Nesib Bölümü Nedir ve Nesib Örnekleri
Osmanlıca yazılışı: nesib : نسیب
Sözlüklerdeki anlamı: Asil kadının vasfı. Kasidenin âşıkâne olan mukaddemesi şekillerindedir.
Nesib, edebiyatta kaside türündeki şiirlerin başlangıç kısmı, övgü ve yergi konulu şiirler olan kasidelerde kasidenin yazıldığı mevsim, gün, özel bir ay, bayram vb tasvirlerinin yapıldığı ilk bölümü ifade eden bir terimdir. ( Kaside Nedir ve Kasidenin Bölümleri )
Kasidelerin giriş bölümü veya mukaddimesi olarak bilinen nesib bölümün diğer adı ise teşbib dir. Şair, bu ilk bölümde, kasidenin esas bölümü olan mehdiye bölümüne geçmeden evvel kasidenin yazıldığı, ayın, mevsimin, savaş zamanının vb tasviri ile kasidesine başlar. Örneğin şair kasidesini bir savaş, bir kalenin veya bir ülkenin fethi yapıldığı günlerde yazmış ise nesib bölümünde o savaş veya fethi anlatır. Yahut da yazıldığı mevsimi veya bayramı tasvir eder. ( Kaside Nedir Tüm Özellikleri Konuları Türleri Bölümleri Örnekleri)
Bazı kasideler nesib bölümlerinde yapılan tasvirlere göre adlandırılır. Şair kasidesini ramazan ayında yazmış ise kasidesine ramazan veya bayram tasviri yaparak başlar. Böylesi kasidelere ramazâniyye , ıydiye, Iydiyye ( Bayramiyye) denirdi. Şair kasidenin nesib bölümünde eğer; kışın yazmış ve kışı tasvir ediyorsa; şitâiyye; bahar mevsiminde yazmış ise bahariye, yaz mevsiminde yazmış ve yaz aylarını tasvir ediyor ise Sayfiye (yaz), güz mevsimini tasvir ediyor ise hazaniye ; nevruz günü yazmış ise Nevruziye adını alırdı. ( bkz Nevruz Bayramının Kökeni )
Şair eğer kasidenin giriş bölümünde âşıkane bir eda ile daha ziyade sevgilinin mahallini anlatıyor, sevgilisinin yaşadığı yerleri övüyor, âşıkane bir şekilde sevgilisinden bahsediyor ise buna teşbib denmektedir.
Kasidelerin nesib veya teşbib olarak adlandırılan bölümleri bir çeşit gazel özelliği taşır. Şair bu bölümde bahardan, kıştan yazdan hazandan , bayramdan nevruzdan vb bahsettin sonra sözü sevgiliye, eğlenceye, aşıkane söyleşilere, içkiye, şaraba , eğlencelere vb getirir.
NESİB BÖLÜMÜ ÖRNEKLERİ
Hazaniye Kasidesi'nden ( Baki ) [1]
Giil-şene altun varaklar zeyn idüp bad-ı hazdn
Güyiyd zer-küblar dükkanı oldı gül-sitan
Rişte-i baran gümiş tel sim-keş ebr-i harif
İki çarha döndiler guya zemin u ôsmdn
Berg-i bidi bağda ab-ı revdn üzre görüp
Didiler akmış gılôfından bu tiğ-i zer-nişan
Ren-güzdr-ı bağa ser-ta-pa dokilmiş berg-i zer
Sandum altun tebsiler konmış simat-ı husrevôn
Bağda gerdan ider evrdkı sanman gird-bad
İndilerseyyareler kılmağa seyr-i büsıdn
Perr ü bal açmış yeşil tuti iken berg-i çenôr
Zerd olup ser-pençe-i şeh-bdza dönmişdürhemdn
Rdygôn aldum sanurdı la 'I u yôküu veli
Şimdi nakd altun sayar turmış nihdl-i ergavôn
Kanlu yaş dökmiş ruh-ı zerd ü gubôr-dlüdına
Var ise dehrün fendsın andı mir-i aşıkan
Saltanat ıôcın giyen ôlemde mağrür olmasun
Nice sultan börkin almışdur begüm bad-ı hazôn
Gerçi merdane sayındı girdi meyddne dıraht
Geldi kış basdı velikin virmedi asla emôn
Dest-bürd-i sarsarı ahır görüp şah-ı çendr
Didi el arkası yirde ôferinler pehlevôn
Jale vü berg-i hazandan pür-zer ü gevher çemen
Gül-şene varın nisôr itdi meger deryd vu kan
Gevher-i sır-ab şeb-nem güş-vdr-ı zer varak
Sahn-ı bustôn aldı güyii çar-suy-ı zer-geran
Şöyle benzer kim hat-ı ôydt-ı rahmetdür çemen
Bad-ı subh itmişdüraltun hall ile yir yir nişan
RAMAZANİYE ( Nesib)
Hilal-i rûze kim bir kavs-ı Hallac asuman üzre
Onunla berfden çok penbe attırdı zenan üzre.
Kudımiyle bu nev-maIı-ı sıyamın berf-i safidir
Döşenmiş penbeli liliçe rûy-ı hakdan üzre.
Çemen yahbeste olmuştur hilal-i maha ta'zimen
Su dibası meger ferş oldu sahn-ı gülsitan üzre.
Uzanmış rişte rişte penbe-i berfi semavatın
Harn-i sadeden püskül asılmıştır cihan üzre.
Derûn-ı gurre-i mah-ı sıyama cemre-i evvel
Sanırsın şu 'le konmuş sımden bir şem'dan üzre.
Elinde nev- hilâl-i rûze bir peymane-i zerrin
Dolu yağdırdı saki-i felek kevn ü mekan üzre.
Dolu sanma bu nev-mah-ı sıyamı eyleyip tebrik
Nisar etti felek dürdaneler halk-ı cihan üzre.
Ne kabil zernheririnden bilmek vakt- iftarı
Müezzinler donar çıksa ezana merdivan üzre.
Bu senna ile cami' seyrine cana zuhur etmez
Yatar tennur içinde maderiyle şöyle yan üzre.
Bu demde ateş-i seyyale lazımdır dile amma
Hilal-i ruze bir kufl·ı metan urdu dehan Üzre.
NEVRUZÎYE ( Nedim)
Hoşâ mübarek ü mesud ruz-i ferruh-dem
Zihi küşade ve dil-keş zamane-i hurrem
Bu ruz odur ki revadır makam-i hizmetde
Siphr-i pîr-i kuhlen-salin ola kameti ham
Bu ruz odur ki sabahında sad safa muzmer
Bu ruz odur ki mesasında bin ferah müdgam
Bu ruz odur ki sezadır olsa bir demine
Feda zamane-i sad Baykara vü müdde-i Cem
Bu ruz odur ki bu salin içinde rifatle
Bakılsa şöyle numayan durur misal-i âlem
Bu ruz odur ki anı takvim-i asman içre
Nişanlandı yine Bicis alıp eline kalem
Bu ruz odur ki yazıp namını flek ikbal
Dü nokta-veş kodu kaf üzre Ferkadana hem
Bu ruz odur ki onun sebhu talât-i canan
Şebi o talât-i zibada zülf-i ham
Bu ruz odur ki revadır anı müsahib-i çarh
Celâle medbe-i tarih edip kıla mu’lem
Bu ruz odur ki bu sal içre sadr-i zi-şana
Keremle eyledi teşrif Asaf-ı âzam
Kasîde-i Bahâriyye Der-Sitâyiş-i Sadr-ı a‘zam Dâmâd İbrahîm Pâşâ[2]
1. Nâz u şîveyle ki âgûşuma cânâne gelir
Sîneyi kalbi geçüp tâ harem-i câna gelir
2. O bütün hânemi teşrîfini gûş etdi meger
Şevk-ı şûrîdeyi gördüm gelir ammâ ne gelir
3. Çekse bir câm eger ol gonca-dehen hem çün gül
Çâki dâmânının âgûş-ı girîbâna gelir
4. Dâd bilmez misin ey düşmen-i îman ki tabîb
Kâfir olursa da bir hasta müselmâna gelir
5. Gelmedin görmedin ahvâlimi dâd eylemedin
Görse kâfir benim ahvâlimi îmâna gelir
6. Açılırsın güzelim sen dahı sabr eyle hele
Şimdicek şerm gidüp meclise peymâne gelir
7. Âşıkın ağzına bir gün düşer ey gonca lebin
La‘ldir elbet o âgûş-ı nigîndâna gelir
Fasl-ı gül geldi mi âyâ deyü pürsân olarak
Bülbülü kûçede gördüm ki gülistâna gelir
Iydiyye Nedir Bayramiyye Örnekleri
Hele ıyd oldu ol gül-gonca handân olduğun gördük
Iyd Nedir Şiirlerimizde Bayram ve İyd
Çün cebînüñle ruhuñdur ‘ıyd u nevruzum menüm
Kaside Nedir Tüm Özellikleri Konuları Türleri Bölümleri Örnekler
Kaside Nedir ve Kasidenin Bölümleri
Nesib Bölümü Nedir ve Nesib Örnekleri
Nevruziye : Uyandı yine envāruŋ çerāġı
Nevruziye: Rūz-ı nevrūz érdi zeyn oldı bahār ile cihān
Nevruziye : Çün çemen Firdevs olup ŝaģrā İrem bostānıdur
Ramazanname Nedir Ramazaniye Örnekleri
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/hazaniye-kasidesi-nden/86508
[2] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/bahariyye-den-kaside-i-bahariyye-der-sitayis-i/107510