Gelibolulu Ali Mustafa Hayatı ve Eserleri

05.09.2013

 

 

GELİBOLULU MUSTAFA ÂLÎ

(1541-1600)Şair,  yazar, tarihçi ve devlet adamı

Âlî, 948/1541’de Gelibolu’da doğdu. [1]Asıl Adı Mustafa’dır. Kaynaklar, babasının ticaret adamı Hoca Ahmet b. Abdullah adlı birisi olduğunda birleşmektedir. [2] Altı yaşında eğitime başladığı, Habîb-i Hamidî'den Arapça, kendisi gibi Gelibolulu olan Surûrî'den tefsir ve fıkıh dersleri almış olduğu kaynaklardan edinilen bilgiler arasındadır.  Eğitimine Gelibolu’da başladığını ama İstanbul’da da birçok hocadan ders aldığı edinilen bilgiler içindedir Önceleri ilmiye sınıfına ve müderrisliğe meylederken, daha sonraları idari hizmete yöneldiği bilinir. Hocası Surûrî'nin etkisi ile şiire başlamış, ilk şiirlerini "Çeşmî" mahlasıyla yazmış, sonraları "Âlî" adını kullanmıştır. Bu yüzden Gelibolul Mustafa Ali olarak bilinir.

İlk eseri olan " Mihr ü Mâh  " kaleme almış ve II. Selim’e takdim etmiştir. Bu takim sonrasına II. Selim’in yanına kâtip olarak girer. 1561. Şehzade Selim'in yanındaki hizmeti 1563 yılına kadar devam etmiştir.[3] Şam beylerbeyi ve hemşerisi Gelibolulu Lala Mustafa Paşa’nın daveti üzerine önce Halep’e sonra Şam’a giderek altı yıl onun divan kâtipliğini yapmıştır.

Mustafa Paşa’nın Yemen’in fethine gönderilmesiyle Mısır’a gitmiş, Ancak, çeşitli siyasi nedenlerle her ikisinin de görevlerinden azledilmesiyle, Mısır’dan Manisa’ya Saruhan sancakbeyi Şehzade Murat (III. Murat)’ın yanına sığınmış ve onun aracılığı ile affedilmiştir. [4] Manisa’da iken şehzade Mustafa’nın emriyle, Mihri Vefa ve Nadir’ül Meharip eserlerini ona sunmuş, Rahat’ün nufus adlı eseri genişleterek tercüme etmiştir. [5]

1569’da İstanbul’a döner. Hazırladığı Heft Meclis adlı eserini Sokullu Mehmet Paşa’ya sunması üzerine 1570’te Bosna’ya divan kâtibi olarak atanmış olur.  III. Murat’ın padişah olmasıyla (1574) birlikte İstanbul’a dönüp III. Murat’a bazı kasideler ile Zübdetü’t-Tevarîh’i adlı eserini sunmuş ancak padişahtan umduğu alaka ve ihsanı görememiştir. Önemli bir zeamet verileceğini umarken, kendisine Bosna Beylerbeyi Ferhad Paşa’nın divan kâtipliği verilmiş, bu yüzden tekrar Bosna’ya dönmüştür.

Lala Mustafa Paşa’nın Gürcistan, Azerbaycan ve Şirvan bölgesine başkomutan tayin edilmesi üzerine 1578’de onun maiyetine katılmış, . Şirvan’ın fethiyle birlikte Halep tımar defterdarlığına getirilmiştir. Uzun süre yürüttüğü bu görevi ve bu seferler sırasında pek çok olayın şahiid olmuş bu olayları eserlerine nakletmişti.  Bu görevi sırasında Nüshatü’s-Selatîn’ adlı eserini yazmıştır. Bir ara Lala Mustafa Paşa vasıtası ile defterdarlık isteğinde de bulunmuş kabul görmemiştir.  1581 deHalep civarı askeri ile Van hududu muhafazasına görevlendirildi. Bizzat padışahtan Nişancılık görevini istemiş yine reddedilmişti.  Burada hazırladığı Nusretname ve Camiu’l-Buhur Der-Mecalis-i Sur adlı eserlerini padişaha sunmak için 1583’te İstanbul’a gelmiştir.  Ancak yeni bir görev alamadığı gibi eski görevinden de olmuştur.

Gözü daima yüksekteydi ve sürekli halinden şikâyet ediyor i,istediği makamlara gelememekten yakınıp duruyordu.   İki yıllık bir aradan sonra 1585’te Özdemiroğlu Osman Paşa tarafından Erzurum hazine defterdarlığına, kısa bir süre sonra da Bağdat’a mal defterdarlığına atandı. Buradan azli üzerine tekrar İstanbul’a döndü. Uzun süre boşta bekledi ve nihayet 1589’da Sivas defterdarlığına tayin edildi.  Ancak kısa süre sonra bu görevi de başkasına verilince uzun süreli boşta kaldı ve İstanbul’a döndü. Riyazü’s-Salikînadlı eserini yazarak III. Murat’a sundu. 1592’de yeniçeri ocağı kâtipliğine atandı. Düşük rütbe olmakla beraber kabul etti. Aynı yıl defter emini, 1595’te tekrar yeniçeri kâtibi oldu. [6]

Bu arada Fatih Mahallesi’ne ev yaptırırken acemi oğlanları çalıştırdığı III. Murat tarafından görülmüş ve görevinden azledilmişti. Bu üzüntüsünden dolayı İstanbul’da duramadı, 1593’te memleketi Gelibolu’ya döndü.

Aynı yıl içinde III. Murat öldü, yerine III. Mehmet tahta geçti. Âlî ona güzel bir cülûsiye yazdı.  Bunun üzerine Yeniçeri kâtipliğine getirilebileceği söylendiyse de kabul etmedi. Mısır defterdarlığını istiyordu ancak saray ağaları bunu uygun bulmamışlardı. Mısır yerine Sivas defterdarlığı ile Amasya sancak beyliği ve Rum defterdarlığı verildi. Amasya’da dört yıla yakın bir süre görev yaptı. Sonra Kayseri mirlivalığına atandı. Âlî’nin son görevi 1599’da Cidde sancak beyliğidir. Burada sıhhati bozulduğu için emekliliğini manzum bir mektupla istedi. Nihayet 1600’de Cidde’de vefat etmiştir. Mezarının Cidde'de olduğu bilinse de, tam yeri bilinmemektedir. Gelibolu’daki mezar onun için yapılmış bir makam olabilir.

“Mustafa Âlî, dört divan tertip etmiş, hamse oluşturacak kadar [Mihr ü Mah, Riyazü’s-Salikîn, Tuhfetü’l-Uşşak, Camiü’l-Buhur Der-Mecalis-i Sur, Mihr ü Vefa] mesnevi yazmıştır.  Divanlarında bulunan 1549 gazel yer almaktadır. Edirneli Nazmî, Muhibbî, Halepli Edip ve Zatî’den sonra en çok gazel yazan divan şairleri arasında yer alır. Şeyhî, Necatî ve Mesihî gibi önceki asrın şairlerine ve Bakî, Hayalî, Ruhî, İshak, Usulî, Fuzulî, Sultan Murat, Celâl,  Salih, Emrî, Gınayî, Rahmî gibi çağdaşı olan gazel şairlerine nazireler yazmıştır Fars şairlerinden Hafız-ı Şirazî ve Molla Camî’den etkilenmiştir. [7]

Şiirlerinde “Günlük hayatın her türlü sahnesini şiirlerinde işler. Av sahneleri ve hayvanlar, bayram, bezm, düğünler, giyim-kuşam, seferler ve zaferler, aşk ve ölüm gibi hemen her konu Âlî’nin şiirlerine yansır. Osmanlı coğrafyasından yer adları, yerel ifadeler şiirlerinde geçer.” [8]

Eserleri

Gelibolulu Âlî çeşitli alanlarda, irili ufaklı manzum ve mensur olarak elliden fazla eser vermiştir. Hemen hemen her türde ve konuda eser sahibidir. Osmanlı coğrafyasının pek çok şehrinde bürokrat olarak görev yaparken gözlemlerini ve birikimini kaydetmeyi ihmal etmeden ve hatta kimi zaman hiç ertelemeden kaleme almıştır. Tarih ve biyografi [Künhü’l-Ahbar, Nusretname , Menakıb-ı Hünerveran], münşeat [Menşeü’l-İnşa ve Münşeat], menkıbe [Mirkatü’l-Cihad], siyasetname [Nasihatü’s-Selatin], tercüme ve çeşitli konularda yazdığı risalelerin yanında divanları vardır.

Ayrıca, gazellerinden seçtiği yüz matla beytini bir araya getirerek Gül-i Sad-berg’i; Varidatü’l-Enîka ve Layihatü’l-Hakîka adlı divanlarından seçmeler yaparak başına bir mukaddime eklemek suretiyle Sadef-i Sad-güher’i tertip etmiştir. Hamse oluşturacak kadar mesnevi yazmıştır

Gelibolulu Ali Mustafa Hayatı ve Eserleri

Gelibolulu  Ali Mustafa Kunhul Ahbar

Gelibolulu  Ali Mustafa ve Nusretname Adlı Eseri

Gelibolulu Ali Mustafa Divanları ve Diğer Eserleri

Nusretname ve Minyatürleri

Tarih

·          Kunhul Ahbar

·         Menâkıb-ı Hünerverân

·         Hâlâtü'l-Kâhire mine'l-Âdâti'z-Zâhire

·         Fusûlü'l-Hallü ve'l-Akd fî Usûli'l-Harcı ve'n-Nakd

·          Nusretname Adlı Eseri

·         Fursatnâme

·         Nâdirü'l-Mehârib

·         Heft-Meclis

·         Zübdetü't-Tevârih

·         Mirkatü'l-Cihâd

·         Câmiü'l-Buhûr der-Mecâlis-i Sûr

Edebi Eserleri

·         Dîvan

·         Farsça Dîvan

·         Mihr ü Mâh

·         Mihr ü Vefâ

·         Tuhfetü'l Uşşâk

·         Riyâzü's-Sâlikin

Sosyoloji Eserleri

·         Nushatü's-Selâtin

·         Mevâidü'n-Nefâis fî Kavâidi'l-Mecâlis

·         Mehâsinü'l-Âdâb

·         Hülâsatü'l-Ahvâl der-Letâif-i Mevâiz-i Sahîh-i Hâl

·         Tuhfetü's-Sulehâ

Diğer Eserleri

·         Nevâdirü'l-Hikem

·         Hakâyıku'l-Ekâlim

·         Menşeü'l-İnşâ

·         Münşeât

·         Sultana öğütler

 (Gazel)

Benüm kim fakr ile fahr itmek ey dil hasb-i hâlümdür
Kanâ‘at Kâfı tâ evvel kademde pâymâlümdür

Temennâ-yı visâlün bir muhâl ümmîddür dilde
Der-âgûş-ı miyânun fikri bir yanlış hayâlümdür

Firâkum iştiyâkum sanma kim ta‘bîre kâbildür
Seni seyrümde seyrân itdügüm bezm-i visâlümdür

Dem-â-dem yanduğum yakılduğum nâr-ı gamundandur
Bu nâlişler bu sûzişler sana hep arz-ı hâlümdü

Ben ol bahrem ki dürr-i ma‘rifet ka‘rumdadur Âlî
Hevâ-yı ışk-ı pâküm cünbiş-i bî-i’tidâlümdür

 

İLGİLİ BAŞLIKLAR VE LİNLERİMİZ 

 

·         Gelibolulu Mustafa Ali Kunhul Ahbar

·         Zafername-i Hazret-i Sultan Murad Han Rahimizade İbrahim Çavuş

·         Gonca-i Bâğ-ı Murad Mesnevisi Rahimizade İbrahim Çavuş

·         Kitâb-ı Gencîne-i Feth-i Gence Rahimizade İbrahim Çavuş

·         Rahimizade İbrahim Çavuş Hayatı Tarihçiliği ve Eserleri

·         Tâcü't-Tevârîh Hoca Sadettin Efendi ve Osman Gazi'nin Ş. Edebali'nin Evinde Gördüğü Rüya

·          Tâcü't-Tevârîh Hoca Sadettin Efendi

·          Selaniki Mustafa Tarih-i Selanik’i

·         Gelibolulu Mustafa Ali ve Nusretname Adlı Eseri

·         Gelibolulu Ali Divanları ve Diğer Eserleri

·          Gelibolulu Ali Mustafa Hayatı ve Eserleri

·         Gelibolulu Mustafa Ali ve Nusretname Adlı Eseri

·         https://edebiyatvesanatakademisi.com/osmanli-minyatur-gravur-resim/nusretname-ve-minyaturleri/2285

 

KAYNAKÇA

 

·         [1] Prof.Dr. Nihat ÖZTOPRAK, Bağdatlı Ruhi, https://eogrenme.anadolu.edu.tr/eKitap/EDB301U.pdf. shf, 92

·         [2] Mustafa İsen, Gelibolulu Mustafa Âlî, , Ankara, 1988

·         [3] Mustafa İsen, Gelibolulu Mustafa Âlî, , Ankara, 1988

·         [4] Bekir Kütükoğlu “Gelibolulu Ali Mustafa Efendi) TDV İA, İstnb. 1989, shf 412-416

·         [5] Bekir Kütükoğlu “Gelibolulu Ali Mustafa Efendi) TDV İA, İstnb. 1989, shf 412-416

·         [6] Prof.Dr. Nihat ÖZTOPRAK, Bağdatlı Ruhi, https://eogrenme.anadolu.edu.tr/eKitap/EDB301U.pdf. shf,

·         [7] Prof.Dr. Nihat ÖZTOPRAK, Bağdatlı Ruhi, https://eogrenme.anadolu.edu.tr/eKitap/EDB301U.pdf. shf,

·         [8] Prof.Dr. Nihat ÖZTOPRAK, Bağdatlı Ruhi, https://eogrenme.anadolu.edu.tr/eKitap/EDB301U.pdf. shf, 92

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar