Temim-i Dari ve Destanları

09.11.2015

 

 

 

Temim-i Dari adlı sahabe tıpkı Hz. Ali, Hasan, Hüseyin, Hz. Ömer, Veysel Karani gibi  İslam Edebiyatında  hayatı hakkında efsaneler ve hikâyeler oluşmuş bir sahabedir. Temim-i Dari,  Hz. Peygamber ve Hz Ömer zamanlarında yaşamış, hicretin 9. Yılında Müslüman olmuş bir sahabedir.  Özellikle Müslüman olmadan evvel karıştığı ve sahiplenmeye çalıştığı  değerli bir vazo hadisesi, Hz Peygamber' den rivayet ettiği 19 hadis  ve Hz Peygambere anlattığı  “Cessase rivayeti “ ile İslami kaynaklar tarafından ilgi çekmiş bir kişidir.

Temimi Dari’nin kendisinin de iyi bir hikâye anlatıcısı olduğu, belki de bu hikâyelerin de bu sayede meydana geldiği düşünülebilir.  Temim - i Dari’nin kahramanı olduğu hikâyelerin  bir eser haline geldiği bu eserin de 14. Veya 15. Yy da  Türkçe ’ye çevrildiği ortaya çıkmaktadır.  Bu eserden söz eden  Vasfi Mahir, eserin yazma nüshasının Afyon  kütüphanesinde olduğunu ve eserin  dil özelliklerinden 14. Veya 15. Yy da yazıya geçirilmiş olması gerektiğini ifade eder.  Bu eserin müellifinin ve yazıya geçirenin kim olduğunun bilinmediğini  de ifade eden Vasfi Mahir, bu yazma  nüshanın içeriğine bakarak eserin dini halk destanlarından biri olduğu kanaatine  varmıştır. Eserin oldukça hacimli olduğunu  ifade eden Vasfi Mahir, eserdeki bir hikâyenin de özetini vermiştir.[1]

 Vasfi Mahir ‘in bu eserin  çerçeve hikâyesinin özetini verirken “ Eserin konusu bu adamın başından geçen harika maceralardır “ diye bir not düşmüş, eserin oldukça kalın olduğunu  da belirtmiştir. Bu ifadeden ve   eserin adından da yola çıkarsak eserdeki anlatılan hikâyelerin kahramanı Temim- i Dari’dir.

Bu kitaptaki çerçeve hikâye şu şekildedir. Kocası peygamber zamanındaki bir harpte kaybolan bir kadın  Hz Ömer’e gelerek  öksüz çocukları ile kimsesiz kalıp  sefalet çektiğini bu nedenle de kendisini evlendirmesini ister. Hz Ömer, bir müddet daha beklemesini tavsiye eder.  Kadın yedi yıl bekledikten sonra tekrar  Hz. Ömer’e yeniden başvurur. Bunun üzerine Hz Ömer,  bu defa kadını bir sahabe ile evlendirir.

Sahabe ile kadın eve çekildiklerinde garip kılıklı bir adam gelerek kadının kocası ve çocuklarının da babası  olduğunu iddia eder. Ancak kadın adamı tanıyamaz. Hz Ömer’in kadın için seçtiği yeni koca bu duruma itiraz eder.  Kadın her ikisinin de o gece kendisinden ayrı yatmalarını  ve ertesi gün Hz Ömer'e müracaat etmelerini tavsiye eder. Ertesi gün hep birlikte Hz. Ömer’in huzuruna çıkarlar ve durumu anlatırlar.  Gelen  adam kadının eski  kocasıdır ve Peygamber zamanındaki bir harpte kaybolmuş ve başına çok çeşitli işler gelmiş o nedenle de yıllar sonra ülkesine dönebilmiş olan kadının eski  kocası olduğu ispatlanır.

Eserin konusu da bu adamın cenkten sonra kaybolması, ülkesine ve ailesine dönene kadar adamın başından geçmiş olan  maceralarından oluşmaktadır. 

Temim-i Dari nüshasının  Afyon kitaplığı ve Desitan-ı İbrahim ile birlikte olduğunu belirten Vasfi Mahir, dışında bu eser hakkında bilgi veren olmamıştır.  Eserin içeriği hakkında bilgi veren başka bir kaynağa rastlanılmadığında eserin içeriği hakkında bir çalışma acil bir ihtiyaçtır.


Temim-i Dari ve Hayatı Hakkında

 

Temim-i Dârî  hicri dokuzuncu yılda, kardeşi ve heyet üyeleri ile birlikte [2]Rasulullah'ın huzuruna gelerek Müslüman olan   Lahm Ya'rub b. Kahtan soyundan bir sahabedir.  Temim-i Dari, Filistin bölgesinde yetişmiş bir Hıristiyan din adamı iken, sahabelerden  İbni Cüreyc’in nakline göre  Resul’un huzuruna çıkmış: "Ya Rasulullah! Allah seni yeryüzü topraklarının hepsinde gelip kılacak. Bana Beytu'l-Lahm'daki köyümü hibe et!" demiştir.  Pey­gamberimiz  de "O senin oldu"  diye buyurmuş ve  ona bunun vesikasını vermiştir.

Ticaretle uğraşan ve zengin bir kişi olduğu ifade edilen, Beyt-i Makdis’in en meşhur rahiplerinden biri olan  Temim –i Dari, Hz. Osman'ın öldürülmesinden sonra Şam'a göçünceye kadar Medine'de kalmış, Peygamberden çok sayıda hadis nakleden ve  sahabelerden birisi olmuştur.   Temim-i Dari’nin  hakkında bilgi veren çok sayıda kaynak vardır. Fakat  onun hayatı hakkında  en etraflı bilgi İbn Asâkir (571/1175)’ in kitabında yer almaktadır.[3]

Devrin İslami  kaynakları  Hicretin 9. Yılında  Müslüman olan Beyt-i Makdis’in en meşhur rahibi ve yörenin zengin tüccarı Temîm’i Dari hakkında  pek çok bilgi vermişlerdir.  Ticari işleri gereği  sık sık  deniz yolculukları yapan, denizlerde ve ıssız çöllerde  harika anılar yaşayan Temimi-i Dari’nin  kara ve denizler de yaptığı yolculuklarda gördüğü şeyleri anlatmaktan hoşlanan birisi olduğu çok açıktır.  Yolculuklar esnasında   gördüğü  şeyleri, yeni bir semâvî dinin zuhurunun işaretleri olarak algıladığı ve bunun için  Müslümanlığı seçtiği algısı oluşmaktadır. [4]

  Nitekim Peygambere anlattığı bir hikâye   bizzat Resul’ün ağzından sahabelere şu şekilde aktarılmıştır.  Rasulullah (s.a.v.) ashabını topladı ve: "Bana Te­mim-i Dârî bir şey anlattı: Lahm ve Cüzam oğullarından otuz kişiyle bir gemiye binmiş. Rüzgâr onları uzakta bir adaya sevk etmiş. Orada karaya çıkınca  kar­şılarına iri uzun saçlı çok kıllı bir hayvan çıkmış. Kılın sıklığından önü arkası erkekliği dişiliği) belli olmamış. Sen kimsin deyince, o "Ben Cessâse'yim."demiş. Bize "Bunlar ne demek anlat sana" deyince "Ben size haber veremem. Ama şu manastıra varın orada sizin haberinize hasret bir adam var." demiş. "Biz de manastıra vardık. Orada gördüğümüz yaratıkların en büyüğü bir adam, sıkıca bağlanmış. Bize "Siz kimsiniz?" dedi. "Arabız" dedik. "Aranızda Peygamber çıktım mı?" dedi. "Mekke'de çıktı, sonra Medine'ye gitti." dedik. "Siz ne yaptınız?" dedi. "Araplar ona uydular." demişler."Bu onlara iyi oldu, ya İran ve Rumlar!" dedi. "Araplar onlara sefer yapıp nurlandırıyor." dediler. Taberiye gölü ne halde?" dedi. "Dolu" dediler. "Ürdünlü Filistin nrusındaki (Beysan) Harmanlığı meyve veriyor mu?" dedi. "Evet" dediler. "Zuğar pınarı ne halde?" deyince "Hem işiyorlar hem suluyorlar. “dediler. O da "Ben Decalim Tıybe (Medine) dışında yeryüzünde her yanına geleceğim. “dedi.  ( Bkz. Müslim 2942; Müsned 6/373, 374; Taberani, Kebir 2/54; T. Dımışk 11/53; Ebu Davud 4326; Tirmizi 2253; İ. Ebi Şeybe 15/189, 154 ) [5]


İLGİLİ linkler 

·         Gazavat- ı Ali Merhur Şahın Müslüman Olması Destanı

·         Gazavat-ı Ali Der Memleket-i Sind Hakkında ve Özeti

·         Gazavatı Bahri Umman ve Sandık Destanı ve Özeti

·         Gazavatı Bahri Umman ve Sandık ile Hatırlattığı Mitolojik Öğeler

·         Gaza ve Gazavataname

·         HZ ALİ CENKNAMELERİ

·         Kirdeci Alî Kesik Baş Destanı

·         Maktel-i Hüseyin ve Kerbala Destanı ( 14. yy)

·         Yemame Savaşı ve Hz Ali'nin Yemame Cengi Destanı

·         Hazreti Ali Kan Kalesi Cengi Özeti

KAYNAKÇA 

[1] Vasfi Mahir Kocatürk Türk Edebiyatı Tarihi MEB  1970

[2] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi  Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273

[3] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi  Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273

[4] Yrd. Doç. Dr., S.Ü.İlahiyat Fakültesi Hadis Öğretim Üyesi  Mahmut YEŞİL, TEMÎM ed-DÂRÎ VE RİVÂYETLERİ , https://dergipark.ulakbim.gov.tr/neuifd/article/viewFile/5000125453/5000115273

[5] https://www.ilimdunyasi.com/tarihul-islam/temimi-dari/?wap2

Yorum yapmak için lütfenKayıt Olunya da