MUHTEŞEM GATSBY ROMANI HAKKINDA ÖNEMLİ BİLGİLER
Muhteşem Gatsby (The Great Gatsby) ABD'li yazar F. Scott Fitzgerald tarafından kaleme alınmıştır. Romanın İlk basımı 10 Nisan 1925'te yapılmıştır [1]Romanın konusu1922 yazında New York ve Long Island'da geçmektedir. Romanda 1920'lerin ekonomik durumu ve I.Dünya Savaşı sırasında Amerika’da yaşanan bunalım ve kargaşa anlatılmıştır. Roman bir açıdan Amerikan rüyası düşüncesinin ne kadar anlamsız olduğunu kanıtlamaya çalışır.
Roman “ I.Dünya Savaşı sonrası, iyileşmekte olan ABD ekonomisi, sessizce büyüyen marketler ve "çılgın yirmiler" olarak da bilinen on yıllık dönemi dile getirir. Bu dönemde büyük bir toplumsal yükseliş olmaktadır. 1920 Kasımında; kadınlara da oy kullanma hakkı verilmiş, alkole yasaklar gelmiş, ama bu yasaklamalar sonrasında da kaçaklık ve organize suç şebekeleri ortaya çıkmaya başlamıştır. Caz müziği bu dönemde ortaya çıkmış ve moda haline gelmiştir. Fitzgerald bu dönemi "Caz Devri" olarak adlandırır.[2]
Jay Gatsby nasıl zengin olduğu bilinmeyen ama daha sonra bu zenginliğe dişiyle tırnağıyla ulaşmayı başardığı anlaşılan bir adamdır. Fakat sonrasında bu zenginliğinin ona, zengin olarak doğmuş insanların sahip oldukları ayrıcalıkları veremeyeceğini fark edecektir. Gatsby, sahte Amerikan rüyasının parlak bir kahramanıdır, ama para ile satın alamayacağı veya para ile sahip olmayacağı pek çok şeyin olduğunu görecektir.
Roman en iyi romanlar listesinde gösterilmiş, Amerika da ve pek çok ülkede yüksek satış rakamlarına ulaşmıştır. Pek çok listede “ Dünyanın en iyi romanları arasında gösterilmiştir. Pek çok dile çevrilen roman birçok kez de filme alınmıştır. Eser en son 2013 yılında Baz Luhrmann tarafından beyaz perdeye aktarılmıştır.
Yayıncının Notu:
“Yirminci yüzyılın önemli Amerikan yazarlarından F. Scott Fitzgerald, 1. Dünya Savaşı sonrası Amerika’sının, Caz Devri olarak adlandırdığı on yıllık şaşaalı dönemini, paranın yegane değer kabul edildiği bir topluma dair, ustalığına ve orijinalitesine henüz erişilememiş betimlemelerle süslü, kırık bir aşk hikayesiyle anlatıyor.”
MEKÂN VE ZAMAN
Romanın mekânı Amerika, Newyork ve Long Island adasıdır. Zaman ise Amerika’da içkinin yasaklandığı kadınlara seçme ve seçilme hakkının verildiği, organize kaçakçılık ve yasa dışı içki ticaretinin ortaya çıkmaya başladığı, mafya şebekelerinin ortaya çıkmaya ve güçlenmeye başladığı 1920 li yıllardır.
ANLATIM TEKNİĞİ VE ANLATICI
Romandaki anlatım tekniği hem olayın içinde olan, olayların ve vakanın içinde de yer alan hem de gözlemci ve şahit konumunda bulunan bir anlatıcının ağzından yapılan bir anlatımdır. Şahit anlatıcı aynı zamanda vakaya dahil olan, gözlemci üçüncü şahıstır. Bütün öykü örüntüsünü bizzat yaşamış, gelişen olaylara dışarıdan bakabilmiş roman kahramanlarından birdir. Romanın anlatıcısı Nick Carraway hem olaylara şahit olmuş, hem vakaya dahil olmuş, hem de olayı üncü tekil şahıs bakış açısıyla anlatmıştır. Nick Carraway aynı zamanda romanın yansıtıcısıdır. Okurlar olaylar ve şahısları onun düşünce süzgecinden yorumlarından ve yansıtıcı bilincinden izlemektedir.
ROMAN TÜRÜ
Roman, Amerikan gerçekçiliği denilen realist bir anlayışla yazılmıştır. Romandaki gerçekçiliğin boyutları gündelik yaşamdaki bilinebileceklerin sınırlarını aşmaz. Kişilerin hayatları duygu dünyaları ve sırları tamamen ifşa edilmez e müphem kalır. İnsanların geçmişleri, servetleri sırları tam olarak aydınlanmaz ve bilinemez. Şüpheler, tahminler kesin olmayan durumlar her yerde ve herkes için vardır.
Roman 1920 yıllarında önemli değişimlere uğramaya başlayan Amerika ve sosyal hayatını şüpheci bir yaklaşımla irdeleyen sosyal bir romandır. Eser sahte Amerikan rüyasını dışı süslü, gösterişli ama beyni boş, ruhu boşalmış insanlarını ele alan sosyal gerçekçi bir romandır.
ŞAHIS KADROSU.
Nick Carraway: Hikâyeyi anlatan tenkitçi ama şefkatli, iyi kalpli birisidir. 29 yaşında, Minnesota'da tezgâhtarlık yapan Yale mezunu eski bir askerdir. Long Adası'nda oturan Gatsby'nin komşusudur.
Jay Gatsby: Doğduğu zaman kendisine verilen isim Jamez Gatz adlı trajik bir kahramandır. Aynı zamanda kaçak içki de yapan ve sahte hisse senetlerini yutturmağa çalışan birisidir. Aslında huzursuz ve romantik bir adamdır. Amerika’da başarı efsanesindeki boşluğu gösterecek bir hayat yaşamaktadır. Bu genç ve esrarengiz milyonerin kendi servetini kendisinin kurduğu anlaşılacaktır. Aslen Kuzey Dakota'lı olan bu milyonerin, şüpheli iş bağlantıları ve saplantılı bir aşkı vardır.(Daisy Buchanan)
Daisy Buchanen: Nick'in kuzenidir. Gatsby ile evlenmek üzere iken Tom Buchanen ile evlenmiştir. Güzel, heyecanlı ama ve boş bir kızdır. Fakat Gatsby için, sahte rüyalarının gerçekleşmesini temsil eder. Daisy karakterinin yaratılışında yazar kendi gençlik romanı Şikago'dan esinlenmiştir.
Tom Buchanen: Yakışıklı, zengin ve atletik vücutlu; fakat aynı zamanda, aptallık ve zulüm yaklaşırcasına hissiz bir. İnsan. Thomas "Tom" Buchanan, kibirli bir milyoner ve Daisy'nin kocasıdır.
Jordan Baker: Daisy'nin arkadaşı ve Nick'e de zaman zaman kız arkadaşlığı yapar huysuz, şımarık ve müzmin bir yalancıdır. Daisy'nin uzun süreli arkadaşı, uzman bir golfçü ve şöhreti gölgeli birisidir.
Myrtle Wilson: Tom'un metresi. Bir garaj sahibinin karısı olan bu kadın, caziptir, zevksizdir ve tiksindirircesine bayağıdır.
George Wilson: Myrtle'in yıldırılmış, sindirilmiş kocası. Azim ve bir hedeften mahrum olan bu adam, gariptir, trajik hâdisenin vasıtası olur. Bir tamirci ve garaj sahibidir.
ROMANDA GEÇEN SEMBOLLER
West Egg - Yeni Aristokrasi.
East Egg - Eski Aristokrasi.
Valley of ashes - Amerikan rüyasının çöküşü. Dr. T. J. Eckleburg'in gözleri - Tanrı'nın gözleri gerçekleri havuzun içinde de görür.
Yeşil ışık - Gatsby'nin gelecek için hayalleri ve umutlar, daha genel olarak Amerikan Rüyası
ROMANIN ÖZETİ
1922’de New York'un Long Island bölgesinde oturan Bay Gatsby, herkesin tanımak ve şöhretinden faydalanmak istediği bir adamdır. Hikâyeyi anlatan Nick Carraway’de onun görkemli bir malikânesinin karşısında oturmaktadır.
Jay Gatsby ile komşusu, Nick Carraway, Long Island’da West Egg kasabasında yaşamaktadır. Gatsby'nin göz kamaştırıcı bir evde yaşarken Nick'in yaşadığı kulübenin içinde adım atacak bir yer yoktur. Körfezin karşı tarafında, monden insanların yaşadıkları” East Egg'”de, Daisy ve Tom Buchanen oturmaktadır. West Egg ve New York şehri arasında muazzam bir kül çöplüğü vardır. George ve Myrtle Wilson'un garajı ve evi bu kül çöplüğünün civarındadır.
Bütün bu farklı statüdeki i insanlar ve karakterlerin hepsi işte bu kül çöplüğünün yanından geçmek zorundadır. Çok farklı mekânlarda ve ekonomik düzeydeki insanların odak noktası gelip geçilmek zorunda olunan bu küllüktür. Romanın çarpıcı noktası bu kül vadisindedir. Bir göz doktoru da, bu çöplüğe gülünç bir reklâm tahtası koymuş ve reklâmına “görmeyen mavi gözlerle manzarayı seyreden “ kör bir adamın resmini asmıştır.
Birinci Dünya Harbindeki asker olan ve ve Yale Üniversitesini bitiren Nıck,( anlatıcı) bir tahvil satıcısı olarak çalışmağa başlamış ve West Egg'de yerleşmiştir. Kuzeni Daisy ve kocası Tom ile dostluk içinde yaşamaktadır. Daisy'nin arkadaşı Jordan Baker'den, Tom'un kuzeni ve Daisy'i aldattığını, Daisyn’de bunu bildiğini ve bu duruma çok üzüldüğünü öğrenmiştir.
Gatsby'nin meskeni. onu tanıyan, tanımayan bir sürü insan tarafından dolup boşalmakta herkes Gatsby'nin hakkında hikayeler uydurmaktadır. Tom kuzeni Daısy’ın beş yıl önce Gatsby ile sevgili olduğunu, Gatsby’in beş yıl önce parasız ve çulsuz bir adam olduğunu öğrenmiştir. Gatsby bir ara kaybolunca zengin bir ailenin kızı olan Dasıy, zengin bir adam olan Tom ile evlenmiştir.
Nıck kuzeni Daısyn kocası Tom hakkında da pekiyi şeyler duymamaktadır. Tom ile Daısy’in evlilikleri görüldüğü kadar mutlu ve şaşalı değildir. Üstelik kuzeni Daısy’in kocası olan Tom küstahça bir tavırla Nick’ten metresi Myrtle Wilson ile tanışmasını ister. Nick, istemeyerek de olsa Tom ve Myrtle'in, New York'daki partilerine katılmak zorunda kalır.
Daısy'den bahsettiği için, Tom, Myrtle' in burnunu kırar. Kendisini, Tom ve kuzeni Dasıy Buchanan’ın derin meselelerinin içinde bulan Nick, hemen ardından, Gatsby' nin kargaşalı hayatına da karışmak zorunda kalacaktır.
Gatsby, hafta sonlarında şaşaalı partiler vermektedir. Misafirler, ev sahibi Gatsby’i çok ender görmektedir. Herkes onun şaibeli zenginliği hakkında dedikodular yapmaktadır. Gatsby gösterişli partiler vererek kendisini derinden sarsan ihtiraslarını tatmin etmek istemektedir. Beş yıl önce sevgilis olan ve harbe gittiği zaman kaybettiği sevgilisi Daisy’yi yeniden kazanmak için uğraşmaktadır.
Bu nedenle, Daisy'yi tanıyan Jordan ve Nick'in kendisine yardım etmesini ister. Nick'in evinde bir buluşma hazırlanır ve Daisy, yeniden Gatsby'nin metresi olur. Kısa bir müddet için, Gatsby ve Daisy, çok mutlu olmuşlardır.
Gatsby'nin bu mutlu hayatını çok fazla sürdüremez. Tom Buchanan ve George Wilson, eşlerinin kendilerini aldattığını anlamışlardır. Wilson, Myrtle'in davranışlarından haberdar olmuş ama Tom'un kendisini aldattığını bilmemektedir. . Wilson'un gözünde, Tom, garajın bir müşterisi ve garacında arabasını tamir ettiren bir insandır. Tom, hem karısını hem de metresini kaybedebileceğini anlayınca paniğe kapılmıştır. Tom ve Gatsaby’de artık tanışmışlar hepsi bşrden zaman zaman bir araya gelmeye başlamışlardır. Beşi birden New York'a giderlerken, Daisy, Tom, Buchanan'ın otomobilinde Gatsby ile beraber gitmek hususunda ısrar eder. Tom ve diğerleri Gatsby'nin otomobilini izlemek zorunda kalmış Tom Gatsby ile Daısy’ın aynı otomobilde gitmelerinden çok kuşkulanmış ve bunu çok kıskanmıştır..
Gatsby ise Daısy’e tamamen alede etmek istemektedir. Bunun için Dasıy’i kocasından ayırmak ister. Gatsby, bir otel odasında Tom, Daisy, Nick ve Jordan'm huzurunda- Daisy'nin kocasını terk etmesini ve onu hiç bir zaman sevmediğini itiraf etmesini ister. Bunu bir fırsat bilen Tom, Gatsby'nin, yeraltı dünyasının kirli işleriyle uğraşan biri olduğunu söyler. Tom'un bu hücumu sırasında Daisy, sesini çıkarmaz ve Tom'u sevmediğini itiraf edemez. Bu olay Gatsby'i sarsar ve Daısy ile olan bütün hayallerinin yıkıldığını hisseder. .
Gatsby'ye sırt çeviren ve tepeden bakmaya başlayan Tom zafer kazanmış bir eda ile Gatsby'ye, Daisy'yi, kendi otomobilinde West Egg'e götürmesini söyler. Beraberce yola koyulurlar.Fakat felâket onları bu yolda beklemektedir.
Kocası tarafından dövülen ve odasına kilitlenen Myrtle Wilson, dışarı çıkar ve süratle yola fırlar. Kaçmak isterken, Gatsby'nin otomobili altında korkunç bir şekilde can verir. Gatsby'nin otomobili de yana devrilir. Tom, Nick ve Jordan, kısa bir zaman sonra, garaja ulaşırlar. Herkes bu kül vadisinin kenarındaki garaja toplanmıştır. Tom, bu kazada metresinin öldüğünü öğrenir, kadının kocas ise ı perişan bir haldedir. Tom'un, Wilson'un kulağına eğilerek bir şeyler söyler. Fakat Tom’un söylediği bu sözler romanın sonuna kadar gizli kalacaktır. Fakat Tom her ne söylemişse bu sözler dehşetli bir durum yaratmıştır. Nick, ilkin, Gatsby'den, Myrtle'i öldüren otomobilin sürücüsünün Gatsby değil Daısy olduğunu öğrenmiştir. Arabayı daısy kullanırken kaza olmuştur. Gatsby, ise arabayı kendisinin kullandığını ve olayın tüm sorumluluğunu üzerine aldığını söylemektedir.
Gastby'nin yanından ayrılan Nick, bahçenin öte tarafına çıkarak insanların çirkefliğine soysuzluğuna ve ahlaksızlığına isyan ederek haykırmaya başlar.
Bu kompliman karşısında, Gatsby'nin yüzünde sıcak bir gülümseme belirir, bu onun son gülümsemesidir. Bir kaç saat sonra, George Wilson, Gatsby'i tabanca ile öldürür ve ardından intihar eder.
Gatsby'nin cenaze töreninde, Nick'den başka, sadece Gatsby'nin yaşlı babası ve bir kaç hizmetçisi vardır. Nick'in ısrar ve ricalarına rağmen önceki arkadaşlarından veya misafirlerinden kimse katılmaz. Daisy ve Tom geziye çıkarlar.
Aylar sonra Nick, Tom'u görür ve onu, hakikati itirafa zorlar Gatsby'nin ölüm otomobilini kullandığını Wilson'a söyleyen odur. Besbelli ki, Daisy, bunun yalan olduğunu söylemiştir,.
Nıck’ın gözünde Tom ve Daisy, insanları bir eşya gibi kullanmakta, sonra kaldırıp çöplüğe atmaktadırlar. Her şeyi kırıp döktükten sonra da pisliklerini başkalarının temizlemesini istemektedirler.
Nick, Jordan ile ilişkilerini keser zira bu kadın, Daisy'ye benzemektedir. Gatsby'nin konağına son bir defa daha baktıktan sonra dönerken, Nick, sahilde durur ve asırlarca önce Hollandalı denizcilerin, gözleri ve kalpleri hayallerle dolu olarak bu adaya baktıklarını ve Gatsby'nin ümitsiz hayallerine zemin hazırladıklarını düşünür. Gatsby'nin hayalinin boş olduğu, daha yüz yıllarca önce söylenmiştir.
F. Scott Fitzgerald’ın Hayatı
F. Scott Fitzgerald’, Büyük-büyük amcası Amerikan istiklâl marşının güftesini yazan Francis Scott Key olan, Minnestoa eyaletinin St. Paul şehrinde, İrlandalı ve İngiliz asıllı Katolik kilisesinin yönettiği bir mektepte vasat bir şekilde tamamladıktan sonra, 1913'te Princeton Üniversitesi'ne gitti. Fakat dersleri dışında başka faaliyetler yürüttüğünden, notları yine hiç de iyi değildi. Üniversitede, piyesler yazdı, üniversite edebî mecmuaları için şiir ve hikâyeler yazdı, derslerini ihmal etti. Tam zamanında gelen bir hastalık ve ardından askere alınması sayesinde, üniversiteden atılmaktan kurtuldu. Fakat Fitzgerald, Princeton'a olan sevgisini hayatı boyunca devam ettirdi.
Teğmen Fitzgerald, hiç bir zaman Amerika dışına gönderilmedi. Çok vakti, fakat çok az parası bulunan Fitzgerald, ilk romanını yazdı ve sonraları, hayatını en güçlü bir şekilde etkileyecek Zelda Sayre adındaki kıza kur yaptı. Ancak, This Side of Paradise Cennetin Bu Tarafındakiler adlı romanı yayınlandıktan sonradır ki (1920), Zelda, sefaleti artık geride bırakmış, nişanlısı ile evlenmeye razı oldu. Kitap, Fitzgerald'ı, Jaz Çağının sesi olarak yerleştirdi ve yirmi dört yaşında, peşinde koştuğu servet ve şöhrete kavuşturdu. Fitzgerald ve Zelda, yıllarca, Amerika dışında, bilhassa Paris'te ve Fransız Riviyera'sında, göz kamaştırıcı bir şekilde yaşadılar ve her zaman ümitsizce sine, gelirlerinden fazla para harcadılar. Fitzgerald’ın. Küçük hikâyelerinden çoğu, masrafını karşılamak için yazılan piyasa kitapları idiler. Bunlardan bazıları The Diamond as Big as the Ritz ve Babylon Revisited, maamafih, asrın en iyi hikâyeleri arasındadır ve kendisinin en iyi romanları ile de mukayese edilebilir. 1927'den itibaren, Zelda'nın sıhhati bozuldu ve Fitzgerald çok daha fazla kendisini içkiye verdi. 1930'ların ortalarında, artık bir alkolik olmuştu. Verimi düştü, borçları arttı ve şöhreti söndü. Son yıllarını dramatik bir şekilde anlattığı kitabı, The Crack Up (1945), Fitzgerald'ın, cesaretini olduğu kadar ümitsizliğini de gösteriyor. Zelda bir hastaneye kaldırıldı (kadın, Fitzgerald'ın ölümünden bir kaç sene sonra bir yangında öldü) ve Fitzgerald, Hollywood için senaryo yazmak suretiyle kızı Scottie'ye baktı. Fakat makine kendisini yitirmişti. Ve Fitzgerald, 44 yaşında iken Los Angeles'te kalp sektesinden öldü. Tamamlanmamış son romanında (The Last Tycoon), Fitzgerald, başından geçen felâketlere rağmen, hakikî bir sanatkârın, haysiyet ve nüfuz edici görüşünü muhafaza ettiğini gösteriyor.[3]
SEÇKİN ROMANLAR İLGİLİ LİNKLERİMİZ
İki Şehrin Hikayesi Hakkında Konusu Olay Örgüsü C. Dickens
Oliver Twist Hakkında Özeti Charles Dickens'ın Hayatı
İki Şehrin Hikayesi Hakkında Özeti C. Dickens'ın Hayatı
David Copperfield Hakkında ve Özeti Charles Dickens
Büyük Umutlar Hakkında Konu Özet İnceleme (C.Dickens
Dava Romanı Özeti Ve Hakkında Franz Kafka
Monte Kristo Kontu ve Özeti A. Dumas
Üç Silahşörler İnceleme ve Özet Alexandre Dumas
Kamelyalı Kadın Romanı Hakkında A. Dumas
Martın Eden ve Özeti Jack London
Vahşetin Çağrısı ve Özeti Jack London
KAYNAKÇA
[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Muhte%C5%9Fem_Gatsby
[2] https://tr.wikipedia.org/wiki/Muhte%C5%9Fem_Gatsby
[3] https://www.msxlabs.org/forum/dunya-edebiyati/292794-muhtesem-gatsby-f-scott-fitzgerald.html#ixzz2eMnRUxdv
KAYNAKÇA
[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Muhte%C5%9Fem_Gatsby
[2] https://tr.wikipedia.org/wiki/Muhte%C5%9Fem_Gatsby
[3] https://www.msxlabs.org/forum/dunya-edebiyati/292794-muhtesem-gatsby-f-scott-fitzgerald.html#ixzz2eMnRUxdv