İklîm Nedir Eski Edebiyatta Yedi İklim

27.05.2017
 

iklîm Nedir Eski Edebiyatta İklim İnançları

Osmanlıca yazılışı: İklîm : اقليم

İklim Arapça kökenli bir isimdir. Eski edebiyatta sözlük anlamları ile bir yerin hava şartları. Memleket. Küre-i arzın kıt'a ve her bir memleketi.  Anlamlarına gelmektedir.  Eski edebiyatta iklim günümüzdekilerden farklı olarak memleket, ülke, bölge anlamlarında da kullanılmıştır. [1]  ( bkz Heft Peyker)  Eski devrilerde dünyanın yedi bölgeye ve yedi iklime bölündüğünü düşünmüşler, gökteki yedi felek ile yerdeki yedi iklim arasında iklim şartları ile her bir feleğin karakteri arasında temsili yet açısından alaka görmüşlerdir.  Eski edebiyattaki yedi bölge ve yedi iklimi temsil eden gezegenler şu şekildedir. Kara, Keyvanı(Zühal, Satürn), sarı Güneş’i, beyaz Zühre'yi, (Venüs), mavi Utarid'i (Merkür), yeşil Ay'ı, sandal rengi Müşteri (Jüpiter) ve kırmızı da Mirrih'i (Merih, Mars)  Yedi renk ile sembolize edilen bu yedi iklimdeki ülkeler ise Hind, Çin, Saklap, Mağrip, Harzemşah, Rum ve Kisrâ olarak ayrılır.[2]

Heft-ıklîm :  هفت اقليم, yedi iklim, yedi memleket, yedi ülke manasına gelir.

Günümüzdeki anlamları ile hava şartları anlamına gelen iklim,  aynı mevsimlerde aynı ortalama hava şartlarını taşıyan bölge veya alanlarda gözüken soğukluk, sıcaklık, nem, yağmur, bitki örtüsü… Koşullarını ifade eder.  İklim'i inceleyen bilim dalına ise Klimatoloji denir.  Yüzlerce km²’lik alanları etkileyen büyük iklim gruplarına makroklima aynı makroklimalar içerisinde, değişik iklim özellikleri gösteren özel koşullu küçük iklim alanlarına da mikroklima denilir.

İklim Yunancadaki klima sözcüğünün Arapçalaşmış halidir. [3]İklim eski dilde daha çok "ülke, memleket, diyar, kişver, bölge, kıta" anlamlarında kullanılmıştır. Diyar-ı kişver, diyar-ı rum, İklim-i Fars, İklim-i Rum,  İklim-i Habeş,

Eskiler dünyayı dört kısımdan oluşan bir yer ve dört kısımın birinde ise insanların yaşadığına inanmışlardır.  İnsanların yaşadığı ve rub -  meskûn olarak adlandırılan dünyanın ise yedi bölgeye veya iklime ayrıldığına inanmışlardır.   Dört köşe yedi iklim deyimi de buradan gelmektedir.  

Eskiler dünyanın dört kısmından, insanların yaşadığı bu bölgeyi gece-gündüz uzunlukları,  insan tiplerinin yaşadığı alanlar olarak yedi bölgeye ayırmışlardı. [4] Eski devrilerde iklim hava şartlarından çok yedi coğrafik bölge, kıta ve yedi insan tipinin bulunduğu yedi ülke olarak düşünülmüştür..  ( Yedi ülkeyi öğrenmek için tıklayın  Bkz Heft-iklİm ( Yedi İklim)

Aşıka sencileyin yâr olmaz
Olsa yâran ile pür heft iklim      Nefi

Şairler tarafından kullanılan iklim tabiri daha çok bu yedi bölgeyi anlatır. Bu bölge "heft kişver" (yedi ülke) olarak da ifade edilir.

Bekgat kûsun urdum hurevâne heft kişverde
Sühân mensuruna çektim bugün tuğra-yı hakanı    Baki

İskender Pala’nın tasnifine göre heft iklim şu şekildedir. :  “1. Bölge; Berber ve Habeş ülkeleriyle Yemen'in kuzeyinden Sind, Hind ve Çin'e uzanır. Halkı siyah renklidir. 2. Bölge; Mağrib, Sudan ve Arap yarımadasının güneyinden Yemen, Mekke, Medine, Bahreyn, ve Sind'den geçer. Halkı esmer benizlidir. 3. Bölge; Mağrib'in kuzeyi ile Mısır, Kudüs, Şam, Küfe, Bağdat, Basra ve Fars ülkelerinden geçer. Halkı buğday benizlidir. 4. Bölge; Endülüs ve Frengistan'dan, Anadolu'dan; Tebriz, Erdebil, Kazvin, Horasan, Hıtâ, Huten ve Çin'in güneyinden geçer. Halkı beyaz benizlidir. 5. Bölge; Ispanya'nın güneyinden Frenk diyarının ortasından, Anadolu, Sivas, Erzurum, Şirvan, Hazar bölgesi, Geylân ve Câm, Harzem, Semerkand, Buhara ve Türkistan'dan geçer. Halkı beyaz renklidir. 6. Bölge; Frenk diyarının güneyinden, İstanbul'dan Karadeniz'den, Dağıstan, Gürcistan, Özbek ve Çağatay diyarlarından geçer. Halkı sarı benizlidir. 7. Bölge; Portekiz ve İngiltere, Bulgar, Rus, Kıpçak ülkesinden Hazar'a dek uzanır.”[5]

Fatih-i dahme-i derbeste-i gayb-ı mutlak
Hatem-i şah-ı risalet şeh-i iklim-i reşad        Nabi

Faris iklimine düşmez Şiraz
Ana mensup o zeban-ı mümtaz          Vehbî 

Tâ ede o şâhı heft-iklîm
Kadr-i sipihre şer'i tâlîm                         Şeyh Galib

A.Talat Onay eskilerin yedi iklime yedi yıldızın hâkim veya hükümdar olduğuna inandıklarını belirtmiş ve bunu aşağıdaki gibi göstermiştir.

1.İklim Hint diyarı : Hakim yıldızı: Zühal
2.İklim: Çin Diyarı . Hakim yıldızı: Müşteri
3.İklim: Türk Diyarı : Hakim Yıldızı:  Merih
4.İklim : Horasan Diyarı : Hakim yıldızı: Güneş
5.İklim : Maveraünnehir: Hakim  yıldızı:  Zühre
6.İklim : Rum Diyarı : Hakim yıldızı Utarit
7.İklim : Bulgar Diyarı: Hakim Yıldızı : Ay [6]

Eskilerin düşüncelerine göre : “Bu yıldızlar kendi bölgelerini neşrettikleri ziyalar, , birbirlerine karşı akisleri, uzaklık ve yakınlıkları gibi hallerle idare ederlermiş.  Yedi bölgedeki yedi yıldızın her biri haftanın bir gününe, günün muhtelif saatlerine,  yedi kat gökteki katlardan birine de hâkimdir. Her gün bu yıldzlardan birine ibadet edildiği için bir hafta yedi günden oluşmuştu. Eski tıptaki dört tabiat ( sıcaklık, soğukluk, kuruluk, ıslaklık), ve dört mizaç ( dem, balgam, safra, sevde) bunlara tatbik edilince her birinin ayrı yarı mizaçları ortaya çıkmaktadır. Bu cihetle her hâkim yıldız kendi ikliminde doğan insanlara ve hayvanlara, hatta kendi iklimlerindeki her olaya tesirli olmaktadır.[7]

İslam ortak edebiyatında bu anlayış edebi eserlere de ziyadesi ile intikal etmiştir.  Yedi iklim tabiri daha ziyade kudretli hükümdarları öven kasidelerde yedi iklimi de hükmü altına alan hükümdar betimlemeleri ile karşımıza çıkar.  Örneğin Heft Peyker Mesnevisi  yedi iklime hükümdar olan yedi iklimin  prensesi ile evlenip, yedi güzel için  yedi köşk yaptıran Behram-ı Gur’u anlatır. [8]

Yine iklîm-i Rûm'a bir Sikender oldı şâhenşâh.
Ki Fahr eyler vücûdıyla şehenşâhân-ı heft iklîm  Cevri

 

 KAYNAKÇA

 

0

1

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar