

 

Ben umardum ki şafak gibi hemân

Lûle-i çeşme-i dilden aka kan

 

Çıkmayup kanı velî kaldı yiri

Şermsâr itdi o ehl-i hüneri

 

Kişi bir sanati tahsîl idicek

Arıdup cânını tekmîl idicek

 

Olıcak böylece üstâd olsa

Katı ter-dest ise fassâd olsa

 

Gördi çün yaremi yâr-ı cânum

Kulına acıdı ol sultânum

 

Hayli mecrûh u girîzân oldı

Sanasın kim arada kan oldı

 

Bakdı fassâda gazabla gamnâk

Gûyiyâ âşıkını kıldı helâk

 

Hayrete vardı görüp bu hâli

Bildi Leylâ dahı bu ahvâli

 

Ger vücûd olmasa idi vâhid

Hûn-feşân olmaz idi ol sâid

 

Işk-ı Mecnûn’a idün istihsân

Akıdur sâidini zahmına kan

 

Işkumı sanmasun iller ola dûn

Işk-ı Mecnûn’dan olmışdı füzûn

 

Hod-fürûş anlamasunlar ey dil

Diyeyin hâl-i dili ve’l-hâsıl

 

Ben ki bir âşık-ı pejmürde idüm

Hâlet-i ışk ile efsürde idüm

 

Fasd itdürmege kıldum âgâz

Nîşter birle olup zahm-endâz

 

Merhamet kıldı bana cânânum

Akmadan dahı bedenden kanum

 

Kulzüm-i âtıfeti cûş itdi

Kendini vâlih ü medhûş itdi

 

Akıcak sâid-i âşıkdan kan

Hüner oldur ire maşûka ziyân

 

Katı çok hâl degüldür cânân

Fasd idince aka âşıkdan kan

 

Hârik-i âde budur dünyâda

Emr-ber-aks ola ben şeydâya

 

Ehl-i irfân olan anlar anı

Kangı cânibde ise noksânı

 

Yâ İlâhî dilerem kim Âlî

Işkdan olmaya bir dem hâlî

 

Hâlet-i ışka düşüp peyveste

Gözi yaşı ide hâki şüste

 

Kûtını nimet-i ışk eyle anun

Kuvvetin sıhhat-i ışk eyle anun

 

Işksuz cânına irgürme hayât

Gözine âlemi göster zulumât

 

https://www.turkedebiyatiisimlersozlugu.com/index.php?sayfa=detay&detay=943  

(Aksoyak 2003: 375)

 Gelibolulu Ali Mustafa Hayatı

 Kunhul Ahbar

 Nusretname

 Divanları ve Diğer Eserleri

Nusretname ve Minyatürleri

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da