Malik Aksel kendi portresi
Malik Aksel (d. 1901, Selanik - ö. 15 Şubat 1987, İstanbul), Türk ressam, yazar
“Gittiğim yol ve branşım hiçbir Avrupalı ressamın taklidi değildir, sırf kendi mahsulümdür." Malik Aksel
HAYATI
Malik Aksel Selanik Yakınlarında Katerin de doğdu. İlkokula Serez’de başladı ve Beyazıt Nümune Mektebi'nde tamamladı. Dârülmuallimîn'e (Erkek Öğretmen Okulu) 1918 yılında kaydoldu. Malik Aksel, bu okulda ressam Şevket Dağ (1876-1944)'ın öğrencisi oldu. Çalışmalarını, hocası Şevket Dağ yönlendirmeye başladı. 1918-1921 yılları arasında hocası Şevket Dağ 'ın üyesi olduğu Türk Ressamlar Cemiyeti ve Güzel Sanatlar Birliği'nin düzenlediği Galatasaray Sergileri’ne resimleri ile katılmaya başladı. [1]1921 yılında Bu okuldan mezun oldu. [2]Cumhuriyet'in ilanıyla birlikte sanat etkinliklerinin içinde görüldü.
Öğretmen Okulu mezuniyetinden sonra 1921 ‘den itibaren Şile'nin Kayagöz Köyü'nde bir süre öğretmenlik yaptı. Bu arada, 1923-1928 yılları arasında Hocası Şevket Dağ ‘ın kurduğu Türk Ressamlar Cemiyeti’nin Galatasaray Sergileri'ne katılmaya devam etti. ( bkz Osmanlı Ressamlar Cemiyeti )
Atatürk'ün isteği üzerine Türkiye’ de bulunan Amerikalı eğitim bilimci John Dewey'in hazırladığı rapor üzerine Resim ve İş Eğitimi alanında "Öğretmen Okulu" mezunları arasında yapılan sınavı kazanarak Avrupa'ya gidecek olan ilk beş kişinin arasında yer aldı. Malik Aksel, 1928 yılında Almanya'ya gitti.[3] Berlin'de Yüksek Öğretmen Okulu'nda "Sanat Pedagojisi" ve "İş Eğitimi" konusunda eğitim gördü. Profesör Grossmann'ın atölyesinde yağlıboya ve gravür, M. Libermann ile halkın hayatından sahneler üzerinde çalışmalar yaptı. Yine bu okulda iken L. Corinth’in çalışmalarını da ilgi ile takip etmiş portre ve peyzaj konusuna da eğilmişti. [4]
1932 yılında yurda döndü. Ankara'da yeni açılan v "Resim Öğretmen Okulu"nda Resim ve Sanat Tarihi öğretmeni olarak göreve başladı. Bu okul daha sonra Gazi Eğitim Enstitüsü'ne dönüşürken Gazi Eğitim Enstitüsü’nün kuruluşuna katkıları oldu.
Müstakil Ressamlar Cemiyeti ve Sanatçılar , D GRUBU RESMİ VE RESSAMLARI gibi sanat birliklerinde yer almadı. Halkevlerinin ressamlar arasında düzenlediği "Yurt Gezileri"nin ikincisinde Sivas'a, beşincisinde ise, Denizli'ye gitti. Buralarda yaptığı çalışmalarıyla Devlet Resim ve Heykel Sergileri'ne katıldı. Sivas'taki çalışmaları, Cevat Dereli'nin birincilik, Refik Epikman 'ın ikincilik aldığı jüri değerlendirmesinde üçüncülük ödülünü kazandı.
"Yurt Gezileri'” de yaptığı “ Kale Mahallesi" adlı eseri ile çok dikkati çekti. "Malik Aksel'in "marazi" ve karamsar bulunan resimlerinden "Kale Mahallesi", Yurt Gezileri'nde yapılmış ve bilinen resimler arasında toplumsal gerçekçi denebilecek hemen tek resimdir. Gezilerde yapılan öteki resimlerde güzellik arayışı ve iyimser bir bakış varken, Aksel’in Kale Mahallesi’nde toplumda yaşanan yoksulluğun izleri görülüyor.” [5]
1943 yılında kurulan ve başkanlığını İbrahim Çallı 'nın yaptığı Müstakil Ressamlar ve Heykeltraşlar Birliği 'ne üye oldu. Malik Aksel, 1940'ların ikinci yarısından itibaren Galatasaray Sergilerine yeniden dönüş yaptı. 1932 den 1968 yılına kadar Gazi Eğitim Enstitüsünde ve Çapa Eğitim Enstitülerinde Resim iş Ce Sanat Tarihi öğretmenliği yapmaya devam etti. 1951 yılında daha sonraları Atatürk Eğitim Enstitüsü'ne dönüşecek olan İstanbul Çapa Eğitim Enstitüsü'ne atandı. 1968 Çapa Eğitim Enstitüsünde görevli iken emekli oldu.
Ahmet Muhip Dranas "Tablolarına en fazla insan figürü koyanlardan biri" olarak bahsettiği Malik Aksel , pek çok resim yanında kitapları da yazdı ve yayımladı. Malik Aksel 86 yaşında iken İstanbul'da öldü.[6]
SANATÇI KİŞİLİĞİ
Aksel'in hiçbir akıma bağlı olmayan ve ısrarla yerli ve gündelik hayatı işleyen resimleri alabildiğine iddiasız resimler yapan bir ressamdır. Ressam Malik Aksel, her şeyden önce, suluboya ustası olmuş ve bu yüzden“Suluboyacı Malik” diye de anılmıştır. Malik Aksel, resimlerinde hocası Şevket Dağ ve yetiştiği dönem’in ünlü diğer ressamları gibi Çallı Kuşağı nın izinden yürüyerek mahalli renk ve motiflere önem verdi. Yerli' kalmayı yaşamı boyunca tek değer ölçütü sayan Malik Aksel, Anadolu ve Anadolu insanlarının figürlerini sık sık kullandı. Nuri İyem’in ifadesi ile “ Avrupa'da eğitim görmesine karşın, Batı özentisi duymadan, belki çok kişisel, fakat bize özgü bir resim anlayışı" yarattı. Almanya’da gördüğü eğitim ve izlediği resim tekniklerini milli konulara uyarlamak için kullandı. [7] Bu nedenle aldığı eğitime rağmen mahalli ve yerli bir sanatçı olarak kaldı. Batılı resme hayran ve batılı resmi körü körüne izleyen bir ressam olmamaya kararlı bir tutum sergiledi.
Resimlerinde Anadolu halk resim sanatı, folkloru, minyatürleri cami süslemeleri ve geleneksel Türk süsleme sanatlarının figürleri üzerinde durdu. Bunları çağdaş resim sanatı ile yoğurmaya çalıştı. Özellikle “ Kale Mahallesi", "Sivaslı Genç Kız" ve "Harman Yeri" adlı eserleri ile tanındı. Eserlerinin bir kısmı Devlet Resim Heykel Müzelerinde ve özel koleksiyonlardadır.
Kahvehane ve evlere asılan bu taş baskısı halk resimlerini toparladı ve bu koleksiyonu 1958 yılında Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde sergilendikten sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi Kent Müzesi'ne bağışlandı. Beşir Ayvazoğlu Malik Aksel'in külliyatını hazırladı ve biyografisini de yazdı.
Yeni Mektep
Yayınlanan kitapları
1943 Sanat Hayatı, Resim Sergisinde Otuz Gün
1959 İstanbul Mimarisinde Kuş Evleri
1960 Anadolu Halk Resimleri
1967 Türk'lerde Dini Resimler
1971 Sanat ve Folklor
KAYNAKÇA
[1] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/sevket-dag-hayati-ve-ressamligi/78368
[2] Dr Aslan Tekin Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ank. 2005 , shf 40
[3] TURGUT AKPINAR https://islamansiklopedisi.org.tr/aksel-malik
[4] TURGUT AKPINAR https://islamansiklopedisi.org.tr/aksel-malik
[5] https://tr.wikipedia.org/wiki/Malik_Aksel
[6] https://tr.wikipedia.org/wiki/Malik_Aksel
[7] Selim İleri “Değeri bilinmemiş Malik Aksel “ Zaman 23 Ocak 2010