Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım Hakkında Konusu Özeti ve Haldun Taner

13.10.2019

 

 

OYUN  HAKKINDA

 “Gözlerimi Kaparım, Vazifemi Yaparım”  adlı oyun Türk Edebiyatının önde gelen öykücülerinden ve oyu yazarlarından birisi olan Haldun Taner  ’in yazmış olduğu bir oyundur.  Oyun ilk kez 1964 yılında yazılmış ve İstanbul Devlet Tiyatrosu, Küçük Sahne’de Ulvi Uraz Tiyatrosu tarafından sahneye konulmuştur.[1]

Fakat bu oyun bizzat Haldun Taner’in kendisi tarafından 12 Mart Muhtırasından sonra 12 Mart Muhtırası sonrasını hicvedecek şekilde yeniden gözden geçirilmiş ve güncellenen hali ile tekrar sahnelenmiş ve basılmıştır.  Oyunun 1974 yılından sonraki basılmış ve sahnelenmiş halinde 12 Mart dönemi ile ilgili siyasi içerikler de eklenmiş ve oyun bugünkü halini almıştır. [2]

Bu oyun Haldun Taner’in  en az Keşanlı Ali Destanı adlı epik tiyatrosu kadar ilgi görmüş ve 1974 yılından bu güne kadar  yurdun hemen her yerinde sahnelenmiş bir oyunudur. Oyun klasik halk tiyatrolarının temel unsuru olan güldürü konulu olmakla birlikte güldürürken düşündüren, güldürüken acıklı halimize ağlatan bir ironi ile yazılmış, Haldun Taner, bu hicvinde ortaoyununun bazı özelliklerini de modern bir yaklaşımla güncellemiş sayılmaktadır.

 

Tüm eserlerinde tafralı insanları, açıkgöz sömürücüleri, bukalemun gibi her anlayışa ve renge evrilen işgüzar, üç kâğıtçı tipleri eleştiren Haldun Taner bu oyununda da bu tarzı seçmiş:  “ kara mizah yerine bilgece bir yaklaşımı öne alan mizahi tavırları benimseyerek halk yardakçısı tutumları  “[3] şiddetle hicvetmiştir.  Yazarın bu oyununda da ikiyüzlü, çıkarcı, düzenbaz, züppe ve sahtekâr tipler ele alınmış, sömüren ve sömürülen insanları net bir şekilde uyararak sömürülen insanlara ve sisteme mesajlar iletmeye çalışmıştır.

Modern Türk tiyatrosunun başyapıtlarından sayılan bu oyun tıpkı Karagöz ve Hacivat, Kavuklu ve Pişekâr gibi birbirlerinden hiç ayrılmayan ama tamamen bir birlerine zıt iki karakterin iki ayrı yoldan ve açıdan günümüzün sosyal ve siyasi çarpıklıklarını ortaya koyacak şekilde tasarlanmış, oyun Türkiye’nin hali pür melalini çok net bir şekilde izah etmekte hayli başarılı olmuştur.

İki perdelik bu oyun 2.Meşrutiyett”ten 1960’ların sonuna kadar, daha sonra da 12 Mart 1971 dönemine uzanacak şekilde Türkiye Cumhuriyeti tarihinde gerçekleşen toplumsal değişimleri ve çarpıklaşmasını Vicdani ve Efruz adlı iki zıt karakterin ve iki zıt anlayışın yükselişleri ve şeklinde anlatmaktadır.  Vicdani,  dinin saf, iyi niyetli, dürüst ve uysal bir kişidir. Efruz ise köşe dönücü, iş bitirici, fırsatçı biridir. Oyunda, bu karakterler üzerinden devleti sömürenler ve devlete itaat edenler arasındaki dengesizlik anlatılır. Biçim ve teknik açısından geleneksel Türk seyirlik oyunlarından esinlenmiş olan Gözlerimi Kaparım, Vazifemi Yaparım ilk sahnelenişinden on yıl sonra Taner tarafından tarihsel-toplumsal değişiklikler bağlamında bir kez daha gözden geçirilip 12 Mart dönemini de kapsayacak tablolar eklenerek yeniden yazılmıştır.

Eser oyun boyunca özellikleri ve hayat anlayışları hiç değişmeyen iki tip olan, Vicdani ve Efruz’un hayatları ve hayata bakış açıları üzerinden hayat mücadeleleri anlatılır. Aslında eser bu iki ana karakter üzerinden Türkiye Cumhuriyetinin sosyal ve resmi yapısını teşkil den katmanlarını hicvetmekte, sömürülenlerin ve sömürenlerin ruh hallerini, davranış ve düşünüş şekillerini, ve  sistemin  çarpıklıklarını ortaya koymaktadır.

OYUN HAKKINDA NE DEDİLER

Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım”ın ana teması da bir yanlış koşullandırma. Oyunun ekseni, küçük ezik bir adam. Kapsadığı süre, yakın tarihimizin yetmiş yılı. Dekoru, Türkiye ve Yakındoğu haritası. 31 Mart’tan 12 Mart’a kadar oynanan siyasi oyunların zengin arka fonu önünde çeşitli dönemlerin, çeşitli koşullandırma evrelerinin kurbanı bir küçük, bir ezik adamın acı komedyasını izliyoruz, on beş tablo boyunca.” (Haldun Taner)

Çok soylu bir tiyatro eseri bu. Üstelik Haldun Taner o cesur ama cesaretini kabul ettirmesini iyi bilen; taşlayıcı ama kırmadan taşlayıcı, tatlı, yumuşak üslubu ile bu güzel eserini büsbütün güçlü kılmış. Tiyatro geçmişimizin bütün olanaklarından –Karagöz, tuluat, kanto gibi– bilge bir ustalıkla yararlanan Taner, gerçekten ilgi çekici, uyarıcı ve başarılı bir sonuca ulaşmış.” (Çetin A. Özkırım)

OYUNDAKİ KARAKTERLER

Vicdani,: Saf, iyi niyetli, dürüst ve uysal biridir. Orta halli bir ailenin çocuğu olan Vicdani Efruz ile aynı sokakta büyür. Vicdani Efruz’un tersine Tüm özellikleri ile dini, ahlaki ve resmi ananelerin öğretilerini ideal bir şekilde yaşayan ve yaşatan bir karakterdir.  Geleneksel ve ideal ahlakın, namusun ve dürüstlüğün timsalidir. En çalışkan, en namuslu, en ahlaklı, en dürüst bir kişi olan Vicdani girdiği her okulda, her sınavda birinci olmayı hak eden ama işgüzar Efruz yüzünden ikinci olduğu için afallayan  kendince doğru olan her şeyi yatığı halde düzenbazlara karşı sürekli olarak kaybettiğine şaşıran bir karakterdir.

Efruz: Zengin bir ailenin çocuğudur Vicdani ile aynı semtte ve sokakta büyür. Babasından ve ailesinden aldığı dersler ile, iş bitirici, fırsatçı, düzenbaz, insanları ayartan , insanların zaaflarını hemen kavrayıp onları zayıf yanları ile vurup, hiçbir çaba ve emek göstermeden her şeyi elde etmeyi başaran bir tiptir.  

OYUNUN ÖZETİ

Vicdani ve Efruz çocukluk günlerinden beri arkadaştır. Aynı sokakta büyür, aynı okullara ve aynı sınıfa giderler.

Vicdani orta halli bir ailenin  akıllı ama saf, temiz kalpli ama ahmak, çok çalışkan ama çok dürüst, temiz ahlaklı ama olan biten dalaverelerden habersiz büyütülen biridir. Efruz ise zengin bir ailenin çocuğudur. Çalışmak yerine insanları kandırmak, emek vermek yerine okulda öğretmenleri, müdürlerin gözüne girecek şekilde uyanıkça işler yapmak, askerde ise komutanlarını tavlayacak ufak tefek rüşvetler ve hediyeler vermek, girdiği sınavlarda ise cevapları çalıp yerine başkalarını sokarak birinci görünmeyi başarmak konularında ustalaşmış üçkâğıtçı, dalavereci, ahlaksız, fırıldak bir karakterdir.  

Vicdani ne kadar iyi niyetli ve saf bir karakter ise Efruz da bir o kadar çıkarcı, üçkâğıtçı, uyanık, hatta bitirim bir tiptir.  Vicdani herkesten çok çalışır ama okulun en tembel ve en üçkâğıtçı karakteri olan Efruz okul birincisi gelmiştir.  Efruz ve Vicdani aynı günde askere giderler ve aynı birliğe düşerler

Efruz, askerde iken komutanların zaaflarından faydalanmış,  komutanların gözlerine girmeyi başarmış, böylece de askerlik yaparken talimlerden sürünmekten, nöbetlerden vb yırtmıştır. Vicdani ise askerliğin her türlü vazifesini harfiyen yerine getirdiği halde bir türlü kıymete binmemiştir.

Vicdani ve Efruz’un hayatları da askerlik sonrasında yine kesişecektir. Vicdani ve ile Efruz aynı işe başvururlar. Efruz, patronun çapkın birisi olduğunu anlayınca ona karı kız tavlamaktan baheseder . Bu nedenle Efruz patronun en yakın adamı olmayı başarmıştır. 

Vicdani ise yanı işe başvurmuş çalışkan, becerikli, azimli, üretken uysal, ahlaklı dürüst bir olduğu halde gece gündüz çalışmasına rağmen patronunun gözüne girmeyi başarmaz.   Vicdani her alanda kurallara uyan, üstlerine itaat eden, haşarılıktan uzak olan bir adam olsa da Efruz’un çevirdiği dalavereleri yüzünden bile başı derde giren bir kişi olmaktadır. Efruz’un yüzünden başı sık sık derde girer.  Efruz’un fırsatçılığından doğan olaylar yüzünden küçük yaşlarında karakola, ilerleyen yaşlarında ise hastaneye kadar düşer. Efruz herkese ihanet edip, kimsenin ihanetine uğramazken Vicdani ise yardım ettiği ellerinden tuttuğu insanlardan sürekli ihanet görür.  Efruz herkesi kullanırken herkes de Vicdani’yi kullanır.

Efruz sürekli yükselirken Vicdani sürekli sürünmektedir.

SİTEMİZDE İLGLİ LİNKLER İLGİLİ YAZILAR TIKLATIP AÇABİLİRSİNİZ

Öyküleri

·         Yaşasın Demokrasi (1948)

·         Şişhane’ye Yağmur Yağıyord (1950)

·         Tuş  (1951)

·          Ay Işığında Çalışkur (1954)

·         Sancho’nun Sabah Yürüyüşü  (1964)

·         Konçinalar  (1967)

·         Kızıl Saçlı Amazon  (1970)

·         Yalıda Sabah  (1979)

·         Şeytan Tüyü (1980),

·         Bir Kavak ve İnsanlar

Tiyatro oyunları

 

·         Eşeğin Gölgesi

·         Günün Adamıti (1957)

·         Keşanlı Ali Destanı (1964)

·         Fazilet Eczanesi  (1960

·         Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım (1964)

·         Zilli Zarife (196

·          Haldun Taner Vatan Kurtaran Şaban (1967)

·          Sersem Kocanın Kurnaz Karısı (1969)

·         Astronot Niyazi  (1970)

KAYNAKÇA 


[1]https://www.wikizero.com/tr/G%C3%B6zlerimi_Kapar%C4%B1m_Vazifemi_Yapar%C4%B1m

[2] Doğan Hızlan (29 Kasım 1990). "Devlet Devlete Karşı". Hürriyet Gazetesi. 26 Aralık 2015

[3] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/kesanli-ali-destani-hakkinda-konu-ozet-inceleme/80173

0

0

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar