Abdülvasi Çelebi Halilname Dasitanı İbrahim Mesnevileri Özeti

25.07.2015



İbrahim Aleyhisselam Kısası  Özeti 

( Mesnevi ve Müellifi hakkında bilgiler için Bkz Abdülvasi Çelebi ve "Halilname" ( Dasitan i İbrahim Aleyhisselam)

 

 

Bu yazıdaki İbrahim Aleyhisselam Kısası  Edebiyat Tarihimiizn bu konuda yazılmış  ilk eseri olan Abdülvasi Çelebinin 1414 yılında yazmış olduğu Halilaname adlı mesnevisinin  Afyon Nüshası denilen Nüshasının  mensur özetidir. [1]

 

Babil halkı güneşe, aya, yıldızlara, putlara ve hükümdarlara tapmakta idiler. Müneccimleri  hükümdarları  Nemrud’a  “üç gün içinde doğacak bir çocuk  ülkeye felaket getirecektir.  Doğacak bir erkek çocuğu yeni bir din getirecek ve senin  saltanatını yıkacaktır “ dediler.  Nemrud  da bunun üzerine  “ üç gün boyunca  erkeklerin kadınları ile münsabet kurmasını” yasaklar. Fakat Nemrud’un en yakını olan Azer’in karısı,   Azer  ’i tahrik ederek onunla ilişkiye girer ve Azer’den  gebe kalır. ( Bkz  Azer Nedir )

Müneccimler i Nemrud’a yasağın işe yaramadığını bir kadının bu üç gün boyunca gebe kaldığını bu kadından doğacak çocuğun sekzi ay sonra doğacağını Nemrud’u tahtından indirip putları yıkacağını söyler. ( bkz BÜT ( Put – Senema- Senem ) Nemrud’da sekiz ay sonra doğacak olan bütün çocuklar ile anne ve babalarının öldürülmelerini,  hâmile kadınların  da hapsedilmelerini emreder.

Azer’in eşi  zamanı gelince şehir dışında bir mağarada doğum yapar ve Âzer'e çocuğun doğup öldüğünü söyler. Çocuğu mağrada bırakıp ara ara gidip emzirmektedir.  Bir geyik olaya şahit olmuş anayı ayıplamış ve gidip gelip bu çocuğu emzirmiştir.  Fakat bir süre sonra  yasaklar da unutulunca dayanamayarak bu çocuğu eve getirir. Çocuk büyümeye başlar ve ona İbrahim adını verirler.

 İbrahim  Bir gün bir putun boynuna ip geçirerek sokaklarda sürüklemeye başlar.  Bâbil halkı çocuk yaşta olan ve putlarına karşı çıkan hazret-i İbrâhim'i üvey babası Âzer'e şikâyet ederler. Azer ‘de  ,İbrâhim aleyhisselâmı azarlayarak bu işten vazgeçmesini ister. Ama İbrahim,  Babil halkına gerçek dini bildirmeye başlar, onları hak dine çağırır.  Doğup batan, sönüp giden şeylerin tapılmaya uygun bulunmadıklarını  söyler. Daha sonra  Keldânî kavmi, bir gün bayram yapmak üzere bir yere gittiği zaman mabede girip balta ile putları kırmaya başlar. Yetmiş kadar putun bulunduğu puthânenin  tüm putlarını  kırıp baltayı da en büyük Put’un boynuna asar.

 

Halkın tanrı diye taptıkları putların kırılması ülkede infial uyandırır. Herkes  bunu yapan kişinin Azer’in oğlu İbrahim  olduğundan şüphelenmektedir.  Onu suçlamaya başlarlar. İbrahim ise “ Ben yapmadım. Ben varken bu küçük putlara niçin tapıyorlar!" diyen şu iri put yapmıştır,  Diye cevap verir.  Herkes , “bir put balta ile diğer putları kırabilir mi? Putlar konuşmaz ki, sen bize ona sor diyorsun!”  diye sorunca. İbrahim de:  “ Bir  Tanrı diğer putları kıramıyorsa sizler ona neden tapıyorsunuz?  Hiç bir şey yapamayan böyle aciz putlara neden tapıyorsunuz?” ”  diye sorar.

 

Nemrud, İbrahim’i yakalatır. Dağlar gibi odunlar yığdırır. Büyük bir ateş yaktırır. “ Odun yalımı havadan geçen kuşları bile yakmaktadır. Cihan odun ısısından cehennem gibi ısınır. Şehir halkı bu sıcağa dayanamayıp kaçar, çıkan dumandan ay ve güneş bile gözükmez” [2] İbrahim yükseğe konulan bir mancınığa konulur ve bu  ateşin içine  mancınıkla atılır. ( Urfa Baklıklı göl efsanesi bu kıssaya dayanmakta ve olayın  Urfa’da olduğunu iddia etmektedir.- Ayrıca bu kıssa Kuran’ı kerim ‘de de bu şekilde anlatılmaktadır. En-am sursi- 74-79. Ayetler - Enbiyâ sûresi:69)  Fakat ateş  ( Urfa Balıklı Göl için suya odunlar da balığa dönüşmüştür)  İbrahim’i yakmamıştır.  Ateşin içi yemyeşil bir bahçe kesilir.  Cebrâil aleyhisselâm ona  arkadaş olur Ona Cennet’ten gömlek ve yaygı getirmiş ve onu Cennet nimetleri ile doyurmuştur. Ateşte yedi gün kalırlar.  Ateş sönünce mucizeyi gözlerin bazıları Hz. İbrahim’e iman ederler.

 

Nemrud ile Hz İbrahim tekrar konuşmuşlar Nemrud onun mucizelerine inanmamış,  zalim Nemrut ve putperest ahali küfürlerinden vazgeçmemişlerdir. Bunun üzerine Nemrud’un burnunun içinden beynine bir sinek girer.  Bu sinek  Nemrut’a uzun zaman azap ve ıztırap verir hatta bu ızdıraptan kurtulmak için Nemrut    başını tokmakla döğdürmeye başlar. Sonunda kafasına taş vura, vura, tokmak vurdura vurdura delirip ölür

Hz İbrahim  Cebrail ile birlikte göklere çıkar. Kendine ilk inanan kişilerden biri olan Sara ile evlenir.  Cariyesi Hacer’den Oğlu İsmail doğar.  İbrahim ve İsmail sınanmış ve Hz İbrahim oğlu İsmail’i  kurban etmek zorunda kalmıştır. İsmail razı olunca, Hz İbrahim oğlu İsmail’i  kesmeye çalışır fakat taşı kesen bıçak İbrahim’in boğazını kesmez.  Cebrail erişip ona bir koç getirir ve   yerine bunu kes der. Kurban olmaya rıza gösteren İsmail Arap iklimine sultan olur. 

Birlikte Kâbe’yi yaparlar ve İsmail annesi Hacer’e kavuşur.  İbrahim yeniden Şam’a döner ve diğer oğullarını diğer ülkelere Sultan yapar.  Nuh  Tufanı da meydana gelir.



Abdülvasi Çelebi ve "Halilname" ( Dasitan i İbrahim Aleyhisselam)

KAYNAKÇA 

[1] Şahamettin Kuzucular, ABDÜLVASİ ÇELEBİ HALİLNAME VE DASİTANI İBRAHİM, https://edebiyatvesanatakademisi.com/Arama.aspx?id=32634

[2] V. Mahir Kocatürk, Edebiyat Tarihi, MEB,  Ank. 1970, shf 204 ( Halilname, Afyon Nüshasından İktibas) 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar