Mihr
Osmanlıca yazılışı: mihr : مهر
Mihr kelimesi Farsçada eş sesli bir kelime olarak iki anlama gelmektedir. Kelimenin birisinin anlamı sevgi, eş sesli olan diğerinin kelime anlamı Farsça’da Güneş anlamına gelmektedir.Mihr kelimesi Güneş anlamına gelecek şekilde kullanıldığında mihr kelimesinin eş anlamlıları âf-tâb, hûrşîd, şems olmaktadır. Güneş, hurşit, âf-tâb, şems anlamlarındaki mihr, eski edebiyatta Hamel yani koç burcunun timsalidir. Divan şiirinde Güneş, pek çok mecaz, benzetme, gerçek ve eski devre ait astrolojik anlamları ile karşımıza çıkmaktadır.
“Güneş dördüncü göktedir ve dördüncü feleğin kürsisidri. Hz. Îsâ göğe yükseltilince dördüncü feleğe kadar çıkmıştır. Dördüncü felek (çarh-ı çârüm, âsumân-ı çârüm) gibi adlar alır.
Güneş, doğru mitlerinde Tanrı kabul edildiği gibi Ö Asya uygarlıklarında -Mısır, Sümer, Babil, Asur, Pers- krallar kendilerin güneşin oğlu kabul etmişlerdir. . Mısır’da Ra, Sümerlerde İştar, Babillilerde Marduk, Zerdüştlerde Ehrimen, Yunanlılarda Ares, Romalılarda Apollon, Hintilerde Mitra … Güneş tanrılarıdır. Divan şiirinde de güneşin padişahla ilişkilendirilmesi söz konusudur. İran minyatürlerinde de güneş, elinde terazi ve kılıç tutan kral gibi tasavvur edilmiştir. Hz. Muhammed, Hz. Yusuf, Hz. İsa, Hz. Musa, Hz. Süleyman gibi peygamberler ile Cemşid, İskender, Nuşinrevan, Züleyha gibi mitolojik şahıslar güneşle alakalandırılmışlardır. “ [1]
Mihr kelimesi karşıladığı iki ayrı anlam nedeni ile divan şiirinde hem yıldız anlamı olan Güneş anlamı ile hem de sevgi anlamına gelen diğer anlamı ile tevriyeli olarak ve her iki anlamını çağrıştıracak şekilde kullanılmıştır. Mihr kelimesi diğer anlamı ile sevgilidir. Bazen de sevgili ile parlaklığı ve güzelliği açısından kıyas edilen bir nesne olmaktadır. Astroljik olarak tüm burçların kralı olarak kabul edildiğinden dolayı Mihr, sevgiliyi kast eden yönü ile gönlün de sultanı olur. Bu nedenle Mihr, gerçek anlamı ile de sık sık kullanılmasına rağmen daha ziyade soyut, sembolik ve mazmun anlamları ile karşımıza çıkmaktadır.
Mihr ü meh kim devr iderler âlemi rûz u şeb
Devr-i nâ-hemvâr-ı eflâke gülerler rûz u şeb
Örneğin bu beyitte ise Mihr ve Mâh gerçek anlamları ile kullanılmışlardır.
Hadden efzûn mihrüm ol nâ-mihrbân bilmezlenür
Hep bilür çok sevdügüm ammâ hemân bilmezlenür Baki
Devrden peymne-i mihr ü vefâ eksilmede
Kalb-i ehl-i hâlden zevk u safâ eksilmede Bağdatlı Ruhi
Dün gice ol mâh-ı mihr-ârâyı mihmân eyledüm
Hüsnini dil mülkinin tahtında sultân eyledüm Cem Sultan
Mihr-i ruhun gönülde ne vech ile gizlene
Olmaz nihân çü hurşîde ey sîm-ber çerâğ Karamanlı Nizamî
Mihrün ile âlem-i bâlâya azm etsem gerek
Katre-i şebnem gibi iiftâde-i gerdûn olup Yahyâ Bey
Rûyun ki senin mihr-i dırahşân gibi parlar
Mercan lebin la'l-i Bedahşân gibi parlar Belîg
Mihrüň ile āhum ey meh-rū Süreyyā’dan geçer
Eşk-i çeşmüm katresi mevc urdı deryādan geçer Adni Mahmut Paşa
( Ey ay yüzlü(sevgili), ahım senin sevgin ile ta Süreyya yıldızından geçer. Gözyaşımın damlası ise dalgalanıp deryadan geçer.
Ay Edebiyatta Mah Mihr Spihr Bedir Kamer
Güneş Şiirimizde Şems Mihr Afitâb Hurşid
Mihr ü Müşteri Mesnevisi Özeti
Mihr ü Mâh Hikâyeleri ve Özeti
Mâh Nedir Edebiyatta Meh Ay Kamer
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/gunes-siirimizde-sems-mihr-afitab-hursid/101740