Resim Alıntı: DİA Şeyh Hamdullah Efendi’nin sülüs-nesih hatla yazdığı koltuklu kıtası (İÜ Ktp., AY, nr. 6487)
ŞEYH HAMDULLAH EFENDİ HAYATI
Hamdullah Çelebi Amasya'nın Eslem Hatun (halk arasında İslâm, günümüzde Dere)[1] mahallesinde doğmuştur. [2] Babası Buhara Türklerinden olan ve Amasya’ya göç eden Suhrawardiyya tarikatı şeyhlerinden Mustafa Dede Efendi’dir. [3] Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte tarihçiler 1426-1429 veya 1430 yılında olabileceğini kaydetmektedirler.[4]
Hamdullah Hamdi “Şeyh, ibnü’ş-şeyh, kıbletülküttâb, kutbülküttâb, şeyhürrâmiyân” unvanlarıyla da tanınmış, rivayetlere göre babası veya dedesi “Sarıkadı Rükneddin Mahmud Buhara’dan Amasya’ya göç etmiş erenlerdendir. “[5]
Hamdullah Çelebi, dini ilimleri ve edebi bilgileri alanındaki eğitimini, Şehzade II. Bayezit ve Ahmed’in de hocası olan Hatip Kasım Efendi’den tahsil etmiştir. Şeyh Hamdullah, ileri seviyede Arapça öğrenmiş ve hat sanatına meyl etmiştir. İlk hat hocası Sufi Yahya Çelebi-zade Ali Çelebidir.[6] Onun Fatih Sultan Mehmet'e kâtip olması üzerine Amasya’da Maraşlı Hayrettin Halil Çelebi hocalığında yazı eğitimini tamamlamış ve hattatlık icazetini de aynı şahıstan alarak hattat olmuştur. [7]
Şeyh Hamdullah, Musta ve Abdullah Sayrafi’nin yazıları üzerinde yaptığı uzun ve sabırlı çalışmaları sonucunda yavaş yavaş şöhret olmaya başlar. Artık, Şeyh Hamdullah yazdığı yazı ve kendine has üslûbu ile “ Kıbletül Küttab ” diye anılır olmuştur. Bu çalışmaları 880 - 1475 yılında oldukça ileri gitmiş durumdadır. Bir yandan hat çalışmları yaparken diğer yandan da çocukluğundan beri çok sevdiği okçuluk kemankeşlik yapıyor, ava da merak ederek Doğan avına da gitmektedir. [8] Av merakı onun okçuluk yönünde de tanınmasına ve şöhret bulmasına da yol açacaktır.
İşte bu yıllarda hayatına yön verecek çok öneli bir kişi ile tanışma fırsatı bulur.. II. Bayezid, şehzadeliği ve Amasya valiliği sırasında Şeyh Hamdullah ile bu sayede tanışıp yakından ilgilenir. Mirimîran ( sancak valisi) olarak Amasya’da bulunan Şehzade Beyazıt, bu üstadın yazı hakkındaki yüksek bilgisini duymuş ve kendisine yazı dersi vermesini rica etmiştir..[9]
Bu sayede Hattat ve Kemankeş Şeyh Hamdullah İle II. Bayezit dost olmuşlardır. II. Bayezit Hamdullah Hamdi’ye çok değer verir. Hatta yazı yazarken okkasını elinden tutup, davetlerde de onu en yakınında oturtup diğer misafirlerinden ayrı bir değerde gösterir. İhtimal ki II. Bayezit şiirlerini Hamdullah Hamdi’ye yazdırmıştır.[10][11]
Önemli bir bestekar ve divan şairi olan II Beyazıt hat sanatına da ilgi duyan bir şehzadedir. II. Bayezit, Şeyh’ Hamdi’den den de hat meşk ederek ondan hattatlık icazeti alır. Böylece aralarında manevi bir bağ da oluşmuştur. Bu manevi bağ Şeyh Hamdi’ye ikbal yıllarının müjdecisi olmaktadır.
1481'de Fatih Sultan Mehmet Han'ın vefatı üzerine tahta davet edilen Şehzade Bayezit, Amasya’dan ayrılırken hocası Şeyh Hamdullah'ı İstanbul'a davet eder. Bayezit Han’ın saltanat tahtına çıkmasından bir süre sonra Hamdullah Hamdi de İstanbul'a gitmiştir. Nitekim Hamdullah Efendi “ sarayda kâtip ve hizmetlilere muallim olarak görevlendirilen Şeyh Hamdullah’a mushaf yazması için Harem Dairesi civarında ve Edirne Sarayında bir meşkhâne, arpalık olarak da Üsküdar’da iki köy tahsis edildi; bir köyün geliri de mührezenlerine verilir. “[12] Bu olay Osmanlı hat sanatında yeni bir çığır açacak demektir.
Hamdullah Hamdi, İstanbul'a gider gitmez doğruca Üsküdar kazasker hamamı yakınında oturan ve Amasya da iken tanıdığı ve kendisinden evvel İstanbul'a gelen Hattat Abdullah ve Cemalettin Amasî'nin evine misafir olur. Hocasının İstanbul'a geldiğini işiten Sultan Bayezit ona sarayın harem dairesi civarında bir oda tahsis eder. Daha sonra da Şeyh Hamdullah'ı, saraya katip ve saray hüddamlığına muallim tâyin edecektir. [13] [14]Bu tayin ile istediği kadar hat sanatı ile uğraşmasına zemin hazırlayan bir ortam sağlanmış olur.
Bu tayin sonrasındaki gelişmeler Osmanlı Hat sanatına yeni bir renk getirecek, yeni bir hat ekolünün ortaya çıkmasına bir zemin hazırlayacaktır. Bu hat ekolünün adı, Şeyh Hamdullah Hamdi Hat ekolü olacak, bu ekolden pek çok hattat yetişecektir.
Hamdullah Efendinin pek çok eser vermesinde ve öğrenci yetiştirmesinde, hatta bir ekol teşekkül edebilmesinde II Bayezit’in teşvik ve desteklerinin çok büyük rolü vardır. . “Şeyh gibi bir sanat dehasının ibda gücünü harekete geçirip bedii şaheserler meydana getirmesinde, belki de Bayezit Han’ın ilme ve sanata gösterdiği bu büyük alakanın tesiri vardır. Yine bu ilim ve sanat sohbetlerinin yapıldığı günün birinde Bayezit Han, Hazine-i Hümayun’dan yedi adet enfes Yakut yazısı çıkarıp: “Bu tarzdan gayri bir vâdi ihtira olunsa idi iyi olurdu” şeklinde Şeyh’e tavsiyede bulunup, bu istikamette çalışmaya teşvik eder.”[15]
Şeyh Hamdullah Efendi, aklâm-ı sitte tûmârındanı reyhânî satırlar(TSMK, Emanet Hazinesi, nr. 2086)
Hamdullah Efendi'nin Şeyh Oluşu ve Okçuluğu
Hattatların piri olarak kabul edilen Hamdullah Efendinin Şeyh oluşu hattatlık sanatı ile ilgili değildir. Aksine onun şeyhlik mertebesi diğer bir hobisi olan kemankeşlik okçuluk yapmasından ileri gelmektedir. Şeyh Hamdullah, “Şeyh” unvanını küçüklükten beri edindiği ve sevdiği ok atıcılığındaki ustalığı sayesinde kazanacaktır. “Ok ve yay yapmakta da meşhur olan Şeyh Hamdullah iyi bir ok atıcısı olduğunu, 1100 adımlık atışıyla göstermiş. Pehlivanlar arasında ok atış rekoru kırarak menzil sahibi üstat olmuştur. “ [16]
Şeyhlik unvanı işte bu başarısı sayesinde gerçekleşir. II. Bayezit bu başarısından sonra onu Mahmud ve Hamza Dede’den sonra Ok Meydanı Atıcılar Tekkesi Şeyhliği’ne tayin ettirir. Ve Hamdullah Hamdi’nin adına Şeyh takısı da takılmış olmaktadır.
Şeyh Hamdullah 'ın Terziliği
Şeyh Hamdullah aynı zamanda iyi bir terzidir. Diktiği kaftanların dikiş yerlerini bulmakta zorluk çekilirmiş. Örneğin II. Bayezid’in şehzadeliği sırasında Şeyh Hamdullah kendi elleri ile diktiği kaftanı padişah adayı Bayezid'e hediye etmiş muhtemelen bu kaftanı elleriyle de giydirmiştir. Nitekim kendi elleriyle diktiği bu kaftanda dikiş yerleri gizlenmiştir.[17]
Hamdullah Hamdi’nin Son Yılları ve Ölümü
II. Bayezid’in vefatından sonra oğlu Sultan Selim zamanında sekiz yıl tamamen inzivaya çekilmiş. Hem talebe yetiştirmiş, hem de manevi terbiyesine girmiş müritlerini irşat ederek günlerini geçirmiştir. Kanuni Sultan Süleyman Han’ın tahta çıkması ile tekrar padişahın teveccühüne mazhar olmuş Kanuni'nin ilk dönemlerdeki yaptırdığı eserlerde onun, daha sonraki mimari eserlerde yetiştirdiği hatları bu eserleri süslemiştir.
1526 yılında İstanbul’da vefat eden Şeyh Hamidullah’ın mezarı Karacaahmet’tedir.
Şeyh Hamdullah'ın Eserleri
Şeyh Hamdullah doksanı aşan yaşı ile hayata veda ettiği zaman, geride 30 Mushâf-ı Şerif, 50 En’am-ı Şerif ve cüz, 121 mûrakka ve kıt’a, 8 ilmi eser, 6 dua mecmuası bırakmıştır. İlim ve sanat dünyamıza bilhassa altı nevi yazıda eserler vermiştir. 47 adet Mushaf-ı Şerif, Meşarik ve Mesahib-i Şerif, bine ulaşan Enam, Kehf, Nebe sureleri, tomar kıt’a ve murakka yazmıştır. Mimaride tezyini bir unsur olan celi yazılarla pek az meşgul olmakla beraber bilinen celi yazıları İstanbul’un Firûz Ağa Camii, Davut Paşa Camii, Bayezid Camii kitabeleri ile Edirne Bayezid Camii kitabeleri onun eseridir.[18]
ŞEYH HAMDULLAH EKOLÜ VE ÖĞRENCİLERİ
Şeyh Hamdullah bihakkın „kıblet’ul-küttab“ unvanı ile meşhur olan Osmanlı ve diğer İslam Ülkelerindeki bulunan bütün hattatların piri kabul ettikleri çok meşhur bir hattattır. Özellikle sülüs ve nesih yazıları ile şöhret ve takdir bulmuştur. Üstadların Üstadı olarak nam salar. Oğlu ve Damadı dahi pek çok hattat yetiştirmiştir. Osmanlı devrinde bir ekol oluşturan [19]Hamdullah Hamdi’nin öğrencileri ve ekolüne dahil olan başlıca hattalar şunlardır:
· Bursalı Şerbetçizâde İbrahim Efendi: Hattatlık tarzı Tarzı, Şeyh Hamdullah tarzı tutunduktan sonra devam edememiştir.
· MUSTAFA DEDE (1495 – 1538) Şeyh Hamdullah’ın oğludur.
· Hüsameddin Hüseyin Şah: Şeyh Hamdullah’ın çok sevdiği talebelerindendir.
· Şükrullah Halife: Şeyh Hamdullah’ın damadı olup, Hamdullah’tan sonra üstatların üstadı olmuştur.
· Pîr Mehmet: Şükrullah’ın oğludur.
· Kırımlı Abdullah Efendi: Pîr Mehmet ve Mustafa Dede’nin talebesidir.[20]
TEZHİP VE MÜZEHHİB İLE İLGİLİ BAŞLIKLARIMIZ
Tezhip Nedir ve Türk Tezhip Sanatının Tarihçesi
Tezhip SanatıTerimleri: Serap Çağrıcı
Tezhip Türleri ve Kullanılan Malzemeler
Kıl Kalem Samur Fırça Tezhip Fırçası Nedir
KAYNAKÇA
[1] MUHİTTİN SERİN, Hamdulah Efendi Şeyh, https://islamansiklopedisi.org.tr/hamdullah-efendi-seyh
[2] İsmail Baykal, Hattat Şeyh Hamdullah,Yedigün (No: 276, 1938, kemankes.com/makaleler/?yaz
[3] https://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah
[4] https://tr.wikipedia.org/wiki/%C5%9Eeyh_Hamdullah
[5] MUHİTTİN SERİN, Hamdulah Efendi Şeyh, https://islamansiklopedisi.org.tr/hamdullah-efendi-seyh
[6] Hattat Şeyh Hamdullah: hayâtı, talebeleri, eserleri,Kubbealti Ne?rİtâti ; 29. cilt/Kubbealtı Neşriyâtı
[7] İbrahim REFİK ,Hat Sanatında Bir Deha ŞEYH HAMDULLAH, Sızıntı Dergisi, Eylül 1993 Yıl : 15 Sayı : 176
[8] İsmail Baykal, Hattat Şeyh Hamdullah,Yedigün (No: 276, 1938, kemankes.com/makaleler/?ya
[9] İsmail Baykal, Hattat Şeyh Hamdullah,Yedigün (No: 276, 1938, kemankes.com/makaleler/?yaz
[10] https://kalemguzeli.org/index.php?go=main&KNO=16
[11] İsmail Baykal, Hattat Şeyh Hamdullah,Yedigün (No: 276, 1938, kemankes.com/makaleler/?yaz
[12] MUHİTTİN SERİN, Hamdulah Efendi Şeyh, https://islamansiklopedisi.org.tr/hamdullah-efendi-seyh
[13]İsmail Baykal, Hattat Şeyh Hamdullah,Yedigün (No: 276, 1938, kemankes.com/makaleler/?yaz
[14] Hattat Şeyh Hamdullah: hayâtı, talebeleri, eserleri,Kubbealti Ne?rİtâti ; 29. cilt/Kubbealtı Neşriyâtı
[15] İbrahim REFİK ,Hat Sanatında Bir Deha ŞEYH HAMDULLAH, Sızıntı Dergisi, Eylül 1993 Yıl : 15 Sayı : 176
[16] Hattat Şeyh Hamdullah: hayâtı, talebeleri, eserleri,Kubbealti Ne?rİtâti ; 29. cilt/Kubbealtı Neşriyâ
[17] Hattat Şeyh Hamdullah: hayâtı, talebeleri, eserleri,Kubbealti Ne?rİtâti ; 29. cilt/Kubbealtı Neşriyâtı
[18] Hattat Şeyh Hamdullah: hayâtı, talebeleri, eserleri,Kubbealti Ne?rİtâti ; 29. cilt/Kubbealtı Neşriyâtı
[19] https://www.edebiyatogretmeni.net/forum/digerleri/hat_sanati_ve_hattatlarimiz-t19544.0.html
[20]tezhip-hat-bezeme-cilt/meshur-hattatlarimiz-ve-ekolleri/2236