Posoflu Aşık Müdami Hayatı

27.05.2011

 

Posoflu Müdami
  

1918’Posof, Ö. ve 1968 Posof)

Badeli ve musannif halk ozanlarımızdan ve Kars’ın Posof ilçesinde doğmuş şairlerimizden birisidir.

1914–1968. Posof’un Varizna (şimdiki adı Demirdöven) köyünde doğan şairin asıl adı Sabit Yalçın’dır. Şair 1934'te Soyadı Kanunundan sonra  soyadını değiştirerek Ataman yapmıştır.

 Doğum tarihi bazı kaynaklarda 1918 olarak geçer ancak oğlu Hikmet Arif Ataman, babasının gerçek doğum tarihinin 1914 yılı olduğunu söylemektedir. [1] O dönemlerin şartları gereği çocuklar doğumlarından ancak birkaç yıl sonra nüfusa kaydolabilmekte olduğundan oğlunun verdiği bilgiye itibar etmek gerekir.

Ailesi ve Âşık Dedeleri ve Yetiştiği Muhit

Babasının adı Molla Kahraman, annesi ise Ferahnaz’dır.  Babası imam olan Müdami, Âşık Üzeyir, Ferhad ve Feryadi gibi âşıkların soyundan gelmektedir. 18. yüzyılda yaşamış olan Âşık Üzeyir, Ferhad, Feryadi gibi âşıklar Âşık Müdami’nin dedeleridir. Babaannesi tarafından ise Asik Üzeyir/Fakirî’ye bağlı olduğundan âşıklığa çok yatkın bir ortamda büyümüştür.) Dedesi Dursun, 93 Felâketi üzerine Malatya’ya göç etmişse de barınamayıp memlekete dönmüştür.[2]

Âşık Müdami’n Annesi Ferhanaz Hanım daha o üç yaşında iken vefat etmiş ve bu nedenle Müdami öksüz kalmıştır. Lakin annesinin ölümü üzerine babası kısa bir süre sonra yeniden evlenir. Babası onun eğitimi ile ilgilenmiş ona dini bilgiler vererek ilk eğitmeni olmuştur. Ancak Müdami’nin babası Kahraman Bey, Ardahan’da imamlık yapmaya başlayınca Müdami ‘de 7 yaşında iken ailesiyle birlikte Ardahan’a göçmüştür. Babası ise onu bir hafız olarak yetiştirmek istemiş netice olarak çocukluk ve ilk gençlik yıllarında hafızlık ve imamlık yapacak kadar iyi bir dini eğitim almayı başarmıştır.

Üvey anne elinde büyümeye başlayan Müdami ile üvey anne arasında sorunlar çıkmaktadır.  Babası onu yetim olduğu için Ardahan Askerî Rüştiyesine (Ardahan Yetimler Okulu) yatılı olarak kayıt ettirir.  Müdami bu okulda eğitime başlar ancak Müdami dördüncü sınıfa gelince bu okul kapatılır. Böylece yeniden baba ocağına döner ve kuran kurslarında hocalık yapmaya başlar. Bir süre de medrese eğitimi görmüş olduğundan Arapça ve Farsça bilen Müdâmî ilkokulda ve Ardahan Askerî Rüştiyesinde de Latin alfabesini öğrenmiştir.

Fakat okul dönüşünde üvey annesi ile  yaşadığı sorunlar nedeni ile evden uzak büyümekte, daha ziyade dedesinin yanına sığınmaktadır. 

Müdami, on dört yaşında iken rüya görüp, bade içip Şemsinur adlı bir kıza âşık edilir.  Böylece Müdami badeli âşıklar kervanına katılarak Şemsinur’u  aramak ve Şemsinur ile kavuşmak hayaliyle yaşayacaktır.[3]  Müdami bade içme olayını iki defa 7 ve 14 yaşlarında gördüğünü iddia eden bir ozandır. İlk rüyayı gördükten sonra kendi halinde yaşayan ve çevrede Küçük Molla olarak bilinen Müdâmî, ikinci kez rüya görünce bir tahta parçasına at kıllarını dizerek saz yapar babasından gizli çalarmış. Bir gün tarlada Kotanla çift sürerken O zamanın ünlü aşığı Posoflu Yusuf Zûlâlî Baba elindeki sazı ile geçiyormuş. Küçük Molla Zülâlî’yi tanıyınca koşup önüne çıkmış. Başka bir yerde bir muamma tertip ettiğini ve kimsenin çözemediğini mümkünse bu muammayı kendisine de söylemesini rica etmiş. Yusuf Zûlâlî Küçük Mollayı başından savmak maksadıyla falan yerde fasıl yapacağını gel de orda dinle manasında sözler söylemiş. Bu sefer Küçük Molla ben oralara gelir sizin gibi koca bir aşığın muammasını çözersem siz harcanmış olur kabilinden sözlerle Yusuf Zûlâlî’yi ikna etmiş. Sonra da Yusuf Zûlâlî saz ile Müdâmî ise yerden aldığı bir dalı saz gibi tutarak söyleşmişler.[4]

Rüyada âşık olma hadisesinden sonra zaten âşıklar ile dolu bir aileden gelmiş olan Müdami eline sazı alıp gezgin ve badeli âşık olarak âşıklık sanatında boy göstermeye başlamıştır.  Kaynaklara bakılırsa âşıklık geleneğine fiilen başladığı tarih 1934 senesi olmaktadır. Böylece Müdami mahlasını kullanarak âşıklık sanatında adım atmış olacaktır. Müdami mahlası ise ona bir gece mezarlıkta uyuyakaldığı sırada gördüğü bu rüyada pirler tarafından verilmiştir. (Çelik 2016: 117, Halıcı 1992: 52) [5][6]

1934’te 16 yaşındayken bağlama çalmaya başlayan Âşık Müdami usta malı türkü ve halk hikâyelerini Şavşatlı Yakup oğlu Tevfik Ustadan öğrenmiştir.[7] 1934 yılında sazı eline alan Müdami, bir yandan çiftçilikle uğraşmakta, bir yandan dededen gelen halk öykülerini anlatmakta, şiirler  söylemektedir.

Kars’ta askerliğini yaparken komutanı olan Pertev Naili Boratav’dan ve daha sonra da tanıştığı her kişiden her konuda bilgi alarak hayatının sonuna kadar öğrenmeye devam etmiştir. Bir aralık aradığı Şemsinur’u bulup görse bile onu almayı başaramadığını söyleyen Müdami Posof’a gelerek Zekiye adlı bir kızla evlenir. Bu evlilikten üçü oğlan biri kız dört çocuğu dünyaya gelir.  Müdami yaz ayları çiftçilik kış ayları ise gezgin âşık olarak geçimini sağlamaya çalışmıştır.

Bir aralık iki gözünü de yitirme tehlikesiyle karşılaşmış, doktorların çabalarıyla iyileşmiş  [8] bir süre de Cılavuz Köy Enstitüsünde saz öğretmenliği yapmıştır.

Halk şiirinin tüm türlerinde örnekler veren Müdami, 1966’da başlayan Konya Âşıklar Bayramına Âşık Efkari, Aşık Reyhani  ve Posoflu Aşık Müdami ile birlikte katılmıştır. Yine aynı yıl türkü dalında Murat Çobanoğlu ile birlikte birinci olmuştur. Müdami 8 Kasım 1968’de vefat etmiş, Ardahan'ın Posof ilçesindeki imam hatip lisesine 2018 yılında Posof Âşık Sabit Müdami Anadolu İmam Hatip Lisesi adı verilmiştir.

 

Âşıklık Yönleri Edebi Kişiliği

Dedeleri haricinde Kağızmanlı Âşık Cemal Hoca, Ardanuçlu Âşık Efkârî, Bardızlı Âşık Nihanî ve Yusufelili Âşık Huzurî’ Müdami’nin yetişmesinde etkili olan âşıklar olduğu anlaşılmaktadır. [9]

Posoflu Müdami halk hikâyeleri anlatan ve kendisi de halk hikâyesi tasnif edebilen musannif bir ozandır. Kendi anlatımına göre hikâye anlatma ve oluşturma konularını aynı zamanda saz ustası olan Yaguboğlu Tevfik Usta ile Kars ve Yusufeli ’inde üç yıl dolaşmış bu süreç içinde toplamda 13 hikâye öğrenmiştir. Öğrendiği hikâyelerin adları; Tahir Mirza, Yaralı Mahmud, Şah İsmail, Asüman, Mustafa Beg, Celali Memet Beg, Bolu Beg, Kocabeg, Ahmet Han,Latif Şah, Salman Şah, Sevdakâr, Tufarganlı Abbas, Köroğlu’nun Oğlu Hassan Bey adlı hikâyeleridir. [10]

Pertev Naili Boratav ile karşıla Kars ta tanışan Müdami ona Ali Şir Hikayesi  anlatmıştır.[11] Boratav, Müdami’nin Ali Şir hikâyesini oluştururken Meşhur Çağatay Şairi Ali Şir Nevai ’yi okuyup onun şiirlerinden ve hayatından etkilenip esinlenerek bu hikâyeyi oluşturduğu düşüncesindedir.

Fakat Boratav’ın bu değerlendirmesinden sonraki yapılan çalışmalarda Ali Şir Hikâyesi’nin diğer Türkî cumhuriyetlerinde de varyantlarının olduğu görülmüştür. Müdamî, basta Köroğlu Destanları olmak üzere birçok halk hikâyesini bildiği gibi, kendisi de birçok hikâye tasnif etmiştir. Bunlar: Öksüz Vezir, Şehzade Dürr-i Gilânî, Ali Şîr ile Gül, Yaralı Toplar, Seyf-i Zülyezen adlı hikâyelerdir.[12]

Ali Şir Hikâyesi’ni ilk kez Müdami tarafından oluşturulmuş, tasnif edilmiş olmasa bile Müdami’nin birçok halk hikâyesine manzum parçalar ekleyerek hikâye haline getirdiği açıkça ortadadır.   Ali Şir ile Gül hikâyesini tamamı ile tasnif etmemiş olsa bile Ali Şir Hikâyesinin Müdami varyantındaki manzum kısımların Müdami tarafından oluşturulduğu muhakkaktır.

Ayrıca Ali Şir ile Gül Hanım Hikâyesi’nin Müdami’den tespit edilen varyantındaki en azından bazı epizotlarının Müdami tarafından oluşturulmuş olması gerektiğini de kabul etmeliyiz.

Müsannif bir halk hikâyecisi olmasının yanı sıra Müdami âşık şiirinin hemen her dalında şiirler söylemiş yetenekli bir ozandır. “Koşma, yedekli koşma, mâni, varsağı, destan, türkü, divan, selis, semai, kalenderi, satranç, vezn-i aher, rubai, sicilleme; terci-i bent ve muhammes dallarında yüzlerce şiir yazmış / söylemiştir. [13]

Satranç lebdeğmez gibi türlerde de çok başarılı olan Müdami atışma ve deyişme dallarında da oldukça usta bir şairdir.  Hayatı boyunca pek çok şair ile atışmalar da yapmıştır. ( bkzMuamma Muammalı Atışma )

Kendi el yazısıyla kaleme aldığı iki defteriyle bazı mektupları ve fotoğrafları bulunan Müdamî üzerine birçok çalışma yapılmış, ancak hakkında birçok konu halen karanlıkta kalmıştır.

Posoflu Müdamî, 8 Kasım 1968’de vefat etmiştir. Kendisinin ölümü özellikle Hikâye anlatma ve hikâye tasnif etme geleneği açısından son derece üzücü sonuçlar doğurmuştur.

 

HAKKINDA YAPILAN ÇALIŞMALAR VE KAYNAKÇA

·         Alptekin, A. B. , E. Şimşek (1992). Posoflu Müdamî Bibliyografyası. Ankara: Kültür Bakanlığı Yay.

·         Alptekin, A. B., S. Sakaoğlu (2008). Türk Saz Şiiri Antolojisi (14-21. Yüzyıllar). Ankara: Akçağ Yay.

·         Aslan, Ensar (1978). Doğu Anadolu Saz Şairleri. Erzurum: Atatürk Üniversitesi Basımevi.

·         Aydın, Oğuzhan (2012). Her Yönüyle Âşık Sabit Müdamî. Doktora Tezi. Ankara: Gazi Üniversitesi.

·         Başgöz, İlhan (1986). "Poshoflu Halk Şairi Sabit Müdami’nin Hayatı. 1967". Folklor Yazıları. İstanbul: Adam Yay. 124-137.

·         Bekir Sami Özsoy, Halil İbrahim Ataman, Posoflu Aşık Sabit Müdami: Hayatı, Edebi Şahsiyeti ve Eserlerinden Seçmeler, Doktora Tezi, Türk Dili ve Edebiyatı Sosyal Bilimler Enstitüsü, Kayseri 1993 adlı eseri yayınlamışlardır.

·         Çelik, Ali (2016). Feyzi Halıcı ve Yirminci Yüzyıl Âşıkları Üzerine Araştırmalar I. Ankara: Akçağ Yay.

·         Çınar, D. Kaya, A. Alptekin,E. Şimşek , Aşık Katibi, Aşık Ruhsati, Posoflu Aşık Müdami Bibliyografyası, Kültür Bakanlığı Ankara :1992 

·         Işık, Mevlüt (1980). Posoflu Âşık Müdamî. Ankara: yyy.

·         Oğuzhan AYDIN “HER YÖNÜYLE ÂŞIK SÂBİT MÜDÂMΠ“ T.C.GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK HALK EDEBİYATI BİLİM DALI DOKTORA TEZİ

·         Özsoy, B. S. , H. İ. Ataman (1993). Posoflu Âşık Müdamî Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Eserleri. Kayseri: yyy.

·         Özsoy, Bekir Sami (1993). Posoflu Âşık Müdamî Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Eserleri. Doktora Tezi. Kayseri: Erciyes Üniversitesi

·         Sakaoğlu, Saim (1969). “Kayıpların Ardından Müdami Üzerine Bazı Dikkatler”. Karseli Dergisi. Ocak. 55.

·         Yunus Zeyrek, Posof’un Çizgileri, Ankara, 2004, shf, 256-259

 

 Önemli Halk Ozanlarımız ( İlgilendiğiniz isme tıklayınız )

Kayıkçı Kul Mustafa  Katib , Erzurumlu Emrah  Erzurumlu Aşık Sümmani  ,  Divriğili Deli Derviş Feryadi ,  Aşık Yemini Derviş Muhammet ( Malatya- Arguvan) ,  Aşık Ferrahi ,  Kağızmanlı Hıfzı  ,  Musa Merdanoğlu  ,  Posoflu Aşık Müdami  Deliktaşlı Ruhsati , Âşık Zülali,  Âşık Şenlik,  Ercişli Emrah  ,  Âşık Ardanuçlu Efkari, Şarkışlalı Âşık  Şarkışlalı Talibi Çoşkun ,  Kaygusuz Abdal  ,  Kul Himmet Üstadım , Arapgirli Aşık Fehmi Gür Tokatlı Nuri 

 Kaynakça

[1] Oğuzhan AYDIN “HER YÖNÜYLE ÂŞIK SÂBİT MÜDÂMÎ “ T.C.GAZİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRK HALK EDEBİYATI BİLİM DALI DOKTORA TEZİ

[2] Anonim, Posoflu Ozanlarımız, https://www.posofum.com/yazilar/?blog_id=143, son erişim, 21-11-2012

[3] Özsoy, B. S. , H. İ. Ataman (1993). Posoflu Âşık Müdamî Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Eserleri. Kayseri: yyy.

[4] Yunus Zeyrek, Posof’un Çizgileri, Ankara, 2004

[5] PROF. DR. ALİ BERAT ALPTEKİN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/mudami-sabit-yalcin-ataman ( Çelik, Ali (2016). Feyzi Halıcı ve Yirminci Yüzyıl Âşıkları Üzerine Araştırmalar I. Ankara: Akçağ Yay.s. 52 den altıntı ile )

[6] Çelik, Ali (2016). Feyzi Halıcı ve Yirminci Yüzyıl Âşıkları Üzerine Araştırmalar I. Ankara: Akçağ Yay.

[7] Yunus Zeyrek, Posof’un Çizgileri, Ankara, 2004

[8] Anonim, Müdami, https://www.gozlemci.net/2446-mudami-posoflu.html, son erişim, 21-11-2012

[9] Bkz  PROF. DR. ALİ BERAT ALPTEKİN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/mudami-sabit-yalcin-ataman

[10] Başgöz, İlhan (1986). "Poshoflu Halk Şairi Sabit Müdami’nin Hayatı. 1967". Folklor Yazıları. İstanbul: Adam Yay. 124-137.

[11] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/ali-sir-hikayesi-fikret-turkmen-derlemesi-ozeti/113821

[12] Anonim, Posoflu Ozanlarımız, https://www.posofum.com/yazilar/?blog_id=143, son erişim, 21-11-2012

[13] Bkz  PROF. DR. ALİ BERAT ALPTEKİN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/mudami-sabit-yalcin-ataman ) 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar