Eski Edebiyatta Kotuz ve Kotuzi Sorguç
Haklarında çok detaylı bilgiler bulamadığımız ama az da olsa şiirlerde karşımıza çıkan eski devrin bazı elbiseleri bu başlıkta ele alınmıştır.
Kotuz veya Kotuzi
Eski Türklerde ongun olarak seçilmiş hayvanları ifade eden sembollerden biri de biri de Kotuz’dur. Kotuz, eski Türklerde ongun ile eş anlamlı olarak içinde bir ruh'u barındırdığına inanılan bir cisme verilen isimdir. Eski Türkler her hayvanın içinde bir ruh barındırdığına inanır, yırtıcı kuşları, kotuz veya yak denilen yabani boğaları, geyikleri, gergedanı veya yaban kazlarını kendilerini koruyan kutsal bir havyan türü veya büyük bir atalarının ruhu olarak kabul ederlerdi.
Ongun bir anlamda atalarının ruhlarının gizlendiği bir sembol veya cisimdi. Ongun olarak seçilen hayvanın tüyünü kanadını, boynuzunu, kuyruğunu veya kılını başlarına takıyorlar, bayraklarına resmini yapıyorlardı
Kotuz, Türkistan’ın Hıta ( Hoten Hata ) dağında yaşayan yabani öküz veya boğaların kuyruklarının bir parçasıdır. Bu kuyruk parçasının hükümdarlık alameti veya o hayvanın ongun olarak seçildiğini göstermek maksadıyla bir başlık veya sorguç ile başa takılmasına kotuz denilmiştir.
“Türkler bilhassa doğu Türkistan’ın yüksek zirvelerde yaşayan tüylü cinsi kotuz’u, bir kuvvet simgesi olarak görmekte ve bu simgeye çeşitli anlamlar atfetmekteydi."[1]“Her avcının vurduğu hayvan, onun ongunu sayılıyordu ve bayrağına resmediliyordu. Böylece vurulan ve eti yenen hayvanın ruhuna hulûl etmiş kabul ediliyordu. Hükümdarın ongunu ve ruhunun makamı ise kotuz (yak diye de bilinir) kuyruğundan tuğdu.”[2] Kısaca Kotuz Türklerdeki ongun inancının ifadesi olarak başa takılan bir semboldü.
Eski devlet büyüklerinin başlarına tüy , alıcı kuşların kanatlarını veya yak diye de bilinen kotuz adındaki yabani boğaların kuyruklarını sorguç takması hükümdarlık alameti sayılıyordu. Eski Türklerde hükümdarlık alametlerinden biri de başa kotuz ( sorguç) takmaktı. Hükümdarlık alametleri ise şunlardı: Otağ(Hakan çadırı),Örgin(taht),Kotuz(sorguç),Tuğ(sancak),yay ve davul
Kotuz kelimesinin başın üzerinde olan bir çıkıntı veya bazı kuşların tepelerinde bulunan uzunca tüy veya tüy demetine de dendiği bilinmektedir. Kotuz’un ongunu sembolize eden tüylü, kıllı ve kuyruklu başlık anlamına gelmesi de bu nedenle olmalıdır.
Eski türk boylarının her birisinin kendine özel bir Ongun'u vardı. “Bu ongunlar kendi boylarını koruduğuna inandıkları kutsal bir havyan türü ya da büyük bir atalarının ruhunu barındırdığına inandıkları bir cisimdi.” Oğuzların 24 boyunun 6 tane ongunu vardır. Bu ongunların hepsi yırtıcı (– bkz Alıcı Kuşlar Mazmunu) kuşlardan seçilmişti. Ongun olarak seçilen yırtıcı kuşların dışında kullanılan bazı ongunlar da vardır.
Türk boylarının bazıları Yabani boğaları, bazıları, Kuğuları, bazıları geyikleri, bazıları gergedanı ongun olarak seçmişlerdi. Her boyun reisi, ongun saydıkları hayvanın tüyünü veya kılını başına takardı. Başa takılan bu tüye, kanata boynuza veya kuyruk parçasına vb Kotuz denirdi. Kotuz’un daha ziyade yabani boğanın kuyruğunun başa takılması olduğu ortaya çıkmaktadır.
Kotuzi ise bu yabani boğanın kuyruğunun rengindeki kumaştır. .A.T. Onay , kotuzi kelimesinin şu şekilde şöyle açıklar: “ Burhan-ı katıya göre yedek atların boyunlarına takılan deniz öküzü veya Hıta dağlarında yaşayan öküz kuyruğu ve bu kuyruğun rengine benzeyen kumaşa da kotuzi denir”[3]
İLGİLİ LİNKLER
Eski Edebiyatta Giysiler Aba Aseli Abani
Eski Edebiyatta Giysiler Ahmediye Alaca Asumani
Eski Edebiyatta Giysiler 4 Basma Beledi Biniş Cübbe
Eski Edebiyatta Giysiler Canfes Çatma Çuha
Eski Edebiyatta Giysiler Çitari ve Diba
Eski Edebiyatta Giysiler Futa-Harir ve İhram
İLGİLİ LİNKLER
[1] Eski Türklerde Maddi Kültürün Oluşumu" / Emel Esin (sy.178)
[2] Eski Türklerde Maddi Kültürün Oluşumu" / Emel Esin (sy.178)
[3] A.T. Onay, Edebiyatımızad Mazmunlar, MEB , 1996- s. 205