profile-img

Levni

Levni (18. yüzyıl sonları, Edirne- 1732, İstanbul),Asıl adı Abdülcelil Çelebi olan Levni'ye, Levni, mahlasını başları vermiştir. Levni, mahlasının anlamı, renkli, çeşitli anlamına gelmektedir. Levni Lale Devri'nin en tanınmış minyatürcüsü, sarayın nakkaşbaşı ve şairidir. 17. yüzyılın sonuna doğru Edirne'de doğduğu sanılan Levni'nin asıl adı Abdülcelil Çelebi'dir. Genç yaşta İstanbul'a gelerek Topkapı Sarayı nakkarhanesine çırak olarak girdi. Zamanın ünlü nakkaş ve musikişinaslarından ders gördü. Minyatürün yanı sıra musiki dersleri de aldı. İcazet aldıktan sonra kendini büsbütün resme verdi. Burada Tezhip denen Türk Süsleme Sanatlarını öğrendi ve icazet (başarı ya da izin belgesi) aldı. Diploma aldıktan sonra saray atölyelerinde çalıştı ve hayatının sonuna dek Lale Devri\'nin en önemli ve yetenekli saray nakkaşı oldu. (Levni Ve Matrakçı Nasuh ) II. Mustafa zamanında sarayın baş nakkaşlığına getirildi. III. Ahmet döneminde de bu görevini sürdürdü. Lale Devri'nin insanı olmasından dolayı, Minyatür eserlerinde daha çok eğlence sahnelerini işledi. Şair Vehbi'nin, III. Ahmed'in şehzadelerinin 1720'deki sünnet düğünün anlatan Surname'sini süsleyen minyatürleri Levni'nin en ünlü eserleri arasındadır............

Eserler