12.09.2021
Peymâne Nedir Şiirlerde Peymane
Osmanlıca yazılışı peymâne: پيمانه
peymâne-i muhabbet : aşk kadehi.
Peymâne-be-peymâne (ﭘﻴﻤﺎﻧﻪ ﺑﭙﻴﻤﺎﻧﻪ) Kadeh kadeh:
Peymane Farsça kökenli bir sözcüktür. Farsça, ölçü, ölçek anlamlarına gelen paymān sözcüğünden oluşmuş bir kelimedir. Payman veya paymūdan ( پيمودن, پيما) sözcüğü: itidal, antlaşma, sözleşme, yemin anlamlarına gelir. Payman veya paymūdan sözcüklerinin şarapların ölçek ölçek verilmesi veya şarap ölçüsü anlamını karşılamak amaçlı türetildiği söylenebilir. Bu ölçüye ise peymane dendiği anlaşılır. Demek ki büyük ölçekli şarap peymane anlamını kazanmıştır.
Anlaşıldığına göre peymane sözcüğü şarabın ölçüsü anlamındaki payman sözcüğünden büyük kadeh; şarap bardağı, ölçü kabı, şarap kadehi[1] anlamlarına gelen bir kelime halinde şekillenmiştir.
Peymane sözcüğü anlam genişlemesine uğradıkça şarap anlamına da gelmiştir. Divan şiirinde kadeh, anlamını karşılayan peymane ile eş anlamlı pek çok kelime vardır. Ayak Kadeh Şiirlerde Ayak Çekmek Ayağa Su Dökmek, kadeh anlamında kullanıldığı gibi ayaklı kadek anlamına da gelir.
Câm Nedir Kadeh İçki Peymane Sağar Ayak Dolu, sözcüğü de kadeh ve şarap anlamında kullanılmıştır. Hatt-ı Câm Hatt-ı Sağar Nedir ve Cemşid-i Hurşid'in Kadehi yedi ayrı madenden yapılmış, alemi seyran ettiği sihirli kadehidir. Kabak Kadeh Gedu Nedir Kabak Hedef Kabak Asmak Kabaktan yapılmış büyük kadeh manasındadır Büyük kadehler , kayığa ve gemi anlamındaki keştiye de benzetilmiştir. ( BKZ Keştî Nedir Şiirlerde Gemi ve Kadeh İlişkisi )
Mercan Kadeh etrafı kıymetli taşla ve mercanlarla işlenmiş kadehtir. Noh Sagar Dokuz Kadeh Nedir hem gerçek hem de kinayeli manalarda dokuz kat gökyüzü ve dokuz kadeh anlamlarındadır. Nun u Ma’kûs ve Kırık Kadeh şarabı dökülmüş, ters devrilmiş hatta kırılmış kadeh manasındadır.
Peymane, büyük kadeh ve şarap manasında kullanıldığı gibi tasavvuf ve halk şiirinde bade ( dolu- ilahi iksir) manasında da kullanılmıştır. Divan şiirinde peymane yârin dudağı, kırmızı ve kan renginde olması nedeni ile kan ile birlikte, sevgili, meyhane, mey, pir-i mugan, saki, mugbeçe, hammar gibi sözcüklerle birlikte kullanılır. Şarap ve peymane kanlı gözyaşları, sevgilinin dudağı ve yara ile de birlikte anılır.
Meyi peymâne-be-peymâne döken sâkîden
Yine peymâne diler neşve-i ser-tâ-pâyız (Yahyâ Kemal).
Bâde-i ‘aşkuz dil-i Mecnûn’dur peymânemüz‘
Akl-ı küll olsa revâdur sâkî-i mey-hânemüz Fehim-i Kadim
Bu bezm ki peymane-i devlet var içinde
Ne kimseye payende ne rahat var içinde Nabi
Būs-ı leb-i yār olmasa peymāne çekilmez
B/-muṭrib ü ney na˓ra-yı mestāne çekilmez Sünbülzade Vehbi
Döne döne üstüme peymâneler kan ağlasun
Yana yana hâlüme şem‘-i şebistân Ağlasun Ahi Benli Hasan,
Eyledi bir iki peymâneyle ser-gerdan bizi
Âh o sahbâ satıcı akl alıcı kâfir kızı Nedim
Gül yüzüñ yâdına her dem içe peymâneleri
Cennet-i Huldı kıla göñline mey-hâneleri Ahmedi
Hasedüm yok felegün sâgar-ı peymânesine
Düşeli pîr-i mugânun der-i meyhânesine Semerkândî-i Âmidî Âgâh
Hûn-ı `uşşâk ile pür olsa bu nüh peymâne hep
Nûş ider zannum budur ol gamze-i mestâne hep AHMET NÂMÎ (17. Yy)
İşi altun iden sāḳī gümiş peymānedür dirler
Ḫarābātı görenler hep bu devlet-ẖānedür dirler Necati Bey
Meclis-i ‘ışkuñda yaşum mey gözüm peymânedür
Çeşmüñ anuñçün gehî mahmûr u geh mestânedür EMRÎ ( Edirne 1575 )
Bana aşkın peymanesin içirdin
Şimdi ben olmuşum mestin ruzigar
Kimini şad edüp konup göçürdü
Bana mı muhalif estin ruzigar
KAYNAKÇA
[1]https://www.etimolojiturkce.com/kelime/peymane
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın