(1844-1899)
(d.1844 - ö. 3 Şubat 1899 Tanzimat I Dönem Edebiyatı sanatçısı; Tiyatro, mizah, seyahat, sözlük yazarı ve çevirmeni, Tanzimat Dönemi tiyatro yazar ve mütercimlerindendir.
HAYATI
Asıl adı Mehmed Âlî Bey'dir. Daha ziyade direktör olarak tanındığı için Direktör Ali Bey olarak anılmıştır. Kaynaklar Ali Bey’in, 1844'te İstanbul'da doğmuş olduğunu yazmaktadır. (d.1844 - ö. 3 Şubat 1899) , Fakat “Sicill-i Ahvâl defterine göre 1846’dır”[1] Osmanlı Müellifleri kitabındaki bilgilere göre de adı Mehmet Ali’dir. [2]
Babası, Kapı kethudası ve Gürcü asıllı olan Yûsuf Cemîl Efendi’dir. "Kapu Kethüdalarından Yusuf Cemil Efendi'nin oğludur. Babasının 1863 Eylül'ünde «Şam ve Halep ve Urfa Sancağı Kapu Kethüdalıği»na atandığı belgelerden anlaşılmaktadır. Kethüdalığın Tanzimat yıllarındaki görevi, illerle hükümet merkezi arasındaki haberleşmeyi sağlamaktır"[3] Babasının Şam, Halep ve Urfa Sancağı Kapu Kethüdalığı görevlerinde de bulunduğu belgelerden anlaşılmaktadır.
Ali Bey oldukça iyi bir eğitim görmüş Vâlide Rüşdiyesi’ni bitirdikten (1858-1859) sonra devrinin tüm bilimlerini özel hocalardan ders alarak öğrenmiştir. Özellikle Fransızcayı çok iyi öğrendiği devrinde Fransızcayı en bilen şair, yazar ve mütercimlerinden birisi olduğu aldığı görevler ve yaptığı adapte eserler ve tercümelerden de anlaşılmaktadır. [4] ( Bkz: Tanzimat Dönemi Çevirmenler ve Çeviri Eserleri).
Âli Bey, küçük yaşta Fransızcayı iyi düzeyde öğrenmiş olması sayesinde pek çok memuriyetlerde bulunmuştur. Fransızcayı iyi düzeyde bildiği için memuriyet hayatına sayede Mektûbî-i Sadr-ı Âlî Odası’nda - Babıâli Tercüme Odası- mülazım olarak göreve başlamıştır. Bu şekilde başlayan görevi Sıhhiye Dairesi Tahrirat Odası mümeyyizliğine, iki yıl sonra Meclis-i Sıhhiye azalığı ile Karantina başkâtipliğine, sıhhiye komiserliği Eflak-Boğdan’a tayini yapılmış, vezirlikten bir önceki rütbe olan “Saadetlü” rütbesine kadar yükselmiştir. [5] [6] ( bu bilgi Ayyar Hamza, hazırlayanın girişi, s. 6-8’de mevcuttur.)
1870 Kasım'ından itibaren Diyojen gazetesinin önemli yazarlarından birisi olur. Ancak bu dergideki yazılarını tıpkı Namık Kemal ve Ebuzziya Tevfik gibi imzasız olarak yayımlar. Diyojen kapatılınca Çıngıraklı Tatar’da o da kapatılınca Hayal gazetesinde imzasız yazılar yazmaya devam eder. Bu yazıları ile edebiyat dünyasına yavaş yavaş girmiş olur. ( bkz Teodor Kasap )
Sıhhiye Meclisi üyesi, Karantina başkâtibi (1873) olur.[7] Bu şekilde başlayan memuriyet hayatı meclis-i Sıhhiye azalığı, karantina başkâtipliği, müfettiş, komiser, mutasarrıf, vali, diplomat ve direktör olarak, Eflak-Boğdan, Romanya, Viyana, Tuna eyaleti, Varna, Batum, Dimetoka, Rodop, Podgorica, Kosova, Diyarbakır, Siirt, Harput ve Bağdat’ta yaptığı görevlere kadar uzanır. [8]
1877 senesinde Varna mutasarrıflığına tayin edilir. Fakat 93 Osmanlı-Rus harbi (1877-1878) çıkınca İstanbul'a dönerek yeni kurulan Düyûn-ı Umûmiyye'ye de başmüfettişliğe kadar yükseldi. Düyunu umumiye müfettişliği sıfatıyla doğu illerimizi ve Irak’ı dolaşır. Müfettiş, mutasarrıf, vali olarak Irak, Varna, Elâzığ, Trabzon bölgelerini dolaşmıştır. Trabzon Valisi iken Trabzon’da “Heraki “adlı bir Rum kızına âşık olup evlendiği, tiyatroyla ilgilendiği ve şehirde kendi yazdığı “Hazet-i Yusuf “adlı bir oyunu sahnelettiği ve bu yüzden görevden alındığını ifade eden bilgilere de rastlanılır.
Düyûn-ı Umûmiyye’de ı Vâridât-ı Muhâsebe müfettiş-i umumîliği görevi ile Ocak 1885’te Diyarbekir, Siirt ve Harput ve Bağdat’ta, Bağdat şehremini olarak da bir müddet görev yapmıştır. (16 Eylül 1887 – 12 Aralık 1888)
Bazı kaynaklara göre Bağdat’tan İstanbul’a gelirken deniz yolunu tercih etmiş, Bağdat’tan önce Hindistan’a, Hindistan ve Kızıldeniz üzerinden1888’de İstanbul’a gemi yoluyla gelmiştir. Yaptığı bu seyahati Seyehat Jurnali adı ile bastırır. Fakat nedense bu bilgi birçok kaynak tarafından teyit edilmemektedir.
1890-1893 yılları arasında Trabzon'da valilik yapmış olan Ali Bey, Düyûn-ı Umûmiyye'ye müşavir olmuş bir yıl sonra da direktörlüğüne gelmiştir. 1894 ten ölümüne kadar da Düyûn-ı Umûmiye İdaresi'nde direktör olarak çalışır.
Düyûn-ı Umûmiye İdaresi'nde direktör olarak çalışırken 1899 da İstanbul’da ölmüştür. (3 Şubat-1899). Mezarı Anadolu Hisarı'nda Göksu mezarlığında, babasının yanındadır.
DİREKTÖR ALİ BEY OLARAK TANINMASI
“Direktör Ali Bey” lâkabı ile anılmasının sebebi de bu memuriyetleri içerisinde Düyûnu Umumiye Direktörlüğünde bulunmuş olmasındandır. İki defa bu görevi yürüten Ali Bey ikinci defa bu görevine geldikten sonra ölümüne kadar da bu görevde kalmıştır. Zamanında Ali Bey adında bir şairin daha olmasından dolayı ve o şairden Ali Bey’i ayırt etmek için ona Direktör Ali Bey denmiştir. [9]
TİYATROCULUĞU VE YAZDIĞI ADAPTE ESERLER
Ali Bey, tiyatroculuktan dolayı meslektaşı olduğu Teodor Kasap 'ın yayımladığı “Diyojen” adlı mizah gazetesine yazdığı mizahî yazılar, tiyatro çalışmaları ile tanınmış daha ziyade tiyatro ile ilgilenmiş, tiyatro oyunlarının yazımında olduğu kadar tiyatro oyunlarının sahnelenmesinde ve idare edilmesinde de çalışmalar yapmıştır.
Teodor Kasap 'ın çıkardığı Diyojen dergisinden başka “Çıngıraklı Tatar” ve “Hayal” dergilerinde de yazıları çıkmıştır. Gedikpaşa Tiyatrosunda yazdığı ve çevirdiği oyunlar oynanırken, oyuncularla yakından ilgilenmiş, Güllü Agop'a diksiyon dersleri vermiştir. Bu nedenle “ Güllü Agob'un kurduğu Osmanlı Tiyatrosu'na yazar ve eserlerin azınlık sanatçıları tarafından oynanmasından ileri gelen telaffuz bozukluklarının giderilmesi için diyalekt hocası olarak hayli emeği geçmiş” [10] Gedikpaşa Tiyatrosu’nda tiyatronun sahibi Güllü Agop Efendi’ye yardım edip oyuncuların dilinin ve sahne tekniğinin düzelmesinde büyük rol oynamıştır.
Diyojen’in «gölge etme, başka ihsan istemem» sözünü dilimize tercüme eden Ali Bey, bu sayede de Tehodor Kasap’ın Diyojen dergisine de isim babalığı yapmış olmaktadır.
Mizah, gezi yazıları, roman çevirisi ve sözlük çalışmaları olan Ali Bey’in yazmış olduğu Şiirleri de vardır.[11]
EDEBİ KİŞİLİĞİ
Direktör Âlî Bey, edebiyat çevrelerinde gazete yazarı ama daha ziyade tiyatro oyunu yazarı olarak anılmaktadır. Ali Bey, Tanzimat devri ve Türk tiyatrosunun ortaya çıkmasında en önemli kilometre taşlarından biridir. Komedi türünde yazdığı ve Ahmet Vefik Paşa’yı takip eden çalışmaları ile komedi anlayışının edebiyatımıza girmesinde önemli katlıları olmuştur.
Bu nedenle Ali Bey, tiyatroculuğu kadar önemli mizah ustası da sayılır. Oyunlarını da bu yüzden hep komedi tarzından seçmiştir. Bu yönüyle Edebiyatımızdaki ilk mizah ustalarından birisi olarak dikkat çeker.
LEHÇET-ÜL HAKAYIK adlı sözlük şeklinde düzenlenmiş bir eserinde bile Ali Bey kelimeleri mizah yoluyla açıklamış, böylece insanlığın ve kendi devrinin kusurlarını eleştirmiştir. Bu eser, kitap halinde yayınlanmadan önce Diyojen Dergisi’nde çıkmıştır. İstibdat Devrinde yazmış olmasına rağmen yazdığı mizahi eserlerin önemi daha da anlaşılır. Ali Bey, mizah edebiyatının temelini atmış, birçok yazara ışık tutmuş bir yazarımızdır. Eserlerindeki mizah, sosyal yaşamın aksak taraflarını eleştiren ifade ve üslûp özellikleri taşımaktadır.
Âli Bey; Tanzimat Tiyatrosu'nda, halk tiyatrolarımızın özelliklerini modern tiyatrolarda uygulamak isteyen bir tiyatrocu olarak dikkat çeker. Onun oyunlarında halk kültüründen ve zevkinden izler vardır. İstanbul’da bulunan Gedikpaşa Tiyatrosu’na çeviri oyunlar hazırlamış Namık Kemal ve Tehodor Kasap ile birlikte Diyojen’e yazılar yazmış, birçok eserin sahneye konulmasına büyük emeği geçmiştir. Tiyatro ve roman çevirmeni olarak edebiyatımızın ilk çevirmenleri arasındadır. Özellikle Tiyatro çevirileri ve adapteleri ile dikkat çekmiştir. Tiyatro dili bakımından Ahmet Vefik Paşa ’ nın izindedir. [12] Ondan farklı olarak, özellikle halk konuşmalarına yaklaşmış, günlük konuşmalardan ve Türk dilini renklendiren pek çok klişe ve deyimlerden de faydalanmıştır.
Tanzimat'tan sonra çıkarılan ilk mizah mecmuası olan Diyojen'de yayınlanan yazıları, Türk mizah edebiyatının o devirdeki en güzel örnekleri olarak kabul edilebilmektedir. Direktör Âli Bey Ayyar Hamza adlı oyunu Direktör Ali Bey’in Güllü Agop’un da yardımı ile Fransız komedi yazarı Moliere ’in Scapin'in Dolapları ( özgün Fransızca adı Les Fourberies de Scapin) adlı eserinden 1871 yılında Türkçe’ye adapte etmiştir. ( bkz Direktör Âli Bey Ayyar Hamza Hakkında ve Özeti )
Bunun dışında Roman türünde de Çevirmenlik yapan Ali Bey, C. Paul de Cock’tan “Evlenmek İster Bir Adam “adlı romanı Türkçeye çevirmiştir.
Eserleri:
Kokona Yatıyor (bir perdelik komedi, 1870); E. Granpe – V. Bernard’ın Madame est couchée adlı eserinden uyarlanmıştır (İstanbul 1287). Bu eseri Doğan Aksan Latin harfleriyle (Ankara 1961), Şemsettin Kutlu sadeleştirerek (İstanbul 1974) yayımlamıştır.
Ayyar Hamza (Moliere'den adapte, 1871); Latin harfleriyle M. Nihat Özön (İstanbul 1940) ve sadeleştirilerek Şemsettin Kutlu (İstanbul 1974) tarafından yayınlanır.
Tosun Ağa (Üç perdelik komedi, 1870)
Gavo Minar ve Şürekası (Üç perdelik komedi (1889)
Letafet (Opera komik, 1897; Baha Dürder yayınladı, 1961),
Çıngırak (oyun)
Mısır 1908; Necmettin Hacıeminoğlu yazarın Seyyareler (Kahire 1897) adlı mitolojik hikâyesiyle birlikte yayınladı, 1962),
Misafir-i İstiskal (komedi, 1872);
Geveze Berber (oyun, 1873);
Lehçet-ül Hakayik (mizahî sözlük, 1896); Latin harfleriyle Necmettin Hacıeminoğlu [Ankara 1962] ve sadeleştirilerek Şemsettin Kutlu [İstanbul 1974] tarafından yayımlanmıştır);
Seyahat Jurnali (gezi notlan, 1897); İstanbul 1314/1896; Şemsettin Kutlu [İstanbul 1974], Dicle’de Kelek ile Bir Yolculuk adıyla Cahit Kayra [İstanbul 2003]
Letafet (üç perde opera komik,İst. 1897). Bu opereti de Baha Dürder Latin harfleriyle yayımlamıştır (İstanbul 1961).
Evlenmek İster Bir Adam, C. Paul de Cock’tan çeviri Tercüme roman 1897)
Molière’in “George Dandin” komedisinden önce Tosun Ağa (1869) ardından Memiş Ağa adıyla Goldoni’den çevirdiği, “Hürmüz Bey’in Boşboğazlığı” ismiyle sahnelenen (1870), ancak basılmayan iki oyunu daha vardır .[13]
KAYNAKÇA
[1] ALİM KAHRAMAN, ÂLİ BEY, Direktör, https://islamansiklopedisi.org.tr/ali-bey-direkto
[2] Osmanlı Müellifleri, II, 40; Selim Nüzhet Gerçek
[3] https://tr.wikipedia.org/wiki/Direkt%C3%B6r_ali_bey
[4] Vasfi Mahir Kocatürk, Türk Edebiyatı Tarihi, Ankara 1970, Shf, 713
[5] ÂLİM KAHRAMAN, ÂLİ BEY, Direktör, https://islamansiklopedisi. org.tr/ali-bey-direkto
[6] Âli Bey, Ayyar Hamza (haz. Mustafa Nihat Özön), İstanbul 1968, hazırlayanın girişi, s. 5-9.
[7] Bursalı Mehmed Tahir (1333). Osmanlı Müellifleri. C. II. İstanbul.
[8] PROF. DR. MEHMET ARSLAN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/ali-bey-direktor-mehmed-ali-bey
[9] Vasfi Mahir Kocatürk, Türk Edebiyatı Tarihi, Ankara 1970, Shf, 713
[10] Özgül, M. K. (2002). "Âlî Bey". Türk Dünyası Edebiyatçıları Ansiklopedisi. C. I. Ankara: AKM Yay. 322.
[11] https://tr.wikipedia.org/wiki/Direkt%C3%B6r_ali_bey
[12] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/ahmet-vefik-pasa-hayati-eserleri-ve-tiyatroculugu/74522
[13] ALİM KAHRAMAN, ÂLİ BEY, Direktör, https://islamansiklopedisi.org.tr/ali-bey-direkto