İnşa- yı Talebi ve İstifham

13.04.2020

İnşa- yı Talebi ve İstifham  

 

“Türk edebiyatında inşâ kelimesi terim anlamı ile ilk önce resmî yazışmalarda kâtiplerde ve münşilerde olması gereken, yazıcıların uyguladığı düz yazı disiplini olarak anlaşılmış,  edebi manada ise güzel yazı yazma kompozisyon tekniği ve sanatı olarak anlaşılmıştır.  [1]Bir başka deyişle inşa,   anlatılmak isteneni ve meramı en güzel ve doğru şekilde ifade etme sanatı olarak bilinmişti. ( bkz  İnşa Münşi İnşa- Yı Talebi İnşa-Yı Gayr-İ Talebî ) “

 

İnşa hakkında farklı tanımlar verecek olursak : ““yazıların münşî adıyla anılan usta yazarların beğenecekleri özelliklere sahip olması için bilinmesi gerekenleri öğreten fen” [2]  “resmi ve özel yazışmaların belirli bir usule göre yapılmasının inceliklerini ve mektup yazma sanatını ifade eden bir terim[3] dir.

İnşa- yı Talebi eski edebiyatımızın belagat ilmi olarak adlandırdığı güzel, edebi ve veciz ifade etme sanatının üç ana ilminden meânî ilmi bahsi içinde işlenen konusudur.

İnşa- yı Talebi ‘nin Dalları
İnşa- yı Talebi ‘nin  temennî ,  istifhâm, emir, nehiy ( nehy) ve nidâ  gibi alt dalları bulunur.

İstifham  Nedir.

Osmanlıca yazlışı istifhâm :  استفهام

Sözlüklerdeki anlamları :  Anlamaya çalışmak, soru sormak, soru. Sual sorup anlamak. Anlamak için sormak, şekillerindedir. [4]

İstifham eski dilde soru anlamındadır. Edebiyatta istifham şiirde bir söz sanatı, İnşa- yı Talebi ‘ de ise “ bir şeyi zihnen öğrenmek istemek maksatlı kurulan şiir veya düz cümle “ şeklinde anlaşılmıştır.  Şiirde istifham sanatı  “soru halinde verilen pekiştirilmiş ifadenin amacı muhataptan bir yanıt almak değil, muhatabın anlama dikkatini çekmek[5] amaçlı bir söz sanatıdır.

 
Söz Sanatı İstifham

İstifham edebiyat ve belagat ilminde de vardır. Edebiyatta karşımıza bir söz sanatı olarak çıkar.  Söz sanatı olarak  “cevap almak  için değil, dikkat çekmek, hisleri kuvvetlendirmek maksadıyla soru şeklinde söyleme “ san'atına istifham sanatı denir.  ( Bkz https://edebiyatvesanatakademisi.com/edebiyat-terimleri-mazmunlar/istifham-soru-sanati/49547)

İnşa- yı Talebi ‘ de İstifham

İnşa- yı Talebi ‘ de ise “ bir şeyi zihnen öğrenmek istemek maksatlı kurulan şiir veya düz cümle “ şeklinde anlaşılır

İstifham maksatlı cümleler, soru edatı olan “  mi” ile ve soru bildiren sözcüklerle yapılır.  “ Ali mi geldi?, Hasan’ı gördün mü ?  Senin adın Ayşe mi?  Örneklerinde istifham soru edatıyla yapılmıştır.  Eski dilde soru edatının üzerine geldiği yani sorulan ne ise onun üzerine ulandığı şeye mesül’ün – anh denilmiştir.  “Hasan’ı gördün mü ?” cümlesinde mesül’ün – anh Hasan iken,  “ Senin adın Ayşe mi?  “ cümlesinde mesül’ün – anh Ayşe’dir. [6]

“Mi” edatına bu nedenle istifham edatı da denir. Azeri Türkçesinde mi edatı olmadan kurulabilen sorulara “ İstifham-ı tavri[7]denmektedir.

Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem 
Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su 

Âb-gûndur sözü mi edatı olmadan Âb-gûn ( mu ) dur, günbed-i devvâra ( mı ) dır Şeklinde ve soru olarak anlaşılır.

Mı soru edatı olmadan kurulan soru cümleleri, dize veya beyitlerde soru bildiren sözcükler olacaktır. Soru bildiren sözcükler ise  Ne, kim, neyi, kimi, nasıl, neden, niçin, ne için, nasıl, ne asıl, kaç, hani, hangisi, sözleri soru bildiren sözcüklerdir.

İstifhamlı cümle ve dizlerin hepsinde maksat bilinmeyen bir şeyin cevabını öğrenmek amaç değildir. Edebi eserlerde ve şiirlerde bazen cevabı bilinen şeyler de sorulur veya bilmezlikten de gelinir.  Hatta duyguları daha edebi izah etmek hissiyatı daha güzel belli etmek için de istifhama başvurulur.  


Gözüne katı gelip bu bîdâd

Yumşak yumşak dedi ki sayyad
Rahm eyle bu müşğ-ü gazale
Rahm etmez mi kişi bu hale
Sayyad sakın cefâ yamandır
Bilmez misin ki kana kandır… Fuzuli

Fuzuli’i Leyla vü Mecnundan alına bu örnekte  yer alan soruların cevabı bilinmektedir. Lakin amaç cevap değil, duyguyu düşünceyi soru yoluyla aktarmak gayesi vardır.

KAYNAKÇA

 

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar