Tecnis Kökeni Anlamı Nazım Şekli Özellikleri Türleri Örnekleri

22.01.2024
Tecnis Kökeni Anlamı Nazım Şekli Özellikleri Türleri Örnekleri

 


Osmanlıca yazılışı: Tecnîs :  تجنیس


Tecnis Kökeni Sözlük Anlamları 

Tecnis Arapça kökenli bir sözcüktür. Arapçada “benzeşme, aynı cinsten olma” anlamlarında sözcükler üretilen “ cns” kökünden gelir.[1] Bu nedenle tecnis; “anlamca benzeyen kelimelerle yapılan söz oyunu “ anlamına gelen cinās جناس  ve  “benzeşme,”  anlamına gelen cins جنسsözcükleri ile aynı kökten gelmektedir.  Tecnis sözlüklerde cinas yapma, iki manâlı söz söyleme, cinas kullanma cinaslı mâni veya koşma söyleme anlamları ile tarif edilir


Kafiye Türü ve Söz Sanatı Olarak Tecnis

Tecnis sözcüğün edebiyatta iki türlü terim anlamı vardır.  Birisi cinaslı kafiye ile eş anlamı tecnis;   diğeri ise âşık şiirinde her dizesi cinaslı kafiye ile kefiyeleşmiş olan nazım biçimi anlamına gelen tecnistir.

Cinas ile eş anlamlı olan tecnis “ iki manalı söz veya mâni söylemek “ olarak tarif edilir.   Cinas veya tecnis; hem nesir hem de şiirde de karşımıza çıkar. Bu anlamdaki tecnis veya cinaslar okunuşları ve yazılışları aynı veya çok benzer olan iki veya daha fazla sözcüğü bir arada kullanma , “ Mânâları farklı olan iki lafzın telaffuzda benzeşmesi”[3] sanatı ve kafiyeleridir.  Tecnis ve cinas “ İki sözün biribirine uygunluğu olup harflerin çoğunun aynı olmasına dayanılarak tâm, nâkıs, müzeyyel, mükerrer, mürekkeb (tâm cinasın bölümü olup yazıda birlikte müteşâbih, farklılıkte mefrûk olur), mutarraf, hatt şeklinde yedi çeşittir. “ [4]( Bu tip tecnisler için geniş bilgiler: bkz Cinas Sanatı ve Cinas Türleri- Cinaslı Kafiye Nedir Cinaslı Kafiye Mani Bayatı Mahnı Örnekleri- CİNAS TECNİS VE TÜRLERİ )

Cinas yapmak ve tecnis,  söz sanatı ve kafiye türü olarak divan şairlerinin de ilgi duyduğu bir konu olmuş, bazı divan şairleri ve yazarları “ tecnîsât başlığı altında çeşitli risaleler yazıp şiir ve şair incelemesi yapmış ve edebî sanatları buna göre tasnif etmişlerdir.”[5]  Cinas-ı kalb, tecnis-i kalb ve maklûb adlarıyla da bilinen kalb sanatı da cinas veya tencisin bir türüdür.  [6]


Şiir Türü Olarak Tecnis

Anonim halk şiirindeki cinaslı maniler ve bayatılar da bir şiir türü olarak kabul edilebilir. Tecnis, Anadolu ve Azerbaycan âşık edebiyatında koşma kalıplı ve koşma türevi olan bir nazım şekli olarak da karşımıza çıkmaktadır.  Koşma kalıplı tenisler tüm dizeleri cinaslı kafiye ile kafiyeleşmiş âşık şiiri türüdür.  Kafiyelerinin tümü cinaslı olan koşmalara âşıklar tecnis adını vermektedir. Bir şiirin tecnis sayılabilmesi için şiirdeki tüm kafiyelerin cinaslı olması şartı olduğundan ve çok sayıda cinaslı sözcük bulmak icap ettiğinden tecnis türü şiir yazabilmek bir hayli çaba, kelime bilgisi ve hüner gerektirmektedir.

Tecnisler;  nazım şekli itibari ile koşma ve türlerine benzerler. Tecnisler, koşma kalıpları ve şekilsel özellikleriyle 11 veya 8 li hece ölçülü, dörtlük sistemine dayalı, duraklı, kafiye şematiği dahi koşma düzeninde olan şiir biçimleridir. Ancak tecnisler, tüm dizelerindeki kafiyelerinin cinaslı olması itibari ile koşmalardan ayrılır.

Anadolu sahasında tecnis türünde yazan birçok şair yetişmiştir. Ancak tecnis türü özellikle Erzurum, Kars,  Ardahan, Iğdır, Bayburt, Gümüşhane ve Erzincan gibi Doğu Anadolu yörelerinde yaygındır. Tecnis, Azerbaycan sahasında Anadolu sahasına nazaran çok daha itibar gören bir koşma türü olmuştur. [7] Azerbaycan âşıkları arasında tecnis, itibar kazandıran, söylemesi ustalık gerektiren bir şiir türü olarak görülmüştür.  Azerbaycan halk şairleri arasında tecnis türünde şiir söylemek çok yaygın bir gelenektir.

Tecnis terimi ile adlandırılan cinaslı koşma türlerinin 17. asırdan itibaren ortaya çıktığı iddia edilse de[8] Anadolu sahasında bilinen ilk tecnis örneği 16. Asırda Öksüz Dede adlı bir yeniçeri ozanına aittir.  ( bkz Öksüz Dede ve Hayatı ( 16. yy) [9] Tuna boylarından gelerek Mağrip ocağında Yeniçeri olarak yetişen Öksüz Dede, III. Murad zamanında İran seferlerine katılarak Azerbaycan âşıkları ile temas kurduğu belli olan bir âşıktır. [10] O halde tecnis nazım şeklinin membaının Azerbaycan âşık edebiyatı sahası olması ihtimali bir hayli kuvvetlidir. Tecnis türünün Anadolu’da çok yaygın olmaması aksine Azerbaycan da çok yaygın ve çok çeşitli olması, Azerbaycan aşıkları tatafından çok makbul görülmesi, çeşitli şiir türleri olarak şekillenmesi bu görüşümüzü destekleyen kuvvetli delilerdir.

Azerbaycan âşık edebiyatında tencisin “bayatı tecnis, cığalı tecnis, ayaklı tecnis, dudakdeğmez tecnis, Dodag Deymez Ciğalı Tecnis , Gazel-tecnis [11]nefes çekme tecnis” çeşitleri de bulunur.  Azerbaycan âşıkları,  her bir tecnis türünü müstakil bir nazım şekli olarak kabul etmektedir. Bu nedenle biz de tecnis türlerini ayrı başlıklar halinde aktarmayı uygun bulduk.

Anadolu Sahasında İlk Tecnis Örneği

  • Bu garip gönlümün nesin sorarsın
  • Her dem yar elinden yaralı sine
  • Yar merhem etmezse unulmaz yaram
  • Ölür de giderim yaralı sine

  • Bu kadar âşıklar gelür yareli
  • Anlar da hep yar elinden yareli
  • Değmeyince unulamaz yar eli
  • Tatlı merhem sürsün yarelisine

  • Sinem şerha şerha yaraladığın
  • Yar kendi bilmez mi yaraladığın
  • Sarmayınca kendi yaraladığın
  • Kim karışır anın yaralısına

  • Öksüz'ü kayd ü ben olmuş bendine
  • Bend olmuşum ben de senin bendine
  • N'ola sual etse bir de kendine
  • Yaran nerde dese yâr Ali'sine  Öksüz Dede ve Hayatı ( 16. yy)

Dodag Deymez Ciğalı Tecnis EYER EYER

  • Çen gelse dağlara yeller esdirer,
  • Qış da çetin gelse dal eyer eyer.
  • Aşıq deyer eyerden,
  •  Ne getirdin eyerden,
  • Laçın3 getdi şikara,
  • Getirerse eyer den.
  • Elin sesin qayalardan kesdiler,
  • Eşitse qeddini dal eyer eyer.
  •  
  • Yeqin6 keser zehri zehrin salsalı,
  • Qeza cana zehrin zehri sal salı,
  • Aşıq gezer sal salı,
  •  Yar qeddine sal salı,
  • Canan canı nezerden,
  • Eyer yaxşı salsalı.
  •  İçinde qardaşı zehrin salsalı,
  • Seslerdi dilinde dal eyer eyer.
  •  
  • Yazıq cana canan getdin eyane
  • Danışsan derdini salsan eyane,
  • Aşıq gezer eyane,
  • Dilin eşqe eyane,
  • Hain neden qaralı,
  • Gezir elden eyane.
  • Musa ister canan geze eyane.
  • Yaralı sinesin dal eyer eyer.  Göyçeli Âşık MUSA XIX. Yy. 

1. sis, duman 2. eğerden 3. doğan, şahin 4. ava5. boyunu poşunu 6. hakkıyla, muhakkak, kesin, doğru

7. iyi, güzel, hoş 8. ileri gelenlere 9. sırt, arka

GEREK

  • Gözel olan verir özüne bezek,
  • Gözü nergiz, şimşad1 ayağı gerek.
  • Giribani2 her terefden ola çak,3
  • Görüne sinenin ay ağı gerek.
  •  
  • Gel, gir bu bağçaya lalesin bilek,
  • Görek qönçelerin,4 lalesin bilek,
  • Gelmez tekellüme5 lalesin bilek,
  • Ger olmuş eğyara6 ayağı gerek.
  •  
  • Geyin al, yaşılı, gel olma bineng,7
  • Geşq eyle sehranı, gel olma bineng,
  • Melikballi Qurban, gel olma bineng,
  • Kababm yanmağa a yağı gerek.  Melikballı Qurban Siirleri. XIX. Yüzyıl

1. şemşir ağacı, boy-bos 2. yakası, elbisesinin yakası3. yırtık 4. goncaların 5. söz, söyleme, konuşma

6. yabancıya 7. namussuz, rezil

Tecnis ve Cinas İle İlgili Linklerimiz

KAYNAKÇA

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar