Temim-i Dari adlı sahabe tıpkı Hz. Ali, Hasan, Hüseyin, Hz. Ömer, Veysel Karani gibi İslam Edebiyatında hayatı hakkında efsaneler ve hikâyeler oluşmuş bir sahabedir. Temim-i Dari, Hz. Peygamber ve Hz Ömer zamanlarında yaşamış, hicretin 9. Yılında Müslüman olmuş bir sahabedir. Özellikle Müslüman olmadan evvel karıştığı ve sahiplenmeye çalıştığı değerli bir vazo hadisesi, Hz Peygamber' den rivayet ettiği 19 hadis ve Hz Peygambere anlattığı “Cessase rivayeti “ ile İslami kaynaklar tarafından ilgi çekmiş bir kişidir.
Temimi Dari’nin kendisinin de iyi bir hikâye anlatıcısı olduğu, belki de bu hikâyelerin de bu sayede meydana geldiği düşünülebilir. Temim - i Dari’nin kahramanı olduğu hikâyelerin bir eser haline geldiği bu eserin de 14. Veya 15. Yy da Türkçe ’ye çevrildiği ortaya çıkmaktadır. Bu eserden söz eden Vasfi Mahir, eserin yazma nüshasının Afyon kütüphanesinde olduğunu ve eserin dil özelliklerinden 14. Veya 15. Yy da yazıya geçirilmiş olması gerektiğini ifade eder. Bu eserin müellifinin ve yazıya geçirenin kim olduğunun bilinmediğini de ifade eden Vasfi Mahir, bu yazma nüshanın içeriğine bakarak eserin dini halk destanlarından biri olduğu kanaatine varmıştır. Eserin oldukça hacimli olduğunu ifade eden Vasfi Mahir, eserdeki bir hikâyenin de özetini vermiştir.[1]
Vasfi Mahir ‘in bu eserin çerçeve hikâyesinin özetini verirken “ Eserin konusu bu adamın başından geçen harika maceralardır “ diye bir not düşmüş, eserin oldukça kalın olduğunu da belirtmiştir. Bu ifadeden ve eserin adından da yola çıkarsak eserdeki anlatılan hikâyelerin kahramanı Temim- i Dari’dir.
Bu kitaptaki çerçeve hikâye şu şekildedir. Kocası peygamber zamanındaki bir harpte kaybolan bir kadın Hz Ömer’e gelerek öksüz çocukları ile kimsesiz kalıp sefalet çektiğini bu nedenle de kendisini evlendirmesini ister. Hz Ömer, bir müddet daha beklemesini tavsiye eder. Kadın yedi yıl bekledikten sonra tekrar Hz. Ömer’e yeniden başvurur. Bunun üzerine Hz Ömer, bu defa kadını bir sahabe ile evlendirir.
Sahabe ile kadın eve çekildiklerinde garip kılıklı bir adam gelerek kadının kocası ve çocuklarının da babası olduğunu iddia eder. Ancak kadın adamı tanıyamaz. Hz Ömer’in kadın için seçtiği yeni koca bu duruma itiraz eder. Kadın her ikisinin de o gece kendisinden ayrı yatmalarını ve ertesi gün Hz Ömer'e müracaat etmelerini tavsiye eder. Ertesi gün hep birlikte Hz. Ömer’in huzuruna çıkarlar ve durumu anlatırlar. Gelen adam kadının eski kocasıdır ve Peygamber zamanındaki bir harpte kaybolmuş ve başına çok çeşitli işler gelmiş o nedenle de yıllar sonra ülkesine dönebilmiş olan kadının eski kocası olduğu ispatlanır.
Eserin konusu da bu adamın cenkten sonra kaybolması, ülkesine ve ailesine dönene kadar adamın başından geçmiş olan maceralarından oluşmaktadır.
Temim-i Dari nüshasının Afyon kitaplığı ve Desitan-ı İbrahim ile birlikte olduğunu belirten Vasfi Mahir, dışında bu eser hakkında bilgi veren olmamıştır. Eserin içeriği hakkında bilgi veren başka bir kaynağa rastlanılmadığında eserin içeriği hakkında bir çalışma acil bir ihtiyaçtır.
Temim-i Dari ve Hayatı Hakkında
Temim-i Dârî hicri dokuzuncu yılda, kardeşi ve heyet üyeleri ile birlikte [2]Rasulullah'ın huzuruna gelerek Müslüman olan Lahm Ya'rub b. Kahtan soyundan bir sahabedir. Temim-i Dari, Filistin bölgesinde yetişmiş bir Hıristiyan din adamı iken, sahabelerden İbni Cüreyc’in nakline göre Resul’un huzuruna çıkmış: "Ya Rasulullah! Allah seni yeryüzü topraklarının hepsinde gelip kılacak. Bana Beytu'l-Lahm'daki köyümü hibe et!" demiştir. Peygamberimiz de "O senin oldu" diye buyurmuş ve ona bunun vesikasını vermiştir.
Ticaretle uğraşan ve zengin bir kişi olduğu ifade edilen, Beyt-i Makdis’in en meşhur rahiplerinden biri olan Temim –i Dari, Hz. Osman'ın öldürülmesinden sonra Şam'a göçünceye kadar Medine'de kalmış, Peygamberden çok sayıda hadis nakleden ve sahabelerden birisi olmuştur. Temim-i Dari’nin hakkında bilgi veren çok sayıda kaynak vardır. Fakat onun hayatı hakkında en etraflı bilgi İbn Asâkir (571/1175)’ in kitabında yer almaktadır.[3]
Devrin İslami kaynakları Hicretin 9. Yılında Müslüman olan Beyt-i Makdis’in en meşhur rahibi ve yörenin zengin tüccarı Temîm’i Dari hakkında pek çok bilgi vermişlerdir. Ticari işleri gereği sık sık deniz yolculukları yapan, denizlerde ve ıssız çöllerde harika anılar yaşayan Temimi-i Dari’nin kara ve denizler de yaptığı yolculuklarda gördüğü şeyleri anlatmaktan hoşlanan birisi olduğu çok açıktır. Yolculuklar esnasında gördüğü şeyleri, yeni bir semâvî dinin zuhurunun işaretleri olarak algıladığı ve bunun için Müslümanlığı seçtiği algısı oluşmaktadır. [4]
Nitekim Peygambere anlattığı bir hikâye bizzat Resul’ün ağzından sahabelere şu şekilde aktarılmıştır. Rasulullah (s.a.v.) ashabını topladı ve: "Bana Temim-i Dârî bir şey anlattı: Lahm ve Cüzam oğullarından otuz kişiyle bir gemiye binmiş. Rüzgâr onları uzakta bir adaya sevk etmiş. Orada karaya çıkınca karşılarına iri uzun saçlı çok kıllı bir hayvan çıkmış. Kılın sıklığından önü arkası erkekliği dişiliği) belli olmamış. Sen kimsin deyince, o "Ben Cessâse'yim."demiş. Bize "Bunlar ne demek anlat sana" deyince "Ben size haber veremem. Ama şu manastıra varın orada sizin haberinize hasret bir adam var." demiş. "Biz de manastıra vardık. Orada gördüğümüz yaratıkların en büyüğü bir adam, sıkıca bağlanmış. Bize "Siz kimsiniz?" dedi. "Arabız" dedik. "Aranızda Peygamber çıktım mı?" dedi. "Mekke'de çıktı, sonra Medine'ye gitti." dedik. "Siz ne yaptınız?" dedi. "Araplar ona uydular." demişler."Bu onlara iyi oldu, ya İran ve Rumlar!" dedi. "Araplar onlara sefer yapıp nurlandırıyor." dediler. Taberiye gölü ne halde?" dedi. "Dolu" dediler. "Ürdünlü Filistin nrusındaki (Beysan) Harmanlığı meyve veriyor mu?" dedi. "Evet" dediler. "Zuğar pınarı ne halde?" deyince "Hem işiyorlar hem suluyorlar. “dediler. O da "Ben Decalim Tıybe (Medine) dışında yeryüzünde her yanına geleceğim. “dedi. ( Bkz. Müslim 2942; Müsned 6/373, 374; Taberani, Kebir 2/54; T. Dımışk 11/53; Ebu Davud 4326; Tirmizi 2253; İ. Ebi Şeybe 15/189, 154 ) [5]
İLGİLİ linkler
· Gazavat- ı Ali Merhur Şahın Müslüman Olması Destanı
· Gazavat-ı Ali Der Memleket-i Sind Hakkında ve Özeti
· Gazavatı Bahri Umman ve Sandık Destanı ve Özeti
· Gazavatı Bahri Umman ve Sandık ile Hatırlattığı Mitolojik Öğeler
· Kirdeci Alî Kesik Baş Destanı
· Maktel-i Hüseyin ve Kerbala Destanı ( 14. yy)
· Yemame Savaşı ve Hz Ali'nin Yemame Cengi Destanı
· Hazreti Ali Kan Kalesi Cengi Özeti
KAYNAKÇA
[1] Vasfi Mahir Kocatürk Türk Edebiyatı Tarihi MEB 1970
[2] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273
[3] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273
[4] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273
[5] https://www.ilimdunyasi.com/tarihul-islam/temimi-dari/?wap2