Cumhuriyet I. Dönem Şiiri Şairleri ve Toplulukları
Cumhuriyet Dönemi şiiri 1911 de başlayan Milli Edebiyat Hareketinin dil, sanat ve konu anlayışının etkisi altında genellikle hece ile yazan şairlerin kahramanlık, Türkçülük, milliyetçilik, tarih ve kültür temalarını işleyen etkileri altında şekillendi. ( bkz Milli Edebiyat’ı Oluşturan Siyasi ve Tarihi Sebebler. )
Milli Edebiyat Hareketi Ömer Seyfettin’in Selanik’te çıkan Genç Kalemler dergisinde 1911 senesinde yayımlanmaya başlayan Yeni Lisan adlı makale serisi ile başlamıştı. Bu yazılarda özetle sade ve konuşulan canlı dilin edebi eserlerin dili olması gerektiği tezi işlenmişti. Sokakta konuşulan dilin edebi eserlerin dili olması gerektiği fikri böylece icraata geçmiş yeni bir hamle başlatmıştı.
Şairlerin büyük çoğunluğu halk ve millet için sanat anlayışı ile yazıyor, aralarında aruzla yazan şairler de bulunmasına rağmen Yeni Lisan etkisi ile sade bir dille şiirler yazıyorlardı. ( Bkz Milli Edebiyat ve Heceli Şiirin Yayılması) Fecr-i Ati ve Servet-i Fünun etkisi altında yazan az sayıda şair ise ferdi konularda yazmayı sürdürseler de devrin şairleri genellikle milli ve sosyal konularda yazan şairlerdi. ( bkz Milli Edebiyat Hareketi Şair ve Yazarları Listesi )
1920 li yıllarda şair olarak tanınmaya başlayan genç şairlerin bir kısmı ferdi bir kısmı Milli Edebiyatın devamı olan çizgiler, içinde bir kısmı da tamamen şahsi, bir kısmı da Beş Hececiler ve Yedi Meşaleciler gibi şiir toplulukları içinde olarak ortaya çıkmışlardı. 1920 li yılların ilk senelerinde Milli Mücadele dönemi edebiyatının genel eğilimleri, devam etmiş, savaşın getirdiği, yoksulluk, yılgınlık, dağılan yakılan Anadolu, yetim çocuklar, dul gelinler vb konuları şiirler de hâkim temalar olarak görülmüştü. Buna rağmen 30 lu yıllara doğru Savaş ve etkileri yerine farklı temalar da işlenmeye başlandı. Hatta aruzun yerine alan heceli ve dörtlük sistemli şiirin yerine farklı şekil unsurları da denenmeye başlanmıştı.
1930'lu yıllarından itibaren memleketçi edebiyatın yanı sıra sanatı ön planda tutan eğilimler de gözükmeye Fransa’da ortaya çıkan Sembolist, Parnasist vb akımlarının ş etkileri Türk edebiyatında da görünmeye başlamıştı. Baudlaire, Staphane, ve Mallarme gibi şairlerin etkisi ile "sanat sanat içindir" anlayışına meyl eden kimi şairleri saf şiir veya Öz Şiir denilen bir şiir tarzı ile yazmaya başlamışlardı
Memleketçilik akımının yoğun olarak etkisini gösterdiği 1920 ve 1930 lu yıllarda en dikkat çeken şairler Ali Mümtaz Arolat, Halide Nusret, Ahmet Kutsi Tecer, Rıza Tevfik , Kemalettin Kamu (1901-1948), Necmettin Halil Onan (1902-1968), Necip Fazıl K, Yahya Kemal , Ahmet Hamdi Tanpınar (1901-1962) Ömer Bedrettin Uşaklı (1904-1946) Ahmet Muhip Dıranas, Nazım Hikmet, Ziya Osman Saba, Faruk Nafiz, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya Ortaç , Orhan Seyfi Orhon , Sabahattin Ali , Ercüment Behzat Lav ,Behçet Kemal Çağlar, , Cahit Sıtkı Tarancı, Fazıl Hüsnü Dağlarca' gibi şairler olmuşlardı.
YEDİ MEŞALECİLER
Cumhuriyet Döneminde çoğunluğunu genç şairlerin oluşturduğu ilk şiir topluluğu olan Yedi Meşale adlı bir kitapta toplayan ve kendilerine de YEDİ MEŞALECİLER adını veren Cumhuriyet Dönemi’nin ilk şiir topluluğu. 1928 de kuruldu Bu topluluğun üyeleri: Muammer Lutfi, Sabri Esat Siyavuşgil , Yaşar Nabi Nayır ,Vasfi Mahir Kocatürk , Cevdet Kudret , Ziya Osman Saba ve Kenan Hulusi Koray’dır. Bunların arasında en dikkate değer isim Ziya Osman Saba olmuştu.
Yedi meşaleciler Memleketçileri eleştirerek “artık Ayşe Fatma edebiyatından bıktıklarını ilan “ ederek ve Servet/-i Fünun ve Fecr-i Ati şiir anlayışları ile sanat sanat için sanat anlayışına yakın duran şiirler yazmışlardı. Yeni bir edebiyat kurmak, Batı edebiyatını takip etmek, özgün şiir oluşturmak adına ortaya çıkmalarına rağmen sanat anlayışlarını tam olarak ortaya koyamamışlardı. Üyelerinin hepsi de lise çağlarındaki gençlerden oluştuğu için çok büyük bir gürültü ile karşılanmışlar, ama dişe dokunur ürünler vermeyi de başaramamışlardı. Fakat Cumhuriyet döneminde kurulan ilk topluluk olarak ve çoğunluğu lise öğrencisi gençlerden oluştuğu gibi bu dergi ve topluluk kamuoyunda oldukça iltifat görmüştü.
Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati ve Parnasyen şairlerin etkisi altında kalan bu gençlerin pek çoğu şair olarak da yetenekli değillerdi. Pek çoğu nesre yönelen üyeleri şiirde o nedenle pek bir varlık gösteremeden. Yedi Meşale'yi çıkaran gençlerin çoğu bu harekete bir gençlik hevesi olarak katıldıklar görüşünü destekler şekilde şairlikten çok yazar olarak devam etmeye karar kılmışlardı.
Beş Hececiler
Milli Edebiyat'tan etkilenilmiş ve hece ölçüsü ustalıkla kullanılmıştır. Şiire 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı yıllarında başlamışlardır. Şiir dilinin sade ve süssüz olmasını tercih ettier. Önceleri aruz kullanmışlarsa da, daha sonra hece ölçüsünü kullanmışlardır. Şiirlerinde; memleket sevgisi, yurdun güzellikleri, kahramanlık ve yiğitlik gibi konuları ele almışlardır. 5 Hececiler grubunu Faruk Nafiz Çamlıbel, Enis Behiç Koryürek, Halit Fahri Ozansoy, Yusuf Ziya Ortaç ve Orhan Seyfi Orhon oluşturur.
Saf Öz Şiir
Ahmet Haşim’in “Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar” adlı makalesi neticesinde oluşmaya başlayan bu şiir eğilimi , “ şiiri sözden ziyade musikiye yakın” ve şiiri soylu bir sanat olarak görüp , “ sanat sanat içindir” anlayışı ile şiirde önemli olan şeyin iyi ve güzel şiir yazmak olduğu düşüncesi ile şiir yazmaya başlamışlardı. Fransız şairleri Baudlarire, Mallarme, Valery, Arthur Rimbaund' ve Stephane ‘nin etkisi ile yazmışlardı. Bu şairler, şiirde ahenge, , ritme, anlam derinliğine, , imge zenginliğine önem vererek, dilin mantığına uygun ve dilin anlam dünyasını geliştirip zenginleştirmek amacıyla, dilde yeni ifade olanakları yaratmak gayesiyle, şiirsel söyleyişi şiirin ve şairin amacı olarak görerek şiirler yazmışlardı.
Şiiri sanatın en asil dalı olarak gören bu şairler dilin anlam olanaklarını zenginleştirmek ve diğer amaçlara ulaşmanın yolunu şiirde yoğun emek, yoğum lirizm, yoğun, disiplin olarak görüyorlar, ferdi konulara yönelen bir tutumla evrensel konuları işleyen, fikir açıdan da zengin ölçülü ve geleneksel unsurlardan da yararlanan şiirler yazıyorlardı.
Şiirde ölçü, kafiye, redif, durak gibi şekilsel unsurlara önem veren şairler, şiirde fazlalık ve eksikliğe karşı çıkarak söylemde, lirizm de alamda, imge de yoğun şiirler yazmayı amaç ediniyorlardı. Mükemmel şiire ulaşmayı ilke edinen bu şairler, has şiirin disiplinli çalışma, sözden ziyade melodiye yakın, saf ve halis şiir yaratma endişesi ile yazıyorlardı. .disiplinli çalışarak mükemmele varan halis şiir yazma endişesi kendisini hissettirir.
Bir yönleri ile gizemli, anlamca kapalı şiirler de yazabilen bu şairler ilk yıllarda moda olan memleketçilik düşüncelerinden de kopmaya başlayarak bireysel konular işlemişler, iç gözlemlere dayalı çeşitli lirik duygular, metafizik konular ruh, ölüm, yalnızlık, aşk, felsefe, masal, mit temalarını vb işlemeye başlamışlardı.
Öz Şiir taraftarı şairler şunlardır: Necip Fazıl Kısakürek (1905-1983), Ahmet Hamdi Tanpınar (1901-1962), Ahmet Muhip Dranas (1908-1980) Cahit Sıtkı Tarancı (1910-1956) Asaf Halet Çelebi (1907-1958)