28.11.2022
Yahudilerin kutsal kitaplarında peygamber olarak kabul edilmeyen Süleyman, Kudüs tapınağını yapan ve İsrail Krallığının dördüncü hükümdarı Kral Şolomon ( Şelomo ) olarak geçer ve peygamber oalrak kabul edilmez. Tarihte ve eski Ahit’teki kimliği ile İsrail Krallığının dördüncü kralı olarak gösterilen Hz Süleyman, İslami literatüre göre hem hükümdar hem de bir peygamberdir. Hatta Yahudilerin kursal kitaplarındaki Kral Şolomon, yani Süleyman, ihtiyarlayınca Tevrat’ın birçok yasağını çiğnemiş, evlenmiş olduğu putperest krallının kızlarının etkisi ile putlara tapmaya başlayarak yoldan çıkmış bir hükümdar olarak betimlenir. ( bkz SÜLEYMAN VE İSRAIL KRALLIĞI HÜKÜMDARI KRAL ŞELOMON HAYATI HIZMETLERI
Fakat Divan edebiyatındaki Süleyman peygamber, İslami anlayışa uygun çizgiler içinde anlatılır. Süleyman Peygamber, tıpkı babası gibi hem peygamber, hem de hükümdar olarak gösterilir. Hz. Süleyman, Hz Davud’dan miras kalan Hatem Yüzüğü ve âsası ile hayvanlara, rüzgârlara, tabiat olaylarına, cinlere ve devlere hükmeder. Saba Melikesi ile evlenen Saba yurdunu imana getiren, veziri Asaf ile ülkesini yöneten, devleri cinleri işçi ve köle gibi çalıştıran, postacı kuşu Hüdhüd ile her şeyden haberdar olan, rüzgârlara hükmeden bir peygamberdir. Hz Süleyman, Mescid-i Aksa ve Azec ve sırça saraylar yaptıran, her eşyası altından yapılmış zenginliği ile meşhur, bir hükümdar ve peygamber olarak anlatılır. ( bkz SÜLEYMAN PEYGAMBER ÖZELLIKLERI RIVAYETLERI )
İslami kaynaklara göre Hz Süleyman babası Hz Davud gibi kırk yıl hükümdarlık ve peygamberlik yapmış [1] “ Dünya Süleyman’a da kalmamıştır. “
İslami edebiyatta Hz. Süleyman, geçimini devlet hazinesinden değil, ördüğü zembiller sayesinde kazanan bir peygamber olarak gösterilir. [2] Devletini Asaf adı verilen veziri ile yönetir. ( bkz ASAF ÂSEF KIMDIR HZ SÜLEYMAN'IN VEZIRI ). Mührünü en güvendiği eşi Amine adlı eşi taşımaktadır. Kuş dilini bilir; kuşlar, hayvanlar ve karınclarla konuşur. Devlere , cinlere züzgarlara hükmeder; tahtını rüzgarlar taşır, saraylarını ve köşklerini köle ettiği devler ve cinler inşa etmiştir. Hz Süleyman, edebiyatta bahtın, talhin, zenginliğin ve kudretin sembolüdür. Surca köşklere, altın saraylare, her şeyi altından yapılmış eşyalara, 700 eşe ve 300 cariyeye sahip [3] bir hükümdar ve peygamber [4] olarak tasvir edilir.
Kudüs'teki, Mescid-i Aksâ’ yı yaptıran Hz Süleyman kendisi için fildişi, altın, elmas ve zümrütler ile tezyin edilmiş, tahtı, sofrası, kaşıkları, koltukları vb altından olan muhteşem bir saray yaptırmıştır. Azec adı verilen büyük bir bina ile Sabâ Melikesini de ağırladığı camdan yapılmış, billur zemini altından sular akan ve balıklar yüzen bir köşk de inşa ettirmiştir.[5] ( bkz SÜLEYMAN PEYGAMBER İLE İLGILI UNSURLAR )
Hz Süleyman ve Hatem Yüzük
Hz Süleyman’ın Hatem Yüzüğü edebiyatta çok geçer. Bu yüzük Hz Âdem’e ait iken Âdem cennetten kovulunca Cebrail tarafından alınmış ve Hz Davud’a verilmiştir. Cebrail bu yüzüğü Davud’a verirken “ bu yüzüğü getirdiğim on soruya cevap veren çocuğuna miras bırak diye tembih etmiştir. Bu nedenle Hatem Yüzük ( mühr-i Süleyman) Hz Süleyman’a miras kalır. Hz Süleyman bu yüzük ile emri altına aldığı devlere ve cinlere saraylar yaptırmış âleme hükmetmiştir. ( Bkz Cebrail ( BKZ Cibril - Şiirimizde Cebrail ) Hz .Davud Şiirimizde Hz. Davut ) bu yüzük ile HZ Süleyman “Devleri, Perileri, Âdemoğullarını, yelleri, kuşları, canavarları, dünyada ne ki varsa “ ve bütün mahlûkata hükmediyormuş.[6]
Bedel olmaz buña zirâ ki senüñ nâmuñadur
Tutamaz mühr-i Süleymân yirin âher hâtem Baki'[8]
Bu dehr-i Ehremen mûrum Süleymân’umdan ayırdı
N’ola taşlar basarsam bagruma hâtem gibi her bâr Zati [9]
Mühür kimde ise Süleyman o’ dur
Hz Süleyman taşı kibrît-i ahmerden olan bu mührü sadece abdesthaneye giderken çıkarıp Amine adlı karısına veya veziri Asaf’a bırakırmış. Bir gün bir cin onun kılığına girip eşinden bu yüzüğü almış ve abdesthaneden çıkınca mührünü isteyen Süleyman’ı sahtekar ilan edip saraydan atmışlar. Yüzüğü alan dev ise onun yerine geçip hükümdar olmuş. Süleyman ise gidip bir sahil kasabasında balıkçıların yanında çalışmaya başlamış. Yerine geçen Dev ise Süleyman'ın eline bir daha geçmesin diye kaldırıp denize atmış. Bir balıkçı balıklarını taşıyan Süleyman’a hizmeti bedeli için para yerine irice bir balık vermiş. Süleyman, karnını yarınca kendi hatem yüzüğünü bulup yeniden tahta geçmiş ve bu yüzük sayesinde yeniden devleri ve cinleri kendi hükmüne almıştır. ( Geniş Bilgi için bkz MÜHR-Ü SÜLEYMAN NEDIR HZ SÜLEYMAN’IN HATEM YÜZÜĞÜ )
Revânî ‘ârif ol elden düşürme hâtem-i câmı
Bilürsin kalmamışdur çün cihân mülki Süleymâne Revânî
Hz. Süleyman ve Asâsı
Hz Süleyman’ın devleri ve cinleri emri altına alan kutsal bastonudur. Hz Süleyman saraylarını köşklerini Mescid-i aksa’yı devlere yaptırırken bu baston ile başlarında beklemiş ama mabet henüz bitmemişken asasına dayalı vaziyette iken ölmüş, asasına da kurt düşmüş ve çürümeye başlamıştır. Mabed bitene kadar cinler Süleyman’ın öldüğünü anlamamış ama inşaat biter bitmez biter bitmez çürüyen asâ da Süleyman da devrilmiş.
Hüdhüd ve Sabâ Melikesi
Hüdhüd, Hz Süleyman’ın habercisi, ulağı ve kılavuzudur. Hz. Süleyman, Hüdhüd kuşu sayesinde uzaklardan haber alır, çöllerdeki vahaları öğrenir, ordusuna konaklama yerlerini, su kenarını bulup tespit edermiş. Süleyman, Hüdhüd ile konuşur onunla haber salar, mektuplar gönderirmiş. Hüdhüd, Seba ülkesine gitmiş ve Belkıs’a davetiye yollamış. ( Geniş Bilgi için bkz HÜDHÜD NEDIR İBIBIK VE HZ SÜLEYMAN’IN ULAĞI )
Ey nâme sen ol mâhlikādan mı gelirsin
Ey hüdhüd-i ümmîd Sebâ’dan mı gelirsin Nâbî
Bir iki gün dîdeden oldunsa pinhan bâri gel
Bir neşât-âver haberle hüdhüd-i bînâ gibi Necati Bey
“Bir iki gün gözden kayıp oldunsa, bari gören hüthüt gibi neşe getiren bir haberle gel bari.
Kıl hemdem-i Süleyman cân Hüdhüdünü sa’y et
Bu murg-ı râz-dârı gör sahib-i külehdir Hayali Bey
“Çalış, çabala can hüdhüdünü Süleyman peygambere can ciğer arkadaş et. Sır saklayan külah sahibi kuşu gör.”
Saba, ülkesinin melikesi olan Belkıs güneşe tapmaktadır. . Hz Süleyman hüdhüd ile haber salıp onu imana ve yanına davet eder. Belkıs ilk önce Hz Süleyman’a kız kıyafetinde beş yüz gençle birlikte altın ve zümrütlerle dolu pek çok hediye yollar. Fakat Hz Süleyman Âsaf veya Hızır ile "Göz açıp kapamadan onu yanına getirtip billur sarayında ağırlar. Melike iman gelir ve Süleyman ile evlenir. ( geniş bilgi için bkz BELKIS SABA MELIKESI VE EFSANESI )
Devlete Belkıs maksudu getirir lahazada
Kuvve-i kudsiye olsun aşikar – rüzgar Akif Paşa
Niçe varam ey Süleymânum saña yasakcı var
Hüdhüd-i Belkıs’veş kapuñda bir nacakcı var Ravzi Hayatı ve Edebi Yönü ( Edincik- 16. Yy )
Bârgâh-ı himmet-i merdân sultânsız mıdır
Arş-ı Belkîs-i himem bilmem Süleymânsız mıdır Şeyh Galip
Hz. Süleyman ve Karınca
Hz Süleyman ordusuyla sefere çıkmış iken karıncaların beyi " Süleyman'ın orduları sizi ezmesin. Kaçın” diye bağırır. Bunu duyan Hz Süleyman karıncaların beyini yanına davet eder. Karınca beyi, ise elinde karıncalara göre çok kıymetli olan bir çekirge budunu hediye getirmiştir. Hz. Süleyman’ın duasıyla bu but bereketlenir ve butun yarısı ile tüm orduyu doyurur. Geri kalan yarısını da karıncaya geri verir. Süleyman kendisine nasîhatlarda bulunan karıncaya " Seni ve arkadaşlarını çiğneyebileceğimi nasıl düşündün “ diye sorar. Karınca ise ona "Senin debdebene dalıp da tembihlerini unuturlar diye korktum " diye cevap verir.
Hz. Süleyman divan, halk şiiri, halk hikâyeleri, efsane ve atasözlerinde karşımıza çıkmaktadır. Kur'ârı-ı Kerîm'de Hz. Süleyman'la ilgili 53 âyet vardır. (msl. Sebe/12-21; Neml/15-44; Sa'd/30-40).Onun hakkında burada da yer almayan çok sayıda efsane ve kıssalar yazılmış, söylenmiştir. Hakkında oluşan yüzlerce kıssa ve efsanelerde cin, dev, ifrit gibi yaratıklar; rüzgarlara hükmetmesi, hayvanlar ve kuşların dilini bilmesi, saltanat, zenginlik, haşmet, servet, ve dünya malının ona da kalmaması mevzuları üzerine oluşmuştur.
Hz Süleyman divan edebiyatında adından en çok söz edilen peygamberlerden biridir ve yukarıda tek tek anlatılan kıssalar ve unsurlar ile anılır. Süleymân-ı zaman, Süleymân-ı devran olarak anılan haşmeti, serveti, tılsımlı asası ve mührü, sırça sarayları köşkleri, yüzlerce eşi ve cariyeleri ile anılır. Peygamber ve sultan olmasına rağmen altın sarayları, , sofraları koltukları ona da kalmamış denilerek temsil verilir. Süleyman’ım, mührü, asası, billur köşkü, sarayı ve tüm zenginliğinin ona bile kalmayışı en çok üzerinde durulan mevzulardan biridir. Hüdhüd ile haber alması yollaması, Saba melikesi ile olan aşkı, onu eşi olarak alması, onunla hüd hüd ve rüzgârlar kanalı ile haberleşmesi sözü edilen konular arasındadır.
Bahtını bercâ ederse tahtını berbâd eder
Sana da olmaz hevâdâr ey Süleyman rüzgâr Nevres-i Kadîm
Padişahların zenginliği onun zenginliği ile kıyas edilir. Divan şairleri padişahları Hz Süleyman gibi muktedir ve cömert, Osmanlı vezirlerini ise Asaf’a benzetirler. Hz Süleyman özellikle yüzük, veziri Asaf, sihirli bastonu, karınca, Hüdhüd ve Belkıs ile birlikte çok anılır. Hz Süleyman’ın hatem yüzüğü ve mührü ile sevgilinin dudakları arasında alakalar kurulur. Sevgilinin dudakları Süleyman’ın sihirli mührü olarak görülmüştür. Sevgilinin görkemi ve ihtişamı Süleyman’a benzetilir.
Mülk-i Süleyman olarak mamur bir ülkenin sultanı ve ihtişamın sembolüdür. Aynı zamanda güçsüzlerin hanisi, adaletin timsali, bir sultan olmaktadır. Güneşe ve pıta tapanları doğru yola getiren bir kudrete de sahiptir.
Pâymâl eyleme ben mûr-ı zaîfe nazar et
Âdil ol padişahim Şeh Süleyman-şekil Hayretî
Süleyman ile karınca hikâyesi ile acizliğin sembolü olarak karınca ihtişamın sembolü olarak da Süleyman gösterilir. Telmih, teşbih, tenâsüp, tezat sanatları dolayısı ile Süleyman ve onunla ilgili kıssalara değinilir.
Şeh-i zamâne Süleymân-ı ins ü cin ki anın
Cihân emrine tâbi‘-durur vühûş u tuyûr Hayâlî Bey
HZ SÜLEYMAN İLE İLGİLİ LİNKLER VE BAŞLIKLAR
SÜLEYMAN PEYGAMBER İLE İLGILI UNSURLAR
SÜLEYMAN PEYGAMBER ÖZELLIKLERI RIVAYETLERI
SÜLEYMAN VE İSRAIL KRALLIĞI HÜKÜMDARI KRAL ŞELOMON HAYATI HIZMETLERI
ASAF ÂSEF KIMDIR HZ SÜLEYMAN'IN VEZIRI
HÂTEM VE HZ SÜLEYMAN’IN YÜZÜĞÜ
HÜDHÜD NEDIR İBIBIK VE HZ SÜLEYMAN’IN ULAĞI
MÜHR-Ü SÜLEYMAN NEDIR HZ SÜLEYMAN’IN HATEM YÜZÜĞÜ
HÜDHÜD NEDIR İBIBIK VE HZ SÜLEYMAN’IN ULAĞI
DEV NEDIR EDEBIYATTA VE ŞIIRLERDE DIV DEV
DAVUD PEYGAMBER ŞIIRLERDE HZ. DAVUT
İSHAK PEYGAMBER KISSALARI EDEBIYATIMIZDA HZ İSHAK
CEBRAIL CIBRIL ( ŞIIRIMIZDE CEBRAIL )
RÛHU’L KUDÜS KUTSAL RUH NEDIR YEHOVA BABA OĞUL VE TANRI’NIN RUHU
BELKIS SABA MELIKESI VE EFSANESI
KAYNAKÇA
[1] İskender Pala, Ansiklopedik Divan Şiirleri Sözlüğü, s.425-426
[2] İskender Pala Ansiklopedik Divan Şiir Sözlüğü
[3] ÖMER FARUK HARMAN, https://islamansiklopedisi.org.tr/asaf-b-berahya
[4] Bu bilgiler Eski Ahit'te 1. Krallar kitabının ilk 11 bölümünde ve 2. Tarihler kitabının ilk 9 bölümünde anlatılır.
[5] BELKIS SABA MELIKESI VE EFSANESI, https://www.edebiyatvesanatakademisi.com/Arama.aspx?id=45998
[6]ŞAHAMETTIN KUZUCULAR, MÜHR-Ü SÜLEYMAN NEDIR HZ SÜLEYMAN’IN HATEM YÜZÜĞÜ, https://www.edebiyatvesanatakademisi.com/Arama.aspx?id=46003
Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın