13.12.2014
HAYATI VE SANATÇILIK YÖNLERİ
II.Bayezıt ’in oğlu, Yavuz Sultan Selim ağabeyidir. 1467’de Amasya’da doğmuş, Dedesi Fatih Sultan Mehmed: Han’ın sarayında iyi bir eğitim görmüş, Arapça, Farsça öğrenmiş, Dedesinin vefatı (1481) üzerine, babası İstanbul’a gelinceye kadar saltanat kaymakamlığı yapmıştı. 1491’de Manisa, Saruhan Sancakbeyliğine tayin olmuştu. Şehzade Ebu’l Hayr Mehmed Korkud adıyla da anılmıştı.
1502’de, Antalya olan Teke Sancakbeyliğine gönderilmiş, Hâmid Sancağı da kendisine bağlanmıştı Bu yıllarda Barbaros ve ailesine katkıda bulunmuş, Osmanlı denizciliğinin gelişmesinde etkili olmuştu. Akdeniz’deki Türk denizcilerine gemi ve malzeme yardımında bulunmuş, Hıristiyan şövalyelerin ellerine esir düşenleri kurtarmıştır. Bilhassa Oruç ve Hızır (Barbaros) reislere yardım ve teşvikleri ile meşhur olmuştur.
Veliahtlık meselesi ortaya çıkınca tekrar Saruhan’a tayin isteği kabul edilmemiş, Babası ve Sadrazam Hadım Ali Paşanın, Şehzade Ahmed’in veliaht yapmak istemesi İstanbul’la arası açılmış, Hac bahanesiyle Antalya’dan Mısır’a gitmiş, (1509). Mısır’da Memlük Sultanı Kansu Gavri tarafından karşılanması, babasını kızdırmıştır. Bağışlanması sonrasında Antalya’ya dönmüş, (1511). Yavuz Sultan Selim ’in, babası II. Bayezıt ’in üzerine harekete geçmesiyle önce Manisa’ya, sonra da İstanbul’a gitmiş, Yeniçerilerden, padişahlık için aradığı desteği bulamayınca, babasının yerine tahta geçen Yavuz Sultan Selim’in padişahlığını tanıyarak Saruhan Sancakbeyliğine tayin edilmiştir.
Yavuz’un ağabeyi olan Şehzade Korkut, küçük yaşta dedesi Fatih’in gözetiminde oldukça iyi bir eğitim almış, sanat, edebiyat ve musikiye eğilimli olarak yetişmiştir. Şehzade Korkut bilhassa fıkıh ve hadis gibi dinî ilimler, hat, edebiyat ve musikî gibi bir çok sanat dalında eser verecek derecede kabiliyete sahibi olmuş bu konularda eserler bırakmıştır.
Devrin en önemli hattatı olan ve Osmanlı hat sanatındaki başlıca hat ekollerinden birini kuran Hattat Şeyh Hamdullah’tan [1]hat dersleri almış, (Müstakimzâde, s. 368) aklam-ı sitte denilen nesih, sülüs, tevkî, rika’, muhakkak ve reyhânî yazı dallarından mezun olmuştur.
Müziğe çok meraklı olan Şahzade Korkut’un bazı besteleri günümüze kadar ulaşmıştır. Şehzade Korkut “gıda-yı ruh, bazı kaynaklarda “rûh-efzâ “ [2] adını verdiği bir de müzik aleti icad etmiştir. [3] Şehzâdenin günümüze kadar ulaşan besteleri devr-i kebîr-i kürdî (bugünkü beyâtî), evc, hâver, lale ruh peşrevî, mâye-i atik, şereşeyân ve uşşak saz semâîsidir.
Gıda-yı ruh adlı bir müzik aleti de icad etmiş [4]ve bu âlet devrinde çok tutulmuştur. Haciml bir divanı olan Korkut orta dereceli bir şairdir. Şiirlerinden başka birçok eser telif ve tercüme etmiş iyi düzeyde Arapça ve Farsça bilen bu dillerden eser tercüme edecek bu dillerde eserler oluşturacak kadar bu dilleri iyi bilmektedir.” Korkut’un kaleme aldığı, tamamı Arapça yazılmış eserleri daha çok dinî ilimler, ahlâk ve nasihat türü kitaplardır”. Fıkıhta ganimet hukukuna dair Hallü İşkali’l-Efkar fi Hill-i Emvali’l-Küffar adlı eserin sahibidir. Vesiletü’l-Ahlak adlı ahlak kitabını Arapça olarak kaleme almıştır. Tasavvufla ilgili olarak da Kitab fi’t-Tasavvuf diğer adıyla Kitabü’l-Harimi’yi yazmıştır.[5]
Dedesinin vefatında iki hafta süreyle babası payitahta gelinceye kadar onun yerine vekâlet etmiş olan Şehzadenin [6]hükümranlık hevesi bununla sınırlı kalmış Yavuz ile Taht mücadelesine girmeden çekilmiştir. Yavuz ağabeyi Korkut’a “Mülkün perişanlığına sebebiyet vermez ve saltanat davası gütmezsen, hayatından ve çoluk çocuğunun hayatından emin olup, saltanat devrimizde huzur içinde yaşarsın. Yok, iğvalara kapılıp padişahlık derdine düşersen, kahrımızdan kurtulamazsın. Mülkün perişanlığına sebebiyet veren öz oğlumuz dahi olsa, acımayız!” sözlerini söylemiş Korkut’da bunu kabul etmiştir.
Yavuz’a tahttan feragat ettiği ve taht mücadelesine karışmayacağına dair söz vermiş ve tahttan ümidini kestikten sonra Manisa Sancağına gönderilmiş, kendini ilme ve sanata vermiştir. İlim edebiyat ve musiki ile uğraşırken Yavuz’un devlet adamlarının ağzından gönderilmiş gibi gönderilen tahta çıkması için isyana teşvik eden mektuplarına aldanıp taht mücadelesine kalkmaya yeltenince bu tuzağa düşen Şehzade Korkut’un üzerine, Manisa kuşatıldı. 1513'te Bergama yakınlarında yakalanan Korkut, Bursa’ya götürülürken Emet yakınlarında Eğrigöz’de boğdurularak öldürülmüş, Bursa’da Orhan Gâzi Türbesi civârına defnedilmiştir.
Şehzâde Korkud, büyük bir kütüphaneye sahipti. Vefatından sonra Manisa Kalesinde muhafaza edilen kitapları Yavuz tarafından İstanbul’a naklettirilmiştir. [7]
HARİMİ DİVANI:
Din ve fen ilimlerinde yetişmiş olan Şehzâde Korkut, Harîmî mahlasıyla şiirler yazmıştır. [8] Şahzade Korkut Dîvân sahibi bir şairdir. Devrin kaynaklarına göre Şahzade Korkut'un divanı "mükemmel" bir divandır. [9] Fakat kendisi tarafından hazırlanan divanı elimize ulaşmamış, çeşitli mecmualardaki şiirleri günümüze kadar ulaşmıştır. Harimi Divanı Ali Emiri, tarafından derlenen şiirlerinden oluşmaktadır. (Millet Ktp., nr. 1040). [10]
Günümüzde mevcut olan divanı daha çok ona ait manzumelerin Ali Emîrî Efendi tarafından bir araya getirilmesiyle ortaya çıkmıştır.[11]Elimize geçen divanının tek yazma nüshası İstanbul Millet Kitaplığında bulunmaktadır. Prof.Dr., Mine Mengi'nin değerlendirmelerine göre Şahzade Korkut orta dereceli bir şairdir. " Şiirlerinde esas dikkat çeken nokta Türkçe kelimelere sık sık yer vermesi, sade bir dil kullanması, Farsça tamlamalara az yer vermiş olmasıdır." [12]
Çeşitli araştırma ve bitirme tezlerine konu olan Divanında 52 gazel, 1 Arapça manzume, Türkçe’ 2 beyit bulunmaktadır.
Kaynaklar Ayrıca "fetavadan" Korkudiye [13]adlı bir eserinin daha olduğundan söz etmektedir. Kınalızâde Cürcânî'ninİbn Sînâ'ya ait el-Kaşîdetü'l-cayniyyetü'r-rûhiyye adlı eserine yazdığı şerhin kenarına [14] Harîmî mahlaslı biri tarafından bazı notlar düşüldüğü, yine aynı mahlasla bununla ilgili Cevâb-ı Sûfî ez-berây-ı Suâl-i Hekim ezçi Sebeb-i Natıka Âmede Est başlığı altında Türkçe şiirler kaleme alındığı dikkati çeker. [15]Burada Korkut adı geçmemekle birlikte Harîmî mahlasından yola çıkılarak bu çalışmalar Şehzade Korkut'a atfedilmiş, onun 1479'da ilk gençlik yıllarında bunlarla icazetname aldığı ileri sürülmüştür.
Harimi Şehzade Korkut Hayatı ve Şiirleri 15. yy
Şehzade Korkut Harimi Ve Eserleri
ŞEHZADE KORKUTUN HAYATI SANATÇILIK YÖNLERİ VE DİVANI
GAZEL
“Kondu dil milkine aşkın ey peri cânum gibi
Oturup tahtına hükm itdi Süleymânum gibi
Bağlarum başına gamzen şöyle neşter urdu kim
Ayn-ı çeşmümden bu dem hûnâb akar kanum gibi
Aşkının derdine dil ol hadde mûnîs oldu kim
Almak içün cân virür derdini dermânum gibi
Gönlünü târâca virür bu Harîmî’ nin şehâ
Dağıtan aklını ol zülf-i perîşânum gibi”
GAZEL
Akının deryâsının çün düşmüşem girdâbına
Vaktidir bu teşne-dil ire visâlin âbına
Komadı nâlem rübâbı râhat-ı cân bir nefes
Her yana devrân ider dönüp yaşım seylâbına
Saltanat deyrine âlemde revân ola mı şol
Dil ki bir rek’at namâz ide kaşın mihrâbına
Göz ki ol nûr-ı tecelline nazar kılup senün
İltifât ide cihâna gark ola ko hâbına
Bu Harîmî cânına cevrîn bıçağı kâr ide
Nefsini teslîm kıldı aşkınun kassâbına.
GAZEL
Tâc ü kabâyı terk idüb uryân olayım bir zaman
Gurbetde seyrân eyleyüb pûyân olayım bir zaman
Çeng ü rebâbın sohbeti mutrib temâm oldı heman
Bezm-i belâda ney gibi nâlân olayım bir zaman
Gâhi düşüp gâhi gülüb gâh ağlayub
Ki kan yutub serhoş olup hayran olayım bir zaman
· Anıñçün lenger-i dil kanda eyleşse
· Aşkının deryâsının çün düşmüşem girdâbına
· Işka düşdün ey gönül ney gibi nâlân ol yüri
· Kondu dil milkine aşkın ey peri cânum gibi
· Ne fitnedür benün zülfün biri zengî biri Hindû
· Perdesüz dimek içün râzını dildâre kopuz
· Subh-dem yil gibi yilüp azm-i yâr itsem gerek
· Tâc ü kabâyı terk idüb uryân olayım bir zaman
·
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/tezhip-nedir-ve-turk-tezhip-sanatinin-tarihcesi/110871
[2] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
[3] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
[4] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
[5] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/harimi-sehzade-korkut-hayati-sairligi/75066
[6] Hilal Kazan, xv. ve xvi. asirlarda osmanli sarayinin sanati himayesi.İrcica yayınları,, s.127-130
[7] Hilal Kazan, xv. ve xvi. asirlarda osmanli sarayinin sanati himayesi.İrcica yayınları,, s.127-130
[8] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/harimi-sehzade-korkut-hayati-sairligi/75066
[9] Millet Kütüphanesi, Ali Emiri, Manzum 104.
[10] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
[11] https://www.tarihbilinci.com/forum/tarihi-sahsiyetler-78/korkut-sehzade-8741/
[12] Prof Dr., Mine Mengi, Eski Türk Edebyatı Tarihi, Akçağ Yayınları, Ankara, 1997, shf, 12
[13] https://www.tarihbilinci.com/forum/tarihi-sahsiyetler-78/korkut-sehzade-8741/
[14] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
[15] Feridun Emecen] KORKUT, Şehzade, TDV İA, cilt: 26; sayfa: 207
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın