07.03.2017
Câdû- Büyü – Sevgili
Osmanlıca yazılışı câdû : جادو
Cadu sözcüğü Farsçadan dilimize girmiştir. Köken olarak Farsça olan ve büyücü, sihirbaz anlamına gelen bir kelimedir. Cadu ve büyücü inancı çok eski kültürlerden beri var olan bir kavramdır. Eski Babil, İran, Hint Çin, Mısır gibi antik medeniyetlerde de büyü, büyücülük ve cadılık kavramları bulunmaktadır. ( bkz Cadu Cadufen Cadu Kalem Sihirbaz Koğucu Fitneci Cadı )
Divan şiirine giren Cadu, cadı büyü büyücülük kavramlarının kaynakları ve mevzu alanları Hazreti İbrahim’in peygamber olarak gönderildiği Babil Babil Kuyusu Harut ve Marut melekleri ile Mühr-ü Süleyman Nedir Hz Süleyman’ın Hatem Yüzüğü, Musa, Hz Muhammet’e büyü yapan Yahudilerle alakalıdır. ( Bkz Babil Babil Kuyusu Harut ve Marut)
Divan ve Halk edebiyatımıza giren cadı kavramı ve tasavvuru oldukça renkli ve değişkendir. Sözlüklerimizdeki cadı tarifleri ile tasavvurlarına baktığımızda dahi bu renklilik ve değişkenlik açıkça ortaya çıkar. " l. Geceleri dolaşarak insanlara kötülük ettiğine in anı lan hortlak. 2. mec. Huysuz. çirkin. ihtiyar kadın. 3. esk. Çok güzel göz." (TDK, 2005: 341). "Huysuz ve çirkin kocakarı. (Geniş anlamda) büyücü.'' (Tuğlacı. 1971: 382). '. Cadı Hortlak, Büyücü. Çok güzel göz'' (Özön, 1965: 98). "1. Cad , büyücü. 2. Gulyabani, hortlak, karakoncolos, vampir. Çirkin kocakarı , 4. Çok güzel göz." (Devellioğlu, 2004: ı 21 ) Sihirbaz demektir. Saç telleriyle sihir yapan büyücü kadın. Bir görüşte insanı büyüleyen, cazibeli, oynak dilber; göz, gamze, saç vasfında kullanılmış olan benzetme "(A.T. Onay, 1994) “Geceleri mezarından çıkarak gezdiğine inanılan hortlak demektir. Gol, kara koncolusu da denir. Eski masallarda çok geçer. Birçok efsanelere girmiş olan hortlak, mezarından çıkıp insanı boğan ve kanını emen dirilmiş ölü farz olunur. Cadı ile vampirin farkı, cadının daha ziyade bir kocakarı şeklinde tasavvur edilmesindendir." (Pakalın, ı 993: 252).
Cadı sadece dişi ve yaşlı bir kadın olarak tasavvur edilmez. Bazen erkek bazen da cinsiyeti belli olmayan bir varlıktır. Halk edebiyatındaki masallarda, efsanelerde ve diğer anlatı türlerinde ortaya çıkan cadı tasavvuru oldukça geniş kendi başına büyük bir inceleme konusudur. Buna rağmen genel olarak baktığımız zaman, cadıların küplere binip gezdikleri, ateşte yanmadıkları, suya batmadıkları, saç telleri, bakışları, söyledikleri sözler, yaptıkları çeşitli büyülerle insanları büyüledikleri kendilerine âşık ettikleri, iki farklı cinsten insanları büyü yoluyla âşık edebildikleri vb ortaya çıkar.
Hayal-i çeşmüni gönlümde her kim
Göre dir küpe binmiş bak bu cadu Sehi G /6
Ruhunda hal-i fettilnın görelden
Bilindi bu ki batmaz suya cadu Necati G 44114
Ne gönül kodu ne göz hal-ı ruh u arız-ı dost
Oda yanmaz suya batmaz nice cadudur bu Necati G 443/
Görüldüğü gibi halk ve divan edebiyatındaki cadı tasavvuru birbirine oldukça benzemektedir. Fakat divan şiirinde cadı tasavvuru, Babil, Babil Kuyusu, Harut , Marut efsaneleri Hz Süleyman, Süleyman’ın yüzüğü, Süleyman’ın Mührü, Hz Musa’nın asası Hz Muhammed’e yapılan büyüler konuları ile daha da bir çeşitlenip zenginleşir.
Cilve-i hüsnün firîb-i gamze-i câdû fenin
Beyazıd’ı Brehmen, Cibril’i Hârut eylesin Naili Kadim
Cadılık ilmi, sihir büyü ile zengileşen tafsilatlı cadı büyü, sihir kavramı, sevgilinin büyüleyen, gözleri, saçları, kâkülleri, gamzeleri vb ile de benzetme ve mecazlarla birlikte bambaşka yönlere doğru kaymaya da başlar
Sevgili aşığı büyüleyen bir cadıya benzer, sevgilinin gözleri aşığı hemen büyüler. Kaşları, kirpikleri, yüzündeki ayva tüyleri cadılık özelliğine sahip olan unsurlardır. Sevgili bunlar ile ile aşığı, büyüler, gözlerini başka bir şeyi göremez hale getirir ve vurur. Sonunda Harut ve Marut’un baş aşağı asılı kaldıkları Babil Kuyusuna benzeyen sevgilinin gamzeleri aşığı n mezarı olur.
Sevgili bu nedenle zülüflerinden yılanlar sallanan Medusa’ya , kaküleri ile kement atıp aşıkları avlayan cadılara, fitne çıkaran , felaketlere sebep olan büyülü gözlere, saçlara, ok atan, mızrak fırlatan kaşlara ve kirpiklere sahip olan , kan döken zulm eden zalim bir sihirbaza benzetilir.
Divân edebiyatında cadu ve eş anlamlısı olduğu sâhir, sehhâr, füsûnger kelimleri daha çok Babil, büyücülerin pîri Hârûtile Mârût, fitne, Babil kuyusu, sihir, efsun kelimeleri ile kullanılır.
Ne fettanlık ider çeşmün kim olur 'akl meftunı
Ne câduluk kılur zülfün k' olur dil bl-karar andan Tacizade Cafer Çelebi G 161/5
"Gözün ne fettanlık eder ki akıl tutkun olur; saçın ne cadılık yapar ki gönül ondan kararsız olur."
Bilmem ne füsun eyledi ol turra-i cadu
Kim böyle serasime vü aşüfte-nümayız Nefi 55/2
"Cadı saçın ne büyü yaptı bilmem ki böyle sersem ve kendimizden geçmiş haldeyiz."
Bazı durumlarda şair kendi şiiri ve şairliğini de Câdû veya büyü ile ilişkilendirir. Şair böylece şiirlerindeki büyüleyen güzellikleri kendisinin sihirbaz bir şair oluşuna bağlayabilmektedir.
Gamze-i fettanını koydun ki yıktı âlemi
Bahse dalmışken çeh-i Bâbîlde câdûlarla sen Nedîm
Yine sihretdi Necâtî nice söz nîce gazel
Leb-i dilber sıfatında bir içim sudur bu Necâtî
Rüstemiz Şehname-i i'caza verdik sureti
Hame-i cadil meğer esb-i mutalsamdır bize Şeyh 'Galib G 279/5
Müjen hançerlerin gönlüm basar bağrına vehm etmez
Ana cadı gözün guya ki ta'lim-i füsun etti Fuzuli G 283/5
"Gönlüm hançer kirpiklerini korkmadan bağrına basar; ona cadı gözün sanki büyü öğretti "
İLGİLİ BAŞLIKLARIMIZ VE LİNKLERİ
Cadu Cadufen Cadu Kalem Sihirbaz Koğucu Fitneci Cadı
Mezopotamya Sümer Akad Babil Asur Elam Kalde İbrani Fenike
Babil Babil Kuyusu Harut ve Marut
Harut ve Marut Nedir Beyitlerde Hikaye ve Efsaneleri
Mühr-ü Süleyman Nedir Hz Süleyman’ın Hatem Yüzüğü
Efsun Nedir Divan Şiirinde Sihir Büyü
Mağribi Mağribli Mağrib Efsuncu Defineci
Perihan Nedir Büyücü Efsuncu Azaim Okuma Cin Sahibi Olma
Hamail Hamayıl Nedir Muska ve Muskacılık
Hırz Nedir Nefsi Koruma Muskası
Badem Göz - Badem Muskası - Bağlama Nedir.
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın