Gulyabani Özeti Hüseyin Rahmi GÜRPINAR

15.11.2016

Gulyabani Özeti Hüseyin Rahmi GÜRPINAR

 

ROMANIN İÇERİĞİ BASIM ÖYKÜSÜ ÖZETİ KONUSU  FİLMLERİ  HAKKINDA

Gulyabanî, Hüseyin Rahmi Gürpınar ‘ın en sevilen ve filme de alınan bir romanıdır. Romanın ilk baskısı 1913 yılında yapılmış daha sonra defalarca yeni baskı görmüştür.  Fantastik komedi türündeki roman yazarın diğer eserleri gibi batıl itikatlarla alay eden güldürürken düşündüren,  yazarın diğer eserlerindeki gibi toplumun batıl itikatları ve yanlış inanışlarına mizahi göndermeler de yapan bir eseridir.  Eser, hurafelere getirdiği mizahi eleştiri ve  ağır basan toplumsal  hicivleri ile dikkat çeker.

Hüseyin Rahmi Gürpınar, , bu romanında peri, cin, gulyabanî gibi hayali ve batıl inançlarla ilgili varlıklara inanan cahil, saf ve masum insanların açıkgöz ve art niyetli insanlar tarafından nasıl kandırıldıklarını kara mizahi bir anlayış ile dile getirmiştir.

Yazar bu romanında cahil olmanın kötülüğünü tirajı komik bir yaklaşımla dile getirmiş, aydın fikirli, bilimsel düşünceli insanlar olmanın önemini vurgulamak istemiştir. Eser Cumhuriyetin ilanından önce yazılmış, en önemli mizahi romanlardan birisi olmuş, Gulyabani, Hüseyin Rahmi’nin benzer konularda yazdığı en ilgi çekici romanlarından birisi olarak da kabul edilmiştir.  İlk baskısı Osmanlıca yapılan eserin Cumhuriyetin ilanından sonra defalarca baskısı yapılmış, eser Hüseyin Rahmi’nin en çok satan romanlarından birisi olmuştur.

İnce bir hiciv diline sahip olan yazar, gündelik bir dil ile natüralist ve realist bir anlayışla yazdığı bu romanında da herkese hitap edebilecek ilginç bir konuyu dile getirmiş, okurlarını güldürürken düşündürmeyi de başarmıştır.  

Eserlerinde sosyal faydayı gözeten yazar,  diğer romanlarında da olduğu gibi bu eserini de halkın yararına olacak bir yaklaşımla yazmış,  onları batıl itikatlardan korumak, yanlış inanışlardan sakındırmak gayesini gütmüştür.  İyi bir gözlemci olan ve  müspet ilimlere değer veren yazar,  diğer eserlerinde de olduğu gibi bu eserinde de sosyal faydayı öne çıkarmıştır.

Gulyabani Nedir

 Gezginlere ve yolculara musallat olup onları mahveden bir canavar olduğuna inanılan bir yaratık olarak tasavvur edilen halk inancındaki mahlûk motifidir.  Anadolu kültüründe Ahu babayla beraber anılmaya başlamış ve insan yediği düşünülen kocaman, uzun sakallı ve asalı bir dev olarak tasavvur edilmiştir.

Bazı Türk halklarında kadın kılığında olduğuna inanılan mitolojik bir varlıktır. “Gulyabani” adı bazı yörelerde  “Aleybanı” şeklinde de söylenir.  Adı hurafelerle ilgili olarak “Gulyabani”, korkunç bir varlık olup, karanlık zamanlarda çölde ve mezarlıklarda koşan birinin gözüne canlı gibi görünür. Vücudu tüyle kaplı, kocaman, pis kokulu bu acayip varlığın ayakları tersinedir. Gündüzleri mezara girer. Geceleri ise hortlayıp çıkar. At binmeyi ve atkuyruğu örmeyi ve çocukları çok sever. Bir oyundan çıkarak, onları güldürmeye çalışır. O ayni anda çöllerin ve harabelerin iyesiydi. O, yolcuları yollarından döndürüp mahvederdi. Etnik-kültürel gelenekte ise bazen onun “Al ruhu”, “Al Anası” ve “Al Kadını” olduğu düşünülür. Bu görüş, aralarındaki benzerlik veya tam yakınlıktan ileri gelir. Pamir Kırgızlarının mitolojik metin ve efsanelerinde bu şeytanî varlığın adına “Gul” ya da “Gul-i Biyaban” şeklinde de rastlanır. Araştırmacılar bu varlığı en eski Arap rivayetlerine bağlıyorlar. “ıssız yerin ruhu” gibi anlamlandırılan bu şeytanî varlık, “Kar Adam” efsanelerinin yayılmasıyla yeni bir hayat kazanmıştır. [1]

GULYABANİ FİLMLERİ  

Eser gördüğü ilgi neticesinde 1976 ve 2014 yılında iki kez filme de alınmıştır.

Eserin  yönetmenliğini Ertem Eğilmez'in yaptığı, “Süt Kardeşler “ adı ile yapılan uyarlamasında, Kemal Sunal, Şener Şen,  Adile Naşit, Ayşen Gruda, Hale Soygazi önemli rolleri paylaşmışlardır. [2]

Yönetmenliğini  Orçun Benli’nin, yapımcılığını ise İrfan Tözüm’ün yaptığı 2014[3] vizyon tarihli ikinci film de Deniz Uğur, Ceyda Ateş,Melike Öcalan,Didem Balçın,Cüneyt Arkın,Perihan Savaş, Mustafa Üstündağ ve Kenan Ece rol almışlardır.

KİTABIN KONUSU

 

Yazar  eserinde uyanık, çıkarcı ve kötü niyetli kimselerin halkın inandığı  cin,peri ve gulyabani gibi boş inançları kötüye kullanılarak saf ve namuslu insanları nasıl kandırdıklarını anlatmaya çalışmıştır.    

KİTABIN ANA FİKRİ  Cahil olmamak, batıl düşüncelerden kaçınmak, bilimsel düşünceye  nem vermek gerekir. Aksi halde istenilen yöne çevrilirsiniz.      

KİTABIN  KARAKTERLERİ HAKKINDA BİLGİ 

MUHSİNE HANIM:  Saf, saygıdeğer bir kadın. Kınalı saçları, güzel bir kız, namuslu ve biraz hoppaca bir kadındır. Ruhsal hali: Duygusal annesi ve babası genç yaşta öldüğü için komşu eline kalıyor cahil olduğu için herkese her şeye  inanıyor.        ( eserin başkahramanı Muhsine’dir)

AYŞE HANIM: Muhsine’nin annesinin eski bir dostu olup; namussuz, sahtekâr, paragöz bir kadındır. Para için Muhsine’yi kandırarak perili ve cinli eve hizmetçilik yaptırmaya götürür.

HASAN: Muhsine’nin sevgilisidir. Güzel yüzlü bir kanlıdır. Yiğit, mert bakışlı, iyimser ve iyi kalpli insandır. Muhsine’yi o köşkten kurtarmak için uğraşıyor ayrıca  bu saçmalıklardan haklıda kurtarır sonrada Muhsine ile evlenirler.
ÇEŞMİFELEK: Zayıf, uzun boylu, soluk benizli; hemen hemen elli  yaşlarında cahil bir kadındır. Muhsine’nin geldiği köşkte hizmetçilik yapıyor. Muhsine’nin  merakını bastırmaya çalışıyor.
RUŞEN: Saf ve cahil bir kadın  birçok batıl inançları olan yaşadığı şeyleri kabullenmiş, hiç araştırmayan, meraksız cahil b,r kadın. Muhsine’nin gittiği köşkte hizmetçilik yapıyor.

ROMANIN ÖZETİ 

Muhsine çok güzel bir kızdır. Annesi babası o daha çok gençken ölür. Muhsine’ ye komşuları bakar çeyiz vererek onu evlendirirler. Fakat Muhsine kocasıyla pek anlaşamaz  ve bir gün kocası evde yokken kaçar.  Daha sonra annesinin eski bir arkadaşı olan  Ayşe  hanım adlı bir kadın onu bulur. Ona yardım edeceğini ve hizmetçilik yapabileceği iyi ve namuslu bir yere götüreceğini söyler.

Ama  Ayşe Hanım Muhsine’ ye eğer orda kalıp iyi para kazanmak ve daha sonra kendine yuva kurmak istiyorsan orada olup bitenleri kimseye söylemeyecek ve tepki vermeyeceksin der. Bu fikir  Muhsine’nin hoşuna gider  ve evet der. Ayşe  hanım Muhsine’yi bir dağın tepesindeki köşke götürür. Burada onları  Çeşmifelek kalfa ve Ruşen adlı iki  hizmetçi karşılar. Ayşe  hanım Muhsine’ yi bırakıp gider. Muhsine  köşkteki garipliklere çok şaşırır. Gelirken onları buraya getiren şoförün konuştuğu cin, peri ve gulyabani muhabbetine inanamayan Muhsine  inanmaya başlar.

Bir zaman sonra Muhsine Ayşe hanımın kendini köşke büyük bir bahşiş karşılığında   getirdiğini anlar ve gitmeye çalışır. Fakat buraya gelen insanların bir daha asla geri dönemeyeceğini söylerler. Muhsine’nin getirildiği köşkün her tarafında her gece cinler, periler dolaşır. Bunlardan en korkuncu ise gulyabanidir. Cinler ve periler her gece bu köşkün etrafına gelip odalara girerek abuk sabuk sesler çıkarıp Muhsine’ ye saldırırlar. Muhsine tavsiyeleri dinler, sesini çıkartmaz kaderimdir der. Yine bir gün gece erkek bir peri Muhsine hanımın odasına gelir. Bu erkek perinin adı Hasan’dır.

 

Hasan çok güzel yüzlü bir peridir. Fakat Hasan kendisinin peri olmadığını ve  onu bu köşkten kurtarmak istediğini söyler. Muhsine bu olaylarla sürekli karşılaştığı için  ona inanmaz. Hasan onu çok sevdiğini, ona âşık olduğunu, onun için her şeyi  yapabileceğini söyler. Muhsine çok şaşırır. Daha sonra Muhsine  Hasan’ın insan olduğunu ve şehirden bu köye geldiği anlaşılır. Ve Hasan en sonunda bu cin, peri saçmalıklarının, iç yüzünün olduğunu anlıyor ve ortaya  çıkartmak için uğraşıyordu.

Demek ki cin, peri ve gulyabani muhabbeti saçmalıktan ibaretmiş. Bunların hepsi cin, peri ve gulyabani kılığına girmiş insanlarmış. Bu insanlar cahil köy halkını kandırır ve kötü, namussuzca işler yaparlarmış. Hasan  bunların  hepsini teker teker yakalayıp halkın önünde cezalandırır. Sonra Muhsine  Hasanla evlenir.

Köşkte hizmetçilik yapan Çeşmifelek  kalfa ve Ruşen’e birer koca bulurlar. Onlarda mutlulukla hayatına devam eder. Köşkün sahibi hanım efendi Muhsine  ve Hasan’la birlikte   bir müddet yaşar ve sonra hayatına farklı bir yön çizerek bütün mal varlığını onlara bırakır. Ve Hasan ve Muhsine hayatlarına mutlu devam ederler… 

Hüseyin Rahmi Gürpınar İle İlgili Diğer Yazılar

 Hüseyin Rahmi Gürpınar, Romancılığı ve Hayatı

Gulyabani Roman Özeti Hüseyin Rahmi GÜRPINAR

Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç Hakkında İnceleme Özet Hüseyin Rahmi

Mürebbiye Özeti Hüseyin R. Gürpınar

Gulyabani Özeti Hüseyin Rahmi GÜRPINAR

Şık Hakkında Özetİ Hüseyin Rahmi Gürpınar

Şık Romanı Hakkında Özeti Hüseyin Rahmi Gürpınar

Hüseyin Rahmi Gürpınar İffet Hakkında Konu Özet İnceleme

Hüseyin Rahmi Gürpınar Nimetşinas Hakkında Konu Özet İnceleme

Cadı Romanı ve Hüseyin Rahmi Gürpınar

Şıpsevdi Hakkında Özet İnceleme H. Rahmi Gürpınar

ŞIPSEVDİ İNCELEMESİ

 KAYNAKÇA


[1] (tr.wikipedia.org/wiki/Gulyabani )   

[2] https://puhutv.com/sut-kardesler-izle

[3] https://www.youtube.com/watch?v=AFo4BU9smoA

 

0

1

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar