Mugâleta-i Maneviyye Nedir Örnekleri

21.03.2024

Mugâleta-i Maneviyye, zihnin bir kavramdan hareketle başka bir manaya işaret etmesi suretiyle yapılan bir tür yanıltmacaya dayanan telvihât ile ilgili söz sanatlarındandır. Telvihât: “işaret, başka türlü açıklama, lüzumlu şeylerden bahsetmek maksatlı anlamın dolambaçlı ifade edilmesi “anlamında bir kinaye türü olarak kabul edilir ve örtülü söyleyişler, dolaylı ifade etmeler, maksadı işaret yoluyla ve parlaklık kazandırarak ifade etme anlamlarına gelir.[1] ( bkz Telvihât Nedir Telvihât Söz Sanatları )

Mugâletanın sözlük anlamı “yanıltmak için, yanıltacak yolda söz söylemektir.” [2] Mugâleta-i Maneviyye, birden fazla anlamı olan sözcük veya sözcük gruplarını kullanarak ifadeyi muhtelif anlamlara gelecek şekilde işaret eden, ifadeye parlaklık kazandırarak ifadeyi bir çeşit yanıltmaca ile vermeye özenen bir telvihat çeşididir. Mugâleta-i Maneviyye,  başka başka,  benzeri veya  zıddı anlamları olan bir kelime veya kelime gurupları  söylenerek bir benzerinin veya muhalif anlamlarının işaret edilmesine dayanan bir söz sanatıdır.  Yani muhtelif veya zıt anlamları olan söz veya söz guruplarını söyleyerek diğer anlamının işaret edilmesi veya diğer anlamına yönlendirilmesidir.

  • Düşmese ağzımdan ol şîrîn dehânın lebleri
  • Vasf-ı la’lin durmasam zikr eylesem yârânıma (Bâki)

Bakinin bu beyti iki türlü anlaşılır: İlkinde: Senin o şirin ağzın ve dudaklarının vasfını konuşmak dilimden hiç düşmese  la’l dudaklarının vasfinı  sürekli dostlarıma  anlatsam.

b) Senin ağzını ve dudaklarını sürekli öpsem ve hep orada kalsa, ayılmasa ; dudağının tadını durmadan dostlarıma anlatsam.

Ağzından çıkanların hangi makamdan ve perdeden söylediğini anlamaya çalışsam, bana buselik makamından diyecek “  cümlesinde makam ve buselik sözcükleri çeşitli anlamlara da gelecek şekilde sevgilinin konuşmasını besteye, makama, durak yerlerine  seslerini ise nağmelere benzetiliyor. Böylece çok güzel konuştuğu, buseyi de ima edecek şekilde, parlak yanıltıcı ve dolaylı ifade ediliyor.

  • “Bir câm bir de lâ’l-ilebin sundu muğbeçe”

Dizesinde:  hem” mugbeçe “meyhaneci çırağı” bir kadeh, bir de kırmızı şarap sundu” , hem de “bir kadeh, bir de kırmızı dudak sundu” manası anlaşılır.

  • Düştük tarîk-i mey-kedeye câm-ı bâdeden
  • El çekmeziz ecel sımayınca ayağımız (Hayâli)

Hayali’nin bu beyti iki şekilde anlaşılır. İlki: Badeli kadehten [ ayyaşın biri iken] tarikat yollarına düştük. Canımız çıkmadan bu yoldan dönmeyiz

İkinci anlamı : Kadehten meyhane yollarına düştük canımız çıkmadan kadehten ( ayak ) el çekmeyiz

Mugâleta-i maneviye ile Cinas

Mugâleta-i maneviyye söz sanatı cinâs, kinâye ve ta’riz sanatları ile benzerlikler taşımaktadır. Ancak mugâleta-i maneviye cinas sanatından sözün bir kere söylenmesi ile ayrılır Cinas sanatında ise söylenen bir sözün en az iki kere söylenmesi icap eder. ( bkz TAM CİNAS – CİNASI TAM BASİT VE MÜREKKEP CİNAS NEDİR VE ÖRNEKLERİ )

  Örneğin

  • Benim için her bir sözün kıymetlidir inciden
  • Gözyaşların akıtma gel, odur gönlüm inciden

Beytinde “inciden” sözcüğü muhtelif manalarda kullanılarak cinas yapılmış,  ilk dizedeki  ” inci “ mücevher anlamında ikincisinde ise” inci-tmek”  fiili anlamında iki kere kullanılmıştır. Mugâletada kelime bir kez söylenerek sözcüğün benzerine veya da zıddına işaret edilerek bir kez daha söylenmez.

Mugâleta-i maneviyye- kinâye:

Kinâye “Hem mecazi hem de hakikat manası anlaşılabilen, üstü kapalı ifade edilen, dokunaklı, mecazlı ve sitemli söz”  söyleme sanatı olarak tarif edilebilir. Kinayede kelimenin hem gerçek hem de mecâz anlamlarına işaret edilirken daha ziyade mecazi anlamı vurgulanır. Mugâletada ise kelime ya da kelimeler yanıltacak şekilde ve parıltılı ifade edilerek muhtelif manalara gelecek şekilde kullanılır.

Mugâleta-i maneviye ile Ta’riz

Ta’riz ise kelimenin söyleniş tarzından anlaşılır. Açıkça iğneleme ve alay söz konusudur. Tariz sanatında söz veya sözlerin gerçek ve mecâz anlamlarına yönlendirme çabası yoktur.

Örnekler

  • Bigânelikle yâd eder olmuş rakibi yâr
  • Şükr et Cenâb-ı Hakk’a ki yâd olmadın gönül (Şeyhülislâm Yahya)

  • Görüp bu eşk-i pür-hûnum demin hoş deme ey meh-rû
  • Ne kanlar ağladı çeşmim gelince bu deme yaşım (Hayâli)


İLGİLİ LİNKLER

   TAM CİNAS – CİNASI TAM BASİT VE MÜREKKEP CİNAS NEDİR VE ÖRNEKLERİ

 KAYNAKÇA

  • [1]https://www.edebiyatvesanatakademisi.com/post/create?edit=144247
  • [2] Tahir ül Mevlevi, Edebiyat Lüğati, Enderun , 1973, s. 159- 160

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar