11.03.2016
Hızır ve İlyas
Genc-i Hızır ( Hızır ve Hazine )
Genc, Farsça’da define anlamına gelir. Farsçadaki “Genc ise yer altına gömülmüş para “ anlamına gelir. Gen, Define ve Hazine k ilişkisi ise gömülmüş hazinelerin de define olmasından kaynaklanır. Bir çok nedenlerle divan şiirinde ve eski edebiytta, define genç ve Hızır arasında alakalar kurulmuştur. ( bkz - Define Gömü Şiirlerde Genc Hazine ve Tılsım )
Hızır’ın define ve genc ile alakaları bazı inançlara, efsanelere hatta Kuranda dahi anlatılan Hızır ile ilgili kıssalara dayanmaktadır. Eski edebiyatta Hızır ( A.s) ile ilgili pek çok efsane vardır. Bunlardan birisi ise Hızır’ın Hz. Musa ile arkadaş olup, Hızır ( A.S) ‘ın Hz. Musa’ya birçok sırlarını öğretmek istemesi ve onunla yolculuğa çıkması ile ilgilidir. Musa, Hızır’dan doğru yolu-sıratı müstakimi-öğretmesini istemiş bu nedenle Hızır ile Musa birlikte birçok yolculuk yapmışlardır. Yalnız yapılan bu yolculuklarda Musa, Hızır’ın yaptıklarına hiç karışmayacak, sormayacak ve izah istemeyecektir.( bkz Musa Peygamber Hayatı Mucizeleri)
Hızır ile Musa’nın yaptıkları yolculuklar Kuran’da ve pek çok ayette geçmiştir. "Hani Musa genç yardımcısına demişti: "İki denizin birleştiği yere ulaşıncaya kadar gideceğim ya da uzun zamanlar geçireceğim." (Kehf, 18/60)
Hızır ile Musa’nın yaptıkları yolculuklardan birisi de bir define ile ilgilidir. Bir gün Hızır ile Musa bir yolculuğa çıkmışlardır. Yolları bir Kasabaya düşer ve kasaba halkından yiyecek isterler. Fakat halk onlara yiyecek vermez. Kasabadan çıkarlarken bir evi ve yıkılmak üzere olan duvarı görürüler. Hızır, bu duvara ellerini uzatarak duvarı doğrultur hatta öyle ki duvar bir daha senelerce yıkılamayacak hale gelir.
Hz. Musa Hızır’ın bu yaptığına bir mana veremez. Hâlbuki yıkılmak üzere olan bu evin ve duvarının içinde iki yetim çocuk yaşamaktadır. Bu çocukların babaları bu evin temeline bir küp altın koymuş ve ölmüştür. Çocukları ise bu evde yetim olarak yaşamaya devam etmektedir. Çocuklar henüz hazineye sahip olabilecek ve kullanabilecek yaşta değildir. Duvar ilk yağmurda yıkılacak, altın ortaya çıkacak ve yetimlerin hakkı talan edilecektir. (el-Kehf, 18/77-82).
Eski edebiyatımızda bu konu divan şairlerimizin kullandığı konulardan biridir.
Gönlüm ‘imâret eylese tan mı hayâl-i dost
Genc ü hazîne kıymetini pâdişâ bilür Hamdullah Hamdi
Sebât- ı adl için revnak bıraktın mülk-ü Bağdad’a
Bekâ- yı genç için ey Hızır yaptın köhne divarı Fuzuli
Bel vermiş iken cidâr- ı devlet
Hızr erdi binâya kıldı himmet Seyyid Vehbi [1]
Hızır ve Musa arasında geçen bu define hadisesi divan şiirinde çoğu kez üstü kapalı olarak da anlatılır.
Bulunmaz bu ma’mûrede bir harâbe
Defin olmağa genc-i dînâr ü dirhem Fuzûlî (Akyüz vd. 2000: 94)
“Fuzûlî de hazinelerin harâbe yerlere gömülmesini- ve Hızır ile Musa arasında geçen bu hadiseye de telmih edecek şekilde- bu beytinde işlemiştir. Fuzûlî, hazinesini gömecek bir harâbe yer bulamamaktan şikâyetçi olmaktadır
Işkuñ müdâm göñlümi itmiş-durur makâm (212/2)
Bu ulu genci gör ki ne vîrân içindedür Ahmedi
Bu efsane sayesinde eski devrin insanları Hızır ve define arasında münasebetler kurmuşlar, Kur’an da geçen Hızır dualarının defineleri bulmakta yardımcı olacağını definlerde yapılmış olan büyüleri bozacağına inanmışlardır. Bu nedenle define, sihir büyü ile ilgili düşüncelerde Hızır’ın ismi çok geçer. Definelerin bir kısmının tılsımlı olduğu veya definelere başkası tarafından ele geçmesin diye tılsımlar yapıldığı da eski devirlerin inançları arasındadır. Bu noktadan hareketle, tılsım dualarının yazı stilleri ile de alakalı olarak bu konu sevgilinin yüzü, sevgilinin definelerini ele geçirmek için Hızır duası okumak, sevgilinin yüzündeki tüyleri Hızır duasına benzetmeye kalkışmaya kadar vb uzanmıştır.
Nüsha-i haddinde emrî hat du‘â- yı Hızrdur
Mushaf-ı rûyında ebrû sûre-i nûn ve’l-kalem (Emrî, Gazel 317/5)
Bu beyitte yüzü mushafa benzetilen sevgilinin yüzündeki tüyler, sevgilinin definesine ulaşmak için okunan Hızır duasına benzetilmiştir.( bkz: Mushaf Nedir Mushaf Hat ve Sevgilinin Yüzü İlişkileri )
Define bulmak için daireler çizildiği bu dairelerin içine tılsımlı dualar yazıldığı, bu duaların bazılarının içinde Hızır ismi geçen dualar olduğu, defineleri yılanların veya Şahmaran'ın beklediği, sevgilinin yüzündeki zülüflerin yılana benzetildiği, zülüflerin defineyi koruyan yılanlar define olarak kabul edilen sevgilinin yüzünü koruduğu vb hayal edilir. ( bkz Camasbanameler Ve Abdi'nin Camasbanmesi Ile Şahmaran )
Levh-i sîm üzre hattun Hızr du‘âsın yazmış
Genc-i hüsnünde tılısm olan iki ejder içün (Emrî, Gazel 416/2
Define manasına gelen Farsça genc kelimesi ile Türkçede “ yaşlı olmayan delikanlı “ manasına gelen genç kelimeleri üzerinde şairlerimiz, tevriyeli, cinaslı kinayeli manalar ve çeşitli anlam oyunları yapmışlardır.
Gencsin ey pîr olası yık cefâ bünyâdını
Gönline gir ‘âşıkun gencün yiri vîrânedür Zâtî (Tarlan 1967: 383) [2]
Bu beyitte genc olmak ve yaşlı olmak, arasındaki alaka hazine ( genc ) ile virane ( yaşlı) arasındaki ilgi ve tezatlarla açıklanır.
Çeşmin gibi bir sâhir-i pür-gunc bulunmaz
Hattın gibi bir nüsha-yı nîrenc bulunmaz Nedim
Nice tuyulmasun râz-ı nihânum çâk-ı sînemden
Cihân `ayyâr ile memlû der-i gencîne sad-pâre Şeyhülislam Yahya
Gencinen olsam vîrân edersin
Âyînen olsam hayrân edersin Şeyh Galip
Edvâr-ı nevâ-yı gam pervânede kalmıştır
Mansûr o peşrevde ser-hânede kalmıştır Şeyh Galip
Gönül ma’mûre-i genc-i hayâl-i hüsn-i cânân ol
Degül gam sûretâ derd ü gam-ı ‘ışk ile vîrân ol Aşık Çelebi
Tâcını terk eylemez ‘âlemde serden geçmeyen
Ma‘rifet gencini bulmaz sîm ü zerden geçmeyen Ravzi
Define Gömü Şiirlerde Genc Hazine ve Tılsım
Mağribi Mağribli Mağrib Efsuncu Defineci
Husrev-i Perviz Kendi Gelen Hazine Genc-i Bâd Âver
Genc ve Genc-i Hızır - Hazine ve Hızır
Genc-i Bed Aver Husrev-i Perviz ve ve İstanbul
Câmasbnâmeler Abdî 'nin Camasbanme ve Şahmaran Eserleri
KAYNAKÇA
[1] A. Talat Onay, “ Eski Türk Edebiyatında Mazmunlar, MEB, shf, 237
[2] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/define-gomu-siirlerde-genc-hazine-ve-tilsim/85526
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın