Silleli Aşık Sururî ve Hayatı

30.05.2012

 

 

 SİLLELİ SURURΠ

Edebiyatımızda hem divan hem de âşık edebiyatı sahasında yetişmiş olan Sururi mahlaslı birçok şair vardır. Bu bakımdan sözünü ettiğimiz Sururi'nin Konya'nın  Sille ilçesinde yetişmiş olan Silleli Sururi’dir.  [1]

Devrinin önde gelen şairlerinden biri olan Sururi zamanında saraya da yakın olmayı başarmış Zamanındaki Paşaların ve Padışah II. Mahmut’un da takdir ve teveccühlerini elde etmeyi başarmış aynı zamanda Konya'nın da en büyük ve en önemli şairlerinden biri olmayı hak etmiş bir halk ozanımızdır. 

Sururi’nin hakkında en derli toplu çalışmayı yapan  Ali Akça’nın verdiği bilgilere göre Süruri, 19 uncu yüz yılının başlarında, Sillenin Karhane şimdiki “Subaşı” mahallesinde doğmuştur. Süruri'nin sülalesine Kurt Mehmet Oğulları denmektedir. Asıl adı Osmandır. Kör Bekir «Zehri», Haci Musa, Berber Mustafa adında üç kardeşi vardır. Bu dört kardeşten Süruri, Zehri, Berber Mustafanın oğlu Nigari şairdir.[2]

 Sururi,   ilk tahsilini Sille medresesinde yapmış,  erken yaşlarında ozanlık mesleğine gönül vermiş, sazı ve sözleri ile yöresinde sevilmiştir.  Süruri'nin Konya'da medreseye gittiği dersler aldığı ve kendisini yetiştirdiği, devrinin diğer pek çok halk ozanları gibi divan şiirine merak saldığı, okuryazar bir şair olduğu ortaya çıkmaktadır. Medreseye giderken saz çalmayı öğrendiği ve medrese tahsili sırasında saz çalıp şiirler söylediği kaynaklarda  da yer alır.[3] Sururi’nin medrese eğitimi alması elbette ki şiirlerine de yansıyacak, aruzu bilmesine ve divan şairlerini anlayıp seve bilmesine zemin hazırlayacaktır.

 Onun yetişme çağlarında Konya’da canlı bir âşıklık ortamı bulunmaktadır.  Konya’da birisi türbe önünde, diğeri de' Buğday Pazarında bulunan kahveler o yıllarda âşıkların uğrak yeridir. [4] Süruri, ile Konyalı Aşık Şemi' nin bu ortamlarda sık sık bulundukları  bu âşıkları izleyerek beslendikleri ve ozanlığa heves ettikleri  malumdur.  Şemi  “helvacılıktan ziyade saz çalıp şiirler söylemek için sık sık babasının işyerinden kaçarak türbe önündeki “Âşıklar Kahvesi” ve buğday pazarı civarında bulunan “Ayakçılar Kahvesine” giderek usta âşıkları dinleyip kendisini yetiştirmek istemiş [5] buralarda sık sık  karşılaştığı veya diğer sebeplerle de sıkı dostluk kurdukları  Sururi ile aynı mekânlarda  birlikte çok vakit geçirdikleri belli olmaktadır.

Sururi’nin  o yıllarda   Konyalı Aşık Şem' i ile başlayan dostluğu    hayatı boyunca devam edecektir.   Bu iki aşığın arasındaki dostluk  çocukluk ve gençlik yıllarında tahsil görmeyen Âşık Şemi’ye okuma ve yazmayı  Sururi’nin öğretmesinden dahi bellidir.  [6] Sururi ile Şemi’nin arasındaki dostluğun  Mevlevilik ile de alakalı olabileceği  kuvvetli bir ihtimaldir.  Şem’i  bir  Mevlevi’dir ve o yıllarda [7] Mevlevi Postnişini olan Mehmet Said Hemdem Çelebi’ye gönülden bağlıdır. Bu durum Sururi’nin de Mevlevi olabileceğini, dostluklarının pekişmesinde hem ozanlığını hem de Mevleviliğe olan bağlığının rolünün de olabileceğini  göstermektedir.

Sururi, 19 uncu asrın ilk yarısında İstanbul'a gider. İstanbul'a gidiş nedenin  belki de  bir davet üzerine  olduğu  ortaya çıkmaktadır. Eğer Saray’a yakın kişilerden aldığı bir çağrı ile gitmişse  bu durum Sururi’nin daha o yıllarda ününün İstanbul’a kadar ulaştığına delalet edecektir.  Sonuçta Âşık Sururi  Saraya intisap ederek Cet Hacı Ali Paşa'nın himayesinde ve Padişah II. Mahmut'un makamında  yüksek bir mevki işgal etmiştir.  [8]

 

Pek çok kaynaktan  ortaya çıkan bilgilere göre Sururi padişah II. Mahmut'un meclislerinde saz çalıp şiirler okuyan  saray şairi bir âşıktır. Ozanlara çok değer veren, musikiden ve şiirden çok hoşlanan  II. Mahmut’un  Sururi’yi çok takdir ettiği muhakkaktır. Fakat Padişahın on gösterdiği ilgi Sururi için pek de hayırlı olmayacak, Padişah’ın da çok beğendiği şairliği kıskançlıklara sebep olacak, zehirlenerek öldürülmesine yol açacaktır. 

Sururi,  Cet Hacı Ali Paşanın dikkatini çekmeyi başarıp İstanbul’a gidip orada bir yer edinince  Konya'dan ayrılmış, İstanbul'a  yerleşmiş  saray şairi olmuş ve hayatını kaybedene  kadar da İstanbul da kalmıştır. [9]Ancak, Sururi’nin  Âşık Şemi ile  olan dostluğu,  Sururi  İstanbul’a gittiğinde de devam eder.  İlk şiirleri ile, bilhassa Şemi'nin takdirini kazanmış  olan  Sururi, İstanbul'da kaldığı yıllarda arkadaşı Âşık Şemi'ye  sık sık mektup yazmış, onu yanına çağırmış, kadim dostu ile birlikte padişah meclislerinde beraberce saz çalıp söylemek istemiştir.[10]

Aşık Sururi bir mektubunda  Şemi'nin oğlu Mustafa’ yı  askerlik görevinden kurtarabileceğini ifade etmesi üzerine [11] aşık Şem’i İstanbul’un yolunu tutar. Aşık Sururi  o sıralarda İstanbul da Cet Hacı Ali Paşanın himayesi altındadır.

Fakat Âşık Şemi'nin arkadaşı Sururi'nin yanında ve İstanbul'da çok fazla kalmadığı ve tekrar memleketi Konya'ya döndüğü anlaşılmaktadır. [12] Padişah tarafından büyük kabul gören Şemi,  “ Dersaadette kalmayı reddedip memleketine dönmeyi tercih etmiş Eskilerin ifadesi ile “çarşı ağalığı uhdesine tevcih edilerek” yani kendisine çarşı ağalığı unvanı verilerek taltifle Konya’ya gönderilmiştir.”[13]

Padışah II Mahmut'un saray şairlerinden biri  olan Sururi saray erkanından oldukça yakın ilgi görmüş bu yüzden diğer halk ozanlarının kıskançlığına sebep olmuş bu yüzden de onu  çekemeyenler  onu zehirlemiş ve ölümüne sebep olmuştur.[14] A. Kemal Akca'nın ifadesine göre : 
Zehirlendiğini anlayan Süruri :

Süruriyim vatanım yok,
Eğlenecek mekanım yok,
Ölürsem bir nişanım yok,
Mezarım gurbet illerde..

Şiirini söyleyerek  1272 hicri yılında gözlerini kapamıştır. [15][16]

A. Kemal Akca, Silleli Süruri'nin kendi el yazısı ile yazılmış bir cönkünün olduğunu bu çönkü  Silleli Abdülcelil Efendi’den merhum  Mazhar Bey alıp geri vermediğini ve çönkü kaybolduğunu ifade etmektedir. [17]

Silleli Surui hakkında pek çok araştırma ve inceleme yapılmış, Sadettin Nüzhet Ergun, Silleli SÜRURİ- XlX. Asır Saz Şairlerinden- adıyla bir eser yayımlamıştır. Bekir Sami Özsoy,“ Silleli Sürûrî'nin Hayatı ve Şiirleri" adı altında Sillei Sururi konulu bir yüksek lisans tezi hazırlamıştır. [18]   Sadettin Nüzhet Ergun “19 uncu Asır Şairlerinden Silleli Süruri” eserlerinde [19]Sururi hakkında bilgiler vermiş,  Abdülkadir Erdoğan Konya mecmuasında  Sururi hakkında makaleler yayınlamıştır. 

 

Önemli Halk Ozanlarımız ( İlgilendiğiniz isme tıklayınız )

Kayıkçı Kul Mustafa ,  Katib , Erzurumlu Emrah ,  Erzurumlu Aşık Sümmani  ,  Divriğili Deli Derviş Feryadi ,  Aşık Yemini Derviş Muhammet ( Malatya- Arguvan) ,  Aşık Ferrahi ,  Kağızmanlı Hıfzı  ,  Musa Merdanoğlu  ,  Posoflu Aşık Müdami ,  Deliktaşlı Ruhsati , Âşık Zülali,  Âşık Şenlik,  Ercişli Emrah  ,  Âşık Ardanuçlu Efkari, Şarkışlalı Âşık  Şarkışlalı Talibi Çoşkun ,  Kaygusuz Abdal  ,  Kul Himmet Üstadım , Arapgirli Aşık Fehmi Gür


Silleli Aşık Sururî TÜM Şiirleri

·         Bir şirin şivekâr aklımı aldı

·         Cihan kahramanı Rüstem'i olsam

·         Dinleyin ağalar derdimi bugün

·         Sabahtan uğradım nazlı dildare

·         Dinlen hey ağalar derdimi bugün

·         Kadir mevlam beni düşürdün derde

·         Bu aşkın ateşi yaktı vücudum

·         Nazar etsem güzel yüzünü örter

·         Nice bir yaş döker ağlarsın kanlar

·         Selam eylen varın söylen o dosta

·         Yine allar geymiş şahi hubanım

·         Düşürme sevdiğim beni dillere

KAYNAKÇA

 

[1] Sadettin Nüzhet , Silleli SÜRURİ- XlX.Asır Saz Şairlerinden-Semih Lütfi Yayınevi,  İst. 

[2] A. Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940

[3] A. Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940

[4] İHSAN KAYSERİ, “Aşık (Ahmet) Şem’i,” https://www.konyacami.com/konya-methiyesi, SON ERİŞİM, 12-08-2013

[5] Şahamettin Kuzucularhttps://edebiyatvesanatakademisi.com/post/konyali-asik-sem-i-hayati-ve-sairligi/75974

[6] Şahamettin Kuzucularhttps://edebiyatvesanatakademisi.com/post/konyali-asik-sem-i-hayati-ve-sairligi/75974

[7] Şahamettin Kuzucularhttps://edebiyatvesanatakademisi.com/post/konyali-asik-sem-i-hayati-ve-sairligi/75974

[8] Bekir Sami Özsoy,“Silleli Sürûrî'nin Hayatı ve Şiirleri, Gazi Üniv., Yüksek Lisans Tezi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara- 1986

[9] Bekir Sami Özsoy,“Silleli Sürûrî'nin Hayatı ve Şiirleri, Gazi Üniv., Yüksek Lisans Tezi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara- 1986

[10] Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940, Yeni Fikir Mecmuası 27, 28, 29

[11] Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940, Yeni Fikir Mecmuası 27, 28, 29

[12] İHSAN KAYSERİ, Aşık (Ahmet) Şem’i,https://www.konyacami.com/konya-methiyesi

[13] Yaşar Çalışkan, Âşık Şemi, https://www.memleket.com.tr/asik-semi, SON ERİŞİM, 12-08-2013

[14] A. Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940, Yeni Fikir Mecmuası 27, 28, 29

[15] A. Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940, Yeni Fikir Mecmuası 27, 28, 29

[16] Asım Bezirci, "Türk Halk Şiiri", Say Yayınevi, İstanbul - 1993)

[17] A. Kemal Akca, Sillenin Halk Şairleri, Konya 1940

[18] Bekir Sami Özsoy,“Silleli Sürûrî'nin Hayatı ve Şiirleri, Gazi Üniv., Yüksek Lisans Tezi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara- 1986

[19] Sadettin Nüzhet , Silleli SÜRURİ- XlX.Asır Saz Şairlerinden-Semih Lütfi Yayınevi,  İst.

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar