Aka Gündüz Hayatı Edebi Yönü Eserleri

27.01.2012

 

Aka Gündüz

 

Asıl adı Enis Avni olan Aka Gündüz, Binbaşı Kadri Bey’in oğlu olarak Selânik’e bağlı Katerin’e ile Alasonya kasabaları arasındaki bir dağ köyünde doğmuştur. Babası aslen Rizelidir ve Rize’deki Fincioğullarndan Binbaşı İbrahim Kadri Bey'dir.[1]Aka Gündüz’ün annesi ise Sapancalı Melek Hanım’dır.  Selanik o yıllarda bir Türk şehri olduğu için yazarın nüfus kaydı Selanik olarak gözükmektedir.

 

Aka Gündüz’ün asıl adı Hüseyin Avni Finci’dir. Yazar henüz küçükken annesini kaybetmiş, Yetim kalan yazarın Serez’deki yılları bir Fransız mürebbiyenin bakımı ve idaresi altında geçmiştir.  Yazar ilk tahsilini Serez'de İncili Mektep ve Selanik’teki Şemsi Hoca Mektebinde tamamlar. [2]

 

Bir müddet Selanik Askeri Rüştiyesine devam ettiyse de 1896 Yunan Harbi esnasında bu okuldan ayrılmak zorunda kalmış ve orta öğrenimini Eğrikapı Rüştiyesinde yapmıştır. Rüştiyeden sonra İstanbul’daki amcası onu Eyüp’teki askeri okula gönderir. Askeri okullardaki eğitimini Galatasaray, ( yani Mektep-i Sultanisinin idadi kısmı) ve Edirne ve Kuleli Askerî idadilerinde yapmıştır. Edirne Askeri İdadisi ’ne başladığında ÖMER SEYFETTİN de bu okuldadır. Okulda iken adını değiştirmeye karar verir ve adını Aka Gündüz’e çevirir.

 

En sonunda Harbiye’ye devam etmekte olan yazar, Kuleli Askeri İdadisinde ikinci sınıf öğrencisi iken siyasete karıştığı için okuldan atılır. [3]

Böylece Harbiye’nin ikinci sınıfından ayrılmak zorunda kalmış, tekrar Selanik’e dönmüştür. Selanik’ten sonra Paris’te hukuk ve güzel sanatlar öğrenimine devam etmeye başlar. Güzel sanatlar ve hukuk tahsili yapmak için gittiği Paris’te gitti iki buçuk yıl kalır.  Fakat bu okulların hiç birini bitiremeden geri ülkeye dönmüştür.

Tahsil hayatını başarı ile tamamlayamayan yazar Paris’ten döndükten sonra Hariciye gümrüğünde bir görev verilmiş olmasına rağmen bu görev yerinde çok fazla kalmamış ve Selanik’e sürgüne gönderilmiştir.  1908 yılında gazeteciliğe başlamıştır  İlk yazılarını ve şiirlerini Enis Avni adı ile yayınlamıştır. Daha sonraki yazılarında ise Aka gündüz adını kullanmaya başlayacaktır. 1908 yılında Selanik’te çıkardığı Kadın gazetesinde Seniha Hikmet adı ile şiirler ve makaleler yazmıştır. [4] Bu yıllarda Karagöz adlı gazetenin de başyazarı olmuştur. Ubeydullah Efendi ile “Hak Yolu” adında bir akşam gazetesi de çıkarır. 

 

Selanik’te iken Harp okulundan atılmasına sebep olan siyaset merakı onun Hareket ordusuna katılmasına ve 31 Mart’ta Hareket Ordusuna gönüllü olarak yazılıp İstanbul’a gelmesine vesile olacaktır. [5] 1909. Bu hadiseden sonra Cemal Paşa’nın mahiyetine girmeyi başarmış olur. Adana'da 1909 yılında çıkan Ermeni olayları üzerine oraya tayin olunan Bahriye Nazırı Cemal Paşa’nın maiyetinde Adana’ya gelir. Çukurova’da Cemal Paşa’nın maiyetinde on dört ay Vilayet Meclisi İdare Başkâtibi olarak çalışmıştır. [6]  Adana’da kaldığı yıllarda Vilayet Gazetesine yazılar göndermiştir. İstanbul’a döndükten sonra da yazılarını sürdürmeye devam eder.

 

Aka Gündüz, Adana’dan döndükten sonra hayatını kalemiyle kazanmaya çalışmıştır. 1908 ve 1912 yılları arasında Selanik’te yayımlanan Çocuk Bahçesi ile Genç kalemler dergilerinde çıkan yazıları ile yazar olarak tanınmaya başlamıştır. Ali Canip ve Ömer Seyfettin ile tanışmış 1912 yılından sonra Genç Kalemler dergisinin başlattığı harekete dâhil olmuştur.  Millî Edebiyat akımı içinde yer alarak Selanik, İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana’da çıkan gazete ve dergilerde değişik takma isimler kullanarak yazılar yayımlar. Bu yıllarda Enis Ani, Hüseyin Avni ve Aka Gündüz adlarını kullanmıştır.

 

1919 yılında, İstanbul’un işgal edilmesi yıllarına kadar gazete ve dergilerde yazıları çıkmaya devam eder. Milli Edebiyat taraftarı bir yazar olarak MİLLİ EDEBİYATI   destekleyen yazılar yazmış onların dil ve konu anlayışlarına sadık kalmıştır. İstanbul’un işgaline kadar (1919) gazetecilik yapmıştır. İstanbul’un işgal edilmesi ile birlikte işgale karşı çıkan diğer aydınlarla beraber yakalanıp Malta’ya sürgün edilir.  Sürgünden dönüşünde Ankara’ya gelerek Milli Mücadeleye katılıp Ankara’ya yerleşir. Böylece de yeniden yazı hayatına girer.


1920 yılında Alay Dergisini çıkarır. Eserlerinde millet sevgisini, halkın sıkıntılarını ve ıstıraplarını işlemiştir. Ankara’da Kazım Paşa ile birlikte Peyam-ı Sabah gazetesini çıkarır. Peyam-ı Sabah, İstanbul ‘da yayınlanan ve Milli Mücadeleye karşı olan bir gazeteye karşı Milli Mücadeleyi destekleyen bir gazete olmak gayesini gütmüştür.

 

1928 yılında yayımlanan DİKMEN YILDIZI adlı romanı Ankara’da heyecan yaratmıştır. Malta’ya sürgün edilmesi, İstanbul’un işgaline karşı duran aydınlar arasında olması, yazıları ile Milli Mücadeleyi ve Atatürk’ü desteklemiş olmasının mükâfatını en sonunda Millet Meclisine mebus seçilerek almıştır. Böylece 1932-1946 dönemi Ankara milletvekilliği olarak meclise girmiş olur. Mebusluk günlerini Keçiören ve Dikmen bağlarındaki köşklerde geçirmiştir.

 

Kısa bir evlilik hayatı geçiren Aka Gündüz’ün bu kısa evliliğinden Doğan adlı bir oğlu dünyaya gelir. Ölümünden önce Kansere yakalanan yazar, 7 Kasım 1958 Perşembe Ankara’da vefat eder. 

 

 

 

EDEBİ KİŞİLİĞİ 


Aka Gündüz, eserlerinde Muallim, Avni, Serkengebin Efendi, Enis Avni, Enis Saffet takma adlarını da kullanmıştır. Edebiyata, Servet-i Funun çizgisinde ve on altı yaşında iken yazdığı şiirler ile atıldı. Tahsil yıllarında yaklaşık üç yıl Fransa’da kalmış olması sebebiyle Fransız şairlerini ve yazarlarını yakından tanımak fırsatını bulmuş Balzac, Emile Zola, Anatol France, Byron, Musset, Mauppassant, Moliere, Maksim Gorki, Tolstoy, Gothe, Schiller gibi yabancı sanatçılardan etkilenmişti. Türk edebiyatından HALİT ZİYA , HÜSEYİN RAHMİ, AHMET MİTHAT EFENDİ , YAKUP KADR’den etkiler taşıyan Aka Gündüz, romanlarında toplum sorunları erdem ve ahlaksızlık üzerinde ağırlıklı olarak durmuş bir yazardır. Aka Gündüz, romanlarında daha çok kadın karakterler üzerinde durmuş, kadın karakterler vasıtasıyla kadın sorunlarına değinmiştir.[ [7]Sosyal konulara değinen toplumcu bir yazar olan Aka Gündüz Milli Edebiyat çizgisinde sade bir dille yazan, milli konuları işlemeyi tercih eden bir romancıdır.

 

Yazar genel olarak romanlarından İmparatorluktan Milli devlete geçiş konularını kapsayan Milli konulu romanlar yazmıştır.  Eserlerinde sık rastlanılan diğer bir tema da Rumeli’de düşman eline geçen topraklara duyulan özlem ve bundan duyulan acılardır.

 

Hikâyelerinde savaş yıllarının kişiler üzerindeki etkilerini ele alan yazar öykülerinde özlem, Türklük şuur ve gururunu dile getirmiştir. İlk hikâyelerinde Türkçü ve idealist bir görünüm çizen Aka Gündüz’ün öyküleri Ömer Seyfettin’in görüş ve düşünceleri doğrultusundadır.  Milli ve yerli konuları işleyen yaza, çocuklara milliyetçilik ve kahramanlık duygularını aşılamayı amaçlayan çocuk hikâyeleri de yazmıştır

 

Roman ve hikâyelerinde konularını halk arasından alan sanatçı Milli Edebiyat Hareketine dâhil olduğu için sade bir Türkçe ile yazmaya özen gösterir. Güçlü bir gözlemci olan yazar, eserlerinde olaylara değil, karakterlere önem vermiş kuvvetli karakterler oluşturmuştur. Realist bir anlayışla öyküler ve romanlar yazan yazar, realizme ve natüralizme kayan bir sanat anlayışı içinde olmuştur. . Edebiyatta daha çok romancılığıyla tanınmış olan Aka Gündüz'ün mizah, fıkra, makale, sohbet ve tiyatro türünde yazdığı eserleri de vardır. [8]

Aka Gündüz’ün en güçlü yönü hikâyeciliği, özellikle, romancılığıdır. Aka Gündüz; hikâyelerinde, romanlarında yurt görüntülerine önem vermiş, yurt sorunları ile ilgilenmiştir. Milliyetçi bir yazardır. Milli edebiyat akımına katıldıktan sonra tanınmaya başladı. Selanik, Adana, İstanbul, İzmir, Ankara’da çıkan otuzdan fazla gazete ve dergide çeşitli imzalar kullanarak yazarlık yaptı. Ama en çok halk çevrelerine ve acılı kaderlere bağlı sade, sıcak bir dille yazdığı romantik-realist, popüler romanlarıyla anıldı. Ömer Seyfettin’le birlikte “milli edebiyat”, sade dil akımının öncüleri arasında yer (bilgi yelpazesi.net) almıştır. Halk çevrelerinden seçtiği konuları sade bir dil ve akıcı bir üslupla işlemiştir.

Eserlerinde Çalıkuşu romanı ile o devirde model haline gelen İdeal Türk kadını motifine Aka Gündüzün de eserlerinde rastlarız. Aka Gündüz'ün eserlerindeki kadınlar hakkında bir inceleme yapan Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Doğramacıoğlu'nun  bu konudaki tespitleri özetle şu şekildedir. "Aka Gündüz, romanlarında farklı kadın karakterler oluşturarak bu karakterler vasıtasıyla kadın sorunlarına değinen ve çözüm önerileri sunan bir yazardır. Özellikle kadınların çocukluk dönemlerinden itibaren yaşadıkları olumsuzlukları roman tekniği ile sıralayan yazar, kadınların istenilmeyen durumlara düşmelerinin sebeplerini irdeler. Sosyal çevre, toplum baskısı, önyargı gibi sebeplerle kadınların istenilmeyen davranışlarda bulunabileceklerini sebepleriyle açıklar. Yazarın romanlarında idealize ettiği kahramanların çoğu kadın karakterlerden oluşmaktadır. Bu tavrıyla o, pozitif kadın tiplemelerini romanlarında idealize etmektedir... Aka Gündüz, romanlarında genellikle kadın karakterleri tercih eder. Onun romanlarında kadınlar bazen idealize edilir, bazen de fuhuşa sürüklenen kişiler olarak verilir. Yazar, olması gereken kadın karakterler ile kötü yolda giden veya Batı hayranı olan kadınları ayrı ayrı tasnif edip bunlar arasında karşılaştırma yapar. O, istenilmeyen davranışları sergileyen kadınlar hakkında bile menfi tutum takınmaz. " [9]

Millî Edebiyat akımı içinde yer alan sanatçı Selanik, İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana’da çıkan gazete ve dergilerde değişik takma isimler kullanarak yazılar neşrettiği yazılarında sade Türkçe ve samimi bir üslûp İle yazdığı popüler romanları ile meşhur ol­du. [10]  Şiir hikâye, roman, fıkra, makale, oyun mizah dallarında yazan Aka Gündüz sayıları 70 ulaşan eser veren üretken bir yazar olmuştur. Şiirleri de olan Aka Gündüz’ün bazı şiirleri bestelenmiştir.


Romanları:

Kurbağacık (1919), DİKMEN YILDIZI (1928, fil­me alındı), 0dun Kokusu (1928), Hicran (1928),  Tank-tango (1928), 6.İki Süngü Arasında (1929), Yaldız (1930), Çapkın Kız (1930), Aysel (1932), Ben Öldürmedim (1933),


ESERLERİ

  • Düştüm yollara yollara
  • Türk Kalbi (hikâye, 1911),
  • Türk'ün Kitabı (hikâye, 1911),
  • Kurbağacık (hikâye, 1919),
  • Dikmen Yıldızı (roman, 1927),
  • Odun Kokusu (roman, 1928),
  • Tank-Tango ( roman, 1928),
  • Hayattan Hikâyeler (hikâye, 1928),
  • İki Süngü Arasında (roman, 1929),
  • Yaldız (roman, 1930),
  • Çapkın Kız (roman, 1930),
  • Aysel (roman, 1932),
  • Ben Öldürmedim (roman, 1933),
  • Onların Romanı (roman, 1933),
  • Kokain (roman, 1935),
  • Üvey Ana (roman, 1935),
  • Üç Kızın Hikâyesi (roman, 1933),
  • Aşkın Temizi (roman, 1937),
  • Çapraz Delikanlı (roman, 1938),
  • Zekeriya Sofrası (roman 1938),
  • Mezar Kazıcılar (roman, 1939),
  • Giderayak (roman, 1939),
  • Yayla Kızı (roman, 1940),
  • Bebek (roman, 1941),
  • Bir Şoförün Gizli Defteri (roman, 1943),
  • Eğer Aşk... (roman, 1946),
  • Sansaros (roman, 1946),
  • Bir Kızın Masalı (roman, 1954)

Şiirleri 

  • İlkbahar Şiiri
  • Anadolu şiiri

 

ROMANCILAR İLE İLGİLİ BAŞLIKLAR VE LİNKLERİ



KAYNAKÇA 

 

[1]  PROF. DR. ABİDE DOĞAN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/aka-gunduz

[2] Doğan, Abide (2014). Aka Gündüz. Ankara: Türk Dil Kurumu Yayınları.

[3] PROF. DR. ABİDE DOĞAN, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/aka-gunduz

[4] Dr Aslan Tekin Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ank. 2005, shf, 29

[5] :SEMA UĞURCAN, https://islamansiklopedisi.org.tr/aka-gunduz

[6] Dr Aslan Tekin Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ank. 2005, shf, 29

[7]  Hüseyin DOĞRAMACIOĞLU, AKA GÜNDÜZ'ÜN ROMANLARINDA KADIN KARAKTERLER VE KADIN SORUNLARI, www.turkishstudies.net

[8] ( Anonim, diledebiyat.net/ )

[9] Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Doğramacıoğlu, AKA GÜNDÜZ'ÜN ROMANLARINDA KADIN KARAKTERLER VE KADIN SORUNLARI,urkishstudies.net, )

[10]  Yard. Doç. Dr. Zeliha GÜNEŞ, Millî Edebiyatta Roman ve Öykü,www.anadolu.edu.tr, 

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar

Esa

Esa

2 years ago

AKA GÜNDÜZ HAKKINDA BİBLİYOGRAFYA     - And, Metin (1971). Meşrutiyet Dönemi Türk Tiyatrosu. Ankara: İş Bankası Yayınları. - “Aka Gündüz”, TDEA, I, 83-84. - DOĞAN Âbide (1989),  Aka Gündüz, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara. - DOĞAN, ABİDE, PROF. DR. http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/aka-gunduz - Doğan, Abide (1988). “Aka Gündüz’ün Romanlarında Sosyal Meseleler”. Türk Kültürü. Şubat S.298,s.106-111. - Doğan, Abide (2001). “Aka Gündüz’ün Çocuklara Yönelik Eserleri ve Çocuk Edebiyatı’ndaki Yeri”. Türkbilig. 2001/2, s.32-39. - Ferit Ragıp Tuncor, “Aka Gündüz (Enis Avni) 1885-1958”, Yeni Defne, II/20, İstanbul 1983, s. 3-9. - Hilmi Yücebaş, Bütün Cepheleriyle Aka Gündüz, İstanbul 1959. - ERCİLASUN Prof. Dr. Bilge (1995),  İkinci Meşrutiyet Devrinde Tenkit, 1. Türkçü Tenkit, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara. - Hüseyin DOĞRAMACIOĞLU, AKA GÜNDÜZ'ÜN ROMANLARINDA KADIN KARAKTERLER VE KADIN SORUNLARI, www.turkishstudies.net - KAÇMAZOĞLU H. Bayram (1995), “Türkiye'de Kadın SorunuÜzerine Sosyolojik Bir Yaklaşım”,  Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, Sayı 22, Erzurum. - KARA Nurten (2006), “Feminizm(ler)in Toplumsal Hareket Olarak Medyada Yansıma(ma)sı”, Küresel İletişim Dergisi, sayı 1, Gazimagusa. - Murat Uraz, Akagündüz-Hayatı, Şahsiyeti, Eserleri ve Eserlerinden Parçalar, İstanbul 1938. - SEMA UĞURCAN, https://islamansiklopedisi.org.tr/aka-gunduz - SINAR Alev (2007), Aka Gündüz’ün Romanlarında Kadın, Dergâh Yayınları, İstanbul - Yard. Doç. Dr. Zeliha GÜNEŞ, Millî Edebiyatta Roman ve Öykü,www.anadolu.edu.tr, Son Erişim, 25-01-2012 ) - S. Nüzhet Ergun, Aka Gündüz, Hayatı, Eserleri, İstanbul 1937.