Ayine Şiirimizde Ayna Mazmunu ve Örnekleri

04.07.2015

Ayine Ayna 


Türkçesi gözgü, Arapça- mi’rat . Ayine şiirimizde mücella, parlak satıh, tecelli, vasıta gibi anlamlarda kullanılmış, ayine sözcüğü ile çok sayıda tahayyüller üretilmiştir. Bu tahayyüller sevgili, sevgilinin yüzü, sevgiliye ayna verme, ayna tutma, aynaya bakan sevgili imajları ile ilgili olduğu gibi sosyal hayat ve tasavvufi anlamlarda da oluşmuştur.


A)    Ayna anlamında:

  • Zinhar eline ayine vermen ol kafirin
  • Zira görünce kendini put perest olur     Baki'
  • Sakın o kafirin eline ayna vermeyin. Zira kendini görürse put perest olur.

  • Cehver hatemi destinde dest-i ruy – ı nazında
  • Cemalin seyr için ayine-i elmasa yüz tutmuş        Pertev Paşa

  • Sevdiğin kimdir bana göster dese ol mah –ru 
  • Destine şad – şerm ile sunsam heman ayineyi     Nazim[1]

  • Tâbdan âyîne-i cûyda Gâlib görünür
  • Lâleler peyker-i hurşîd ile yan-be-yan Ş. Galip

Ayine ve mir’at eş anlamlı oldukları için mir’at sözcüğü de ayna ve seyredilen eşya anlamında şiirimizde çok sık karşımıza çıkar

  • Niçin sık sık bakarsın mi’rat-ı mücellaya
  • Meğer sen de kendi hüsnüne hayran mısın kâfir.     Nedim.

Aynanın yüzüne niçin sık sık bakıyorsun. Meğer sen de kendi güzelliğine hayran mısın Kâfir. 

  • Sen olasın deyü yer yer asılup âyineler
  • Gelene gidene eyler nazarı döne döne    Necati Bey   

  • Gâhî ikrâr eyleyüp gâhî dönüp inkârdan
  • Aksini seyreylerim âyînede dîvârdan   Şeyh Galip 

  • Halktan gönlümün vahşet-i ol mertebededir kim
  • Aksim âdemdir diyu mir’ata niğah eyleyemem      Nabi

İnsanlardan nefretim ok adar çok ki, insan yüzü göreceğim diye aynaya bakmam

  • Mir’at- ı devletin bu da bir sırr-ı mübhemi 
  • Mansıbda aşinalar biğane gösterir.      İzzet Molla

Devlet aynasının bir gizli sırrı da şudur. Yüksek makamlarda tanıdıkları yabancı gösterir. 

  • Gün yüzin ‘arz eyledi nev-rûzda ol meh-likâ
  • Mihr altun kaplu bir âyîne virdi rû-nümâ     Baki'


B)     Parlak satıh- yüzey anlamında  


  • Mir’at- ı cana bak dil –i mübtelayı gör
  • Ayine sundu destine şahın gedayı gör    Naili Kadim
  • Canın parlak yüzüne bak gönlün sevdiği kimdir gör. Şahın ellerine ayna verdi düşmanı gör


C)     Tecelli gönül aynası manasında

Daha çok tasavvufi anlamda kullanılır. Kalp tecellî aynasıdır. Allah isim ve sıfatlarıyla gönülde tecellî eder.

  • Başka ‘âlem bulmuş ol mihr-i cemâl-i yârdan
  • Zerredir hem âftâb-ı ‘âlem-ârâdır gönül       Şeyh Galip  G.228-4

Kalp Allah’ın evidir; âlemlere sığmayan Tanrı insanın kalbine sığmıştır. Dünyalara sığmayan Allah bir gönle sığarsa o gönül yere göğe sığmaz. Yıldırımlar yuvası olan gönül, göklere, kâinata sığmayan bir tecellîdir.[3]

  • Zatıma mirat edindim zatımı
  • Bile yazdım adın ile adımı    Süleyman Çelebi


D) Vasıta anlamında 

  •  Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz
  • Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde     Ziya Paşa


Tasavvuf şiirinde Ayna


Ayna ve Mir’at sözcükleri tasavvufi manada daha çok gönül aynası, tecelli, insanı-ı kamil ve hayret anlamları ile kullanılır. Ayna, tasavvufta tecellî, vücut, yaratma ve yaratılmışlar (halk, âlem), eşyanın ve insanın mahiyeti, gibi kavramlar ile sofinin halet-i ruhiyesi, hayal, heyecan hayret gibi hal ve duygularını[4]sembolize etmektedir.

  • Girdâb-ı fikre dalma tehî sırrı var anın
  • Mir’ât-ı hüsne eyleme hayret-nümâ nazar.    Şeyh Galip 

  • Hoşça bak zâtına kim zübde-i âlemsin sen
  • Merdüm-i dîde-i ekvân olan âdemsin sen     Şeyh Galip 

  • Ol eder seyrini bu hâne-i sad-nakşın kim
  • Sâf âyîne gibi gördügü renge boyanır             Şeyh Galip 

 

KAYNAKÇA

  • [1] A. Talat Onay, Eski Edebiyatta Mazmunlar, MEB Yayınları, İst. 1996- shf.117
  • [2] Zülfi GÜLER, ŞEYH GALİB DİVANINDA AYNA SEMBOLÜ, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Cilt: 14, Sayı: 1, Sayfa: 103-121, ELAZIĞ – 2004
  • [3] Zülfi GÜLER, ŞEYH GALİB DİVANINDA AYNA SEMBOLÜ, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Cilt: 14, Sayı: 1, Sayfa: 103-121, ELAZIĞ – 2004
  • [4] Zülfi GÜLER, ŞEYH GALİB DİVANINDA AYNA SEMBOLÜ, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Cilt: 14, Sayı: 1, Sayfa: 103-121, ELAZIĞ – 2004

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar