Jack London Hayatı Edebi Kişiliği Eserleri
“Mark Twain dışında, hiçbir yazar Jack London kadar romantik bir hayata sahip olmadı”
Jack London (d. 12 Ocak 1876, San Francisco– ö. 22 Kasım 1916, Glen Ellen, Kaliforniya, ) Asıl adı John Griffith Chaney- John Griffith London - olan, Dünya çapında şöhret bulan ABD’li yazar ve gazetecidir.
AİLESİ
Jack London, 1876 yılında San Fransisco’da doğan yazarın annesi müzik öğretmeni Flora Wellman’dır. Yazarın babasının ise William Chaney adlı bir astrolog olduğu sanılmaktadır. Doğru olduğu şüpheli bazı haberlere göre annesi Chaney' den – belki de evlilik dışı- hamile kalmış, bebeğini aldırmamak için intihara yeltenmişti.
Yıllar sonra gerçek babasının kim olduğunu ögrenmek için Cahny'e biyolojik babası olup olmadığı sormuştu. Ancak Astrolog Chany, iktidarsız olduğunu söyleyerek Jack London’un babası olamayacağını iddia edecekti [1]
Kısaca Jack London’ın bir hayli maceralı, çok romantik ama çok kısa süren hayatı anne rahminde başladı.
ÇOCUKLUK GENÇLİK YILLARI
Jack London, doğduktan sonra Virginia Prentiss adlı zenci bir kadına teslim edilmiş, bebek Jack’i bu zenci sütannesi büyütmüştü. Çünkü annesi Wellman ruhsal dengesi bozuk, Chany'den ayrıldıktan sonra kendine de bakamayan bir kadın haline gelmişti. Ruhsal dengesi tamamen bozulsa da biraz çabuk toparlanmış ve savaş gazisi John London ile evlenmişti. Böylece dadısının yanısıra küçük Jack’a gerçek annesi de baktı.
Çocukluk yıllarından yoksullukla geçti diye acınarak anlatsa da gerçek pek öyle değildi. Lakin kendi tabiriyle “ yönlendirmesi yetersiz bir anne; vurdumduymaz ve ilgisiz bir üvey baba elinde büyümüştü.”[2] Bu nedenle de henüz on yaşında iken çalışmaya mecbur kaldı. Okula gitmek yerine serseriler arasına karışmayı seçmiş, uçurtma uçurmayı, çeteler ile savaşmayı tercih etmişti. Bu nedenle küçük Jack’in okulunda başarısız olması mukadder oldu.
Henüz on yaşında iken gazete dağıtıyordu. Temizlik işleri yapmış konserve fabrikalarında, değirmenlerde çalışıp yaşamaya alışmıştı. İlk eğitim yıllarında düzenli tahsil almamış, balıkçılarla birlikte denizlere açılmıştı. Doklarda hamallık yapmış, gemilerde işçi olmuş,[3] hemen her türlü işlerde çalışan bir genç olmuştu.
On beş yaşlarında iken siyahî sütannesinden aldığı borç para ile kendine bir tekne aldı. Böylece kaçak istiridye avı işlerine başlamış oluyordu. [4] Ancak bir kaç ay sonra “Razzle Dazzle “ [5] adındaki teknesi fırtınadan zarar görmüş borçla aldığı bu tekne işe yaramaz olmuştu. Bu felaket sonrasında fox balığı avı yapan bir gemiye tayfa oldu.[6] Tayfa olduğu gemiyle Japonya’ya kadar gidip gelme serüveni yaşamıştı. Bu teşebbüs Martın Eden gibi romanları yazmak için bol bol birikim sağladı.
"Japon Kıyılarında Tayfun" , "Denizin Çağrısı” , “Deniz Kurdu” adlı eserlerinde anlattığı bu serüven sonrasında serseri olup çıkmıştı. Trenlere kaçak binip ,“ Hobolar” arasına karışarak ülkesini baştan sona kaçak bir yolcu olarak dolasmaya karar verdi. Bu teşebbüs onu tam bir serseri yapıvermişti. Kimi zaman yakalanıp trenlerden atılmıştı. Aç susuz kaldığı zaman dilencilikle geçinmiş, kimi zaman ateşçiyle ocağa kömür atarak gezinmeyi başarmıştı. Çoğu defa polisleri peşinden koşturuvermiş, aynasızlarla yaptıgi yarışları kazanmıştı.[7]
ABD' yi baştan başa kaçak gezen Hoboların arasında büyük bir rekabet vardı. Jack London da en cabuk ve cok gezinen Hobolardan birisiydi.
Demiryolu Serserileri adındaki romanında bu yılları anlatmıştı. Hobolar ile çatışmış, çete savaşları yapmış, 30 gün hapis de yatmış, hapisten çıktıktan sonra sanki biraz uslanmıştı. Bundan sonra biraz daha derli toplu olmaya karar vermişti.
Bu kararı sonrasında Oakland Lisesi’ne gidip, dört yıl sürecek okulu bir senede bitirmişti. Edebiyat hayatına bu okulda adım attı. Bu okulun dergisinde birkaç yazısı çıkmıştı.
Dört yıllık ortaöğrenim sınavları dışarıdan verip [8] bir senede tamamlandı. California Üniversitesi’ne 19 yaşında girdi. Yazarlık kursları aldığı bu okulu bitirmeden ayrılmıştı.
Mezun oldugu yıllarda delişmen ruhuna uygun muthiş bir haber duymuştu. 1896 ‘da Alaska Klondike ‘de altın bulundu haberi her tarafa yayılmıştı. 100.000 kişi bu bölgeye altın bulmaya koşturmuş [9] kendi de bir dostu ile bu hücuma katılmıştı.
Bu serüven sırasında pek çok şeye tanık oldu. Kızak köpekleri ile vahşi doğada yaşamış, boğuşan köpekler ile insanları izlemişti. Birkaç kez tipide donda, ayazda karlar üstünde uyumuş, pek az çeşit yiyecekle yaşamaya alışmıştı. Altın bulmayı umanlar teker teker ölüyordu. Acımasız ayazlar, altın arayıcıları, Kızılderililer, kızak köpekleri ve kurtların arasında bir sene boyu kalmıştı. Bir senenin sonrasinda pek çok serüvenci gibi boşuna cırpınıp durmuş, tek gram altın bulmadan pek çok hastalık kapmıştı. Kızaklar üstünde donan, hastalık, açlıktan ölen, cinayete kurban giden pek çok insan da görmüştü. Kendisi de gıdasızlık yüzünden iskorbüt olmuş, tam da ölmek üzereyken yardımsever bir pederin sayesinde ölmekten zor kurtulmuştu. [10]
Peder onu haftalarca besleyip tedavi etmiş en sonunda Oakland'a dönecek gücü bulmuştu.
Alaska’da yaşadığı maceranın sonrasında altın bulamasa bile birçok roman yazdıracak anılar ile dolmuştu. “Ateş Yakmak “eserDede bu ayları anlatacak, " Vahşetin Çağrısı " ile meşhur yazar olacaktı. Kitabın yayın hakkını 2.000 dolara sattı. [11] Bu rakam o senelerde iyi para sayılırdı.
EDEBİ HAYATI
O pederin sayesinde ölümden döndükten sonra 1898'de Oakland’a gelebildi. 1890 da başlayan Sosyalist olmak eğilimi iyice kuvvetlenmiş ve artık Karl Marks ile Nietzsche ve Spinoza’nın hayranı olup çıkmıştı. “Sosyalizm Nedir?” diye makaleler bile yazdı. Bu düşünürlerden edindiği görüşlerini eserlerine serpiştirdiği gibi Demir Ökçe romanını Karl Marks’ın fikirlerine dayanarak yazacaktı.
İlk yazılarından itibaren adını Jack, soyadını ise London olarak kullanmaya karar verdi. Ancak yazdığı ilk yazıları hicbir ilgi görmemişti. İlk öyküsü için ona beş dolar teklif edilmiş [12] neredeyse yazarlığı bırakmaya kalkışmıştı.
Yazar olma gayretinde yaşadığı sureçleri, sukutu hayallerini Martin Eden romanında çok detaylı anlatmıştı. Kendisi gibi deniz işçisi bir maceraperest olan Martin Eden, yazar olmaya karar vermiş, yayıncılara göndermiş, yayıncılar tekrar tekrar ona red cevabı vermiş rama o pes etmemişti.
Ancak dergi ve gazeteciliğin en parlak döneminde yaşıyordu. Birkaç öyküsünden sonra yazarlığından paralar kazanmaya başlamıştı.
7 Nisan 1900'de, Kurt Kanı adlı ilk romanı basılmış aynı gün içinde de Bess Maddern adlı hanımla dünya evine girmişti. İlk kitabı Kurt Kanı’yla tanınmaya başlamıştı. Kurt Kanı adlı romanı iyi bir kazanç sağlamış, çiftlik alma hayalini kurmaya da başlamıştı. Ancak iki çocuğu olduğu Bess Maddern’le evliliği kalıcı olamamıştır. İlk aşkı Mabel Applegarth ile[13] evlenemeyen London ile ilk eşinin arasında uyumsuzluk çabuk çıktı.
Lakin Kolondike' de altın arayan işsizlerin dramları halen ilgi görüyordu. 1902’de Youth’s Companion dergisi [14] Alaska’da geçirdiği serüvenlerini anlatacak romanlar yazmasını istemişti. Bu teklif onun makus talihini değiştirmiş olacaktı. Alaska'da hasta olup dönmesini anlattığı Ateş Yakmak adlı roman bu nedenle yazilmıştı. Ateş Yakmak romanıyla iyi bir sükse yapmıştı. Üstelik de Jack London'a para bile kazandırdı.1902 ‘de ani bir kararla Londra’ya gitmiş, Londra’nın yoksul semtlerinde, yoksullardan biri gibi uzun süre yaşamışti. Bu serüven sonrasında Uçurum İnsanları adlı romanını da yazmıştı. Naturalist anlayışla yazdığı bu romanında Marx’ı savunup vahşi kapitalizmin acımasız yanlarını anlatmaya çalışmıştı. [15]
1903 yılında Saturday Evening Post, Klondike'deki altın arayıcılarının yaşadıklarını anlatan bir roman yazmasını talep etti. Bu teklif için yazmaya başladığı " Vahşetin Çağrısı " adlı romanını bir ay içinde bitirdi. " Vahşetin Çağrısı " çıkar çıkmaz Londra'da en çok satan kitap haline gelmişti. [16] . Bu romanı sayesinde ciddi paralar kazanmış, şöhretin de doruğuna bu roman ile çıkmıştı. Hemen birkaç ay sonra da Beyaz Diş adlı romanı yayıncıya teslim etti. Beyaz Diş adlı romanı Vahşetin Çağrısı’ndaki konunun versiyonuydu. Bir Kuzey Macerası adlı romanında dahi Klondike’de gördüğü birikimi aktarmıştı. Bu roman serileriyle zengin bir yazar olmuştu.
Büyük bir çiftlik alarak üstüne bir malikâne yapmak şeklindeki hatalini hayata geçireceği imkanlara kavuşmuştu. Daha da çok kazanınca büyük yelkenli alacak onun ile denizlerde yolculuklar yapacaktı. Romanları pek çok dile çevrilen bir yazar olunca ilk eşindenden de boşandı.
1905'te ruh eşi kabul edilen Charmian ile evlenmiş; mükemmel çift olmuşlardı. Jack London’un biyografisini yazanlar Charmian’ı cinsellikte sınırları olmayan, “ şehvet dolu, zinaya tapan, cinsel açıdan zinde” bir kadın olarak anlatmışlardır. “Jack London da evlilik dışı cinsel olaylar arıyordu ve bunu Charmian'da buldu, yalnızca cinsel olarak aktif ve maceracı bir partner değil bir hayat arkadaşı da bulmuştu [17]
Artık zengin bir yazardı, ruh eşini de bulmuştu. Hayallerini gerçeğe çevirme vakti gelmişti.
Beauty Ranch adlı çiftliğini satın alıp çiftliğinin üzerinde mükemmel bir ev yaptırmak işlerine başlamıştı.
SON YILLARI
1906 ‘da San Fransisco depremine şahit olmuş, depremden sağ kurtulmustu. O sene Snark adlı gemisini yaptırmaya başlamıştı. Gemisinj bitirince Güney Pasifik’ten ve Avustralya'ya kadar uzanan deniz yolculuğu yaptı. Ancak bu serüven sonrasında bağırsaklarından hasta bir adam olarak dönmüştü. Sinark ile hayalinin evi olan Wolf House'un inşaatı da bitmişti. Ancak Wolf House daha bitmeden yangın sonucu kül oldu. [18] Fakat bu yıllar içinde güzel romanlar da yazdı. Son güzel kitabı olan Martın Eden (1909) yayınlandı
Çiftliğini genişletmiş ancak çok da borçlanmıştı. Wolf House'un kaybı, London'u depresyona sürükledi,[19]
1910’dan sonra çiftliğini genişletmek amacı ile yazmıştı. O yüzden o romanlara pek de emek vermemişti. Para kazanmak amaçlı yazılan o romanlardan aldığı paralar ile çiftliğini büyütmüştü. Ancak Jack London bir hayli zengin olmayı başarsa da ciftliği kötü yöneten beceriksiz bir adamdı. O çiftlik tüm gelirini yutan bir hayal olmuştu. Zaten alkolik de olmuş, gösterişe önem veren sonradan görme zenginler kervanına katılmışti. "Yönetsel gücün gösterişini sevdi, bunaltan ayrıntılara dikkat etme konusunu değil... London'ın çalışanları onun büyük bir çiftlik sahibi zengin bir kişi rolünü oynaması çabasıyla alay ediyorlardı." [20]
Jack London’un son yıllarını geçirdiği ve içinde öldüğü bu çiftlik; onun ölümünden sonra Jack London Milli Parkı olarak korunacaktı.
Alkolik ve gösteriş düşkünü biri haline dönüşen yazar, kaçınılmaz kötü sona dogru adım atıyordu. “30 fitlik yelkenli teknesi Roamer üzerinde yaşayarak San Francisco Körfezi ve yakındaki Sacramento ve San Joaquin deltalarında dolaştı.” Kızıl Veba adlı romanı 1912’de London Magazine’de tefrika edilip, 1915’de Macmillan’dan kitap olarak basıldı. Bu romanında kendi çizgisini aşmış insanlığın geleceğinden başlayıp sonra da mağara devrine geri döndüren bir veba salgınını anlatmıştı.
1914'te Jack, Meksika'da savaş muhabiri olarak görev yaptı. Ancak bu görevi sırasında sağlığı daha da bozulmuş, eşi Charmian'le birlikte kısa sürede dönmüştü. 1915 ve 1916'da eşi Charmian'le birlikte Hawaii'de de yaşadı. Bir yandan da çiftliğini genişletmek derdindeydi. Ancak bu çaba külfet oluyor, zarar eden çitlik için yüklü borca giriyordu. Yayıncılarla yaptığı sözleşmeler gereğince her gün bin kelime yazmak artık onu zorluyordu. Klondike günlerinden beri de zaten hastaydı. Ağrılarının yüzünden çoktandır alkolik olmuş, artık morfin de kullanan bağımlı biri olmuştu.
22 Kasım 1916’da çiftliğinin bir yerinde henüz 40 yaşında iken hayata veda etmiş, 17 yılda “kıpır kıpır hayat ve düşünce kaynayan” elli ciltlik dev bir eser bırakmıştı.
EDEBİ KİŞİLİĞİ
Düzenli bir eğitim almadığı halde hayat okulunda mezun bir yazar olan Jack London, ilginç yaşam öyküsünü yazarak meşhur olmuştur. Henüz on yaşında iken kendi parasını kendi kazanan biri olarak çetrefilli, maceralı, meraklı bir hayat sürmüş; yaşadığı tüm bunları romanlara aktarmıştı. Serüven yaşamakta mahir olduğu kadar anlatmakta mahir olmuş, Amerikan ve Dünya edebiyatının en tanınan yazarları arasına karışmıştır.
Zorlu yaşam yaşam kavgasını romantik bir yaklaşımla anlatmış, özellikle insanlar ve hayvanların ilkel içgüdülerini anlamak ve anlatmakta en mahir yazar olmuştur. Vahşi ormanlar, Alaska ayazlarında boğuşan köpekler, haydutlar, altın bulmak için birbirini parçalayan insanlar arasında yaşamış, serserilik yapmış, haydut ruhlu denizciler, okyanus dalgalarıyla boğuşmuş biri olarak insanların ve hayvanların alt benliklerini en güdülerini en yakından tanımıştı. Bunları anlatarak da hem zengin bir hayat sürmüş hem de pek meşhur olmuştur. İnsanların ve hayvanların en vahşi yanlarını hem yaşamış, hem hissetmiş hem çok güzel anlatmıştı. 1910’a kadar yazdığı tüm romanları kendi yaşam öyküsünün gerçekçi anlatımıydı Amerikan Gerçekçiliği denilen tarzın en başarılı yazarlarından biri olan Jack London birkaç eseri hariç hemen her romanında önce yaşamış sonra da anlatmıştı.
açoğu eserinde sert bir kapitalizm eleştirisi göze çarpar. Kitapları yabancı dillere en çok çevrilmiş ABD’li yazarlardandır.
Yine de bazı konularda intihal ile suçlanmış "Vahşetin Çağrısı" adlı eserinin konusunu Egerton R. Young adlı yazarın "Northland'daki Köpeklerim"den alındığını iddia edilmiştir. Ancak Klondike’ye giden Jack london’un Beyaz Diş ve Vahşetin Çağrısı gibi romanlarda anlattığı köpeklerle bizzat yaşadığı açıkça ortadadır. Lakin çok sade ve yalın bir Amerikan İngilizcesi kullandığı ifade edilen Jack London’un "ifade etmeyi icat etmekten daha kolay"gördüğü muhakkaktır. Çünkü yazdıkları icat değil kendi yaşadıklarıdır.
Demir Ökçe romanını “ Piskopos’un Gördüğü Hayalet” eserden aldığı iddia edilmiştir. [21] Geriye 50 eser bırakan yazarın bazı romanları 70'ten fazla dile çevrilmiş, dünyanın en çok satan, en çok okunan romanlarını yazan ve en çok tanınan yazarları arasında da olmuştur.
Türkçeye Çevrilen ve Sitemizde Bulunan Eserleri
Vahşetin Çağrıs (1903)
Deniz Kurdu (1904)
Beyaz Diş (1906)
Ademden Önce (1907)
Demir Ökçe (1908)
Martın Eden (1909)
Yanan Gün Işığı (1910)
Kızıl Veba (1912)
Ay Vadisi (1913)
Romanları
En ünlü romanları Vahşetin Çağrısı, Beyaz Diş, Deniz Kurdu, The Iron Heel ve Martin Eden'dir.
A Son of the Snow (1902)
Children of the Frost (1902)
Vahşetin Çağrısı (1903)
The Kempton-Wace Letters (1903) Published anonymously, co-authored by Jack London and Anna Strunsky.
Deniz Kurdu (1904)
The Game (1905)
Beyaz Diş (1906)
Ademden Önce (1907)
Demir Ökçe (1908)
Martin Eden (1909)
Yanan Gün Işığı (1910)
Adventure (1911)
The Scarlet Plague (1912)
The Abysmal Brute (1913)
Ay Vadisi (1913)
The Mutiny of the Elsinore (1914)
The Star Rover (1915, published in England under the title The Jacket)
The Little Lady of the Big House (1916)
Jerry of the Islands (1917)
Michael, Brother of Jerry (1917)
Hearts of Three (1920, novelization by Jack London of a movie script by Charles Goddard)
The Assassination Bureau, Ltd (1963, half-completed by Jack London; completed by Robert Fish)
KAYNAKÇA
[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Jack_London
[2] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/bir-kuzey-macerasi-hakkinda-konu-ozet-inceleme-jack-london/109133
[3] https://www.idefix.com/kitap/demir-okce-jack-london/tanim.asp?sid=
[4] Jack London, Vahşetin Çağrısı, Çeviri Levent Cinemre,İş Bankası Yaınları Arka Kapak Tanııtm
[5] https://www.revolvy.com/page/The-Cruise-of-the-Dazzler?
[6] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/demiryolu-serserileri-romani-ve-ozeti-jack-london/84626
[7] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/demiryolu-serserileri-romani-ve-ozeti-jack-london/84626
[8] Jack London, Vahşetin Çağrısı, Çeviri Levent Cinemre,İş Bankası Yayınları Arka Kapak Tanıtım
[9] https://tr.wikipedia.org/wiki/Klondike_Alt%C4%B1na_H%C3%BCcumu
[10] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/vahsetin-cagrisi-ve-ozeti-jack-london/83821
[11] Jack London, Vahşetin Çağrısı, Çeviri Levent Cinemre,İş Bankası Yaınları Arka Kapak Tanııtm
[12] https://tr.wikipedia.org/wiki/Jack_London#cite_note-3
[13] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/martin-eden-ve-ozeti-jack-london/83798
[14] Zeynep Heyzen Ateş, 06.06.2008, Radikal Gazetesi Kitap Eki
[15] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/ucurum-insanlari-konusu-ve-jack-london-hakkinda/84873
[16] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/vahsetin-cagrisi-ve-ozeti-jack-london/83821
[17] https://tr.wikipedia.org/wiki/Jack_London#cite_note-3
[18] https://www.halkkitabevi.com/jack-londonin-dogusu-ve-sohreti
[19] https://www.halkkitabevi.com/jack-londonin-dogusu-ve-sohreti
[20] https://wwhaberler.com/jack-london/biyografisi/
[21] https://www.haberler.com/jack-london/biyografisi/