Fasıl
Osmanlıca yazılışı: fasl : فصل-
Osmanlıca yazılışı: fasıl فاصل
Osmanlıca sözlüklerdeki anlamı: “ Fasleden, ayıran, bölen. Hatt-ı fasıl iki şeyi birbirinden ayıran çizgi.” Şekillerindedir.
Fasıl Arapça kökenli bir sözcüktür. Bölüm ara anlamına gelen “ fasl “ kökünden türemiştir. Bu sözcük dilimizde pek çok anlam da kazanmış, çok anlamlı bir sözcük olmuş, halk tiyatrosu, tiyatro ve edebiyatta terim anlamlar da kazanmıştır. Bu nedenle Fasıl sözcüğünün anlamını kullanıldığı yere göre değerlendirmek, terim anlam da kullanılıp kullanılmadığına da dikkat etmek gerekir.
Fasıl sözcüğünün sözlüklerdeki anlamlarına baktığımızda: Bölüm, kısım, devre dönem; Belli bir sürede yapılan iş, karşılaşılan durum veya olay. Peşrev, nakış, şarkı, saz semaisi vb. parçaların belli bir sıraya göre çalınıp söylenmesi; Orta oyununa başlamadan önce saz takımının çaldığı köçek havası ve curcuna; Karagöz oyununda bir olayın canlandırıldığı asıl bölüm, Osmanlı ve Arap tiyatrosunda oyunun perde bölümü; Türk gölge oyununda konunun ya da öykünün bulunduğu kesim. Gibi anlamları vardır.
Fasıl sözcüğünün sözlüklere geçmeyen anlamları ve kullanım alanları da vardır.
Fasıl kelimesinin ilk anlamlarından birisi ayırma, bölmedir. Bu anlamı ile örneğin bir kitabın her bölümünden birine fasıl denir. “ Bu kitap on dört fasıldan oluşuyor”
Fasıl sözcüğü mevsim anlamında da kullanılır. Faslı sayf ( sayfiye mevsimi- yaz ) , Fasl-ı şita ( kış mevsimi) fasl-ı hazan ( sonbahar mevsimi) fasl-ı bahar, fasl-ı bayram gibi
Fasıl sözcüğü tiyatro oyunlarında bölüm anlamından hareketle “ perde “ anlamında bir tiyatro terimi haline gelmiştir.
Fasıl sözcüğü ortaoyununda oyunun başladığını belli eden saz takımının çaldığı köçek havası ve curcuna anlamında da kullanılır. Bu nedenle bir işe, oyuna veya yazıya başlama giriş faslı olarak da ifade edilir.
Türk sanat musikisinde bir defada çalınan yanı makamdaki parçalara da fasıl denir.
Duygu, düşünce ve hayalleri kısa bir şekilde izah etmeye de fasıl denir. Sözü uzatmadan yazmak, kelime guruplarının arasına bağlama edatları kullanmadan cümleyi kısaca ifade etmek bir meani tabiridir ve bu tip fasl’a mefsûl’de denmiştir.
Âlimsin ilmine gayet yok
Kadirsin kudretine nihayet yok Sinan Paşa
Halk Tiyatrolarında Fasıl:
Tuluat Tiyatrolarımızda fasıl birkaç yerde ve anlamda kullanılır. Orta oyununda oyunun giriş kısmı ve bu kısımda çalına müziğe fasıl denir. Buradaki anlamı köçekçe çalıp oyun başlama şeklindedir. Palanga adı verilen oyun alanına çalgı eşliğinde Pişekâr girer. Pişekâr baş çalgıcı olan zurnacıyla kısa bir konuşma yapar. Ardından, oyunun adını söyleyerek gösteriyi başlatır. Zurna Kavuklu havası çalmaya başlayınca meydana Kavuklu ve “Kavuklu arkası” diye adlandırılan cüce, kambur veya denyo meydana gelir. Bu sırada saz takımının çaldığı köçek havası ve ortaya çıkan curcunaya fasıl denir.
Tuluat tiyatrolarımızda oyunun asıl bölümüne de fasıl denir. Muhavere bölümünden sonra başlayan asıl oyunun, o oyunun esas öyküsünün canlandırıldığı bölüm Fasıl olarak adlandırılır. Ayrıca oyunların her perdesine de fasıla ara vermek anlamında fasıl denmektedir.
İLGİLİ BAŞLIKLARIMIZ VE LİNKLERİ,
Kukla Kuklacı ve Geleneksel Kukla Tiyatromuz
Kukla Nedir Kuklacılık Tarihçesi Türleri
Hayal Perdesi Nedir Zıll-i Hayal: Karagöz
Karagöz Oyunu Bölümleri Tipleri Gereçleri Tüm Özellikleri
Karagöz Oyunları Kökeni Tipleri ve Özellikleri
Fasıl Nedir Edebiyatta ve Halk Tiyatrolarımızda Fasıl
Anonim Halk Edebiyatı Türleri ve Halk Tiyatroları
Ortaoyunu Tüm Yönleri ve Özellikleri