Kemend ve Kırbaç
Osmanlıca yazılışı: kemend - کمند.
Osmanlıca yazılışı kırbaç - قیرباج.
Farsça kökenli olan bu sözcüğün sözlüklerdeki anlamları: Eskiden idam için boyna geçirilen yağlı kayış. Uzakta bulunan herhangi bir nesneyi yakalayıp çekmek için üzerine atılan ucu ilmekli uzunca ip. Geyik ve benzerleri gibi hayvanların yuları, güzelin saçı şekillerindedir.
Kement aynı zamanda uzun kamçı şeklinde bir savaş aleti olarak da kullanılmış, kırbaç anlamına gelen hali ile de aşığı kırbaçlayan gaddar bir sevgilinin işkence aracı olarak görülmüştür.
Kemend eski edebiyatta gerçek anlamları ile çok daha az kullanılmış, karşımıza daha çok, aşığa zulüm eden, aşığa işkenceler eden, aşığı kemend atıp bağlayan, aşığı avlayan, sevgilinin saçları, zülfü ve kâkülü olarak çıkmıştır. Sevgilinin saçı Hindu ve Arap gibi aşığın boynuna kement atan birine benzetilir. ( bkz Ay'a Kement Atmak) Sevgilinin yüzü Ay olarak tasavvur edildiğinden, kaşları hilal, saçları ve zülüfleri kementtir.
Kılalı zülfün kemendi gönlüm ey dildâr dâr
İderem bülbül gibi ben ey yüzi gülzâr zâr Sarıca Kemal Şiirl
At kemend-i zülfüñi ben mübtelāya dōstum
Kim baş açub durmuşam derd ü belāya dōstum Necati Bey
Yani kemend divan şiirimizde mecazi olarak sevgilin zülüfleri ve saçlarıdır. Sevgili saçları ve kâkülleri ile aşığa zulmeden, kırbaçlı ve kementli bir zalim olarak karşımıza çıkar. Zalim aracı olmasının yanında sevgilinin saç, zülüf ve kâkülü bazen kement olarak düşünülür.
kemend-i cân-güdâz : canı parçalayan, insanı öldüren kement.
kemend-i zülf :saçın kemendi
Dil beste-i kemend-i ser-i zülf-i yârdur
Cân haste-i kirişme-i çeşm-i nigârdur Baki
İtdi kemend-i turresine beste gönlümi
Kayd-ı hayâtdan bile vâreste gönlüm Semerkândî-i Âmidî Âgâh
Gerdenüñde kâkülüñ cân boynına salar kemend
‘Ârızuñ üstinde hâlüñ âteş üzre kor sipend EMRÎ ( D. Edirne?, Ö. Edirne 1575 )
Kemend-i ser-bülend-i âhımı dest-i zebân çekmez
Olur edhem-süvâr-ı semt-i sevdâ dil inân çekmez Haşmet
Kement , divan şiirinde gerçek anlamları ile bir çok ilginç hayaller için de kullanılmıştır. Bunlardan birisi aya kement atmaktır
Şevkünle atmaz idi kamer burcına kemend
Olmasa âhumun güzelüm himmeti bülend
Kırbaç ise, sözlüklerdeki anlamı ile “Tek parça deri veya uzun esnek bir değneğin ucuna sırım
“Hayvanları eğitmede ve onlara buyruk vermede kullanılan vurma aracı.” Anlamlarına gelir.
Eski devrilerde mahkûmlara kırbaç cezası verilmesi, gemilerde kürek mahkûmlarına kırbaçlarla vurulması, esirlerin kırbaçlanması kırbaçlanarak idam konuları düşünülünce kırbacın anlamları daha da bir pekişmiş olacaktır.
Kemend-i kâkül ü zülfüne her bâr
Dil-i bîçâreyi berdâr ederler Hisâlî
Kemend ve kırbaç âşık şiirimizde de benzer kavramlar, gerçek anlamları benzetme ve mecazlarla karşımıza çıkmaktadır.
Ah elinden benim zülfü kemendim
Müjgan değdi sinem yaralandı gel
Günbe gün artmakta derd-i derunum
Uç verdi yaralar sıralandı gel Bayburtlu Zihni
Kemend elde seyyad av beresinde
Avcı da ağlar maralı dağlar
Okun sedasından gülle sesinden
Üzgüşüb eylenmez maralı dağlar Növres İman ( Azerbaycan Göyce
Mûy Nedir Şiirlerde Sevgilinin Saçları
Kâkül Gisu Perçem Nedir Edebiyatta Sevgilinin Saçları
Dâr ve Berdâr Nedir Darağacı Sevgilinin Zülüfleri
Kemend Kırbaç Şiirlerde Sevgilinin Saçları
Kılların Canlanması Şiirlerde Yılan Saç ve Zülüf
Mâr Nedir Sevgili Hazine Tılsım ilişkileri