KategorilerEDEBİYATCumhuriyet Dönemi Şiiri ŞairleriCahit Sıtkı Tarancı Hayatı ve Edebi Kişiliği

Cahit Sıtkı Tarancı Hayatı ve Edebi Kişiliği

29.10.2013


 
 

Cahit Sıtkı Tarancı, 

Cahit Sıtkı Tarancı, (d. 2 Ekim 1910, Diyarbakır - ö. 13 Ekim 1956, Viyana). Melankoli yüklü dizeleri ile tanınmış, "Otuz Beş Yaş" ve “Memleket İsterim”  şiirleri ile özdeşleşmiş şairimiz.

AİLESİ EĞİTİMİ

Cahit Sıtkı Tarancı, ailenin altı çocuğundan en büyüğü olarak Ekim 1910’da Diyarbakır’da Camikebir Mahallesinde dünyaya gelmiştir.  Şairin babası ticaret ve ziraatla uğraşan Diyarbakır’ın en köklü ve en saygın ailelerinden biri olan Pirinçcizadeler ailesinden Bekir Sıtkı Bey; annesi ise babasının amcakızı Arife Hanım'dır.[1]  Şairin asıl adı “Hüseyin Cahit” [2] olarak konulmuştur. Ailesi, soyadı kanunu çıktığı zaman “çiftçi” anlamına gelen “Tarancı” soyadını almıştı. [3][4]

Cahit Sıtkı, narin yapılı, cılız hatta bünyesi biraz zayıf bir çocuktu. Sık sık hastalanıyor içine kapanıyor, annesi ve ailenin diğer fertleri bu nedenle üstüne çok düşüyordu. Evin ilk oğlu olduğu için babası Bekir Sıtkı, bütün planlarını onun üzerine kurmuştu. İlköğrenim yeri 1917 yılında Numûne-i Terakki-i Hamidî Mekteb-i İptidaisi'ydi. Daha sonra Mekteb-i Sultanî’nin “İptidai” kısmına nakledilmiş bu okulu üstün başarıyla bitirmişti.  Babası onun vali olmasını hayal ediyordu. Bu nedenle 1924 yılında İstanbul Kadıköy’deki Saint-Joseph Lisesi’ne gönderildi. [5] 

Cahit Sıtkı u okulda dört yıl okudu. Bu okul onun ileri derecede Fransızca öğrenmesinin temellerini atmıştı.  Burayı bitirdikten sonra da Galatasaray Lisesinde  (1931)  öğrenime başladı.  Galatasaray Lisesinde Fransızcasını çok iyi ilerleten şair çok Baudlaıre ve Mallarme' ve  Rimbaud’u Fransızca asıllarından okumuş; Saf Şiir taraftarı olan bu şairlerin şiir görüşlerini tahlil etmişti.  Fransa’ya öğrenim için gittiğinde konuya daha çok hâkim olacak bu şairleri oldukça iyi düzeyde anlamış olacaktı. Bu tahlilleri onun şiir görüşleri üzerinde etkili olacak edebiyatımızda en önemli  Öz Şiire - Saf Şiir taraftarı şairlerinden bir olarak dikkati çekecektir.[6]

 

Galatasaray Lisesinde   iken ömür boyu yakın dost olacak olan Ziya Osman Saba ile ( 1928-1929)  tanışır. Bu dostluları şiir alanında da devam edecektir. Galatasaray Lisesini bitirdikten sonra Mülkiye Mektebine (Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi) devam etmeye başladı.  “ÖMRÜMDE SÜKUT” adlı ilk şiir kitabını henüz Mülkiye Mektebinde iken yayımlamış bu şiir kitabı ile oldukça dikkat çekmişti.

 Bu defa Yüksek Ticaret Okuluna girdi ancak açılan bir memuriyet sınavını kazanıp [7]Sümerbank’ta çalışmaya başlamış bu bakımdan bu okuldan da ayrılmak zorunda kalmıştı.  İstanbul Sümerbank’ta çalışırken Karabük’e atanması üzerine  Sümerbank’ta başladığı işinden istifa etti. Bu yıllarda zaten Cumhuriyet gazetesinde yazıları çıkıyordu. İşinden ayrılarak Cumhuriyet gazetesinde yazılarını sürdürmeye başlamıştı.

Cumhuriyet Gazetesi sahipleri Nadir Nadi ile Doğan Nadi'nin desteği ile Üniversite yüksek öğrenimini tamamlamak üzere Paris'e gitti. [8]1938-1940 yılları arasında Sciences Politiques' adlı okulda devam etti. Paris'teyken Paris Radyosunda Türkçe yayınlar spikerliği yaptı[9] Bu yıllarda  Oktay Rıfat da Paris’teydi. Oktay Rıfat’la tanışması üzerine   Garip Şiiri ve Garip Şiiri Hareketi ile olan irtibatı da başlamış oldu.

İkinci Dünya Savaşı başlamış, Alman uçakları 1940 da Paris’i bombalamaya başlamıştı. Cahit Sıtkı’nın Paris'ten kaçışı romanlara konu olabilecek kadar maceralı geçmişti. Okulunu ve Paris’i bırakıp, bisiklet ile kaçarak Lyon ve Cenevre üzerinden Türkiye’ye geri döndü.[10]

 1940 yılında Fransa’dan döndükten sonra İstanbul’a geldi. Ailesi ‘de Diyarbakır’dan İstanbul’a taşınmıştı. Fakat çok içki içiyor, eve sarhoş geliyordu. Bu yüzden babası ile kavga edip evden ayrılıp bir pansiyonda yaşamaya başlamıştı.[11] 1941-1943 yıllarında askere gitti. Ege'nin küçük kentlerinde askerliğini yaparken ünlü şiiri olan “Haydi Abbas” adlı şiirini de bu dönemlerde yazmıştı.[12]Bu şiiri de çok tutmuş çok sevilmişti.

Askerlik sonrasında 1944 yılında Ankara’ya gitti.  Sırasıyla Anadolu Ajansın, Toprak Mahsulleri Ofisi ve Çalışma Bakanlığında tercüman olarak çalıştı. Bu yıllarda  Necati Cumalı ile arkadaştı. Necati Cumalı 1945-1948 yılları arasında Millî Eğitim Bakanlığı Yayın Müdürlüğü’nde çalışmaya başlamış,  Cahit Sıtkı Tarancı  ile Ankara’da bir ev kiralamışlar ve birlikte kalmışlardı. 1946'da CHP Şiir Ödülü'nde  “ Otuz Beş Yaş “ şiir ile birincilik ödülünü aldı. Bu ödül ile birlikte artık tanımış bir şair olmuştu. Biraz çirkin birisi olduğu için kadınlar tarafından ilgi görmüyordu. Belki de bu yüzden olacak içkiye fazla düşkündü ve dağınık bir hayat yaşıyordu. Çalışma Bakanlığında çalışırken Cavidan Tınaz [13][14]adındaki iş yerinde tanıştığı bir arkadaşıyla 1951 yılında olan evliliğinden sonra içkiyi azaltmış hayatı biraz da olsa düzene girmişti. Evlendikten sonra yazdığı şiirlerini “Düşten Güzel” adlı kitapta toplamış ve yayımlamıştı. Fakat bu huzurlu günleri çok fazla sürmeyecekti.

1954 yılında felç geçirdi. Ankara ve  İstanbul’daki hastanelerde tedavi edilmeye çalışılmış. Eşinin ve ailesinin ilgisi hiç eksik olmamıştı. Uzun süre yatağa bağlı şuuru yerinde olmayarak yaşamaya çalıştı. Sağlığına iyi gelir diye bir yıl kadar Diyarbakır’da kaldı. Tedavi için götürüldüğü Viyana'da 13 Ekim 1956’da vefat etti. Cenazesi Ankara'ya getirilerek Cebeci Mezarlığı’nda 12. adada 138. parselde toprağa verildi.[15]

 

'Sanat için sanat' ilkesine bağlı kaldı. Ona göre şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır. Vezin ve kafiyeden kopmamış; ama ölçülü veya  Serbest Şiir ( I. Yeni , Garip Şiiri    her türlü şiirin güzel olabileceği inancını taşımıştır. Açık ve sade bir üslubu vardır. Çoğu gerçeğe bağlı olan mecazları, derin, karışık ve şaşırtıcı değildir. Uzak çağrışımlara ve hayal oyunlarına pek itibar etmemiştir. Zaman zaman bazı imaj ve sembollere başvurmuştur.

Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, nedense hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur.

Çeşitli gazetelerde tefrika edilen hikâyeleri “Cahit Sıtkı Tarancı Hikâyeciliği ve Hikâyeleri" adıyla Selahattin Önerli [16]tarafından 1976 yılında yayınlandı. Ayrıca mektupları da "Ziya'ya Mektuplar" (1957) başlığı altında kitaplaştırıldı. Prof. Dr. Ramazan Korkmaz 2002 yılında “İkaros’un Yeni Yüzü – Cahit Sıtkı" adıyla yayımlandı. [17] [18]

Kitaplarında olmayan basılmamış şiirleri ve yaptığı şiir çevirileri “Sonrası” adlı kitapta toplanarak 1957’de yayımlandı. Diyarbakır’daki evi 1973 yılında "Cahit Sıtkı Müze Evi" olarak ziyarete açıldı.[19]

Edebî Kişiliği

Şairin ilk şiirleri Muhit ve  Servet-i Fünun Dergisinde  1930 yılında yayınlanmıştı.[20]  Hece ölçüsüne getirdiği yorum ile yazdığı şiirleri ile dikkat çeken şair, ıstırap, ölüm, tabiat, hayat ve yalnızlık konuların işlemiştir.

Şiirlerinde Daha ziyade Cahit Sıtkı Tarancı adını kullanan şair bazı şiirlerinde Cevat Sadık ve İhsan Kudret[21]adlarını da kullanmıştır.  Cahit Sıtkı’nın şiirlerinde Fransız şairleri  Baudlaıre Mallarme  ve  Rimbaud’un derin izleri görülür. Şiir görüşünü : ” Şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır” diye açıklayan şairin bu tanımında bile Mallarme’nin anlayışı gözükmektedir. Vezin, kafiye,  ahenk, ritim, coşku, lirizm ve sanatlı söyleyişe önem ver bu şairler gibi şiirin geleneksel niteliklerine müzikal ve hayal değerlerine önem veren bir şair olmuştur. Bu anlayışı ile Cahit Sıtkı,  “Öz Şiir” anlayışında olan bir şairdir.  Şiirlerini hece ölçüsü ile yazan şair bu anlayışlarından kopmadan serbest ölçü ile de yazmıştır.  

'Sanat için sanat' ilkesine bağlı kalan şair açık ve sade bir üslup  ile  mecazlı ama kolay anlaşılır anlamlar kullanmıştır. Şiirlerinde anlaşılmazlığa düşecek kadar kapalı sembollere karşı olmuş mecazlarında ve sembollerinde kolay anlaşılır olmaya özen göstermiştir. Alışılmamış bağdaştırmalar kullanmayı sevmeyen şair, anlaşılması güç çağrışımlara ve hayal oyunlarına başvurmamış ama  anlaşılması kolay imajlar ve sembolleri de yer verebilmiştir.

“Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, nedense hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur.”

Şiirlerinde yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de belirgin temalardır. “Muhit” ve “Servet-i Fünun/Uyanış” dergilerinde yayımlanan ilk şiirleri ile atıldığı şiir dünyasına Otuz Beş Yaş şiiri ile damga vurmuş Haydi Abbas, Memleket İsterim adlı şiirleri ile de ses getirmiştir. Ömrümde Sükût' ile kendini bulmaya başlayan şair (1933), Ahmet Hamdi'nin ve  Necip Fazıl'ın sevdiği temaları hecenin değişik kalıplarında denemiş heceli şiire modern bir yorum getirmeyi başarmıştır. Ahmet Hamdi gibi ben merkezli şiirler yazan şair: “Semada yıldızlardan, yerde kurtlardan başka öldüğümü kimseler bilmeyecek”  (Ömrümde Sükût)[22]dizelerinde olduğu gibi ölüm korkusunu sürekli hisseden bir şairdir. Ölüm, korkusu şairin pek çok şiirinde karşımıza çıkmaktadır.

Ölmek varsa günün birinde gayri
Göz nuru, el emeği, alın teri
Yaşadığım iyi kötü günleri
Değişmem hiçbir cennet masalına. (İnsanoğlu)

Ölüm teması da dâhil olmak üzere ferdiyetçi konularda kalan bir şair olan Cahit Sıtkı’nın şiirlerinde Hayâl, içki ve masal da bir hayli yer tutmaktadır. “Hamal, içki ve masal Cahit Sıtkı'nın şiirlerinde biri birinden ayrılmayan üç unsur olarak karşımıza çıkar. Bu ise onun şiirlerinin içeriğini de kültürümüze bağlar”[23]

Yalnızlıktan yakınan, içkiye sığınan ve içki temasına da hayli yer veren şair aslında bundan da pek hoşnut değildir.  “Bitirdi beni bu içki, bu kumar” (Paydos), “Hani ev bark/ Hani çoluk çocuk/ Ne geçti elime bu hayatın/ Meyhanesinde kerhanesinde” (Garip Kişi)  gibi dizelerinde gördüğümüz gibi bundan da şikâyetçidir.

Eserleri

1.      "Ömrümde Sükût", (1933)

2.      "Peyami Safa Hayatı ve Eserleri", (1940)

3.      "Otuz Beş Yaş", (1946)

4.      "Düşten Güzel", (1952)

5.      "Sonrası", (1957, ölümünden sonra)

6.      "Ziya'ya Mektuplar", (1957, ölümünden sonra)

7.      "Bütün Şiirleri", (1983) Otuz Beş Yaş Şiirleri, 1983, Hazırlayan Asım Bezirci, "Bütün Şiirleri"

Şiirleri

 Cahit Sıtkı Tarancı Şiirleri : ttps://edebiyatvesanatakademisi.com/category/cahit-sitki-taranci-siirleri/422

Cahit Sıtkı Tarancı Şiirlerinden Seçmeler

KAYNAKÇA  

·         [1] Muzaffer Uyguner, Cahit Sıtkı Tarancı (Yaşamı-Sanatı-Yapıtlarından Seçmeler), Bilgi Yayınevi, İstanbul, 1992.

·         [2] Varol, Kemal (6 Ekim 2010). "Camii Kebir Mahallesi No: 3". Kitap Zamanı 57.

·         [3]  Mehmet Mercan, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır YAhoo Grubu, Diyarbakır’ı Anlatmak Yazı Dizisi, Erişim tarihi:08.08.2012]

·         [4] Şevket Beysanoğlu, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır'ı Tanıtma ve Turizm Derneği Yayını, Ankara, 1969.

·         [5] PROF. DR. RAMAZAN KORKMAZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cahit-sitki-taranci

·         [6] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/oz-siire-baudlaire-ve-mallarme-nin-etkileri-1/83451

·         [7] Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ankara, 2005 , shf, 517-518

·         [8]  Ünlü, Mahir; Özcan, Ömer (2003). Yirminci yüzyıl Türk edebiyatı: 1900-1940. İnkılâp Kitabevi. ss. cilt I. s. 194. ISBN 9751019907.

·         [9] PROF. DR. RAMAZAN KORKMAZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cahit-sitki-taranci

·         https://tr.wikipedia.org/wiki/Cahit_S%C4%B1tk%C4%B1_Taranc%C4%B1

·         [10] Ünlü, Mahir; Özcan, Ömer (2003). Yirminci yüzyıl Türk edebiyatı: 1900-1940. İnkılâp Kitabevi. ss. cilt I. s. 194. ISBN 9751019907.

·         [11] Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ankara, 2005 , shf, 517-518

·         [12] Mehmet Mercan, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır YAhoo Grubu, Diyarbakır’ı Anlatmak Yazı Dizisi, Erişim tarihi:08.08.2012]

·         [13]  Anonim, https://yazarmezar.com/mezar-sayfa-443.html, son erişim, 22-09-2013

·         [14]  https://tr.wikipedia.org/wiki/Cahit_S%C4%B1tk%C4%B1_Taranc%C4%B1

·         [15] Anonim, https://yazarmezar.com/mezar-sayfa-443.html, son erişim, 22-09-2013

·         [16]  Selahattin Önerli, Cahit Sıtkı Tarancı'nın Hikâyeciliği ve Hikâyeleri, Ankara, 1976.

·         [17]  https://tr.wikipedia.org/wiki/Cahit_S%C4%B1tk%C4%B1_Taranc%C4%B1

·         [18] Ramazan Korkmaz, İkaros'un Yeni Yüzü Cahit Sıtkı Tarancı, Akçağ Yayınları, Ankara, 2002.

·         [19] https://tr.wikipedia.org/wiki/Cahit_S%C4%B1tk%C4%B1_Taranc%C4%B1

·         [20] DR. RAMAZAN KORKMAZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cahit-sitki-taranc- Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ankara, 2005 , shf, 517-518

·         [21] Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ankara, 2005 , shf, 517-518

·         [22] Anonim, gizliilimler.tr.gg/Cahit-Sıtkı son erişim, 22-09-2013

·         [23] DR. Rıza FİLİZOK, Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirlerinde halk edebiyatı etkileri - Ege Edebiyat www.ege-edebiyat.org/docs/627.doc‎,

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da
esaesa446
Esa Resmi Hesap3 years ago
CAHİT SITKI HAKKINDA KAYNAKÇA   Aktaş, Şerif (1986). “Cahit Sıtkı Tarancı”. Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi. S. 1. s. 1. Enginün, İnci (1985). “Cahit Sıtkı Tarancı’nın Şiir ve Hikayeleri Arasındaki Paralellik”. Türk Dili. S. 408. s. 448-459. Enginün, İnci (1989). Cahit Sıtkı Tarancı Evime ve Nihale Mektuplar. Ankara: TDK Yayınları. FİLİZOK, DR. Rıza Cahit Sıtkı Tarancı’nın şiirlerinde halk edebiyatı etkileri - Ege Edebiyat www.ege-edebiyat.org/docs/627.doc‎, Göçgün, Önder (1987). “Cahit Sıtkı ve Şiir Sanatı”. Selçuk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dergisi. S. 4. s. 151. Kansu, Ceyhun Atıf (1956). “Ateş Üzerinde Çiçekler.” Varlık. S. 443. s. 6 Kocabaş, Halil (1994). Cahit Sıtkı Tarancı’nın Hikayelerinin Derlenmesi ve Değerlendirilmesi. Yüksek lisans tezi. Diyarbakır: Dicle Üniversitesi. Korkmaz, Ramazan (2014). İkarosu'un Yeni Yüzü Cahit Sıtkı Tarancı. Ankara: Akçağ Yayınları. KORKMAZ, PROF. DR. RAMAZAN ,http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/cahit-sitki-taranc Mehmet Mercan, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır YAhoo Grubu, Diyarbakır’ı Anlatmak Yazı Dizisi, Erişim tarihi:08.08.2012] Muzaffer Uyguner, Cahit Sıtkı Tarancı (Yaşamı-Sanatı-Yapıtlarından Seçmeler), Bilgi Yayınevi, İstanbul, 1992. Özçelik, O. Fehmi (1951). “Cahit Sıtkı Tarancı Diyor ki”. Hisar. S. 20. s. 10. Saba, Ziya Osman (1956). “Cahit’le Günlerimiz I, IV”. Varlık. S. 18. s. 441-444. Safa, Peyami (1932). “Bugünkü Türk Şiiri”. Cumhuriyet. S. 2. s. 18. Safa, Peyami (1932). “Yeni Bir Şair I”. Cumhuriyet. S. 2. Safa, Peyami (1932). “Yeni Bir Şair II”. Cumhuriyet. S. 12. Samanoğlu, Gültekin (1988). Cahit Sıtkı Tarancı. Ankara: KBY. Selahattin Önerli, Cahit Sıtkı Tarancı'nın Hikâyeciliği ve Hikâyeleri, Ankara, 1976. Şevket Beysanoğlu, Cahit Sıtkı Tarancı, Diyarbakır'ı Tanıtma ve Turizm Derneği Yayını, Ankara, 1969. Tarancı, Cahit Sıtkı (1935). “Gençler Diyor ki”. Yücel. S. 10. s. 142. Tarancı, Cahit Sıtkı (1957). Ziyaya Mektuplar. İstanbul: Varlık Yayınları. Yamgil, Naci (1951). “Cahit Sıtkı Tarancı Cevap Veriyor”. Kaynak. S. 42. s. 159.