Bu Eser 06.07.2013 Tarihinde Haftanın Yazısı Seçilmiştir
“Başkalarının mutluluğu, artık mutlu olamayanların avuntusudur.” Vadideki Zambak, Balzac
ROMAN VE YAZAR HAKKINDA
Vadideki Zambak, Honore de Balzac ‘ın yazarlık kariyerinin olgunluk döneminde, saantsal ve edebi amaçlı yazdığı kitaplarından biridir.
Vadideki Zambak adlı romanı Balzac’ın yaşamından önemli ölçüde izler de taşımaktadır. Balzac, 21 yaşında iken ve kariyerinin ilk yıllarında edebiyat tüccarı bir adamın yönlendirmesiyle para kazanmak amaçlı romanlar yazmış ve bohem bir hayata başlamıştı. Bu süreçte kendisinden 15 yaş büyük, çok zengin ve çok bir aşka kapılmıştı. Madam Berny, genç Balzac’ı koruması altına almış, onu edebiyat çevrelerine sokmuş, on yıl süre ile her yönden onun hamisi olmuştu.[1]
Roman, Paris Aristokrasisinin en gözde ve en güçlü kadınlarından biri çok zengin ve soylu bir adam olan kocasıyla mutlu olmayan Henriettei ile kendisinden çok genç Felix’in imkânsız aşklarını anlatır. Roman bir aşk öyküsü çevresinde girilen diyaloglar olaylar, duygular ve değerlendirmeler sayesinde Fransız devrimi sonrası Paris halkına odaklı ancak evrensel insani ve toplumsal yönleri irdeleyen bir eser olmaktadır.
Kitap MEB'in 100 Temel Eser'i arasına da alınmış tüm dünyada da sevilmiş, pek çok dile çevrilmiş, Farnsız Edebiyatının önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilmiş bir eserdir. Eser 19 yy Fransa'sındaki, devrim sonrası, toplumsal hayat hakkında da ipuçları içerirken duygusal bir yakınlaşmayı ve bu yakınlaşma sonrasında ahlaki değerler, erdem, içgüdüler ile bedeni isteklerin çatışmalarını aktarması yönlerinde hayli ilgi çekmektedir.
Eser, ruhsal analizler, düşünsel tepkiler, arzular, içgüdülerin ahlak ve erdemle olan çatışmaları ile bedeni arzuları sorgulayan; bu çatışmaları yaşayan ve yansıtan kahramanlarının ruhi ve fiziki ahvallerini ustaca ortaya koyması bakımından önemlidir. Roman hem ruhi tasvirleri ve analizleri ile hem de dış dünyayı aktaran betimlemeleri ile dikkat çeker. Roman, 19 yy Fransa’sını yeşil vadileri, sık ormanlarını, güzel şatolarını gerçekçi ve başarılı bir şekilde tasvir etmiştir. Balzac bu romanında acıyı, ıstırabı, erdemi, ahlaki kaygılar ile çatışan bedensel içsel dürtüleri ve bu çatışmalardan kaynaklanan çelişkileri en hissedilir şekilde romana yansıtmıştır. Ayrıca kişi ve yer tasvirlerinde büyük ustalık göstermiş iç- dış, sübjektif ve nesnel betimlemelerle okuru olay kurgusunun içine sürüklerken kahramanlarının iç ve dış dünyasını başarıyla göstermiştir.
Ailesi tarafından çok iyi eğitildiği halde duygusal açılardan çeşitli itilişlere maruz kalan genç Felix aradığı sevgiyi ve idealize ettiği kadın karakteri kendisinden yaşlı ve evli bir kadında bulmuştur. Bu aşk gönülde ve iletişimde ifade edilirken bedeni olarak birleşme sürecine ulaşamaz. Çünkü Kocasından umduğu sevgiyi ve ilgiyi göremeyen Henriette, hem bir başkasını sevmekte, hem de Felix’e âşık olduğu halde erdem ahlak ve yaş kaygılarından dolayı bu aşka cevap vermekte tereddüt etmektedir.
Honore de Balzac'ın 1836'da yazmış olduğu bu roman yazarın ölümünden on beşyıl önce yazılmıştır.[2] Roman, kavuşamayan iki âşık, aileye ve eşe bağlılık, iffet, erdem, bir kadının onuru için aşkına, bedeni emellerine, onurunu korumak adına içgüdüleri ile savaşmasına, beşeri ilişkilere, zengin fakir ve aristokrat insanların hayata bakış açılarındaki odak noktalarına da değinen bir romandır. Onur, iffet ve erdemlerine karşıt aşkı ve içgüdüleri ile çatışmak zorunda kalan Henriette anlayışsız ve kaba kocasına rağmen Genç Felix’e olan duygularına ve bedensel dürtülerine teslim olmayacak etik bulmadığı aşkına karşıt onurunu sadakatini ve erdemini koruyacaktır.
Felix ise sevgisiz kalmış, ilgi ve sevgi peşinde koşan mutsuz bir çocukluk dönemi geçirmiş, bu yüzden de sürekli sevgi arayan bilinçaltının da itelemeleri ile karşılık veya menfaat bulabileceği diğer kadınların peşinden de koşarak Henriette’yi incitmektedir.
Roman, realist bir anlayışla yazılmış olmasına rağmen Platonik b ir aşkı anlatması, romantik bir son ve hazin bir ölüm ile bitmesi açısından romantizmin izlerini de taşıyan bir eserdir. Vadideki Zambak Balzac'ın kendi hayatından kesitlere de yer veren bir romandır.
ROMAN TÜRÜ
Roman teknik, üslup, olay mekân ve anlatım özellikleri bakımından realist bir romandır. Sanat anlayışı bakımından Klasizmin niteliklerini taşıyan bu gerçekçi roman bir aşk kon usu etrafında 19 yy Fransa’sındaki toplum yapısını realist iç ve dış gözlemlerle dile getiren bir romandır. Toplumsal yaşantı ve değer yargıları Felix ve Henriette’nin bakış açılarından çıkarcılık, insan ilişkileri, değer yargıları, ahlak, erdem, onur, iffet gibi temalar ele alınmış, dürtüler ve aşk karşısında çatışan değer yargıları işlenmiştir.
Roman değer yargıları çıkarcılık ve onur savaşında bocalayan insanların bakış açısından hayata dair çıkarımları, önermeleri ve tespitleri ile önem kazanır.
ESERİN ZAMANI
Romandaki zaman Napolyon Bonapart iktidarının içindeki ve sonrasındaki süreci ifade eden bir zamandır. Romandaki zaman da Balzac’ın da yaşadığı bu zamandır. Tarih olarak verilmek istenirse romandaki olaylar 1815- 1830 yılları arasındaki Fransa’da geçen bir zamandır. Olaylar Fransa Kralı XVIII. Louis’in payitaht günlerinde geçmektedir.
Restorasyon kavramı Fransız tarihinde Birinci Fransız İmparatorluğu'nun yıkılışıyla Temmuz Devrimi arasındaki dönemde Bourbon monarşisinin yeniden kuruluşunu ifade eder.
Restorasyon dönemi Napoleon Bonaparte'ın sürgünden dönüşünü takip eden Yüz Gün döneminde kesintiye uğramıştır. Bu yüzden Nisan 1814 - Mart 1815 arasını kapsayan döneme Birinci Restorasyon ve Napoleon'un tahtı kesin olarak bıraktığı Haziran 1815'ten 1830 Devrimi'ne kadarki döneme de İkinci Restorasyon adı verilir.[3]
ESERİN MEKÂNI
Fransa’nın değişik yerleri, Felix’in evinin bulunduğu yer olan Clochegour, gittiği şehirlerden biri olan Tours, Henriette’nin yaşadığı zambaklar vadisi , Özellikle Paris ve Paris’teki köşkler, aristokrat evleri, salonlar, Saray, eserin mekânlarıdır.
ESERİN KONUSU
Eser Paris’in en güçlü kadınlarından biri olan, Kocasından umduğu mutluluğu bulamayan, ama kocasına ihanet etmeyi de kendine yediremeyen Madam Henriette ile asil bir ailenin mutsuz bir çocuğu olan Genç Felix’in aşk ve saygı ile karmakarışık ilişkilerinden kaynaklan iletişimleri sayesinde insanları toplumu ve erdemleri sorgulayan düşüncelerini yansıtan bir eserdir.
Madam Henriette, genç Felix’ ile tanışmış, onu Paris’teki aristokratlarla tanıştırmıştır. Felix’in hamisi olan Madam Henriette ile Felix’i birbirine çeken çok güçlü duygular vardır. Erdem, fazilet ve ahlaki olarak üstün vasıflara sahip olan Madam Hneriette, kocasıyla çok mutsuzdur buna rağmen genç Felix ile olan aşklarını aralarındaki yaş farkı ve kendisinin evli bir kadın olması sebebi ile mantıken onaylamamaktadır. Madam Henriette zengin bir adamla evlidir ve mutsuzdur. Genç Felix’in sevgilisi olmaktan ziyade onun akıl hocası, yönlendiricisi, hayat dersi veren bilge bir yönlendiricisi haline gelir.
Madam Henriette, asil, iffetli ve onuruna düşkün bir kadın olmasına rağmen Felix ile aralarında yaşanan duygusal bağın oluşmasına mani olamamış, mutsuz evliliğini sonlandırdıktan sonra Felix ile beraber olamayı umarken Felix'in ihanetine maruz kalınca bu ihaneti kaldırmayarak manen ve bedenen ölümcül bir yara almıştır.
Evli iken iffet ve sadakat duyguları ile Felix'e teslim olmayan Henriette, bilgi, görgü ve hayat tecrübesi ile Felix'e yön verir. Felix'e başarılı olmanın sırlarını vererek, Felix'in işinde yükselmesini sağlayacak çevrelerle Felix'i tanıştırır. Mevki ve karakter olarak Felix'in yüksek düzeyde bir insan olabilmesinin yollarını gösterir. Felix'e insan ilişkilerinin özünü öğreterek " İnsanların menzil beygiri olacağına, insanları menzil beygiri gibi kullanmanın " yollarını öğretmiştir.
Fakat Felix, ona ihanet ederek Madam Henriette'den öğrendikleri ile ilk önce Madam Henriette'yi - isteyerek ya da istemeyerek- vurmuş olur.
Vadideki Zambak’ın Kahramanları
Felix de Vandenesse: İyi bir eğitim görmüş, soylu bir aileden gelmiş rağmen olmasına rağmen ailesinden gereken sevgi görememiş, duyguları ve aklı arasında denge kurmaya çalışan, çalışkan, hassas bir gençtir.
Henriette de Mortsauf: Felix’in sevgilisidir. Ondan yaşça büyük olan soylu, onurlu ve çok güzel bir kadındır. Kocasını sevememiş, Felix’e platonik bir aşk ile bağlanmış ama kocasına ihanet etmeyi onuruna yediremediği için Felix ile cinsel temaslar kurmamıştı. Aşkına ve içgüdülerine rağmen onurunu, etik değerlerini ve ahlaki prensiplerini muhafaza etmeyi başarmıştır. En sonunda genç Felix’i kaybetmeyi bile göze alacaktır.
ESERİN ÖZETİ[4]
Roman Genç aşık Felix’in Kontes Nathalie de Manerville’ye yazdığı bir mektuptan oluşur. . Felix, Küçüklüğünde yalnız kalmış, ailesinden gereken sevgiyi ve ilgiyi görememiş, ruhen ve bedenen gelişemeyip çocuksu kalmış bir gençtir.
Aristokrat bir ailenin küçük oğlu olan Felix de Vandenesse, sıcak sevgiden yoksun bırakılan otoriter bir aile ortamnda yetişmiş, çalışkan bir delikanlıdır. Restauration devrinin yaklaştığı sırada babası Genç Felix’i Tours’a çağırır. Felix, babasının davetine hemen itaat ederek Tours’a gittikten sonra, bir baloya katılır. Baloda bir genç kadın görür. Onun güzelliği karşısında âdeta büyülenir, ona karşı derin bir sevgi duyar. Bu bayanla dans etmek şansını da elde etmiştir. Bu olay Felix’in hayatında o güne kadar ki en önemli gelişmedir. Felix, bu kadınla dans ederken omuzu yarı açık bu bayanın çekici güzelliği karşısında kendisini alamayarak kadının omzuna bir öpücük kondurmaktan kendini alamamıştır. Balodan ayrılan Felix, kadını uzun süre unutamaz.
Bir gün, İndre nehrinin kıyısında Clochegourde şatosunda bu ge nç kadınla yeniden karşılaşır. Felix’in taparcasına aşık olduğu kadın Monsieur de Mortsauf’la evli olan Madam de Mortsauf’tur. Felix, kadının güzelliği ile vadinin adını özdeşleştirmiş, kadının ise bu vadinin zambağı gibi görmeye başlamıştır.
Bu vadinin adı zambak’tır. Henriette de tıpkı zambaklar gibi temiz, saf, uzun ve çok güzel bir boynu olan çok alımlı ve çok zarif bir kadındır. Madam Mortsauf, ( Felix’in tanımıyla Henriette) evli ama mutsuz, buna rağmen kocasına karşı saygıılı ve sadık bir kadındır. Henriette’nin kocası kont Mortsauf, asabi, deli derecesinde sinirli ve uyumsuz, olur, olmaz yerlerde eşine karşı kaba davranan bir karakterdir.
Felix ve Henriette sık sık görüşmeye başlamıştır. Henriette, Felix’e hayat hikâyesini anlatırken; Felix de ona ailesinin hâllerinden, kederli çocukluğundan bahseder. Karşılıklı dertleşmeler her ikisini de birbirine yaklaştırmış, aralarında temiz ve gizli bir aşk başlamıştır. Sürekli görüşmektedirler. Felix, yükselmek isteyen, kariyer sahibi olmak isteyen bir gençtir. Bir gün, Felix’in mevki sahibi olması için buradan uzaklaşması gerçeği ile yüz yüze gelmişlerdir. Bunu idrak eden Henriette, Felix’e engel olmak yerine aksine teşvik eder.
Mesleğinde yükselmek isteyen Felix, saraya girer, XVIII. Louis’nin dikkatini çekmeyi başarır ve kısa zamanda Danıştay başyardımcılığına kadar yükselir. Buna mukabil Henriette ile olan aşkına da sadıktır, Henriette’yi asla unutmaz, sürekli mektuplaşırlar Bu mektuplar masum bir aşkın karşılıklı yazışmaları olarak devam etmektedir.
Henriette, sürekli olarak Felix’i ve aşklarını düşünmekte, ama onunla fiziksel bir temastan kaçmaktadır. Ona olan aşkı ve arzuları son derce yüksek olmasına rağmen iffetli bir kadın olarak Felix ile bedensel temastan kaçınmaktadır. Ona bedenini verememekte ama onu etkin insanlar ile tanıştırarak mesleğinde ve kariyerinde ilerlemesini sağlamaktan mutluluk duymaktadır. Yazdığı mektuplarda hayat ve insanlarla ilgili tespitlerini, çıkarımlarını ve deneyimlerini Felix’e aktarmaktadır. “ Sizden istenen yapamayacağınız bir şeyse hiçbir sakat ümide meydan vermeden reddediniz. Böylece bir şeyi kesin olarak reddetmenin verdiği vicdan huzurunu hissedeceksiniz. Samimi olduğunuz kimselere sırlarınızı açmayınız. Bir gün onları karşınızda birer rakip veya düşman olarak görebileceğinizi düşünerek çekingen olunuz. Görgünün kaidelerinden biri de insanın kendi sırlarını katiyen başkalarına bildirmemesidir….[5]İnsanlar dostlarını birer menzil beygiri gibi görürler. İşleri bittiğinde arkalarına bakmaksızın ter edip gidiverirler. Hayat insanları menzil beygiri gibi kullanmak veya insanlara menzil beygiri olmak seçeneklerinden birisini sunmaktadır. Menzil beygiri olacağınıza onları beygir görünüz, kamçı yiyen siz olmayın çatladıkları yerde bırakıp siz gidiniz .”
İki yıllık bir ayrılıktan sonra tekrar görüşürler. Henriette’nin kocası uzun süren bir hastalığa yakalanınca Henriette ve Felix arasındaki ilişki daha da derinleşir. Fakat bir süre sonra Felix, Paris’e yeniden dönmek zorunda kalmıştır.
Felix, Henriette’ye olan aşkına sadık kalmak istemekte mesleğinde de hızla yükselmesini sağlayan, kendine karşı çok içten ve insancıl bir aşk ile bağlı olan bu kadına karşı sadakatte kusur etmeksizin kendini elde etmeye kalkışan kadınları elinin tersiyle geri itmektedir. Genç, yakışıklı üstelik hızla yükselen gözde bir mevkie sahip birisi olmuştur.
Felix kendini bir kadının bir erkeği sevebileceğinin en üst noktada seven Henriete’ye sadık kalmak istemektedir. Henriette’nin kocası hasta olduğundan artık bir umut da vardır. Ancak şehvet ifriti gini şehvete düşkün bir kadın olan ve bedeni zevkleri için her şeyi yapabilecek bir kadın olan Lady Arabelle, genç Felix’i yoldan çıkarmaya kararlıdır. Lady Arabella bu amacına ulaşmak için her yolu deneyerek Felix’i elde eder. Bu haber Henriette’ye çok çabuk ulaşmıştır. Madam Hanrıette, Felix’e verdiği silahlarla ilk önce kendisinin vurulduğunu idarak edince, ihanet ve karşı karşıya kaldığı bu sadakatsizlik ile çok fena olacaktır. Yükselmesi için her şeyini verdiği, kendini geliştirmesi için her tecrübe ve deneyimini paylaştığı Felix’den gördüğü ihanetin acısıyla yemekten ve içmekten kesilmiş artık çok zayıf düşmüştür. Güzel, parıltılı İngiliz Lady’den bıkan Felix, Clochegourde’e döner. Geldiğinde Henriette can çekişmektedir.
Felix kendini az zamanda toparlamış, yaptığı bu hatayı çok çabuk fark etmiştir. İhaneti, sadakatsizliği ve erdemsiz davranışları ile Henriette’yi mahvettiğini fark eder. Hanritte’nin onun affetmesi için elinden gelen her şeyi dener. Henriette, aşkının ve erdemli kimliğinin sevkiyle Felix’i affetse de yakalandığı hastalık onu ölüme götürmektedir. Felix, sevdiği kadının ölüm anın da başındadır. Hüzünlü ölüm anında Felix , Henriette ölürken onu ikinci kez öper. İlk gördüğünde gayri ihtiyari olarak öpmüş, ikinci öpücüğü ise ölüme nasip olmuştur. Annesinin ölümünden Felix’i suçlu gören Madeleine kendisini bir daha buralarda görmek istemediğini söyleyerek yanından ayrılır
Henriette, ona bir mektup bırakmıştır. Bu mektupta Henriette’nin Felix’e olan aşkı sonucu oluşan, arzuları ve ahlaki değerleri, eş olma sorumluluğu arasında yaşadığı çelişkiler, çatışmalar ifade bulmaktadır. Henriette, platonik aşkı ama kirlenmemiş, bedeni ve iffetiyle mezarına konulmuşken Felix, Paris’e döner, orada kendini edebiyata, bilime, politikaya vererek avutmaya çalışır.
BALZAC'IN DİĞER ESER ÖZETLERİ
Honore de Balzac Hayatı Edebi kişiliği
Goriot Baba Romanı Özeti İnceleme H. De Balzac
Vadideki Zambak ve Özeti H. D. Balzac
Otuzunda Kadın Hakkında ve Özeti Honore De Balzac
Eugenie Grandet Özeti Ve İnceleme Honore de Balzac
Tefeci Gobseck Konusu ve Özeti Honore De Balzac
Kuzen Bette Hakkında Konu Özet İnceleme Honore De Balzac
Gizli Başyapıt Hakkında Özet Analiz Honore De Balzac
Altın Gözlü Kız Hakkında Özeti Honore De Balzac
Sönmüş Hayaller İki Şair Hakkında ve Özet Honore De Balzac
Sönmüş Hayaller 2 " Taşralı Bir Büyük Adam Paris’te" Hakkında Özet- Balzac
Sönmüş Hayaller 3 "Kibar Fahişeler " Hakkında Özet H. De Balzac
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/honore-de-balzac-hayati-edebi-kisiligi/147536
[2] ww.kitapyurdu.com/kitap/default.asp?id=64787
[3] https://tr.wikipedia.org/wiki/Restorasyon_(Fransa)
[4] honere de Balzac: Vadideki Zambak Çeviren: Sonat Kaya ,Yayın Yılı: 2012
[5] ttps://www.dinahlak.com/index.php?option=com_content&task=view&id=1705&Itemid=50