Metin Eloğlu Hayatı Edebi Kişiliği

12.09.2011

Metin Eloğlu

(d. . İstanbul 11 Mart 1927 / ö. İstanbul  11 Ekim 1985)

Metin Eloğlu, Boyabat’ın Perinçek köyünden Hasan Efendi ile İstanbullu Nahide Hanım’ın oğludur. Metin Eloğlu’nun babası Hasan Efendi, yirmi yaşındayken karısı ve kızını köyde bırakıp İstanbul'a göçmüş, Burada Şehzade Yusuf İzzettin’in  konağında bahçıvan olarak çalışmaya başlamıştır. Burada komşularının kızı Nahide’ ile tanışıp onunla ikinci evliliğini yapar.  Bu evlilikten Güzin ile 1927’de oğulları Metin dünyaya gelmiştir.[1]  Metin Eloğlu ailenin dünyaya gelen üçüncü çocuğudur. Kendisinden önce doğan diğer iki kardeşi de ölmüştür.

Çamlıca’da dünyaya gelen şairin çocukluğu burada, gençliği Üsküdar’da geçer. Babası Hasan Efendi, Belediye Bahçeler Müdürlüğünde çalışmaya başlar. Kadıköy, Taksim ve Gülhane parklarını düzenleyen bahçıvanlar arsındadır. Metin Eloğlu babasının çiçekler ve bitkiler resim yapma işi sayesinde resme ve güzel sanatlara ilgi duyan bir kişi olarak yetişir. Üstelik annesi Nahide Hanım Türkçeyi çok iyi konuşan, masallarla şiirlerle alakası olan görgülü ve eğitimli bir kadındır. Bu sayede metin Eloğlu,  daha okullu olmadan ananesinden okuma yazmayı öğrenmiş şiir ve edebiyat zevkini annesinden almıştır.

İlköğrenimini Bulgurlu ve Kısıklı’daki okullarda tamamlar. Daha sonra Üsküdar’daki Sultantepe Ortaokulu'na devam eder.  Ortaokul yedinci sınıfta iken Türkçe derslerine Sabahattin Kudret Aksal girmiştir. S. Kduret Aksal’dan aldığı feyz ile şiire merak salmıştır. Ortaokulu bitirdikten sonra aktör olmak hevesine kapılarak Ankara’daki konservatuvara gitmek istemiş ama ailesi göndermemiştir. Edebiyata olan ilgisi lise yıllarında başlamış ilk öyküsü Akademiye kayıt olmadan yayımlanır. 1942'de Servetifünun-Uyanış dergisinde yayınlanır.

1943'te Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'ne kaydını yaptırır. Bu sıralarda şiirle ilgilenmeye ve sol görüşlü şairlerle ilişki kurmaya başlamıştır. İlk şiiri de 1943 yılında Kovan dergisinde Mehmet Metin imzasıyla İzmir'de basılan Kovan dergisinde yayımlanır. Yayımlanan ilk şiiri "Sabah Şarkısı" adındaki şiiridir.[2]

Akademi yıllarında 1946'da siyasi nedenlerden dolayı iki ay tutuklu kalmış, bu olay üzerine Akademi'deki kaydı da silinmiştir. Çareyi konuk öğrenci olarak 1947’ye kadar dersleri takip etmekte bulur. Ancak Akademi bitmeden askere alınır.1947'de askerlik hizmetini yapmak için askere gider. Fakat disiplinsizlik nedeniyle aldığı uzatma cezaları nedeniyle askerliğini ancak 5 yılda tamamlayabilmiştir.[3]

Askerlik sonrasında Servetİ Fünun , İstanbul, Söz, Varlık, Kaynak, Yaprak, Fikirler gibi dergilerde asıl adıyla şiirler yayımlanmaya başlar. 1950’de Limasollu Naci ile üç sayı sürecek Yeni Dergi adlı bir yayın çıkarmıştır.  1951’de ilk şiirlerinden oluşan  “Düdüklü Tencere “adlı kitabını yayımlar. Bu kitap çıktığında henüz 23 yaşındadır.[4]Askerlik bittikten sonra 1952 yılında Belediye Bahçeler Müdürlüğü'nde vazifeli olan babasının yardımıyla Yıldız Bahçeler Müdürlüğü'nde yazıcı olarak işe başlar. Üç buçuk ay Yıldız Bahçeler Müdürlüğünde babası ile birlikte ve babasının işinde çalışır.[5]

Fakat bu işi pek de ona göre değildir. Hayatını bir yandan edebiyat, bir yandan da ressamlık ve süsleme türünde yaptığı çalışmalarla sağlamaya çalışır. Resim ve dekoratörlük yaparak geçimini sağlamaya çalışır. Şair olarak önce Serbest Şiir I.Yeni Garip Şiiri   tarzını benimseyen ve kendine göre  Garip  şiirine bir yorum getirerek şiirler yazan şair 1954 yılından sonra II. Yeni Şiiri  şiirinin sularına doğru kayar.

 Garip Şiirine kendince bir yorum getirmiştir “ Garipçileri hep aynı mahallenin aynı kahvehanesinde aynı nargileyi fokurdatan tiryakilere benzetiyorum.[6]Diye izah edecek kendisi ise bundan ayrı bir yol tutturacaktır.

Metin Eloğlu, üç kez evlenmiş ama üç evliliğinde de dikiş tutturamamıştır. İlk eşi Güzin Ergur’dan,  Hasan ve Şiir ismini verdiği iki çocuğu olmuş ama 1963’te bu eşinden boşanmıştır.  Şairin ikinci eşi Demokrat İzmir’de gazete ressamlığı yaparken tanışıp evlendiği Nur Türetken’dir. Fakat şair bu evliliğini de anacak 1970’e kadar sürdürebilmiştir.  Özellikle ikinci eşi Nur’dan ayrıldıktan sonra sıkıntılı ve mutsuz bir hayat sürüklenmiş, kısa bir süre sonra Bursa’da genç bir kızla evlenmişse de çok geçmeden ondan da ayrılmıştır.  (DR. FIRAT KARAGÜLLE, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/metin-eloglu)

 

1960’ larda Mehmet Ali Aybar’ın patisi TİP’e üye olmuştur. Sol çevreler ile olan irtibatını ortaya koyduğu eserleri nedeni ile eserleri kovuşturmaya uğramış ve cezalar da almıştır. Şekispir takma adı ile Kırk Bir Buçuk adlı dergide çıkan “Demokrat Aile” başlıklı bir perdelik melodram, “Yine Sultan Palamut “adlı şiir kitapları nedeni ile cezalara çarptırılır.

Esas mesleği ressamlık olan ama akademiden de mezun olamayan şair hayatını daha ziyade süslemeleri ve resimleri ile kazamaya çalışmıştır. Ressam olarak birçok çalışma yapmış arkadaşlarının da desteği ile birçok sergi açmıştır.[7]Ressam olarak ödüllerde alan şair, 1967’de düzenlenen 1. DYO Sergisi ile ve 1976'da yapılan Yarımca Sanat Şenliği'nde birincilik ödüllerine layık görülmüştür.

Şiirlerinde Mehmet Metin, Mehmet Emin, Ali Haziranlı, Etem Olgunil ve Nil Meteoğlu imzalarını kullanan şair birçok eleştiri yazısı da kaleme almış eleştiri türünde de eserler vermiştir.

Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde uzun  süre tedavi gördükten sonra  kendisine bakıcılık yapacak bir kadın bulur ve son günlerini onunla geçirdikten sonra  1985 yılında İstanbul’da ölmüştür. (Burcu Aktaş-2009)

EDEBİ KİŞİLİĞİ

Eloğlu şiir ve yazılarında Mehmet Metin, Mehmet Emin, Ali Haziranlı, Etem Olgunil, Nil Meteoğlu, Şekispir takma adlarını kullanmıştır.  Şiir ve yazıları 1940’lardan itibaren Servetifünun, Kovan, İstanbul, Söz, Varlık, Kaynak, Yaprak, Fikirler, Kervan, Yeni Dergi, Yeditepe, Seçilmiş Hikâyeler, Edebiyat Dünyası, Türk Dili, Pazar Postası, Dost, Yenilik, Değişim, Sosyal Adalet, Dönem, Papirüs, Soyut, May, Güney, Yeni Edebiyat, Değirmen, Beş Sanat, Akşam, Sanat Olayı, Köken, Kırk Bir Buçuk, Somut, Yeni Gazete, Ulus, Cumhuriyet, Milliyet gibi dergi ve gazetelerde yayımlanmıştır.

Eloğlu'nun ilk kitabı, Orhan Veli Kanık’ın Şoförün Karısı', 'Dedikodu' (bkz. Garip) ve 'Tahattur', 'Altın Dişlim', v.b. (bkz. Yenisi) gibi, orta tabakanın dilini ve duyarlılığını yansıtan şiirlerdir. Bu tip şiirlerinde zaman zaman argoya ve seviyesiz kelimelere de yer verebilmiştir. Garip şiiri etkisinde yazılmış olan bu şiirlerinde kendine özgü bir dil oluşturmuş, ferdi sıkıntılarını, yaşamdaki, dengesizliği, düzensizliği, hırçın acımazsız ve lümpence bir eda ile dile gelen taşlamalı ve şaşırtıcı şiirlerdir. Eloğlu ilk kitabında  seviyesiz insanların dilini, sözcüklerini, duyarlılığını,  başarılı bir dil, özgün bir ironiyle yansıtmıştır..[8]

Sultan Palamutta adlı eserinde konuşma dilinin canlılığını şiirlerine yansıtmış Orta ve aşağı tabaka insanlarının hayatlarından çarpıcı anlıklar ve duygulanmalar dile getirmiştir.

Horozdan Korkan Oğlanda  “kurmaca bir dil yaratma eğiliminin ilk belirtileri vardır.”  Türkiye'nin Adresinde  adlı eseri ile İkinci Yeni'ye ( , Muzaffer İlhan Erdost, Cemal Süreya, Ece Ayhan, Edip Cansever, Sezai Karakoç  ve  Ülkü Tame   vb.) yakın bir dil, şekil, konu, biçim ve imge yakınlığı görülmeye başlamıştır.

 

Sonraki şiirlerinde, Cemal Süreya, Ece Ayhan, Edip Cansever, Sezai Karakoç  ve Behçet Necatigil 'in etkileri gözle görülür bir şekilde artar. Metin Eloğlu, ilk kitaplarıyla, kendi dönemini ve kendinden sonraki kuşakları etkilemiş ironilerle örgülü ve toplumsal eleştiriciliğiyle Can Yücel , Cemal Süreya H gibi şairlere örnek teşkil etmiştir.  “Dolaysız dil anlayışı, ironik yaklaşımı ve toplumsal eleştiri özelliğiyle Ataol Behramoğlu 'nu etkilemiş olduğu söylenebilir.”

II.YENİ ŞAİRLERİ BAŞLIKLARIMIZ VE LİNKLERİ

·         Cemal Süreya Hayatı ve Şairliği

·         Cemal Süreya Şiirleri

·         İlhan Berk Hayatı Edebi Kişiliği

·         İlhan Berk Şiirleri

·         Turgut Uyar Hayatı Edebi Kişiliği

·         Turgut Uyar Şiirleri

·         Edip Cansever Hayatı Edebi Kişiliği

·         Edip Cansever Şiirleri

·         Sezai Karakoç Hayatı Edebi Kişiliği Eserleri

·         Sezai Karakoç Şiirleri

·         Ece Ayhan Hayatı Edebi Kişiliği

·         Ece Ayhan Şiirleri

Eserleri

·         Düdüklü Tencere (Yeditepe, 1951)

·         Sultan Palamut (Seçilmiş Hikâyeler, 1957)

·         Odun (Alpaslan Mtb., 1959)

·         Horozdan Korkan Oğlan (Dost, 1961)

·         Türkiye'nin Adresi (Yeditepe, 1965)

·         Ayşemayşe (Yay, 1968)

·         Dizin (Güney, 1971 TDK Şiir Ödülü)

·         Yumuşak G (Baha Mtb.,1975)

·         Rüzgâr Ekmek (Ada,1978)

·         Hep (Adam, 1982)

·         Yine (ilk altı kitabının birlikte basımı, Adam, 1982)

·         Şiirce, (son üç kitabının birlikte basımı, Adam, 1982)

·         Ay Parçası (Yazko, 1983)

·         Önce Kadınlar (Adam, 1984)

·         Bektaşi dedikleri, (O. Tansel ile; şiirleştirilmiş Bektaşi fıkraları, Türkiye İş Bankası, 1970)

·         Derleme: Garip Şiirler Antolojisi, (Ü. Y. Oğuzcan ile, Yay, 1957)

Ödülleri

·         TDK Şiir Ödülü (Dizin, 1972)

·         DYO Sergisi (Resim dalında birincilik Ödülü, 1967)

·         Yarımca Sanat Şenliği (Resim dalında birincilik Ödülü, 1976)

KAYNAKÇA 

·         [1] Mithat Sarcan, Metin Eloğlu,mithatsarcan.blogspot.com/2012/11/ son erişim, 21-09- 2013

·         [2] Mithat Sarcan, Metin Eloğlu,mithatsarcan.blogspot.com/2012/11/ son erişim, 21-09- 2013

·         [3] Ataol Behramoğlu. Büyük Türk Şiiri Antolojisi. ,  Metin Eloğlu Maddesi, Sosyal Yayınları / Antolojiler Dizisi, İstanbul, 2001

·         [4] Ataol Behramoğlu. Büyük Türk Şiiri Antolojisi. ,  Metin Eloğlu Maddesi, Sosyal Yayınları / Antolojiler Dizisi, İstanbul, 2001

·         [5] Mithat Sarcan, Metin Eloğlu,mithatsarcan.blogspot.com/2012/11/ son erişim, 21-09- 2013

·         [6] Asım Bezirci, “Metin Eloğlu-Edip Cansever,”Evrensel Basım Yayın, Asım Bezirci Kitapları, İstanbul

·         [7] FIRAT KARAGÜLLEhttp://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/metin-eloglu

·         [8]  https://tr.wikipedia.org/wiki/Metin_Elo%C4%9Flu

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar