Oğuz Atay Edebi Kişiliği Eserleri ve Konuları

12.10.2012

Oğuz Atay Edebi Kişiliği  Eserleri ve Konuları

 

Oğuz Atay

Oğuz Atay (d. 1934, İnebolu, Kastamonu, Türkiye) - (ö. 13 Aralık 1977 İstanbul ) Yazar, Mühendis, Öğretim Üyesi

Oğuz Atay'ın babası, VI. VII Dönem Sinop, VIII. Dönem CHP Kastamonu Milletvekilliği yapan  hukukçu Cemil Atay, annesi ise İstanbullu ilkokul öğretmeni Muazzez Zeki Atay’dır[1] Yazarın anne tarafından ninesi olan Melek Hanım yazarın anne tarafından dedesi ile Yunanistan’da tanışmış, Melek adını almış ve Müslüman olmuştur.

HAYATI 

Yazar, İnebolu, Kastamonu doğumludur. Okul öncesi yılları İnebolu ve Kastamonu'da geçmiştir. Ailesi, babası Cemil Atay'ın 1939 yılında 6. dönem milletvekilliğine seçilmesiyle birlikte Ankara'ya taşınmıştır. Bu yüzden de okul yıllarını Ankara’da geçirecektir.

İlk ve ortaokulunu Ankara’da okumuştur. İlköğretim yıllarında annesi Muazzez Hanım’ın gözetiminde okumayı seven sanata ilgi duyan uysal ve içine kapanık bir çocuktur. Bu yıllarda bir de hastalık geçirmiş zatürreeye yakalanmıştır. Bu bakımdan annesi ona karşı çok ilgili davranmaktadır. Annesinin ilgisi onun sanatçı ve edebiyatçı kimliği ile eserlerinde kendini hissettirecektir.

İlköğretiminden sonra Maarif Kolejine gitmeye başlar. Ortaokuldan beri okuma alışkanlığı devam ettiğinden lise yıllarına kadar sayısız çeviri ve yerli eser okumuştur. Ve o günlerdeki adı Ankara Koleji olan Maarif Kolejinde iken tiyatroya ilgi duymaya başlar. “ William Shakespeare 'in “Hırçın Kı” isimli oyununda, Katharina'yı sabırla yola getiren Petruchio rolünü başarıyla oynar.”[2] [3]

1951 yılında Maarif Kolejini bitirmiştir. [4]  Lise yıllarında hatta tüm tahsil hayatında oldukça başarılı bir öğrencidir. Lise diplomasını 9,61 not ortalamasıyla almıştır. [5] Lise yıllarında resim ve tiyatroya ilgi duymaktadır. Ama babası onun doktor veya mühendisliği seçmesini telkin etmektedir. 1950'li yıllarda Demokrat Parti iktidara gelmiş birçok CHP'li Milletvekili milletvekilliğinden olmuştur.  Babası Cemil Atay da bunlardan biridir. Aynı yıl Oğuz Atay, İstanbul Teknik Üniversitesini kazandığı için Ankara’yı terk ederek İstanbul'a yerleşirler.[6]

Teknik Üniversiteye ve mühendisliğe ilgisizdir. Bu yüzden sevmediği bir meslek dalında eğitim görüyor olması nedeniyle en arka sıralarda dersleri izlemektedir. Diğer yandan üniversite hayatı boyunca kız arkadaşı da olmamıştır. [7]Üniversite yıllarında Marksizm ile ilgilenmeye Marks'ın, Hegel'in, Lenin'in kitaplarını okumaya başlamıştır. Böyle bir yöne doğru kaymasında arkadaşı Turhan Tükel'in büyük etkisi olmuştur. Turhan Tükel ile ileriki yıllarda dostluğu devam edecek birlikte dergi de çıkaracaklardır. [8]Tükel’in çevresinde örgütlü sol çevrelerden arkadaşlar edinmiştir. “Atay'ın İstanbul'daki solcu çevreyle olan yakın birlikteliği, askere gittiği tarih olan 1957 yılının aralık ayına değin kesintisiz sürecektir.”

1957'de de İTÜ İnşaat Fakültesi'ni bitirmiştir. Mezuniyetinden sonra 1957 yılında Yedek subay olarak bulunduğu Ankara’da Cevat Çapan, Vüs'at Orhan Bener  ile tanışır. Bu tanışıklıkları ile edebiyat dünyasına adımını atacaktır. Yedek Subaylık yıllarında, bu sayede Sosyalist/Marksist eğilimli Pazar Postası'nın grubuna dâhil olur. Pazar Postası'nda ilk imzasız yazıları yayımlanır. Bu yıllarda sosyalist içerikli makaleleri çevirerek yayımlamaktadır. Pazar Postası grubu içinde II. Yeni Şiiri Şiir Anlayışları ve Şairleri olan, Cemal Süreya,  İlhan Berk , Turgut UyaEdip Canseve   , Sezai Karakoç  veÜlkü Tamer 'in  yanı sıra Ece Ayhan  gibi isimlerle tanışmıştır. 1959 yılının Mayıs ayı sonunda askerlik görevini bitirip İstanbul'a döner.

Bir süre Denizcilik Bankası İstanbul İşletmelerinde işe girer ve çalışmaya başlar. [9]  Daha sonra da İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü'nde öğretim üyesi olarak göreve başlamıştır. [10] 1960 yılında başladığı bu işine 1976 yılı sonundaki hastalığına kadar hoca olarak devam edecektir.

İstanbul'daki solcu arkadaşlarıyla dergicilik macerasına atılır. Bu sıralarda Pazar Postası dergisi İstanbul'a taşınmıştır. Derginin ilk sayısından itibaren Atay, derginin yazı işlerinde aktif bir şekilde yer almıştır. Bu nedenle Pazar Postası dergisinin İstanbul'da çıkan sayılarında Oğuz Atay'ın pek çok yazısı çıkmıştır. Fakat dergi kısa bir süre sonra kapanmak zorunda kalır. Turhan Tüker ile birlikte bir dergi çıkarmaya çalışırlar ama bunu da başarmazlar.

Teknik Üniversite son sınıftayken tanıştırıldığı Fikriye Fatma Gürbüz ile 2 Haziran 1961'de evlenir. 6 yıl süren bu evliliğin ilk yıllarında kızları Özge dünyaya gelmiştir. [11] Arkadaşı Uğur Ünel ile BETONAR adlı bir şirket kurmuşlar ama çok borçlanan bu şirketi kapatmak zorunda kalmışlardır. Bu yıllarda 1967 yılına kadar evli kalmış olduğu Fikriye Gürbüz Hanımdan boşanmış ama bu evlilikten Özge adında bir kızı olmuştur.  Bir süre yalnız yaşayan Oğuz Atay, 1968 yılından itibaren iş ortağı Uğur Ünel’in eski eşi Sevin Seydi ile Beyoğlu'nda bir evde yaşamaya başlamıştır.  Sevin Seydi ile yaşamaya başladıktan sonra edebi hayatında hareketli hale gelmeye başlar. 1968 yılında ilk romanı olan Tutunamayanlar ortaya çıkmaya başlamıştır.  Sevin Seydi Hanım’ın etkisi Tutunamayanlar ve Tehlikeli Oyunlar adlı romanlarından açıkça ortaya çıkar. Oğuz Atay bu iki romanını da Sevin Seydi’ye ithaf etmiştir.  Üstelik bu romanlardaki iki kadın kahraman olan, Günseli ve Bilge karakterlerini de Sevin Hanım’dan esinlenerek yazmıştır.  Yazmaya başladığı Tutunamayanlar adlı romanını Vuslat O Bener’e gösterir. Böylece bu romanı daha basılmadan belli çevrelerde bilinir ve tanınır hale gelir.

İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisinde öğretim görevlisi olarak çalıştığı yıllarda ve 1971’de mesleki alanıyla ilgili olarak daha çok bir ders notları niteliği taşıyan Topografya adlı bir kitap yazmıştır. Ancak bir mühendis olmasına rağmen mesleğinden ziyade edebiyata ve yazmaya meraklı bir kişiolan Oğuz Atay tanınmış bir edebiyatçı olmaya kararlıdır. İDMMA'da görevini sürdürürken bir yandan da dergilerde yazıları çıkmaktır. İlk romanı  Tutunamayanlar 1970 de bitirmiş ama  1971-72'de yayınlanmasından sonra, önemli bir tartışmanın odak noktası olmuştur. Bu romanıyla 1970 TRT Roman Ödülü'nü kazanır [12]  Bu başarısına rağmen Atay, Tutunamayanlar adlı romanın basılması için çok sayıda yayıncı dolaşmak zorunda kalmış, Tutunamayanlar küçük bir yayıncı tarafından basılmıştır. Ancak 1970’te aldığı TRT Roman Ödülü yazarlık alanında sesini yükseltmeye başlayacaktır. 

 

Tutunamayanlar Romanın kurgusu, yazarın tarzı ve anlatım biçimi birçok kesimden övgüler toplamış Özellikle Eleştirmen Berna Moran romanının tekniğini çok beğendiğini ilan eden yazılar yayımlamıştır. Tutunamayanlar, romanın kahramanı da kendisi gibi bir mühendistir. Roman bazı noktalardan Oğuz Atay’ın hayatından ve anılarından izler taşımaktadır.

Berna Moran, Tutunamayanlar,  adlı romanı için "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak nitelendirmiştir."  Eleştirmen Moran'a göre Tutunamayanlar‘daki edebi yetkinlik, Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır. [13] Roman hangi düşünceye tutunmaya çalışırsa onun anlamsızlığının farkına varan bir aydınının kendisiyle girdiği acımasız savaşı kaybederek intihara sürüklenişini anlatmaktadır.[14]

Atay'ın büyük etki yaratan eseri Tutunamayanları 'ı 1973'te yayınladığı Tehlikeli Oyunlar adlı ikinci romanı izlemiştir. Hikâyelerini Korkuyu Beklerken başlığı altında toplayan Atay, 1911-1967 yılları arasında yaşamış Prof. Mustafa İnan'ın hayatı konu eden Bir Bilim Adamının Romanı'nı 1975 yılında yayımlamıştır. 1973 yılında yayımlanan Oyunlarla Yaşayanlar adlı oyunu Devlet Tiyatrosu'nda sahnelenmiştir. [15]  1974’te Yeni Ortam gazetesinin sanat muhabiri çalışanı olan Pakize Kutlu ile Tutunamayanlar romanı üzerinde bir söyleşi yapar. Bu söyleşi sırasında tanıdığı Pakize Kutlu ile de evlenir.  1975'te İDMMA İstanbul Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi (şimdiki Yıldız Teknik Üniversitesi) İnşaat Bölümü'nde doçent olur.

1975 yılında Eylembilim’i ve üç cilt olarak tasarladığı “Türkiye’nin Ruhu” adlı bir roman dizişime başlamıştır.  Ancak 1976 yılında hastalanır. Tetkikler sonrasında beyninde bir tümör olduğu anlaşılır. Beyninde çıkan bu tümör nedeniyle, bir süre Londra’da tedavi görmeye başlar ama Londra ve İstanbul arasında geçen bir yıl boyunca devam eden tedavi olumlu sonuçlanmaz ve sağlığına kavuşamaz. [16] Büyük projesi "Türkiye'nin Ruhu “nu yazamadan 13 Aralık 1977'de, İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. Kabri Edirnekapı Sakızağacı Mezarlığı'na defnedilmiştir.

Ölümünden sonra Atay’ın hayatı üzerine : “Oğuz Atay’da Aydın Olgusu” (Yıldız Ecevit – 1989), “Oğuz Atay’ın Dünyası” Tatjana Seyppel – 1989) ve “Ben Buradayım” (Yıldız Ecevit – 2005) adlı eserler yayımlanmıştır.

 Öldükten sonra 1987’de Günlük, 1998’de ise Eylembilim adlı kitapları yayımlanmıştır. Sağlığında hiçbir kitabı ikinci baskı bile yapamayan Atay'ın kitapları ölümünden sonra ilgi görmüş ve defalarca basılmıştır. Ölümünden sonra daha çok ilgi görmeye başlayan yazarın hayatı hakkında birçok çalışmalar yapılmış ve biyografileri yayınlanmıştır.  Bunlardan birisi olan Yıldız Ecevit’in Oğuz Atay biyografisi "Ben Buradayım..." 2005 yılında yayınlanır.

EDEBİ KİŞİLİĞİ

Oğuz Atay’ın kahramanları toplumdışı kalan, toplumla bağdaşamayan,  kendini ve düşüncelerini sorgulayan “budala” veya beceriksizlik arası yaşayan sosyal çevrelerine adapte olmak zorluğu çeken kişiler olmaktadır. Kahramanlarının uyumsuzluk nedenleri yetişme tarzlarından toplumun ahlaki değerlerini sorgulamalarından ve daha üst düzey ahlaki değerler tasarlamalarından kaynaklanır. Toplumları ile tutunamayan karakterler kendileri ile iç çekişmeler yaşayan, sorgulayan, cevaplar üretemeyen bireysel menfaatlerini üstün tutamayan, eyleme de geçemeyen kişilerdir.  

Oğuz Atay,  Tutunamayanlarda, modern şehir yaşamı içinde bireyin yaşadığı yalnızlığı, toplumdan kopuşları ve toplumsal ahlaka, kalıplaşmış düşüncelere yabancılaşan, tutunamayan bireylerin iç dünyasını anlatır. Yapıtlarında küçük burjuvalara karşı  eleştiri, mizah ve ironi barındıran bir yaklaşım içerisine girmiştir.  İlk romanı olan Tutunamayanla  adlı romanında küçük burjuvaların dünyasına ironiyle yaklaşmış, küçük burjuvaların değerlerinden ölümüne nefret eden hangi düşünceye tutunmaya çalışırsa onun anlamsızlığının farkına varan bir intihara sürüklenişini anlatmaktadır. Tutunamayanlar romanı Turgut Özben adlı kahramanının intihar ettiği söylenen arkadaşı Selim Işık’ın hayatını ve ölüm nedenini çözmeye ve onu anlamaya çalışması etrafında oluşmuştur. Kısmen otobiyografik bir eser olarak da kabul edilen roman, yazarın gençlik ve üniversite yıllarındaki hayatından, anılarından ve gözlemlerinden alınmış ayrıntılara sahiptir. [17] Roman birkaç dile de çevrilmiş, “Het leven in stukken” adı altında Flemenkçeye (Hollanda Dili), eserin Hollandalı çevirmeni bu çevirisi ile ödül de kazanmıştır.

 Tutunamayanların bir devamı niteliğinde olan "Tehlikeli Oyunlar", " biçim ve ele aldığı temalar açısından “Tutunamayanlar” ın bir devamı gibidir. [18] Üstelik  Tutunamayanlar’ın dağınık gelebilecek olay örgüsü yerine, Tehlikeli Oyunlar adlı eserinde  daha derli toplu bir anlatım sergilemeyi başarmıştır.

Yazarın eserlerinde zaman zaman anlatım bozukluklarına rastlanılır. Özellikle ilk romanı olan Tutunamayanlar’da özentisiz cümleler bulunmaktadır.  [19] Romanlarında İç Monologlara önem veren yazarın kahramanları sık sık kendi kendileri ile konuşur.  Romanlarındaki ve öykülerindeki İç konuşmalar, bilinç akışı, düşler hayaller, sanrılar  ve değişik söylemlerden oluşan metinler olaylarla birlikte karmaşık bir yapı oluşturur. Tutunamayanlar, alışılmış roman tekniğinden farklı olarak kuraldışı bir teknikle eleştirmenlerin bilinç-akışı tekniği olarak adlandırdığı bir teknikle yazılmıştır. Bu roman tekniği eleştirmenler tarafından Post Modern olarak tanımlanmış Özellikle Berna Moran tarafından edebiyatımızda bir çığır olarak ilan edilmiştir. Romalarında karmaşık bir gerçeklik vardır. [20]

BİR BİLİM ADAMININ ROMANI Prof. Dr. Mustafa İnan’ın hayatını doğumundan ölümüne kadarki süreci işlemiştir. Eser Oğuz Atay’a ısmarlanmış, yazar bu romanı böyle bir roman yazması yönünde telkin altında kalarak yazmıştır. Tutunamayanlar adlı eseri ile sol çevreler tarafından önemsenen Oğuz Atay’ı bu eseri ile MEB Yüz Temel Eser  listesinde yer almıştır.

Oğuz Atay, kimi çevreler tarafından üst düzey post modern bir romancı, kimi çevreler tarafından ise dağınık ve anlaşılmaz bir romancı olarak anlaşılmıştır. Roman ve öykülerinde “romantizm ve bunalım” göze çarpar.

 “Atay estetik modernizmin bütün araçlarını maksimalist bir üslûpla kavrayacak, daha sonra sadık bir okur kitlesi oluşturmasına yol açan kendine özgü dili ve üslûbuyla Türk romanında yeni bir dönemi başlatacaktır. Zamanının ilerisinde olması, bütün yenilikçiler gibi onun da geç ya da eksik anlaşılmasına, eserlerinde satır aralarında göze çarpan anlaşılmama ve yalnız bırakılma sitemlerine yol açmıştır [21]

Yayımlanmış Kitapları 

·         Tutunamayanlar (1972)

·         Tehlikeli Oyunlar (1973)

·         Bir Bilim Adamının Romanı (1975)

·         Korkuyu Beklerken (1975)

·         Oyunlarla Yaşayanlar (1975)

·         Günlük (1987)

·         Eylembilim (1998)

ESERLERİ VE KONULARI 

 Tutunamayanlar

Selim Işık'ın intihar ettiğini öğrenen Turgut Özben, ihmal ettiğini düşündüğü arkadaşının geçmişinin izini sürmeye ve Selim'in tanıdığı insanlar aracılığıyla onu tanımaya çalışır. Her insana farklı bir yönünü gösteren Selim'in görüntüsü, Turgut'un bu insanlarla konuşması sonucu okuyucunun ve Turgut'un gözünde netlik kazanacaktır. Romanda birçok kişi vardır ama her biri aslında Selim'in hayatındaki kişilerdir ve tüm anlatılanlar Selim Işık'ı aydınlatır. Selim Işık "düşünen ve sorgulayan insan"ın simgesidir ve bu yüzden "tutunamamıştır. [22]

Tehlikeli Oyunlar 

Oğuz Atay’ın Tehlikeli Oyunlar‘ı oluştururken birçok kitaptan ve kaynaktan etkilendiği söylenir. Bunların başında James Joyce’un Ulysses’i ve Vladimir Nabokov’un Solgun Ateş’i gelir. Bu romanın bir bölümünde Oğuz Atay’ın kullandığı yöntem Nabokov’un romanının esasını oluşturmaktadır..  Tutunamayanlar ve Tehlikli oyunlar adlı İki romanında da ölen birinin ardından yakın bir dostunun yazdığı bir önsözle başlar; üst kurmaca, oyunlar, şiirler iki romanda da bulunmaktadır. [23]

Bir Bilim Adamının Romanı

Ülkemizde pek benimsenmemiş bir dalda, biyografik roman türünde, Oğuz Atay’ın, kendine özgü üslubu ve kurgusuyla, kendi hocası da olan Mustafa İnan’ı anlatışı. Bir halk çocuğunun uluslararası ün sahibi bilim adamı oluşunun zorlu serüveni sergilenirken toplumsal eleştiri kalıplarının da zorlanışı. İnan’ın yaşamından kesitler veren bir eseridir.

Oyunlarla Yaşayanlar

Tanzimat’tan bu yana sürekli değişen politik ve toplumsal değerler karşısında tutunmaya çalışan Türk okur-yazarının kara güldürüsü. Eylemsizlikle geçmiş bir yaşamın getirdiği beceriksizlik ve gülünç olma korkusundan Atay sürükleyici bir oyun çıkarmış.

ESERLERİNDEN ALINTILAR

    “Ülkemiz büyük bir oyun yeridir. Her sabah uyanınca biraz isteksiz de olsak, hepimiz sahnenin bir yerinde, bizi çevreleyen büyük ve uzak bir dünyanın sevimli bir benzerini kurmak için toplanırız. Küçük topluluklar olarak, birbirimizden bağımsız davranarak ve birbirimizi seyrederek günlük oyunlarımıza başlarız. […] İnsanlarımız aynı piyesi yıllardır aynı biçimde oynamanın yorgunluğu ve gerçeğe bir türlü benzetememenin bezginliği içindeyken ben, bizlere bugüne kadar hiç yararı dokunmamış aklın -daha doğrusu, akıl olduğunu sandığımız akıl taklidinin- zincirlerinden kurtularak, bütün ülkeleri ve onların gerçek kişilerini içine alan büyük oyunun heyecanı içinde bulunuyorum. [24] 

“ Önce kelime vardı" diye başlıyor Yohanna'ya göre İncil. Kelimeden önce de Yalnızlık vardı. Ve Kelimeden sonra da var olmaya devam etti Yalnızlık... Kelimenin bittiği yerden başladı. Kelimeler, Yalnızlığı unutturdu ve Yalnızlık, kelimeyle birlikte yaşadı insanın içinde. Kelimeler, Yalnızlığı anlattı ve Yalnızlığın içinde eriyip kayboldu. Yalnız Kelimeler acıyı dindirdi ve Kelimeler insanın aklına geldikçe, Yalnızlık büyüdü, dayanılmaz oldu.”  [25]

İLGİLİ LİNKLERİMİZ

·         Oğuz Atay Edebi Kişiliği Eserleri ve Konuları

·         Oğuz Atay " Tutunamayanlar " Roman Özeti ve İnceleme

·         Bir Bilim Adamının Romanı Oğuz Atay

·         Oğuz Atay'ın Bir Bilim Adamının Romanı Hakkında

·         ÇOK DEĞERLİ BİR BAŞUCU KİTABI: "BİR BİLİM ADAMININ ROMANI"

·         Tehlikeli Oyunlar Hakkında Konu Özet Analizi Oğuz Atay

·         Korkuyu Beklerken Öyküsü ve Oguz Atay Hakkında

·         Tahta At Adlı Öyküsü Oğuz Atay Hakkında

·         KELİMELER VE OĞUZ ATAY

·         Unutulan Adlı Öyküsü Oğuz Atay Hakkında

·         Oğuz Atay’ın Bir Mektup Öyküsü İnceleme ve Özeti

·         Ne Evet Ne Hayır Adlı Öyküsü ve Oğuz Atay Hakkında

 

KAYNAKÇA 

·         [1] Hasan Uygun, "Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay" mavimelek. Sayı: 44, Yayın tarihi: 05/02/201

·         [2] Hasan Uygun, "Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay" mavimelek. Sayı: 44, Yayın tarihi: 05/02/201

·         [3] Yıldız Ecevit; Ben Buradayım…" - Oğuz Atay'ın Biyografik ve Kurmaca Dünyası, İletişim Yayınları, İstanbul 2009.

·         [4]  Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ank. 2005, shf, 78-79

·         [5]  Hasan Uygun, "Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay" mavimelek. Sayı: 44, Yayın tarihi: 05/02/201

·         [6] Yıldız Ecevit; Ben Buradayım…" - Oğuz Atay'ın Biyografik ve Kurmaca Dünyası, İletişim Yayınları, İstanbul 2009.

·         [7] Hasan Uygun, "Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay" mavimelek. Sayı: 44, Yayın tarihi: 05/02/201

·         [8]  Yıldız Ecevit; Ben Buradayım…" - Oğuz Atay'ın Biyografik ve Kurmaca Dünyası, İletişim Yayınları, İstanbul 2009.

·         [9] Dr Aslan Tekin, Edebiyatımızda İsimler, Elips Yayınları, Ank. 2005, shf, 78-79

·         [10] HÜLYA BAYRAK AKYILDIZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atay-oguz

·         [11] Hasan Uygun, "Yapıtları ve Yaşamıyla Oğuz Atay" mavimelek. Sayı: 44, Yayın tarihi: 05/02/201

·         [12] Ecevit, Yıldız (2005). “Ben Burdayım” Oğuz Atay’ın Biyografik ve Kurmaca Dünyası. İletişim Yayınları.

·         [13] https://tr.wikipedia.org/wiki/O%C4%9Fuz_Atay

·         [14]https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/oguz-atay-edebi-kisiligi-eserleri-ve-konulari/75434

·         [15] DR. HÜLYA BAYRAK AKYILDIZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atay-oguz

·         [16] DR. HÜLYA BAYRAK AKYILDIZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atay-oguz

·         [17] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/oguz-atay-tutunamayanlar-ozeti-inceleme/80156

·         [18] Bayrak Akyıldız, Hülya (2002). Yusuf Atılgan ve Oğuz Atay’ın Eserlerinde Ölüm ve Anlamsızlık Problemi. Ankara Üniversitesi, SBE, Yayımlanmış yüksek lisans tezi. (Yayın: 2008, Meb Yayınları)

·         [19] https://tr.wikipedia.org/wiki/Tutunamayanlar_%28roman%29

·         [20]  Moran, Berna (2003). Türk Romanına Eleştirel Bir Bakış II. İletişim Yayınları.

·         [21] DR. HÜLYA BAYRAK AKYILDIZ, http://teis.yesevi.edu.tr/madde-detay/atay-oguz

·         [22] https://edebiyatvesanatakademisi.com/post/oguz-atay-tutunamayanlar-ozeti-inceleme/80156

·         [23] 5 .wikipedia.org/wiki/Tehlikeli_Oyunlar )

·         [24] wikiquote.org/wiki/Oguz_Atay, Tehlikeli Oyunlar)

·         [25] .wikiquote.org/wiki/Oguz_AtayTutunamayanlar)

Yorum Yapmak için Kayıt Olun veya Giriş Yapın

Yorumlar