Tam adı Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (; 11 Kasım 1821, Moskova - 9 Şubat 1881, Sankt-Peterburg),Rus roman, öykü ve deneme yazarı ve gazeteci.
AİLESİ ÇOCUKLUĞU EĞİTİMİ
11 Kasım 1821’de Moskova’da doğdu. Babası, sinirli, ayyaş, eşine, çocuklarına hizmetçilere kötü davranan emekli olduktan sonra fakirlerin tedavi edildiği bir hastanede çalışan [1]askeri Doktor Mihail Dostoyevski'ydi. Annesi Mariya ise bir tüccarın kızı, verem hastası [2]ama okumayı seven kültürlü bir kadındı. Yazarın çocukluğu babasının emekli olduktan sonra çalıştığı Moskova’daki Marya adlı özel hastanenin[3] lojmanlarında geçti. Babası sert mizaçlı evinde askeri disiplin arayan, annesine çocuklarına ve hizmetkârlarına hatta hastalarına da kötü davranan bir adamdı. Annesi ve çocukları yaz aylarında Ailenin Tula’daki çiftliğine gidiyor, babalarından bir müddet kurtulmuş oluyorlardı. Fyodor Mihayloviç, en küçük yaşlarından itibaren babasından nefret etmeye başlamıştı.
Babasının ve muhtemelen kardeşlerinin hayatının bir benzerini Karamazov Kardeşler adlı romanında anlatmıştı. "Babamın ölümünde benim hiçbir suçum yok, ama bu öldürmenin kefaretini ödemeye hazırım; çünkü içimden onu öldürmek geçiyordu" Karamazov Kardeşler
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski, altı çocuklu ailenin en büyük ikinci çocuğu ve oğluydu. Annesinin sayesinde erken yaşlarda eğitimi ve öğretim almış, kutsal kitapları okumaya başlamıştı. Hastanenin lojmanlarındaki komşuları olan dadılardan vb masallar, destanlar dinleyerek edebiyata çocukluk yıllarında merak sardı. [4] Ancak sert mizaçlı, katı ve ayyaş biri olan çevresinde de pek sevilmeyen bir adam olduğu anlaşılan babasından sıkı bir eğitim almıştı. Anlaşıldığı kadarı çocukluk yıllarından itibaren babasından nefret ederek büyümüştü. ,
On beş yaşında iken 1837’de annesini kaybetmiş babası onu St. Petersburg’daki Askerî Mühendislik Okulu’na yatılı olarak göndermişti. Sinirli, aşır duyarlı, içine kapanık, çoşkulu bir hal ile şiddetli buhrana arasında gidip gelen bir mizaca sahip biri olduğu anlaşılan Fyodor Mihayloviç Dostoyevski’ye okul arkadaşları “Ateş Fedya “ lakabını takmışlardı.[5] Dostoyevski boş vakitlerini kütüphanede geçirmiş en ücra köşelerde genellikle şiddet ve cinayet konularını işleyen kitaplar okumuştu. Aİlesinin öyküsü kabul edilebilecek Karamazov Kardeşler romanındaki bir cümleye göre babasını öldürmek bile kafasından geçiyordu. 1839 ‘da babasının ani ve kuşkulu ölümü ile ilk sara nöbetini [6] geçirmişti. Bir romanında da bahsettiği gibi babasını muhtemelen kötülüğünden bıkan köylüler öldürmüştü.
Biyografisini yazanlara göre babasının ölümüne sevindiği duygusuna kapıldığı için suçluluk duymuş bunalıma da girmişti. Budala adlı epilepsi hastası olarak yaşadıklarını romanın kahramanı Prens Mişkin üzerinden anlatmıştı. ( bkz Budala Hakkında Konu Özet Tahlili Dostoyevski)
Okulu bitirdikten sonra asteğmen rütbesiyle St.-Petersburg'daki İstihkâm Müdürlüğü'nde göreve başlamış ancak nefret ettiği askerlikten bir yıl sonra 1844’te istifa ederek yazar olmak için ayrılmıştı. Lakin babasından kalan küçük bir miras ile para kazanmak da zorundaydı.
YAZARLIK HAYATI
“Kısa boyu, gözleri küçük, dudakları seğiren, sakar bir adam olan”[7] Dostoyevski’nin gergin ve sinirli ruh hallerinden babası tarafından ezilmiş bir çocukluk hemen belli oluyordu. Bu ezilmiş fiziki yapıdan da beli olan ruh halini romanlarına da yansıtacaktı.
Dostoyevski, ilk kitabı olan İnsancıklar ( Bednye Lyudi ) adlı romanı 1845 yılında henüz 23 yaşında iken yazmaya başlamış, 1846 ‘!da yayımlamıştı.[8] Devrin önemli eleştirmeni Belensky ile “ İnsancıklar” ın yayıncısı olacak olan Nekrasov “ Yeni bir Goıgol Doğuyor “ diye düşünseler[9] de, roman beklenen alakayı göremedi. İnsancıklar adlı romanı “acımak duygusu üzerinden hareketle yaşlı bir adamın genç bir kıza duyduğu saygın bir aşk konusu etrafında Rus halkının duygusallığı, vicdan ve fedakârlığı “ ve
Rus toplumunun çağdaş çıkmazlarını anlatan Rus Edebiyatının ilk sosyal romanı olmaktaydı. Akabinde yazmış olduğu Bay Proharçin (1846), Ev Sahibesi (1847), Beyaz Geceler (1848) adlı eserlerinden de arzu ettiği başarıya ulaşamadı Gogol tesiri altında yazdığı bu eserler bazı eleştirmenler hatta Belensky tarafından alaya alınmıştı. Genç bir kızın üvey babasına duyduğu aşkı anlatan Netoçka Nezvanova (1849) [10] adlı romanının yaratacağı etkiyi göremeden sinirleri bozulduğu gibi, gururu kırılmış, ruhsal çöküntüye girmiş, üzüntüden hasta olmuş, edebiyattan kopma durumuna da gelmişti. [11]
Bu süreç onu siyasete sürüklemiş Çar I. Nikolay’ın baskıcı rejimine karşıt olan Tetrashevski[12] grubuna dâhil olmuş, Petraşevski grubu[13] 21 kişinin sekiz üyesi ile devlete karşı komplo düzenlenmekten idama mahkûm olmuştu.
Dostoyevski, kurşuna dizilmeyi beklediği sırada “cezaların indirildiğini ilan eden çarlık fermanının açıklanmasından önce “ yaşadığı korkuyu ömrü boyunca zihninden silememişti. Çarlık fermanı ile cezası dört yıl kürek, dört yıl, adî hapis ve zorunlu askerlik cezasına çevrilmişti. Böylece Sibirya'da bulunan Omsk Kalesi ve Cezaevi'ne gönderildi. [14] Burada ayakları zincire bağlı [15] kürek mahkûmu olduğu sürelerde kolları damgalanmış, kafası tıraş edilmiş, taş kırma cezası da çekmiş, sara nöbetleri geçirmişti. Bu şekilde geçirdiği dört yılın ardından er rütbesi ile Semipalatinsk'te gönderildi. Burada zorunlu ikamet ile beş yıl kışla görevi yapmış, subaylığa kadar da yükselmişti. [16]
Sibirya’daki sürgün günlerini ve babasının dramını da Karamazov Kardeşler , ve Suç ve Ceza adlı romanlarında da dile getirmişti[17]. Mahkûmluk yıllarında pek çok insan tanımış, hayat öykülerini dinlemiş, onların dayanma gücü ile ruh hallerini çok yakından izlemişti. Eserlerinde görülecek olan ruh tahlilleri ve sosyal konulara değinmekteki başarısı bu birikimler ve gözlemlerin sayesinde olacaktı.
1857 yılında verem hastası ve fakir bir dul kadın olan Mariya Dmitriyevna İsayeva ile evlendi. Semipalatinsk'te beş yıl görev yapan Dostoyevski, 1859 yılında özgür kalmış ve St-Peterburg'a yerleşmişti. St-Peterburg'a -mahkûmluk yıllarında daha bir sarıldığı için- dindar, radikallere sırt çeviren, yeni Çar II. Aleksandr’ın sosyal politikalarını destekleyen, mülayim bir adam olarak dönmüştü. Özgür kaldıktan sonraki Amcanın Rüyası (1859) adlı ilk öyküsü de Gogol’un etkisi altındaydı. 1861 ‘de Karamazov Kardeşler ,Suç ve Ceza ,Kumarbaz , Budala ‘dan önce yazdığı en önemli romanı olan Ezilenler adlı romanını yayınlandı. Ezilenler adlı romanı tanınmış bir yazar olma yolunda attığı ilk adımdı. “Ertesi yıl Ölüler Evinden Anılar (1862) “ adlı eseri çıktı.
Kardeşi ile birlikte Vremya (Zaman) ve sonra da Epoha (Dönem) adlı iki dergi çıkarmış romanları ve dergilerden birazcık para da kazanmaya başlamıştı. Bu dergilerinde Slav milliyetçiliği, Ortodoksluk yandaşlığı, Müslümanlık hatta Türk düşmanlığı işleyen düşünceler paylaşmıştı. Batılılaşma ve Slav milliyetçiliğini uzlaştırmayı amaçlayan bu gibi fikirleri tutulmuş, dergiden kazançlar da edinmeye başlamıştı.
1862’de. Fransa, İngiltere ve İtalya’yı dolaştı. 1863’te bu gezide edindiği izlenimler ile Batı Medeniyetinin çürümüşlüğünü anlatan Kış Notları adlı eserini yazmış 1863’te zaten çok borçlu olan dergisi kapatılınca yeniden mali bunalıma kapılmıştı. Bir süredir mektuplaştığı dergi yazarı Polina Suslova ile buluşmak için Almanya, Wiesbaden’e gitti. Ancak Polina Suslova onu terk edince tüm parasını rulette kaybetmiş, giysileri ve kendisi otele rehin kalmıştı. Bunun üzerine bir yayıncıdan Prestupleniye i nakazaniye (1866; Suç ve Ceza,) romanının karşılığında avans istemek zorunda kaldı. Gelen mektup ve para ile otele olan borçlarını kapatıp Ekim 1865’te Suslova ‘dan dolayı kafasındaki “ şeytani kadın”[18] imajı ile sağlığı ve sinirleri iyice bozulmuş bir şekilde Rusya’ya dönebildi. [19]
Almanya’dan dönerek ağabeyiyle Epoha (Çağ) adında yeni bir dergi çıkardı ve Yeraltından Notlar’ı bu dergide tefrika etmeye başlamış, ilk eşini kaybetmişti.
Avrupa gezisinde sonra maddi zorlukları aşmak için peş peşe roman yazmak zorundaydı. Olgunluk dönemi ürünleri olan Yeraltından Notlar (1864), Suç ve Ceza (1866), Kumarbaz (1866), adlı eserlerini bitirdi. Bu romanları ile kendi kimliğini bulmuş Gogol’un etkisinden kurtulmuştu. “Yeraltından Notlar” “varoluşçu edebiyatı müjdeleyen” bir teknikle yazılmıştı. Böylece Albert Camus gibi varoluşçu yazar ve düşünürün ufkunu açmış oldu. [20]
SON YILLARI ÖLÜMÜ
Ancak kazançlarını kumarda kaybediyor, yayıncılardan aldığı avanslar ile ayakta durmaya çalışıyordu. “Kumarbaz adlı romanı 25 gün içerisinde bitirmemesi halinde ileride yazacağı diğer romanlarından da herhangi bir hak talep edemeyecekti.”[21] Dostoyevski bu romanı yetiştirebilmek için stenograf Anna Grigoryevna' yı sekreter olarak tutmuştu. Kumar tutkusu ile şeytani kadın Suslova’ya olan aşk ve nefret konuların da yer aldığı bu roman bittikten sonra da kendisinden oldukça genç stenograf Anna Grigoryevna ile de evlenmişti.
Anna Grigoryevna' ile yeniden Avrupa turuna çıkmış kumarhanelerde çok para kaybetmişti. İkinci eşinden olan henüz üç aylık kızını da kaybedince zaten çok hassas olan ruh sağlığı çok şiddetli bozulmuştu. Yine de bu yıllarda Budala (1868), Ebedi Koca (1870) ve Ecinniler (1872) adlı eserlerini yazmıştı.
Delikanlı (1875), Bir Yazarın Günlüğü (1876) ve Karamazov Kardeşler (1879) adlı eserlerini bitirdi. Son büyük romanı Karamazov Kardeşler (1879) de babasının ve muhtemelen kardeşlerinin de hayatından birçok kesit aktarmıştı.
“Bir Büyük Günahkarın Yaşamı “ adlı eseri henüz bitmeden 1881 yılı Ocak ayında ciğer kanaması ile hayata veda etti. “31 Ocak 1881 tarihinde yapılan cenaze törenine yaklaşık otuz bin kişi katıldı.
EDEBİ KİŞİLİĞİ
Dostoyevski, dünya edebiyatının en ciddi realist yazarlarından biridir. Gogol, Turgenyev, Tolstoy ile birlikte hem Rus, hem de dünya edebiyatının en önemli romancılarından biri oldu. Ayyaş ve huysuz bir baba ile kaderine boyun eğen masum ve hastalıklı bir annenin sorunlu bir çocuğu olarak büyümüştü. Babasından nefret ettiği hatta öldürmeyi dahi planladığı gibi ölümüne sevindiği için suçluluk duygusuna kapıldığı, sara hastası, ruh sağlığı bozuk, kumar alışkanlığı ile hayatını mahveden bir insandı.
Yazarın bu ruh haline eserlerine ziyadesiyle yansımış, hemen bütün eserlerinde kendi yaşantısının ruh halinin alışkanlıklarının, anılarının izlerini anlatmıştır. Dostoyevski eserlerinde “insana ve insanın kaderine “ odaklanmış hemen bütün eserlerinde kendisi, babası, annesi ve yakın çevresini örnek alarak, insan doğasına, ruh tahlillerine ve yazgı konularına değinmişti. İnsan ruhunu en iyi analiz edebilen insan ruhunun derinliklerine en iyi inebilen, psikolojik roman türünde de en başarılı olabilen yazarlardan biri oldu. Kendisini ve yakından tanıdıklarını temel alarak eserlerini yoğun psikolojik irdelemeler ve analizleri trajediye uygun konular ve vaklar içinde anlatarak, tragedya mantığını romana uyarlayan bir boyutta yazıyordu. Toplumsal faydayı amaçlayan romanlarında Rus toplumunun sosyal psikolojik, kültürel, ekonomik hatta siyasi sorunlarını anlatmak amacındaydı.
Eserlerinde sosyal faydaya önem vermiş, din, ahlak, suç, ceza, kader, ahlak, bencillik, tutku, konularını işlemekten bıkmamıştı. İnsanların iki yüzlüğünü, bencilliğini, çıkarcılığını, alt ve üst benliklerindeki maskeleri, psikolojik ahvallerini tenkit eden eserlerinde siyasi konulara da girmişti.
Kendi yaşamındaki birçok insanı farklı adlarla eserlerinin kahramanı yapmış, zaten yakından tanıdığı insanların ruh hallerini ve fiziki özelliklerini ifade etmekte başarılı olmuştu. Pek çok romanın kahramanı zaten kendisi ailesi, âşık olduğu kadınlar, mahkûm iken tanıdığı diğer mahkûmlar olmaktaydı. İlginç konular, vakalar hatta karakterlere sahip romanlarının çoğunu başkalarından dinlediği öykülerden oluşturmuştu.
Roman tekniğine birçok katkı yapan yazar Karamazov Kardeşler adlı romanı ile Rus edebiyatında felsefesi olan ilk romanı yazmış, tragedya tarzını romana uygulamayı da başarmış birisidir. [22] Yeraltından Notlar adlı eserinde kullandığı teknik ile varoluşçu yazarların önünü aşmış absürd eserler yazan Albert Camus , Kafka ve Samuel Beckett gibi yazarların öncüsü veya habercisi de olmuştu.
Romanları
(1846) İnsancıklar Bednye lyudi; Türkçe yayım adı:
(1846) “İkiz,” “Öteki” Dvojnik:
(1849) Netochka Nezvanova;
(1861) Ezilenler Unizhennye i oskorblennye; Türkçe: Ezilmiş ve Aşağılanmışlar
(1862) Zapiski iz mertvogo doma; Ölüler Evinden Anılar
(1864) Yeraltından NotlarZapiski iz podpolya;
(1866) Suç ve Ceza Prestuplenie i nakazanie; Türkçe yayım adı: Suç ve Ceza
(1867) Kumarbaz , Igrok;
(1869) Budala Idiot;
(1872) Besy; Türkçe yayım adı: Ecinniler
(1875) Delikanlı- Podrostok;
(1881) Karamazov KardeşlerBrat’ya Karamazovy;
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/karamazov-kardesler-hakkinda-konu-ozet-tahlili-dostoyevski/84331
[2] https://tr.wikipedia.org/wiki/Fyodor_Dostoyevski
[3] Meydan Larousse, Milliyet, C. 7, S. 3333
[4] Büyük Larousse Ansiklopedisi 7.Cilt 3333.sayfa
[5] Büyük Larousse Ansiklopedisi 7.Cilt 3333.sayfa
[6] https://iletisim.com.tr/kisi/fyodor-mihaylovic-dostoyevski/4998?srsltid=AfmBOooA9Pi5XjQEJb0IIDJbzfx698puIrkCRIETBCbsDMAHvMze2f3b
[7] https://www.turkedebiyati.org/dostoyevski/
[8] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/fyodor-mihail-dostoyevski-insanciklar-konusu-ozeti-ve-inceleme/121222
[9] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/fyodor-mihail-dostoyevski-insanciklar-konusu-ozeti-ve-inceleme/121222
[10] https://www.iskultur.com.tr/yazarlar/fyodor-mihailovic-dostoyevski?srsltid=A
[11] https://tr.wikipedia.org/wiki/Fyodor_Dostoyevski
[12] https://tr.wikipedia.org/wiki/Fyodor_Dostoyevski
[13] https://www.iskultur.com.tr/yazarlar/fyodor-mihailovic-dostoyevski?srsltid=A
[14] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/budala-hakkinda-konu-ozet-tahlili-dostoyevski/84227
[15] Dictionnaire Larousse Ansiklopedisi 2.Cilt 694.sayfa
[16] Fyodor Mihailoviç Dostoyevski". İletişim Yayınları. Erişim tarihi: 18 Mart 2009.
[17] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/suc-ve-ceza-hakkinda-konu-ozet-tahlili-dostoyevski/84619
[18] https://www.turkedebiyati.org/dostoyevski/
[19] https://iletisim.com.tr/kisi/fyodor-mihaylovic-dostoyevski/4998?srsltid
[20] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/dostoyevski-yeraltindan-notlar-hakkinda-konu-ozet-tahlil/103247
[21] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/kumarbaz-hakkinda-konu-ozet-analiz-dostoyevski/103208
[22] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/karamazov-kardesler-hakkinda-konu-ozet-tahlili-dostoyevski/84331