Reşat Enis Aygen Hayatı ve Sanatı

05.02.2012

 

Reşat Enis Aygen

HAYAT

(d. İstanbu, 1 Haziran 1909 / ö. 10 Ocak 1984) Gazeteci, Yazar

1909 yılında İstanbul’da doğdu. Babası, Selanik’te doğduğu tahmin edilen askeriye sınıfından Selim Sırrı Bey; annesi Midilli de doğan Şaziye Hanım’dır.[1]

 İlk ve orta öğrenimini babasının görevleri nedeni ile sık sık yer değiştirdikleri Fethiye, Muğla, Burdur, Antalya, Çanakkale gibi yerlerde tamamladı. Babasının görevi nedeniyle, 1914-1918 yılları arasında Akdeniz bölgesinin birçok bölgesini gezdi ve yazarlık zamanında bu bölgelerde edindiği izlenimleri eserlerine köy romancılığı şeklinde aktarmış olacaktı. Lise tahsiline İstanbul Erkek Lisesi’nde başladı ve 1928 yılında bu okuldan mezun oldu. Liseden sonra Yüksek Ticaret Mektebi’ne, daha sonra, iki yıl devam edeceği Edebiyat Fakültesi’ne kayıt yaptırdı ancak her iki okulu da bitiremedi. [2]

İstanbul Yüksek Ticaret Mektebi’nde okurken eğitimini yarıda bırakıp gazeteciliğe başladı (1930). (Milliyet 1930-1933), Vakit, Haber, Son Dakika (1933-1939), Bugün (1940-1944), Vakit (1944-1952), Cumhuriyet (1952-1957), Yeni İstanbul (1958-1960) gazetelerinde [3] muhabir sekreter, yazı işleri müdürü olarak görev aldı. 1940 yılında Bugün gazetesini idare etmek üzere gittiği ve dört yıl kaldığı Adana’da toprak işçileri, tarlalarda çalışan kadınları çocukları, toprak enginleri ve Çıukurova’nın yoksullarını gözlemlemek fırsatını bulmuştu. Bu gözlem ve deneyimleri Köy Romancılığı etrafında yazılacak olan emek-sermaye çatışmalarının kaynaklarını ona sunmuş oluyordu. Böylece Yaşar Kemal ve Orhan Kemal ‘in hareket noktaları olacak romanları da yazmıştı. Çukurova konulu romanların ilki olan Toprak Kokusu adlı roman pamuk tarlalarında çalışırken yanlarında muhabbet ettiği ırgatların hayatından esinlenilerek yazılmıştı. Toprak Kokusu (Kara Toprak) adlı romanında toprak ağaları ile pamuk işçileri arasında yaşanan mücadeleleri anlattı. Böylece bu romanı ile Yaşar Kemal ve Orhan Kemal’e hareket noktası ve yol göstericisi olmuş oldu.

Despot adlı romanı ile Yaban romanına benzer bir yaklaşım sergilemiş ancak Millî Mücadele yıllarında başlayan bir maceraya dayanan siyaset-ticaret-tarikat üçlemesi ile oluşturulan sömürü düzenini ifşa eden  Despot romanı yüzünden Cumhuriyet gazetesindeki işini kaybettiği gibi yargılanma süreci de yaşamıştı.1960’lı yıllarda Anadolu Ajansı'nda çalıştı. Anadolu Ajansı İstanbul Bürosu’nda memur iken 1968′de emekli oldu.[4] Emekli olduktan sonra da edebiyat ile ilgili çalışmalarına devam etti.  Evli ve bir çocuk sahibi olan Reşat Enis Aygen 1984 yılında vefat etti ve Zincirlikuyu Mezarlığı'na defnedildi.

Adlî muhabirlik yaparken edindiği izlenimlerini hikâyeler hâline getirerek” Kılıcımı Sürüyorum “ adı altında neşretti (1930). Bu kitapta ayrıca Kurtuluş Savaşı hikâyeleri de vardır. Reşat Enis daha çok romanları ile tanınmıştır. Bu eserlerde İstanbul’un kenar mahalleleri, gecekonduları, Beyoğlu ve Galata’nın fuhuş ve sefahat âlemleri realist bir biçimde anlatılır. İyi bir gözlemcidir. Olaylar arasında bağların gevşekliği, kahramanlarını iyi işleyemeyişi tasvire fazla yer vermesi gibi kusurlarından dolayı ikinci sınıf bir sanatkâr olmuştur. Son romanlarında Anadolu insanının problemleri İle işçi meselelerini işlemiştir.

İlk kitabı olarak bilinen "Afrodit Buhurdanında Bir Kadın " genel ahlaka aykırı olduğu için basıldıktan 4 gün sonra Kültür Bakanlığınca toplatılmıştır. Böylece Dünya edebiyat tarihinde en çabuk ve en çok kitabı toplanan yazar unvanını almıştır.

REŞAT ENİS AYGEN'İN SANATÇI KİŞİLİĞİ

Reşat Enis edebiyatımızda “toplumcu/sosyalist gerçekçilik” anlayışının öncü isimlerinden birisi ve köy romancılığının etkili yazarlarından ve öncülerinden birisi olmuştu. Onun yazarlık ve romancılığı üzerinde ise MAKSİM GORKİ ’nin düşünceleri ve eserleri etkili olmuştu.1934 yılında Sovyet Yazarlar Birliği toplumsal gerçekçiliğin programını çizmiş Maksim Gorki önderliğinde genel kuramlarını ortaya koymuştu. Bu ilkelere göre devrimci romantizm, çelişki, olumlu kahraman, çilecilik ve sömürüdür. Bu kavramlara dayalı olarak işlenecek konular ilerde gerçekleşecek olan sosyalist devresine hazırlık amacı taşıyan sosyalist düşünceleri işleyeceklerdir. Edebi anlamda oluşturulan bu fikri zemin sosyalist devrime insanları yatkın ve meyilli hale getirmek ilkesine göre ele alınacaktır.

 

Ülkemizde bu ilkeleri eserlerinde ilk işleyen yazarlarımızdan birisi de Enis Aygen olmuştur. Enis Aygen bu ilkelerin bazılarını romanlarında ve yazılarında uygulamış bir yazarımızdır. [5] Enis Aygen gerçekçi bir yazardır. Bu sanat akımına göre nasıl görünürse görünsün olay, kişi, mekân ve nesneleri olduğu gibi aktarmak anlayışı gerçekçiliğin temel ilkeleridir. Enis Aygen eserlerinde bu anlayışı yürütmeye çalışan bir yazar olmuştur. Fakat gerçekçilik akımı romantik gerçekçilik, eleştirel gerçekçilik, politik ve apolitik gerçekçilik olarak sınıflandırılabilir. Sosyalist yazarlar gerçekçiliği, politik bir yaklaşımla ele almışlar, sömürü, düzenin bozukluğunu, sistemin hatalarını göstermeye yönelik sosyalist düşüncelerin haklılığını ortaya koyacak şekilde ele alarak uygulamışlardır. Sosyalist gerçekçiler, politik bir yaklaşımla, eleştirel ve sorgulayıcı tavırlara girmişlerdi. Reşat Enis Aygen de gerçekçiliği bu noktadan ele alan bir yazar olmuştur.

Attila İlhan’ın deyişiyle “Fedailer Mangasının” en ateşlisi ise Reşat Enis’tir. Reşat Enis romanında biçimle ilgilenmemiş, içeriğine önem vermiştir. Reşat Enis, 1937’de yayımlattığı “Afrodit Buhurdanında Bir Kadın” romanından önceki kitapları, gazete yazıları ve ille de sert üslubu ile  asıl ününü bu romanından sağlamıştır. Bu roman kendi kulvarında döneminin en çok satanı olma başarısını göstermiştir.

Onun romanları ve romancılığı konusunda bir yazı hazırlayan A. ÖMER TÜRKEŞ yazısında şu şekilde bir değerlendirmede bulunur. "Reşat Enis; toplumun tepesindekilerden kaynaklanan felaketleri art arda sıralayarak, neredeyse bir facialar antolojisi yaratır... Eserini yoksulluk ve bu yoksulluğun yarattığı insani zaaflar üzerine kurulmasına rağmen, Reşat Enis’in berrak bir bakış açısıyla yazdığı söylenemez; zengin kesimlere, siyasetçilere, bürokratlara duyduğu öfke çırılçıplak ortada, ama yoksul insanlara, çalışan kadınlara bakışı da o denli katı. Mesela işçi kadının fahişe olmasına ramak kalmıştır. Osmanlı romanından muhafazakâr kesimlere miras kalan temaları kullanan Reşat Enis, toplumsal kokuşmanın temsilini kadının namusuna yüklemiş, faciayı derinleştirmek için –farkında olmadan yaşanan– ensest bir ilişki tertiplemiş ve romanın sonunu  “ilahi adaletle bağlamıştır."[6]

İyi bir gözlemci olan Reşat Enis Aygen son romanlarında Anadolu insanının problemleri ile işçi meselelerini işledi.  Reşat Enis Aygen, yukarıda anlattığımız bir gerçekçilik anlayışı ile toplumun aşağı katlarındaki insanların çileli yaşamını, dertlerini, sorunlarını dile getirdi. Sömürülenlerle sömürenlerin ilişkilerini sert, hırçın bir anlatışla sergileyen romanlar yazdı. Toprak Kokusu ’nda topraksız köylünün ve Çukurova ırgatlarının acısını başarıyla dile getirdi. Romanlarında İstanbul’u da anlatmış, İstanbul'un kenar mahalleleri, gecekonduları, Galata ile Beyoğlu’nun sefahat âlemlerini ele almıştır. Reşat Enis Aygen'in romanları,  Toprak Kokusu, Kuyucaklı Yusuf veBereketli Topraklar Üzerinde gibi sosyal gerçekçi romanlardaki konu, yaklaşım ve tekniğe uygun, bu romanlarla bütünlük sağlayabilecek yaklaşımlar içerisinde değerlendirilmelidir. Bu yönüyle Yaşar Kema, Reşat Enis Aygen'i bir üstat olarak görmektedir.

Sosyalist düşüncedeki yazarlar onun eserlerini ve eserlerindeki konuları çok beğenmişlerdir.1937 yılında yayınlanan “Afrodit Buhurdanında Bir Kadın”, toplumun yoksul ve çalışan kesimlerinin sorunlarını edebiyata taşıyan öncü eserlerdendir. İşçilerin yaşayışlarını, patronla ilişkilerini, çalışan ve yoksul kadının çifte sömürülüşünü ustalıkla ve tüm gerçekliği ile sergiler...  Nazım Hikmet ‘ in Türk edebiyatının temel taşı saydığı bu eser için Suat Derviş Türk dilinde yazılmış olan romanların en güzellerinden biri nitelemesinde bulunmuştur.

 

Tahir Alangu, Toprak Kokusu’ adlı romanı hakkında görüşlerini belirtirken bir anlamda Reşat Enis Aygen hakkında da görüşlerini dile getirmektedir. “Toprak Kokusu’ (1944), onun romancılığının ikinci devresinin ilk eseridir. O, bu romanı ile Orhan Kema, Yaşar Kema , Kemal Tahirlerin bir habercisidir. Sanat hayatına İstanbul’da başlamış, kendisini bu çevrenin tesirlerinden bir dereceye kadar sıyırabilmiş romancıların bir örneğidir. Bundan dolayıdır ki onu yeni hikâye ve romanımızın yol açıcıları arasında görmek yerinde olacaktır. Topraksız köylülerin yaşayışları üzerinde toplumcu gerçekçiliğe yönelen bir eser yazmanın çok aşırı şüpheler uyandırdığı bir devirde bu romanı yazmıştı. Bugünün gerçekçileri ise Anadolu’nun her şeyden önce Adana’nın yaşayışını anlatan hikâye ve romanları rahatça yazıp yayınlayabiliyorlar.» [7]

Kahramanlarını iyi işleyemeyişi, tasvire fazla yer vermesi gibi kusurlarından dolayı ikinci sınıf bir sanatkâr olarak gören eleştirmenler de vardır.

Romanları:

 Kanun Namına (1932), Gonk Vurdu (1933),Gece Konuştu (1935), Afrodit Buhurdanında Bir Kadın (1937)Toprak Kokusu (1944), Ekmek Kavgamız (1947), Ağlama Duvarı (1949), Yolgeçen Hanı (1951), Despot (1957),  Sarı İt (1968).

Hikâye:

 
Kılıcımı Sürüyorum (1930)
Sultan Hamit Düşerken,
Kıskanmak

ROMANCILAR İLE İLGİLİ BAŞLIKLAR VE LİNKLERİ


KAYNAKÇA

[1] Sarıçiçek, Mümtaz (2009). Romantik Bir Toplumcu Gerçekçi Öncü: Reşat Enis Aygen Hayatı ve Eserleri. Ankara: MEB Yayınları.

[2] Sarıçiçek, Mümtaz (2009). Romantik Bir Toplumcu Gerçekçi Öncü: Reşat Enis Aygen Hayatı ve Eserleri. Ankara: MEB Yayınları.

[3]  DOÇ. DR. MÜMTAZ SARIÇİÇEK, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/resat-enis-aygen

[4] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/cumhuriyet-birinci-donem-romancilari-listesi-1923/114102

[5] Mehmet Soğukömeroğulları, Reşat Enis Aygen'in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik, Gaziantep Ünvers. Sosyal bilimler Enst. Yüksek Lisans Tezi,  Shf. 1( Önsöz) Temmuz, 2006)

[6] ( A. ÖMER TÜRKEŞ,SIZ HIÇ REŞAT ENIS OKUDUNUZ MU?Virgül, Şubat 2003, sayı 59,romanyazilari.blogcu.com

[7] https://www.nkfu.com/kara-toprak-kitap-ozeti-resat-enis/Tahir Alangu)

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar