Mars ve Ares ile Doğu Mitlerindeki Behram İlişkisi

07.09.2019
 
 
 
Mars ve Ares ile Doğu Mitlerindeki Behram İlişkisi
 
Ares ve Mars Yunan ve Roma mitolojilerindeki kızıl gezegen Mars’a ( diğer adı Merih- Mirrih) da adını vermiş olan uğursuz ve öfkeli olarak görülen savaş tanrısının adıdır.
 
Yunan Mitolojisinde Zeus ve Hera’nın oğlu, savaş karşıtı kardeşi  Athena  ’nın zıddı olarak ortaya çıkan savaş tanrısı Ares motifi Romalıların mitlerine Mars,  doğu medeniyetlerine ise   Behram  adı ile geçmiştir.  Kötülüklerin nedeni, şiddet ve savaşların müsebbibi olarak görülen bu tanrı kavramı hem batı hem de doğu mitolojilerinde hem diğer hayali tanrılar ve insanlar tarafından sevilmeyen bir tanrı kavramı olarak ortaya çıkmasına sebep olmuştur.
 
Doğu mitolojilerinde Behram adını alan Ares’in temsil ettiği Kızıl Gezegen olan  Mirrih Merih Mars koç burcunu (  eski dildeki karşılığı  Hamel Burcunu) temsil eden bir gezegendir. “ Bu burçta doğanlar Mars’ın etkileri ile girişken, hareketli, cesur, rekabetçi, dayanıklı, kuvvetli ve enerjik, oluyor kabul edilir.  Fakat koç burcunda doğanlar saldırganlık, zalimlik, bencillik, acelecilik ve kavgacılık gibi olumsuz özelliklere de sahip olurlar. “ Eskiler bu burca “Burc-ı bere” ya da “Bere-i felek[1] adlarını da vermişler bu burç doğu mitolojilerinde “ büyük uğursuz”  olarak görülmüş, Mars uğursuz yıldızlararasında hatta en başında  “kırân-ı sa’deyn”e sebep olan yıldız olarak görülmüştür. Mars kadar uğursuz sayılan diğer yıldız ise Zuhal yıldızı dır. Nücum ilmine göre Satürn (Zuhal) ve Mars’ın (Merih)  Yengeç (Seretan) burcunda bir araya gelmesi otuz yılda bir olur. Mars ile Satürn’ün aynı burçta birbirine yaklaşması mutsuzluk (kırân-ı nahseyn, nahs-i kırân)’a sebebiyet verir. [2]
Doğu mitolojilerinde Güneş’in Mars’ın temsil ettiği Koç ( Hamel)  Burcuna girdiği mevsimsel tarih 21 Mart’tır. Hamel – Koç Burcu, gökyüzünün beşinci katında ve güneyde kabul edilen bir burçtur.  Koç burcunda doğanlar Mars’ın kötülüğü ve uğursuzluğu çağrıştıran etkileri altında doğduklarına inanılır. [3][4]
 
Ares’i savaş tanrısı ve Mars gezegenin sembolü olarak ortaya çıkaran ilk kültürün Yunan Mitolojisi olduğunu düşünmek gerekir.  Yunanlılarda Ares, Romalılarda Mars, Doğu mitlerinde ise Behram adı ile karşımıza çıkan bu savaş tanrısı kavramına Yunanlılar Enyalios adını da vermişler, bu tanrıyı kanlı, gaddar, acımasız, savaşları ve kötü olayları ortaya çıkaran bir tanrı olarak betimlemişlerdir.
 
Ares, Homeros'un İlyada'sı da dahil hemen tüm metinlerde ve mitlerde  uğursuz , sevilmeyen, öfkeli , şiddet yanlısı, kötülüklerin kaynağı , kaba kuvvetin timsali, azgın, çılgın, şehvet düşkünü, baş belası bir tanrı olarak görülmüş hatta anne ve babası . Hera ve Zeus tarafından dahi dışlanmış bir tanrı olarak tasvir edilmiştir.
 
Yunan mitolojilerine göre Ares tanrıça Aphrodite'nin ( Roma mitolojisinde Mars -Venüs )  sevgilisidir.  Aphrodite ( Roma mitlerindeki adı ile Venüs)  demirci kocasını Ares(  Roma mitlerinde Mars)  ile aldatmış, ikili tanrılar tarafından yakalanıp cezalandırıldıkları ana kadar sevişmişler, Ares’in kapıya bekçi olarak koyduğu görevli horoz olurken, Venüs ise tanrılar tarafından gökte uzak bir yere atılarak Venüs gezegenine dönüştürülmüş, mitolojiye göre Ares ve Aphrodite’nin gayri meşru çocukları da olmuştur.  Bu gayrimeşru çocuklar ise Phobos (bozgun), Deimos (korku) ve Harmonia ile aşk meleği Eris( Eros’tur) (uyum) . Phobos ve Deimos devamlı olarak Enyo ve Eris de zaman zaman babaları Ares'e eşlik eden evlatlar olarak anılır.  Bilindiği gibi Eros aşk oku atan kanatlı ve çocuksu bir varlıktır. Eros’un aşk okuna maruz kalanlar birbirlerine âşık olurlar.
Ares, kız kardeşi Athena’nın zıddı olan bir karakter olarak Athena ile sürekli mücadele halindeki bir tanrı olarak anlatılır. Bu nedenle Athena ile yaptığı savaşlarda sürekli  mağlup olan bir savaş tanrısı olarak karşımıza çıkar. Kadın savaşçılar olarak adlandırılan Amazonlar  Ares’in kızları olarak gösterilmiş,  Aphrodite ile yaşadığı yasak aşk sonrasında yakalanan Ares’in göçtüğü yurt Trakya olarak belirtilmiştir.
 
Tüm bunlara rağmen Güneşin 21 Mart’ta Hamel burcuna girmesi baharın gelişini simgeler. 21 Mart Nevruz günüdür ve  bir anlamda umudun tahta çıktığı günü de temsil etmektedir. 21 Mart, baharın gelişini müjdeleyen bir umuttur ve Güneş ısıtan ışıkları ile  yeryüzüne umut saçmaya başlar. Bu ise bir kötülüklerin bir müddet sonra ereceğine dair beklentiyi ifade eder.  Böylece kötülük tanrısının öfkesini mutedil hale getirmek imkanı doğar
 
Güneş gökde hamel burcını teşrîf eyledi gûyâ
Mizâc-ı dehri kıldı mu‘tedil nev-rûz sultânı        Nevi
 
Burc-ı hamelde revzen-i hûrşîdden saçıldı zer
Çıkdı ‘adâlet kasrına nev-rûz-ı sultânî meğer  Nevizade Atai - -
 
Sâgar-ı mihri cihâna sundı sâkî-i hamel
Neşve-dâr itdi yine eşyâyı hep nevrûzdur       Nabi G. 125/2
 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar