Eros Yıldırım Aşkı Tanrısı Eros ile Psyche Öyküsü

05.01.2022

 

 

 

 

Eros Kimdir Yıldırım Aşkı Tanrısı Eros ile Psyche

 

Eros, Yunan mitolojisinde Ares ve Afrodit arasındaki yasak aşk ve şehvetin çocuğu;  kadınlar ve erkekler arasında yıldırım aşkın ortaya çıkmasını sağlayan, seks ve şehvet tanrısıdır.  Bu nedenle erotik kelimesinin kökeni de Eros’a dayanmaktadır. Eros, üreme ve doğurganlık sembolü olarak da görülmüş, Antik Yunan mozaiklerinde ve diğer resimlerde elinde aşk oku, yay etrafında veya üzerinde lir, flüt, horoz, gül ve yunus balıkları ile birlikte tasvir edilmişlerdir. Tüm bunlar zaten Eros’un sembolleridir.

Eros bazı antik tasvirlerde elinde yakıcı ve yıldırım aşkı temsil eden meşale ile de betimlenmiştir. Eros bu ok, yay veya meşale ile hem insanları hem de ölümsüzleri bir birlerine âşık edebilecek bir kudrete sahiptir.

 

Farklı Efsanelere göre Eros’un Kimliklikleri

Kimi mitolojik kaynaklara göre Eros; Khaos, Gaia ve Tartarus'tan sonra evrene gelen dördüncü tanrı olmaktadır. [1]Ancak daha yaygın olan hikâyesi Ares ile Aprodite’nin yasak aşkından doğan dört çocuktan biridir.

Orfizm’e göre Eros, evren yumurtası ikiye bölünüp yarı kabuğundan gök, yarı kabuğundan toprak ortaya çıkmış daha sonra Dünya ve Eros’un da doğmuştur. (bkz ORFİZİM - SAF RESİM )

Esasında Eros ile ilgili anlatıların pek çoğu bir diğerini hiç tutmaz. Eros’un kimliğine dair çok sayıda farklı anlatı ve efsane bulunmaktadır. Kimi kaynaklara göre Eros, bir tanrı değil; Yunanlıların deyimi ile “daimon” dilimizdeki karşılığı ile cine benzer bir yaratıktır. Bazı efsanelere göre Yoksulluk Tanrıçası Penia ile Bolluk Tanrısı Poros’un oğludur. Bir başka efsane ise Eros’un, Aphrodite ile Hermes’in oğlu ya da Eileithyia veya İris’in çocuğu olduğuna dairdir.

Ancak Eros’un kimliği ve işlevlerinin erken Yunan inançlarından Romalılara gelene kadar bir hayli değiştiğini kabul etmek gerekir. Eros En eski Yunan Mitolojilerinde Khaos, Gaia ve Tartarus'tan sonra doğan dört yaratıcı tanrıdan ve Dünyanın temellerinden biri iken MÖ. VI yüzyıldan sonra[2] yıldırım aşk, seks ve tutku tanrısı olmaya başlamıştır.

Kısaca Eros, erken Yunan Mitlerinden Romalılara gelene kadar bir hayli değişime uğramış en sonunda Afrodite ve Ares’in yasak aşklarının gayri meşru çocuklarından birisi, kadın ve erkeklere arasında yıldım aşkların ve ani şehvetlerin müsebbibi olan mitolojik bir figüre dönüşmüştür.

En yaygın bilinen hali ile Eros, Afrodite ve Ares’in yasak aşkının çocuğudur.  annesi Afrodit’e bağlıdır ve onun sözlerinden çıkmayan bir aşk tanrısı olarak betimlenir.  Eros,  ölümlü ve ölümsüzleri ilk görüşte âşık eden, kadın ve erkek arasında aniden cinsel çekim ve cinsel arzu yaratan bir tanrı olarak bilinmektedir.

Eros’u Ares ile Afrodit'in yasak aşkının çocuğu olarak gösteren mitolojik hikâyelere göre Eros’un annesi Aprodite, tanrı Hephaistos ile evlendirilmiştir.  Ancak Aprodite, ordu komutanı ve savaş tanrısı Ares   (Mirrih Merih Mars,  Behram ) ile  gizli bir aşk yaşamaya başlar.  Ancak bu yasak aşk ortaya çıkınca tanrılar her ikisini de cezalandırmış, Ares ( Merih ) Aprodite ise (  VENÜS  ) yıldızı yapılmışlardır.  ( bkz  AFRODİT APHRODİTE VENÜS KİMDİR )

Cinsel zevke düşkün ve doğurgan bir tanrıça olan Aprodite’nin  Ares ve diğer  aşıklarından her biri başka bir duyguyu ve özelliği temsil eden  çocuklar dünyaya gelir. ( bkz ARES NEDİR KİMDİR YUNAN HARP TANRISI )

 

Aprodite’nin Ares ile  yaşadığı bu yasak aşktan doğan çocukları ve temsil ettikleri özellikler şu şekildedir. Phobos (Korku), Deimos (Dehşet)[ ve Harmonia(Uyum), Hermaphroditos  ( çift cinsiyet) Eros, ( seks ve şehvet ) Aeneas ( vefa ve yardımseverlik) tir. Böylece Eros, yıldırım aşkların, cinsel hazların tahrikçisi ve müsebbibi olmuş olur. [3] Ama Ares ve Afrodıte’nın aşkları Hephaistos’un aşıkları suçüstü yakalaması ve  Ares’i   bir ağın içine hapsederek  tanrılara göstermesi ile son bulur.[4]

 

Eros sadece aşkın ya da seksin tanrısı değil, bu inanca göre aynı zamanda sonsuza dek sürecek olan yaratıcı üreme işleminin de sembolüdür. Eros,  antik ve çağdaş tasvirlerde minik kanatları olan, elinde aşk oku, yayı bulunan yunus balıkları, lir veya flüt de taşıyan, etrafında bir yerler de horoz da ilave edilerek gösterilen, bazen elinde yanan bir meşalesi de olan hiç büyümeyen erkek çocuk olarak betimlenir.

 

Eros,  insanlar ve ölümsüzler arasında aniden cinsel çekim ve tutku yaratabilen bir mitolojik varlık olarak aktarılır. Bunu ise elinde ateşli cinsel arzuyu temsil eden meşale, ok ve yayı ile sağlamaktadır. Aralarında cinsel tutku oluşsun istediği insanlara ve ölümsüzlere hemen bir ok atmaktadır. Bu oka maruz kalan kadın ve erkek hemen birbirlerine cinsel bir arzu duymakta ve âşık olmaktadırlar.

 

Khaos, Gaia ve Tartarus'tan sonra dünyaya gelen dördüncü tanrı olduğunu iddia eden mitolojik öyküye göre Eros, Zeus’u Kronos’tan kurtarmıştır. Evlatlarını yiyen Kronos,  Zeus'u da yemeye gittiğinde Eros hemen Zeus'a giderek bunu haber vermiş ancak Kronos onu yakalayarak kanatlarını kesmiştir.

 

 

Eros ve Psyche Aşkı

 

Mitolojilerde Eros, Psyche ile olan aşkı ile de bilinmektedir.

 

Psyche o kadar güzel bir kadındır ki onu gören erkekler tanrıça Afrodit’e tapınmaktan vazgeçmektedir. Bu olaya öfke duyan Afrodit, oğlu Eros’a “ o kızı dünyadaki en çirkin adama âşık et”  diye emreder. Ancak, Eros, bu kızı görünce kıza kendisi âşık olur.  Böylece Eros, meltem tanrısı Zephyros’tan yardım alarak Psyche’yi, kimsenin bilmediği bir saraya kaçırır.

 

Psyche bir insan ve ölümlüdür. Ölümlü olanların bir tanrının yüzünü görmesi de yasaktır. Eros, kimliğini Psyche’den saklamış ve ona asla yüzüne bakmaması için sıkı sıkıya tembih etmiştir.  Eros ile Psyche’nin birlikte oldukları yer bu nedenle her zaman kapkaranlıktır.

 

Ancak bir vakit sonra Psyche, kız kardeşlerini çok özler ve Eros’tan onlar ile görüşmesi için izin ister. Eros, bunun üzerine Psyche’nin kız kardeşlerini sarayına getirtir. Ama kız kardeşleri zaten Psyche’yi çok kıskanmaktadırlar ve onu böylesi muhteşem bir sarayda görünce daha da çok kıskanırlar.

 

Bu nedenle, Psyche’nin kafasını iyice karşıtırıp onun aklına olmadık kuşkular sokarlar.  Kocasının bir canavar olabileceğinden kuşkulanmaya başlayan Psyche’nin içini bu kuşkular kemirmeye başlamıştır. Bu nedenle merakına yenik düşerek ve ettiği yemini bozarak bir gece, Eros’un yüzüne ışık tutar ve Eros’un yüzüne bakar.   Zavallı kız,  beklediğinin aksine dünyanın en yakışıklı erkeğini görünce kendinden geçer ve elindeki kandilden bir damla yağın Eros’un omzuna damlattığını fark edemez.

Eros, uyanır ve durumu anlar anlamaz da sarayı terk eder ve bir daha da dönmez.  Zavallı kız her nerede ararsa arasın bir daha Eros’u bulamaz.

 

Zavallı kız,  en sonunda Eros’un annesi Afrodit’e ulaşır. Güzellik tanrıçası, kızı sınamak için ona başarması imkânsız olan bir takım vazifeler vermiştir. Fakat Pscyhe kendisine verilen görevleri başarmış, bizzat tanrıların hazır bulunduğu bir evlilik töreni ile Eros ile Psyche evlendirilmiştir.  

 

 

İLGİLİ LİNKLERİMİZ

KAYNAKÇA 

[1] https://tr.wikipedia.org/wiki/Yunan_tanr%C4%B1lar%C4%B1n%C4%B1n_soya%C4%9Fac%C4%B1

[2] Meydan Laurrusse, Milliyet Yayınları,  C. VIII, Eros Maddesi

[3] https://www.edebiyatvesanatakademisi.com/

[4] https://www.edebiyatvesanatakademisi.com//search?term=ARES+NED%c4%b0R+K%c4%b0MD%c4%b0R+YUNAN+HARP+TANRISI

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar