Çelipa Nedir Şiirimizde Haç - İstavroz - Hıristiyan Güzeli

10.08.2015
 
 

 Çelipa  Nedir ve  Şiirimizde  Haç  - İstavroz  - Salip

 

 

 Osmanlıca yazılışı:  çelipa çelîpâ :  چليپا

 

Çelipa, Haç  - İstavroz  - Salip demektir. Hz İsa’nın  çarmıha çekildiğini temsil eden  hac işareti veya sembolüne denir. Çelipa, ağaç veya madenden yapılmış madeni bir semboldür. Hıristiyanlığın sembolü sayılan ve birbirini dikey olarak kesen iki çizgiden oluşan biçim, istavroz, saliptir.  Bu sembol kimi Hıristiyanlar tarafından vücutlarının çeşitli yerlerine  dövme olarak da işlenmiş,  kolye, gerdanlık veya diğer şekillerde de kullanılmıştır.

 

Çelipa sözcüğü  köken olarak Farsçadır.  Bu kelime  Farsçada put, sanem, eğik ve kıvrık çizgi, kâkül, perçem anlamında olan bu sözcük,  haç, çarmıha gerilmiş İsa heykelciği veya sembolü, istavroz anlamlarında da kullanılır hale gelmiştir. ( bkz  Büt-i Tersa Hiristiyan putu ve Güzeli )

 

Çelipa kelimesinin  bu anlam genişlemesi Divan şairlerimizin bu kelime üzerinde çok oynamalarına da vesile olmuş divan şairleri  bu kelimenin değişik anlamları üzerinde anlam oyunları kurmuşlardır. Çelipa sözcüğü daha ziyade tevriyeli, ihamlı ve kinayeli olarak kullanılmış, sevgili, put, sanem, büt, tapmak, tapınmak, süslemek, süslenmek, sevgilinin saçı ile ibadet ve çelipanın farklı ve çok anlamları arasında söz oyunları kurmuşlardır. ( bkz Büt Büthane Nedir Şiirlerimizde Put Senem Senema )Divan şairleri  kadınların  boyunlarına taktıkları hac ve istavrozu  kollarını iki yana açmış gel diyen  bir kadın gibi tahayyül etmişlerdir.   Hıristiyan kızının boynundaki hac işaretini  gören divan şairlerinin  kendi kollarını da çelipa gibi  açarak o güzele doğru koşmayı hayal etmeleri divan şiirinde  çok işlenen bir hayaldir.( bkz Nasranî Nedir ( Hıristiyan – İsevî )

 

Mümkün mü miyanını görüp açmasın ağuş
Ol kafir eder şekl-i çelipa kim görse         Nabi

O kâfir kimi görse çelipa -istavroz - haline sokar. ( Onu gören ellerini açıp koşar- ) Çünkü onun ince belini görenin çarmıha gerilmiş gibi koşmaması mümkün müdür.  Beyitte, çelipa, miyan, kâfir, ağuş kucak açmak kelimeleri arasında ince anlam oyunları yapılmıştır.

 

Donanıp ol büti Çîn atlas u dibalar ile
Deyri hüsnün bezemiş müşk çelipâlar ile

Çin işi heykeller kadar güzel sevgili, atlas ve dibalarla süslenmiş. Kendi güzellik tapınağını hoş kokulu çelipalarla  ( kâküllerle) bezemiş. Deyr sözcüğü manastır, kilise  manasına da geldiğinden manastırın süslenmesi ve sevgilin süslenmesi;   kâkül ile haç  arasında çeşitli tevriyeler ve anlam oyunları yapılmıştır. )

 

Divan şairleri Çelipa ile Hıristiyan güzelleri mazmunu arasında ince imalarla dolu benzetmeler kurmuşlardır. Hıristiyanların Hac işareti önünde diz çökmeleri, Haç işaretinin şekli, İsa’nın çarmıha gerilmesini sembolize eden işaretin şekil unsurları, kiliselerin çok görkemli süslenmiş olması  vb Divan şairlerinin muhayyilesinde çok farklı imgeler ve  tahayyüller oluşturmuştur. Çelipa bir anlamda Hıristiyan güzelini temsil eder ve onunla birlikte kullanılır. Hıristiyan güzeli ise Roma heykelleri kadar kusursuz güzellikteki  kadın  büt ve sanemler ile birlikte sık sık geçer.

 

Olur, elbette meftun ı çelipa ol büt-i tersa
Kinar etmek dilersen serbeser bekşude- ağuş ol.    Nedim [1]

O Hiristiyan güzeli istavrozu elbette sever. Eğer o güzeli kucaklamak istiyorsan sen de kucağını istavroz gibi aç.  

 

Kaçma Haşmet’yen eya kâfir-i tersa suret
Açmışım şekl-i çelipada sana ağuşum              Haşmet [2]

Ey Hiristiyan güzeli ne olur Haşmet’ten kaçma, bak kollarımı istavroz gibi açmış sana koşuyorum.

 

Ümmid-i der – ağuş ile ol şuhu çelipa
Açmış durur ağuşunu bir hayli zamandır..   Yenişehirli Beliğ

 güzeller güzeli  çarmıha gerilmiş gibi kucağını açmış nice zamandır bir ümit ile bekliyor.

 

Aguşumu açtım sana manend-i çelipa
Ey muğbece deyre gel Mesiha’yı seversen    Daniş Bey

 

Sana kuçağımı çelipa gibi açtım ey  Ey Hristiyan  güzeli ( meyhaneci çırağı)  İsa’yı seversen ne olur ibadethaneye gel ( Mecazi olarak sevişme yeri )

‘Işk deyrinde gönül ‘âşık olup bir saneme
Zülfi sevdâsını boynında çelîpâ gördüm      Revani ( 16 Yy) 

 

İLGİLİ LİNKLER


 KAYNAKÇA

 

[1]  A. Talat Onay, Edebiyatımızda Mazmunlar, MEB , 1996, SH. 165

[2]  A. Talat Onay, Edebiyatımızda Mazmunlar, MEB , 1996, SH. 165

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar