Zengin Kafiye Nedir ve Zengin Kafiye Örnekleri
Zengin kafiye ise dize sonlarındaki kafiyeyi oluşturan ses benzerliğinin üç veya daha fazla sesten oluşmasıdır. Dize sonlarında bir birlerinden faklı ama ses olarak benzeşen üç veya daha fazla ses ya da kelime zengin kafiyeyi oluşturur.
Kafiyelerin rediflerden farkı redifin aynı görev ve anlamdaki ek, hece ve sözcüklerden oluşmasından kaynaklanır. Kafiyeyi oluşturan benzerlikler ise daha ziyade kelime köklerinde bulunması, yanı görevli ek olmamasıdır.
Zengin kafiye anlamca farklı köklerden veya görev ve anlam bakımlarından aynı olmayan üç veya daha fazla benzeşen seslerden oluşur. Elbette ki zengin kafiye - varsa - rediften önce gelir.
ZENGİN KAFİYE ÖRNEKLERİ
Sözdür söylenir ara ya
Kimse döymez bu yara ya
İltüp bizi makbere ye
Koyanlara selam olsun Yunus
Dörtlükte ki kafiye ara, yara ve makbere, sözcüklerindeki – ara, ere , sesleri arasındadır. Köklerden sonra gelen kaynaştırma eki - y ile yönelme durumu eki olan - a aynı görevlerdeki ekler olduklarından redifi oluştururlar.
Âşıklar hublardan almaz mı bacı
Ayrılık şerbeti zehirden acı
Rakibin elinde hasret kılıcı
Kafiye bac, acı ve kılıç sözcük köklerinde var gibi gözükür. Lakin acı kelimesi kendi başına ve ek almamış bir kök olduğundan bac-ı ve kılıc-ı kelimesindeki - ( ı ) -ı belirtme durumu eki ile aynı anlam ve görevde olmadığından bu dörtlükte de zengin kafiye vardır denilebilir.
Bu maral bakışın ey per-i suret
Çok açtı bağrımda y
ara gözlerin
Bilmem ahu mudur yoksa ki ateş
Yakar baktığını n
ara gözlerin
Erzurumlu Emrah
Davlumbaza vur t
ura yı
Dünden avladık b
ura yı
Getir oğlan boz k
ula yı
Binem gidem yare karşı
Aşık Dertli
Candan sultanıdır habib Dertli'nin
Neylesin derdine tabib Dertli'nin
Geleli dünyaya rahm-ı mâder den
Ya Sultan Selim, ya Sultan Süley
man,
Sürüklüyor beni tarih ve za
man.
Ahmet Kutsi Tecer
Vakit yaklaşıyor toparlan ahbap
Yarın bir gün bu meydanda talan var
Nasıl olsa görülecek şu hesap,
Sanma bu dünyada baki kalan var!
Titrek sahillere güneş doğunca,
Gözlerim, görünmez dağları selamlar...
Buruşur elimde bir sarı gonca,