Salamân u Absâl Mesnevisi ve Hay Bin Yakzan Romanına Dönüşmesi

03.09.2022
   Salamân u Absâl Mesnevisi ve Hay Bin Yakzan Romanına Dönüşmesi

 

Salamân u Absâl ve Hay Bin Yakzan Hakkında Detay Bilgiler 

Saiamân u Absâl adlı mesnevi Arap, Fars ve Türk edebiyatında karşımıza çıkan klasik ve alegorik mesneviler ve mesnevi konusundan biridir. Bu mesnevi “Hay Bin Yakzan” adı ile İbn-i Sina ve Endülüs Emevi Devleti yazarı İbn Tufeyl (1106-1186) tarafından tahkiye edilerek romanlaştırılmıştır. Salaman u Absal Mesnevisi, Absal’u Salaman adı ile de bilindiği gibi Hayy Bin Yakzan adı ile roman haline de gelmiştir. ( Bkz :  İBN TUFEYL'IN HAYY İBN YAKZAN ESERI İNCELEME VE ÖZETI) Klasik Divan ve İslam edebiyatının yaygın mesnevilerinden biri olan bu mesnevi Hayy Bin Yakzan ve 'Esrarü'l-Hikmeti'l-Meşrikiye adı ile de bilinmektedir.

Bu mesnevinin kökeninin Huneyn Bin İshak (810-873) tarafından Yunancadan Arapçaya çevrilmiş olan aşk hikâyesi şeklindeki bir mesele dayandığı bilinmektedir. Ancak bu hikâyenin Yunancadaki aslı ortadan kaybolmuştur. Üstelik bu eserin kaynağının Tevrat’taki ‘Salâmân ve Abşâlûm’ kıssası  olduğu  yönünde farklı görüşler de vardır. Ancak öykünün kökeninin Antik Yunan medeniyetine ait bir esatir olduğu yönünde görüşler şimdilik ağır basar. [1]Huneyn Bin İshak’ın (810-873) yaptığı tercümenin “bir nüshası British Museum’da kayıtlıdır (nr. 14540.a.44). Bir diğer nüshası da Köprülü Kütüphanesi’nde bir mecmua içindedir (nr. 868, vr. 120a-128a).”[2] Bu hikâye Ebsâl ü Selâmân adı ile de bilinmektedir.”

Huneyn Bin İshak (810-873) tarafından tercüme edilen hikâyenin başlangıcı, bu öykünün kökeninin antik Yunan Edebiyatına ait bir esatir olduğunu açıkça ortaya koyar. Bu öykü şöyle başlar. “ Ateş ve su tufanı öncesinde Herkül’ün oğlu olan Hermânus adında bir kral çocuk sahibi olmak istemektedir. Ancak kadınlardan hoşlanmadığı için bu kralın çocukları olmamaktadır. Bunun üzerine filozof Iklikoulas Kral Hermânus’a bir adamotu verir. Dokuz ay sonra bu ottan bir çocuk dünyaya gelir ve bu çocuğa Selâmân adını koyarlar. Huneyn Bin İshak’ın tercümesinden sonraki kısımları ise klasik Salamân u Absâl Mesnevilerindeki gibi devam etmektedir.

 İbn Sînâ, Huneyn Bin İshak ‘ın bu tercümesine dayanarak bu eseri, 414 (1023) yılında Hemedan yakınlarındaki Ferdecân Kalesi’nde hapis edildiği günlerde “ faal akılla ittisâl” öğretisi çerçevesinde ve tasavvufi bir hikâye şeklinde kaleme almıştır”. [3] Nitekim Nasıruddin-i Tusî’nin  “El-İşârât” adlı eserinde bu mesnevideki konuya ve olaylara benzer[4] bir hikâye yazdığı da bilinmektedir. Böylece bu esatiri konu önce mesneviye ve hikâyeye daha sonra ise romana dönüşmeye başlamıştır.

Endülüslü filozof ve bilim adamı olan İbn Tufeyl (1106-1186) ise Salman u Absal hikâyesini, İbn-i Sina gibi “Hayy îbn Yakzan” adı ile tasavvufi bir roman şeklinde kaleme alır.  İbn-i Tufeyl’in bu eseri dünya edebiyatındaki ilk roman örneklerinden biri hatta ilk roman örneğidir.  Bu roman Robinsonad olarak adlandırılan “adasal romanların” da ilk örneği olmaktadır.  

Bu güne kadar ki kaynaklar roman türünün batı edebiyatında ortaya çıktığını ve Batı edebiyatından Doğu Edebiyatına geçtiğini yazmıştır. Oysaki “Salamân u Absâl” esatiri Batı edebiyatı kökenli olsa bile Hay Bin Yakzan “ romanına dönüşmesi Doğu edebiyatında gerçekleşmiştir. Şu halde roman türü batı edebiyatı kökenli değil İbn-i Sina ve İbn Tufeyl tarafından icat edilmiş ve Batı edebiyatına da bu yazarlar sayesinde geçmiştir.

Hikâyenin esası günümüze erişememiş olan Grek kökenli bir esatir olmasına rağmen Huneyn Bin İshak tarafından Yunancadan yapılmış olan çevirisi İbn-i Sina’nın kalemiyle tasavvufi ve felsefi bir tahkiyeye dönüşmüş,  İbn Tufeyl’in hikâye edici anlatımı ve “Hayy îbn Yakzan” adı ile dünya edebiyatının bilinen ilk roman örneğini yazmıştır. Salman u Absal veya roman haline gelmiş hali ile Hay Bin Yakzan adlı roman Batı edebiyatında ilk roman örnekleri olarak kabul edilen Giovanni Boccaccio’nun yazdığı, Decameron Hikâyeleri ve Miguel de Cervantes‘in (Migel de Sörvantes) Don Kişot   adlı eserlerinden dört beş asır önce yazılmıştır.

İbn Tufeyl'in yazdığı 'Hay bin Yakzan' ya da 'Esrarü'l-Hikmeti'l-Meşrikiye,[5] divan ve İslam edebiyatında yazılmış olan mesnevilerin pek çoğundaki gibi  soyut felsefî  tasavvufi kavramların somut kişi, nesne ve olaylarla temsil edilerek anlatıldığı bir eserdir.[6] İbn Tufeyl kendi eserinin giriş kısmında kitabını İbni Sina’dan feyz alarak yazdığını özellikle belirtir.

Bu konu Sühreverdî'nin El Gurbetü'l Garabiyye,  İbnü'n Nefis adlı yazarın El Risaletül-Kamiliyye fi’s Siyeri'n–Nebeviye adlı eserlerinde de işlenmiştir.  Salaman u Absal adlı eseri İran Edebiyatından Molla Cami (ö.1492) Türk Edebiyatında ise Bursalı Lâmi’î Çelebi (ö.1532) mesnevi şeklinde kaleme almışlardır. Lâmi’î’nin eseri  “fâ‘ilâtün fâ‘ilâtün fâ‘ilün” kalıbıyla yazılmış, 1903 beyitten oluşmaktadır. Lami bu eserini Molla Cami’nin  “Heft Evreng” olarak bilinen mesnevilerinden birisi olan eserinden tercüme ederek veya esinlenerek yazmıştır. ( BKZ Lami Çelebi Ebsal ü Selaman Mesnevisi Hakkında Özeti)

Hay bin Yakzan öyküsü, hikâye türünde felsefi eser verme geleneğinin en ünlü yapıtıdır.” [7] Hay Bin Yakzan 12. yüzyılın sonlarına doğru yazılmıştır ve roman türünün ilk başarılı örneğidir. Bu eserin Batı dillerine çevrilmesi ve Batı edebiyatında roman türünün ortaya çıkması Vikipedi tarafından şu şekilde izah edilir. “ Eser, 14. yüzyılda İbranice'ye çevrilmiştir. Latince'ye ilk çevirisi 15. yüzyılda İtalyan filozof Giovanni Pico della Mirandola tarafından, ikinci çevirisi ise İngiliz oryantalist Edward Poccocke tarafından yapıldı. Eser, ilk defa 1671'de, daha sonra 1700'de Arapça metniyle Oxford'da yayımlandı. Önce Pococke'nin Latince çevirisinden İngilizce'ye çevrilen eser, 1711'de Arapça aslından İngilizce'ye çevrildi. Hollanda diline yapılan ilk çevirisi 1672'de Amsterdam'da yayımlandı, aynı çeviri, 1700'de Rotterdam'da basıldı. Fransızca, Almanyca, Rusça ve İspanyolca gibi diğer Avrupa dillerine de çevrildi[8]

 İbn Tufeyl’in yazdığı “Hayy îbn Yakzan” adlı eser ilk önce Babanzade Reşid tarafından tercüme edilmiş, bu eser Yapı Kredi Yayınları tarafından M. Şerafeddin Yaltkaya çevirisi ile basılmış durumdadır.

Özet

Yazılanları toparlarsak Salamân u Absâl, orijinali kaybolmuş olan Antik Yunan Edebiyatına ait bir meseldir. Bu mesel Arap âlimi Huneyn Bin İshak (810-873) tarafından Salamân u Absâl (Ebsâl ü Selâmân )  adı ile bir aşk hikâyesi şeklinde tercüme edilmiştir.

Eser îbn Sina  (öl. 1037) tarafından Risâle-i Hayy îbn Yakzan adı ile tasavvufi ve felsefi bir hikâyeye hatta romana dönüştürülür.  El-İşârât adlı eserinde de Nasıruddin-i Tusî bu hikâyeye benzer bir hikâye anlatmıştır. Endülüs Emevilerinin bir âlimi olan İbn Tufeyl bu eseri tam bir roman haline getirerek yeniden yazar. Salamân u Absâl adlı konu Hayy Bin Yakzan romanı haline evirildikten sonra Batı edebiyatına çevrilmeye başlanmış böylece dünya edebiyatının ilk romanı Batı edebiyatına ait ilk roman örneklerinin de orijini olmuştur.

 İLGİLİ LİNKLERİMİZ

 

Simyacı Roman Özet ve İnceleme Paulo COELHO

Veronika Ölmek İstiyor İnceleme Konu Özet Paulo Coelho

Hay Bin Yakzan - İbn Sina - İbn Tufeyl Kısa Özet ve Değerlendirme

Salamân u Absâl Mesnevisi ve Hay Bin Yakzan Romanına Dönüşmesi

KAYNAKÇA 

[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/lami-celebi-ebsal-u-selaman-mesnevisi-hakkinda/100014

[2] ERDOĞAN ULUDAĞ, https://islamansiklopedisi.org.tr/selaman-u-ebsal

[3] İLHAN KUTLUER, HASAN KATİPOĞLU, https://islamansiklopedisi.org.tr/hay-b-yakzan

[4]İskender Pala, Ansiklopedik Divan Şiiri, s. 400- 403

[5] ŞAHAMETTIN KUZUCULAR, https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/ibn-tufeyl-in-hayy-bin-yakzan-eseri-inceleme-ve/77174

[6]  Kuzucular, Şehamettin. "İbn Tufeyl Hayy İbn Yakzan "Yalnızlık ve Anlama" Adlı Eseri Hakkında". Edebiyatvesanatakademisi.com. 27 Haziran 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Mayıs 2017.

[7]https://tr.wikipedia.org/wiki/Hayy_bin_Yakzan/  Joy Palmer, Liora Bresler, David Edward Cooper (2001), Fifty major thinkers on education: from Confucius to Dewey, Routledge, s. 34,

[8] https://tr.wikipedia.org/wiki/Hayy_bin_Yakza

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar